Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/837 Esas
KARAR NO: 2021/59
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/08/2015
KARAR TARİHİ : 22/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: —– yolunda yolunda tek araçlı yaralanmalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin de içinde bulunduğu —- plakalı —— sürücüsü ——- belirtilen mevkide, “sağa tehlikeli viraja hızını yeterince azaltmadan girdiğinden dolayı gidiş istikametine doğru yolun solundan yoldan çıkarak yaklaşık %70 eğimli tarla üzerine ——– sağ ön kısmını çarparak, sağ yan tarafa devrilmesine” ve müvekkilinin ağır yaralanmasına, malul kalmasına sebep olduğunu, kazadan sonra müvekkili uzun bir süre hastanede tedavi gördüğünü, müvekkili de çene kırılması meydana geldiğini, cerrahi ameliyatlar geçiren müvekkilinin yüzünde sabit iz bulunduğunu, buna bağlı olarak konuşma güçlüğü yaşadığını, —- plakalı araç sürücüsü hakkında ——– soruşturma başlatıldığını, müvekkili inşaat ustası olup hayatını bedeni çalışması çalışması karşılığında idame ettirdiğini, malul kalan müvekkilinin asgari toplam maddi zararı ——civarında olup iş bu zararın karşılanması gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Başvuru anılan zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açılmış olduğunu, zamanaşımı itirazlarımız doğrultusunda başvurunun reddi gerekeceğini, kazaya karışan araç ticari amaçla taşımacılık yaptığını, sorumluluk —— sigortacısının olduğunu, müvekkili şirket, karayolları trafik kanunu’nun 91. maddesi ve ——- uyarınca, sigortalısının kusuru ile 3. şahıslara verdiği zararı poliçe teminat limiti ile sınrlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğunu, davacı vekilince, geçici iş göremezlik, tedavi ve bakıcı giderlerinden müvekkili şirketin sorumlu olduğu ileri sürülmekte ise de, müvekkili şirketin poliçe dâhilinde söz konusu taleplerle ilgili herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dosyanın —–sayılı yetkisizlik kararı ile geldiği anlaşıldı.
Dava ———– tarihli trafik kazasında ilişkin belirsiz alacak davası olarak açılan daimi maluliyet ve geçici maluliyet zararı olarak talep edilen trafik kazasından kaynaklanan cismani zararın tazminine ilişkin maddi tazminat davasıdır.Davacı vekilinin yetkisiz mahkemece kendisine verilen süre içerisinde dava dilekçesini somutlaştırarak —- tarihli dilekçesi ile talebinin belirsiz alacak davası olarak — geçici işgöremezlik ;—– daimi iş göremezliğe ilişkin olduğunu belirtmiş olduğu anlaşılmıştır.
— tarihli duruşmanın —- nolu ara karar ile dosyanın Aktüerya konusunda uzman bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve —– tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
——- tarihli bilirkişi raporunda özetle:
1-TETKİK VE TESBİT EDİLEN HUSUSLAR:
A)Davacının Yaşı Ve Muhtemel Bakiye Ömür Süresi: —-Doğumlu olan davacı — davaya konu—- trafik kazası tarihi itibariyle — günlük olup, —yaşında olduğu kabul edilerek —- işaretli yaşama tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü—ve muhtemelen —— yaşına kadar yaşayacaktır.
B)Geçici Ve Sürekli İşgücü Kaybı Ve Maluliyet Durumu: Dosyada mevcut ———- tarih ve —- sayılı raporlarına göre, —– geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının —————– hükümleri muvacehesinde maluliyet tayinine mahal olmadığı; geçici işgöremezlik süresinin —- aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Davacının —- trafik kazası tarihinden itibaren geçici işgöremezlik süresinin sona erdiği — tarihine kadar geçen —— aylık geçici işgöremezlik döneminde davacının % 100 kazanç kaybı sebebiyle maddi zararı tespit ve hesaplanacaktır.
