Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/772 E. 2020/891 K. 16.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/772 Esas
KARAR NO : 2020/891

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 16/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının hizmet alanında mevcut ——- tarihinde yapıldığını, tanzim edilen geçici kabul tutanaklarının 18.09.2007 tarihinde onaylandığını, anılan işlerin davalı tarafça uygun görülen proje kapsamında tesis edildiklerini ve geçici kabullerinin yapıldığını, söz konusu —- Lisans Yönetmeliği’nin — sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği’nin 21. Maddesine dayanılarak hazırlanan —ile yayımlanan —–mevzuat gereği yatırım bedelinin iadesinin gerektiğini, davalı şirket yetkilileriyle çeşitli aşamalarda sözlü görüşmelerin yapıldığını,— yazı ile yatırım bedelinin iadesinin talep edildiğini, anılan talebin —— yazısı gereği yatırım bedellerinin kat maliklerine ödeneceği, bu bedelle kat malikleri yönünde bilgi verilmesinin istenildiğini, bu nedenle müvekkilinin iade talebinin yerinde olmadığı yönünde değerlendirme yapıldığını, davalının red cevabına karşılık— yapılan yazılı başvuruya dava tarihine ^ kadar herhangi bir yanıt verilmediğini, idari dava haklarının saklı kalması kaydıyla huzurdaki davayı ikame ettiklerini—- Yönetmeliğinin 38.maddesi 6 fıkrası, Elektrik Piyasası Bağlantı Sistem ve Kullanım Yönetmeliğinin 21. Maddesi ile anılan yatırım bedelinin iade edilmesine ilişkin hükümleri içerdiğinden bahisle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla; davalının hizmet alanında —- tarihinden itibaren aylık —- oranında faiz güncellemesinin yapılarak dava tarihindeki güncel bedelinin tespiti ile yasal faizi ile birlikte müvekkili şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini taleple delillerini ibraz etmiştir.
CEVAP : Davalı vekilin cevap dilekçesi Özetle; Davacı talebinin yerinde bulunmadığını, reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının müvekkili şirkete ———– yayımlanan yönetmelikle yürürlükten kaldırıldığını, ——-yayınlanan ——- başlıklı 21/1. maddesi,————– Edilme Süreci başlıklı 5/4 maddesi ile –geri ödemeye esas bedelinin ne şekilde hesaplanacağı hükümlerinin getirildiğini ayrıca ——- tarih —-sayılı yazılarıyla dava konusu talebe ilişkin uygulamaların ne şekilde yapılacağının gösterildiğini, davacı tarafından huzurdaki dava ile yatırım bedelinin talep edildiğini, talep edilen yatırımın bulunduğu —— ilişkin davacı tarafın mülkiyetinin bulunduğunun gösterilmesinin gerektiğini, aksi halde ilgili mevzuat gereğince söz konusu yatırım bedelinin talep edilmesinin mümkün olmadığını, davaya ——— devam eden yapıların——- karşılanması —— bulunduğu belirtilerek başvuru yapıldığını, bu başvuruyu—— müvekkili şirketin bağlantı görüşüne istinaden ——- yatırım bedelinin iadesinin talep edildiğini, müvekkili şirket tarafından 06.11.2018 tarihli yazı ile talep edilen tesislerin bulunduğu taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkına ilişkin belgelerinin iletilmesinin istenildiğini, davacı tarafından —– mevzuatına göre davacının mülkiyeti— belgeleri sunmaması nedeniyle talebin olumlu ya da olumsuz sonuçlandırılmadığını, davacının kötü niyetli olarak huzurdaki, davayı ikame ettiğini, davacının mülkiyetini ispat edici belge sunmasının gerektiğini, aksi takdirde işbu davanın aktif husumet yönünden reddinin gerektiğini,—- ödemeye ilişkin yazıları ile dava konusu bedelin son malike ödenmesi gerektiğinin açıkça belirtilmesi gerektiğini, müvekkili şirket tarafından işbu dava ile benzer mahiyette açılmış dava ile ilgili olarak—- söz konusu yazıya dair cevabının beklendiğinden bahisle açılan davanın reddine, yargılama giderleri ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesi taleple delillerini ibraz etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava eser sözleşmesinden kaynaklı yapılan, meydana getirilen eserin yatırım bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Davacı yukarıda belirtilen nedenlerle alacağını talep etmiş davalı da yukarıda özetlenen hususlardan ötürü davanın reddini savunmuştur.