C)Kusur Durumu: Mülkiyeti —-adına kayıtlı ve davalı — sigortalı — plakalı araç sürücüsü ——- 2918 sayılı KTK.’nın 52/1-a maddesinde belirtilen kuralı ihlal etmesi sebebiyle kusurlu olduğu belirtilmiştir.
— Plakalı araç sürücüsü — % 100 oranında kusurlu olduğu, —— Plakalı araç içerisinde yolcu konumunda bulunan davacı —— kusursuz olduğu durumuna göre değerlendirme yapılacaktır.
D)Kazanç Durumu: ———– bu konudaki yerleşmiş içtihatlarında talep olmasa dahi hüküm tarihine en yakın tarihte uygulanan ve kamu düzenine ilişkin olan yasal asgari ücretin kazanç tespitinde ve hesaplamada res’ en dikkate alınması gerektiği, trafik kazası tarihinden itibaren hesap raporunun tanzim edildiği tarihte bilinen en yakın tarihe kadar geçen dönem içinde gerçekleşen her türlü ücret artışları ve emsal ücretlere göre tespit ve hesaplanması gerektiği belirtilmektedir.
Davacı vekili dava dilekçesinde davacının inşaat işçisi olduğu yönünde beyanda bulunmuştur.
Dava dosyasında davacının olay tarihi itibariyle yapmış olduğu iş ve aylık ele geçen net ücreti hususunda maaş bordrosu, maaş çizelgesi ve sair bilgi ve belgeye rastlanılmamıştır.
Davacı bu olay sebebiyle geçici iş gücü kaybına uğramamış olsa idi; aktif olarak çalışmasını devam ettirecek yaşının da müsait olması hasebiyle kendisiyle birlikte tüm aile fertlerinin zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için ya yapmış olduğu işini yapmaya devam edecek ve ya bir işverene ait işyerinde hizmet akdi ile ya da diğer değişik işlerde çalışmasını devam ettirerek kazanç sağlayacağı kabul edilerek buna göre değerlendirme yapılacak; bu şekilde çalışması karşılığı sarfetmesi gereken mesainin parasal değerleri de kaza tarihinden itibaren günümüze kadar geçen dönem içinde, memleketimizde uygulanan ve kamu düzenine ilişkin bulunan yasal asgari ücretler seviyesinde olacağı kabul edilerek buna göre değerlendirme yapılacaktır.
Memleketimizde —- kaza tarihin itibariyle — tarihinden itibaren aylık brüt yasal asgari ücret ——tarihinden itibaren aylık brüt yasal asgari ücret ——– olarak tespit ve belirlenmiş olup, kamu düzenine ilişkin olan anılan yasal asgari ücretlerin netleştirerek hesaba esas alınması yerleşmiş —-gereğidir.
Yukarıda belirtilen brüt yasal asgari —– sigorta primi, vergi matrahlarından — tarihine kadar—- tarihine kadar — ve anılan tarihten itibaren —–resmi tenzil edilerek kalan net aylık yasal asgari ücretler hesaba esas alınacaktır.