Davanın açıldığı ve ön incelemenin yapıldığı tarihte yürürlükte olan 6100 sayılı kanunun 141. Maddesi ” Taraflar cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe; ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakatı ile iddia ve savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler. Ön inceleme duruşmasına taraflardan biri mazeretsiz olarak gelmezse gelen taraf onun muvafakati aranmaksızın iddia ve savunmasını genişletebilir yahut değiştirebilir. Ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra iddia ve savunma genişletilemez yahut değiştirilemez” hükmünü düzenlemiştir. Bu maddede 22.07.2020 tarihli 7251 sayılı kanunun 15. Maddesi ile değişiklik yapılmıştır. Maddenin———–ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe iddia veya savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler. Dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra iddia veya savunma genişletilemez yahut değiştirilemez.” şeklindedir.
Davalının cevap dilekçesinde özetle—– itirazında bulunduğu, yatırım bedeli talep edilen—– taşınmaz üzerinde mülkiyet hakkı olmayan davacının hak talebinde bulunamayacağını,—–uyarınca yatırım bedelinin geri ödeme başvurusunun yapıldığı tarihte kullanım ——–nedenle davacıya ödeme yapılmadığını belirttiği görülmüştür. Davalının cevap dilekçesinde —- husumet itirazı haricinde bir savunması olmadığı görülmüştür.
Davalının aktif husumet itirazının yerinde olup olmadığı incelenecektir. Bu hususta mahkememizce——- kullanım yönetmeliği ve kullanıcı tarafından —— edilme —–göre ——kapsamında mahsuplaşması başlamayan ve tesis sözleşmesi imzalanmayan veya imzalanmışsa bile bedel tespiti yapılmayan tesislerin geri ödemesinin yürürlükteki mevzuata göre yapılması gerekmektedir. …… Bu kapsamda şirketin —– yönetmeliğinin 38. Maddesi kapsamında olduğu halde —– yöntemi ile geri ödemesi başlatılmamış olan ve sonradan kullanıcılar tarafından geri ödemesi talep edilen tesislere ilişkin yapmış olduğu ——-mevzuata aykırılık teşkil etmekte olduğu değerlendirilmektedir…..Bu noktada yapılacak geri ödemeye muhatap tarafın kim olduğu sorusu gündeme gelmektedir. Her ne kadar—— konuya ilişkin henüz bir yaptırım kararı alınmamış olsa da şirketin —– olan ihtar yaptırımından haberdar olduğu anlaşılmaktadır. Bu noktada —- kararlarında —— ” geri ödemeye muhatap taraf olacağı” müşterek mülkiyet halinde pay sahiplerinin birlikte müracaatta bulunması gerektiği ” hüküm altına alınmış olmakla birlikte bazı şirketler hakkında soruşturma süreçleri devam ederken ———–istişari görüşü çerçevesinde konuya ilişkin yaptırım kararında değişikliğe giderek;
1)Mülga 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na dayanılarak çıkartılan Lisans yönetmeliği( 38. Madde ve ilgili mevzuatına göre ) döneminde tesis edilmiş, ancak mevzuatına uygun veya hiç tesis sözleşmesi yapılmamış tesislerin geri ödemelerinde,
—— başlamış olan tesislere ilişkin olarak —– kullanım yönetmeliği’nin geçici 2. Maddesi uyarınca —- işleminde devam edilmesi gerektiğinden, ——işleminin tarafının hak sahibi olduğu,
——başlamamış olan tesislere ilişkin olarak , Elektrik Piyasası Bağlantı ve sistem kullanım yönetmeliğinin 21. Maddesi çerçevesinde yatırımı ——- ettiğini belgelendiren gerçek veya tüzel kişinin hak sahibi olduğunu
2)6446 sayılı Elektrik Piyasası kanunu’na dayanılarak —-kullanım yönetmeliği (21. Madde ve ilgili mevzuatına göre) döneminde tesis edilmiş ancak mevzuatına uygun veya hiç tesis sözleşmesi yapılmamış tesislerin geri ödemelerinde, ——-ettiğini belgelendiren gerçek veya tüzel kişinin hak sahibi olduğunu
3)Her iki dönemde de mevzuata uygun olarak yapılmış tesis sözleşmesinin varlığı halinde ——tarafı olan gerçek veya tüzel kişinin hak sahibi olduğu yönünde karar alındığını” belirtmiştir. Davacı yanca ——– göre davalıca tasdiklenmiş —–olarak yapılan ———- talebine davalı yan yatırım bedelini “ödeme başvurusunun yapıldığı tarihte kullanım —- tarafından talep edilebileceğini”, ——- kendilerine bu şekilde yanıt verdiğini bu nedenle davacıya ödeme yapılmadığını belirterek geri çevirmiştir. —- görüşünde değişikliğe gitmiştir. —– başlamamış olan tesislere ilişkin olarak,—kullanım yönetmeliğinin 21. Maddesi çerçevesinde ——belgelendiren gerçek veya tüzel kişinin hak sahibi olduğu yolunda karar alınmıştır. Davacının ——-yapıldığı tarihte kullanım —- edilebileceği” yolundaki — dayanağının da olmadığı,—– olduğu anlaşılmaktadır. Söz konusu —— harcayarak gerçekleştiren ve davalıya teslim eden davacının hak sahibi olduğu hususu açıktır. Davalının bu nedenle—— yolundaki savunmalarının—- hatalı görüşünden başka hukuki bir dayanağı yoktur.