Davacının — trafik kazası tarihinden itibaren — tarihine kadar geçen—– aylık geçici işgöremezlik süresi içerisinde ve işlemiş aktif devredeki net kazanç tespiti aşağıdadır
Tarihler Brüt Asgari Ücret Net Asgari Ücret Süre Net Kazanç
——- —–
Davacının —- Aylık Geçici İşgöremezlik Döneminde
İşlemiş Aktif Devre Net Kazançları Toplamı ———–
E)Geçici İşgöremezlik Sebebiyle Maddi Tazminatın Hesabı: Davacının — tarihleri arası geçen———- aylık geçici iş göremezlik döneminde işlemiş aktif devredeki net kazançları değişkenlik gösteren yasal asgari ücretlere göre tespit edilmiş ve başkaca bir artışa tabi tutulmaksızın aynen esas alınmıştır. Davacının —- aylık geçici iş göremezlik dönemde % 100 nispetindeki maluliyetiyle orantılı olarak maddi zararı = —————
2-DAVACININ NİHAİ VE GERÇEK MADDİ ZARARI: Dava dosyasında mevcut trafik kazası tespit tutanağına göre davaya konu —— tarihli trafik kazasının meydana gelmesinde: Mülkiyeti —- adına kayıtlı ve davalı —– sigortalı —- plakalı araç sürücüsü ———- 2918 sayılı KTK.’nın 52/1-a maddesinde belirtilen kuralı ihlal etmesi sebebiyle kusurlu olduğu belirtilmiştir. Bu itibarla, — Plakalı araç sürücüsü ——- % 100 oranında kusurlu olduğu, — plakalı araç içerisinde yolcu konumunda bulunan davacı —– kusursuz olduğu durumuna göre değerlendirme yapılacaktır. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunun 55. Maddesi “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” Hükmüne amirdir. Dava dosyasında mevcut ———— cevap yazılarında davaya konu olay sebebiyle, davacı tarafından maluliyet sebebiyle başvurusunun bulunmadığının tespit edildiği bildirilmiştir. Davalı ——- havale tarihli cevap yazılarında, davacı tarafından sigorta kuruluşuna başvuru olmaması sebebiyle, hasar dosyası açılmadığı, ödeme yapılmadığı bildirilmiştir. Dava dosyasında, davalılar tarafından ve diğer ilgililer tarafından, davacının —–aylık geçici işgöremezlik zararı sebebiyle davacıya ödeme yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve belge mevcut olmadığından bizzarur davacının hesaplanan maddi tazminat miktarından bu hususta bir indirim yapılmayacaktır. Davacı — tarihinde meydana gelen trafik kazasına bağlı olarak cismani zararlarının :
Davacı ——- Aylık Geçici İşgöremezlik Sebebiyle Nihai ve Gerçek Maddi Zararının =—–olduğunu,
3-DAVALI —– SORUMLULUĞU: Dava dosyasında mevcut ——göre, mülkiyeti —- adına kayıtlı ve—- sevk ve idaresindeki —- plakalı araç, davaya konu —— olay tarihini kapsayan ——– tarihleri arası davalı ——- olduğu, —–olay tarihi itibariyle sakatlık halinde teminat limit miktarının — olduğu tespit edilmiştir. Davacı —— tarihinde meydana gelen trafik kazasına bağlı olarak gelişen arazlarına bağlı olarak yukarıda hesap ve tespit edilen maddi zararları toplamı; davalı——— kapsamında sorumlu olduğu sakatlık teminat limitinin altında kalmaktadır. Davacı —– aylık Geçici İşgöremezlik Sebebiyle Nihai ve Gerçek Maddi Zararının = ——— olduğunu, belirterek raporunu mahkememize sunmuştur.
Eldeki dava sırasında ——- genel şartlara ilişkin iptal kararı verdiği görülmekle incelenecek esas sorun ——iptal kararının derdest dosyalarda uygulanıp uygulanamaycağı ve uygulanacak ise —– tablosunun mu hesap yöntemi olarak benimseneceği yoksa ———– hesap tablosunun mu hesap yöntemi olarak benimeseneceği;maluliyet tespitine ilişkin hangi yönetmeliğin uygulanacağıdır.Bu konuya ilişkin —- resmi gazetede yayınlanan ——- ifadelerini iptal edilmiştir.
————— iptal kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamamakta ve ancak —– yayımlandıktan sonra yürürlüğe girmektedir.——-iptal kararlarının yasama,yürütme ve yargı organları,idari makamlar,gerçek ve tüzel kişileri bağlayacağı açıktır.
Diğer taraftan HMK 33 maddesinde “Hakim Türk hukukunu resen uygulanır.”
şeklinde ifadesini bulan yasal ilke gözetildiğinde;——–iptal kararlarının bu gibi kesin hüküm halini almamış derdest dosyalar yönünden uygulanmasının zorunluluğu ortadadır.
Zira, ——- iptal kararları usulü kazanılmış hakların istisnasını teşkil ederler.