Dava dosyası içerisindeki bilgi,———-belirtilen şartlara göre davalıca —– uygun olarak yapılarak, —- onaylandığı, tesiste herhangi— eksikliğin bulunmadığı anlaşılmıştır. Yapılan—- Tutanağında 807.307,11 TL gösterilmiştir.
Davacı tarafından yapılarak davalı ———-olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu iş için davacı adına dosyasındaki ———yatırım bedeli 807.307,11 TL olduğu görülmüştür.
Davaya—— davacı tarafından yapıldığı, yapılan —- kapsamında gerçekleştiği,—- önce davacı şirket ile davalı şirket arasında herhangi bir sözleşmenin olmadığı,—- olduğu, kabullerinin yapıldığı,— olduğu anlaşılmaktadır.
Dava konusu işin kabulünün yapıldığı tarihte yürürlükte —- yayınlanan —–yönetmeliğinin 38-6 Maddesinde ” (6) sisteme bağlantı yapılması halinde sistem kullanımı açısından kapasitenin yetersiz olması ——-yapılmasının gerekli olduğu ve —– mevcut olmadığı hallerde, söz konusu ——– adına, bağlantı yapmak isteyen gerçek veya tüzel kişi tarafından ilgili mevzuat kapsamındaki ———– edilebilir, bu durumda; —- toplam harcama tutarı, —— yapan gerçek ———- arasında yapılacak —- anlaşması çerçevesinde gerçek veya ——–düşülür” hükmü düzenlenmiştir.
———- sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğü giren —Yönetmeliği’nin “21. Maddesinin ve ————– dava konusu — kurumdan izin alınması, geçici kabulü, işletmeye alınması tarihinden sonraki tarihleri kapsadığından değerlendirmeye alınması mümkün olamamıştır. Bu nedenle işin kabulünün yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan — 24836 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 38. Maddesine göre değerlendirme yapılacaktır. —– tarihinde yürürlüğe girmek üzere mezkur yönetmeliğin 38. Maddesinin 6. Fıkrası aşağıdaki biçimde değiştirilmiştir;
” 4/8/2002 tarihli ve 24836 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan —-Yönetmeliğinin 38 inci maddesinin —- değiştirilmiştir.
“Sisteme bağlantı yapılması için, sistem kullanımı açısından kapasitenin yetersiz olması nedeniyle, genişleme yatırımı veya yeni yatırım yapılmasının gerekli olduğu ve —– mevcut olmadığı hallerde, söz konusu ———– kişi adına, bağlantı ——veya tüzel kişi tarafından ilgili mevzuat kapsamındaki —–sağlanarak yapılabilir —— edilebilir. Bu durumda; gerçekleşen yatırıma ait toplam harcama tutarı;
a) ——–;—— yapılacak ———– çerçevesinde gerçek— — bedelinden düşülür.
b) ——kişi; talebin karşılanabileceği tarihi, talebin yapıldığı tarihten itibaren 5 yılı geçmemek üzere bağlantı yapmak isteyen gerçek veya tüzel kişiye bildirir. Bu durumda gerçekleşen yatırıma ait bedel;
1) ——– tarafından —- verilen bağlantı talebinin karşılanabileceği tarihteki yıl içerisinde en fazla —— —-ulaşılamaması halinde tesisin bulunduğu yerdeki en yakın—— geçici kabulünün—– karşılayabileceğini öngördüğü tarihten sonra yapılması halinde ödeme bir sonraki yıl başlar.——– — ödemenin yapıldığı tarihte ekler.
2) Yapılacak olan yatırımla ilgili işin başlangıcından kesin kabulünün yapılmasına kadar gerçekleştirilecek iş ve işlemler, alınabilecek avanslar, yatırım bedelinin hesaplanması, ödenmesi ve alınacak teminatlar ile ilgili olarak—— tarafından —— tarafından ——
3) Söz konusu —— ——geçici kabulünün yapıldığı —- itibaren, geri ödemenin yapılacağı —- kadar geri ödemesi yapılmamış—- —güncellenir. ———– ödemesi yapılmamış tutara—– 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre uygulanacak kanuni faiz oranı uygulanır.” şeklinde değiştirilmiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış dosya uzman bilirkişiye tevdii edilmiştir. Bilirkişi kök—–,————-belirtilen şartlara göre —,— kabulünün 11.09.2007 tarihinde yapıldığı,——Tutanaklarının onaylandığı,—herhangi bir özür, kusur ve eksikliğin bulunmadığı anlaşılmıştır. Yapılan——gösterilmiştir.