——– maddesinin ——– fıkrasında, ———– hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar.” düzenlemesi mevcut olup, bu düzenlemenin doğal sonucu olarak ——-bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün ya da bunların belirli hükümlerinin —— aykırı bulunarak iptal edildiğinin bilindiği halde görülmekte olan davaların —- aykırılığı saptanan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesi, ——–üstünlüğü prensibine ve —– aykırı düşeceği için uygun görülmeyeceği kabul edilmektedir —–
Bu konudaki —– kararında;—– maddesine göre, itiraz yoluna başvuran mahkemeler, —— verilecek kararlara uymak zorundadırlar. Bu durumda, itiraz eden mahkeme, elinde bulunan ve —- iptal kararından önce açılmış olan bir davayı —– kararına göre çözecek ve doğrudan iptal kararının etkisini önceye uygulayacaktır. Ayni durum, itiraz yoluna başvurmayan mahkemeler yönünden de geçerlidir. İptal davası veya itiraz üzerine bir kuralın iptali sonucu, Mahkemeler bakmakta oldukları davaları bu karara göre çözmekle yükümlüdürler. Bu sonuç —- ——– hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.” yolundaki 153. Maddesinin altıncı fıkrasında yer alan kuralın sonucudur—- gerekçesine yer verilmiştir.
Yine, ——- kararının, —–bozma kararına uyulmakla meydana gelen usule ait müktesep hak esasının istisnası olarak henüz mahkemede veya Temyiz Mahkemesinde bulunan işlere tatbiki gereklidir. —– iptal kararlarında da aynı ilke geçerlidir.” şeklinde açıklama yapılmış,—— kararında da “Eldeki dava sonuçlanıp kesinleşmeden o davaya uygulanabilecek olan yasa metni —– iptal edilip, yürürlüğün durdurulmasına karar verildiğine göre, iptal kararı sonucu oluşan durumun —– belirtildiği üzere maddi anlamda kesinleşmemiş olup, derdest olan eldeki davaya da uygulanması zorunludur.” denilmiş, aynı yöndeki içtihat,—-sayılı kararında da oy birliği ile kabul edilmiştir. Keza ——- sayılı kararlarında da: “Uygulanması gereken bir kanun hükmü, hüküm kesinleşmeden önce —- iptaline karar verilirse, usulî kazanılmış hakka göre değil, —– iptal sonrası oluşan yeni duruma göre karar verilebilecektir.” yönünde değerlendirme ve açıklama yapılmıştır.
Görüldüğü üzere, ——–somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının —– yayımlanması ile sonuç doğuracağı ve bu durumun da bozma kararına uyulmakla meydana gelen usulî müktesep hakkın istisnası olduğu ve eldeki tüm uyuşmazlıklara uygulanması gerektiği uyulması —–ile kabul edilmiştir.
———- birinci fıkrasında herhangi bir denetim yolu tanınmamış ve —– kararlarının kesin olduğu belirtilmiş, beşinci fıkrada “İptal kararları geriye yürümez” kuralına yer verilmiştir.
—– sisteminde, —— ilkesini sarsmamak ve ayrıca devlet yaşamındabir kargaşaya neden olmamak, kazanılmış hakları korumak için iptal kararlarının geriye yürümezliği kuralı kabul edilmiştir. Böylece hukuksal ve nesnel alanda etkilerini göstermiş, sonuçlarını doğurmuş bulunan durumların, iptal kararlarının yürürlüğe gireceği güne kadarki dönem için geçerli sayılması sağlanmıştır. Bir kural işlemle kurulan statünün ——- iptal kararıyla ya da bir başka kural işlemle kaldırılması durumunda, bu statüye bağlı —– işlemlerin de geçersiz duruma düşmesi doğaldır. Dolayısıyla bu öznel işlemlerle, ortadan kalkan statüye dayanarak ileriye dönük haklar elde edilemez. —bağlayıcılığı, —kararlarına tüm — organlarının uyma zorunluluğu ve — üstünlüğü ilkesi,——–aykırı bir kuralın aykırılığının saptanmasından sonra uygulama alanı bulmasını kesinlikle önler. —– Mahkemesi iptal kararlarının zaman içerisindeki etkisi böylece çıkmakta ve “İptal kararlan geriye yürümez” kuralı belirtilen anlamı taşıyarak geçerli olmaktadır. ——- “İptal kararları geriye yürümez” kuralının, geriye yürümezlik kuralının, yalnız lafza bağlı kalınarak yorumlanması hukuk devleti ilkesine ve bu ilke içinde var olan adalet ve eşitlik ilkelerine aykırı sonuçlar doğurabileceği gibi itiraz yoluyla yapılacak denetimin amacına da ters olduğu aşikârdır. Ayrıca iptal kararının geriye yürümezliği kuralı çoğu zaman iptal kararlarını işlevini ve etkinliğini azaltmaktadır.
— tarihli resmi gazetede yayınlanan —- kararına göre ——– ifadelerini iptal ettiği,iptal kararı içerine göre sigorta şirketlerinin trafik kazalarından doğan tazminat sorumluluğunun öncelikle ———– fiillere ilişkin hükümlerinin uygulanacağı,dolayısıyla trafik sigortası kapsamındaki tazminatların belirlenmesinde artık———– aykırı olmayan hükümlerinin uygulanabileceği, dolayısıyla bu karardan sonra sigorta şirketlerinin tazminat sorumluluğunu azaltan ‘Genel Şartlar’ın birçok hükmünün uygulanamaz hale geldiği görülmüktedir
Bu kapsamda açılan davalarda TBK nın haksız fiile ilişkin hükümleri,KTK kanunu hükümleri ile genel şartların bunlara aykırı olmayan hükümleri ile bu doğrultuda yeni genel şartlarla çeliştiği durumda ——— genel şartların yürürlüğe girmesinden önceki yerleşmiş içtihatları doğrultusunda uygulama yapılması gerekecektir ” şeklinde açıklamalar yapılmış olmakla mahkememizce de yukarıda belirtilen istinaf hükümlerinde belirtilen açıklamalar doğrultusunda kanaat edinilerek — iptal kararının derdest dosyalarda uygulanması gerektiği ve iptal kararı sonrasında— tablosunun uygulama alanı kalmadığı,tazminat hesabına ilişkin —-hesap tablosunun uygulanması gerektiği ;nitekim maluliyet tespitinde de özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmeliğin uygulama alanı kalmadığı,uygulanacak yönetmeliğin —– tarihli genel şartlar öncesi uygulanan Çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği olduğu kanaati hasıl olmuştur.
Davacının trafik kazasında herhangi bir kusurunun bulunmadığı ve aracın içerisinde yolcu olarak bulunduğu —– plakalı aracın tam kusurlu olduğu kanaat edinilerek tazminatta herhangi bir kusuru bulunmayan davacı için belirlenen tazminattan indirim yapılmamıştır.—— tarihli raporda davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı belirtilmekle maluliyet raporuna itibar edilerek surekli maluliyet açısından davanın reddine karar verilmiştir.Alınan aktüerya raporunda davacının geçici iş göremezlik zararının ——- olduğu tespit edilmekle mahkememizce bilirkişi raporunda belirtilen teknik nitelikte hesaba itibar edilerek davanın geçici işgöremezlik talebi yönünden—- tarihli talep artırım dilekçesi doğrultusunda kabulüne karar verilmiştir.
Yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve davanın belirsiz alacak davası olduğu görülmekle istinaf yolu açık tutulmuştur.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın Kısmen Kabulü ile;
1-Davanın sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden reddine,
2——geçici iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen —– kısım yönünden alınması gereken 202,34 TL harçtan peşin alınan 82,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,24 TL karar harcının davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
4-Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 82,10 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 2.962,16 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T. 13/2ye göre alınması gereken 300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 800,00 TL bilirkişi ücreti ve 1.475,07 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.275,07 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 2.065,84 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/01/2021