Davacı tarafından yapılarak davalı——-anlaşılmıştır.
Dava konusu iş için davacı adına dosyasındaki faturaların düzenlendiği görülmüştür. Bu işin ——- görülmüştür.
Davaya ——– davacı tarafından yapıldığı, yapılan ——- düzenlenerek davalıya devrinin yapıldığı, davalıya devredilen —- kapsamında—davacı şirket ile davalı şirket arasında herhangi bir sözleşmenin olmadığı, — yapımı aşamasında gerekli yazışma ve izinlerin alınmış olduğu,–yapıldığı, — kullanımda olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı—-yazılarak dava konusu ——— ödenmesi için gereğinin yapılmasının istenildiği ancak dava dosyası içerisinde — tarafından verilmiş cevabi yazı görülememiştir.
Dava konusu yapılan işin kabulünün yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan —– Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 38-6. Maddesine göre;
“(6) sisteme bağlantı yapılması halinde sistem kullanımı açısından —- yetersiz olması nedeniyle —– mevcut olmadığı hallerde, söz konusu yatırım ———-sahibi tüzel kişi adına, bağlantı yapmak isteyen gerçek veya tüzel kişi tarafından ilgili mevzuat kapsamındaki —– —- bu durumda; gerçekleşen ———– harcama tutarı, sisteme bağlantı yapan gerçek ——— kullanım anlaşması çerçevesinde gerçek veya tüzel kişinin —–bedelinden düşülür” denilmektedir.
Davalı ——tarafından, dava konusu—- belirlendiği, —- geçici kabulünün yapıldığı, —- alındığı ancak davacı ile davalı—- kapsamında yapılmış bir sözleşmenin dosyaya sunulmadığı anlaşılmıştır.
—- sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak——— tarihleri; dava ——- ————izin alınması, geçici kabulü, işletmeye alınması tarihinden sonraki tarihleri kapsadığından değerlendirmeye alınması mümkün olamamıştır. Bu nedenle işin kabulünün yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan —– Yönetmeliği’nin 38. Maddesine göre değerlendirme yapılmıştır.
Dava dosyası içerisinde ————– Söz konusu ——- sahibi—- tarafından geçici kabulünün yapıldığı ayı takip eden aydan itibaren, geri ödemenin yapılacağı ilk taksit tarihine kadar geri ödemesi——-ve 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre uygulanacak kanuni faiz oranı uygulanır, “denilmiştir.
Talep edilen——–
Yukarıda yapılan tüm açıklamalardan görüleceği gibi davacı Şirket tarafından gerçekleştirilen ——için —— bulunulduğu, davalının mevcut——bu talebi karşılanmasının mümkün olmadığını bildirerek talep —- karşılanması için gerekli ——devrinin istenildiği,
Dava konusu———- uygun olarak yapıldığı, geçici kabullerinin de davalı ——-yapılarak——- sayılı ——Lisans Yönetmeliği’nin 38. Maddesindeki şartlara uygun olarak yapıldığı ve davacı tarafından ———–görüş bildirmiştir. Davalı ————– dilekçesinde yine aktif husumet itirazları dile getirilmiş, davacının mülkiyet hakkını tesvik edici bir belge sunmaması nedeni ile talebinin olumlu yada olumsuz sonuçlandırılamadığını,—- oranında güncelleme yapmasının son derece hatalı olduğunu iddia etmiştir.— oranında güncelleme yapılması yönetmeliğin 38/6. Maddesinde belirtilmiştir—- husumet itirazlarının da yersiz olduğu yukarıda detaylı açıklanmıştır. Ek rapor alınmışsa da kök rapordaki durum değişmemiştir. Davalı vekili kök rapora itiraz dilekçesinde keşif yapılmasını talep etmiştir. Yukarıda da belirtildiği üzere davalının cevap Cevap dilekçelerinde ileri sürdüğü savunmaların tamamı aktif husumete ilişkindir. Davacının söz konusu yatırımı gerçekleştirdiği ve davalı yanca kendi mühendislerinden oluşan kurulca geçici kabulünün yapıldığı sabit olup davalının da kabulündedir. Davalı yanca Cevap dilekçelerinde söz konusu yatırımın eksik yapıldığı, hatalı yapıldığı, ayıplı olduğu,—— bulunulmamıştır. Davalının savunma içeriği dikkate alınarak——-duruşmada keşif talebi red edilmiştir. Bilirkişiden ek rapor alınmış bilirkişi ek raporunda “…..Dava konusu olayla ilgili olarak Sayın Mahkemenin yukarda açıklaması yapılan ara kararı, davalı vekilinin yukarda açıklaması yapılan bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçeleri, önceki raporum ve dosya tümüyle okunup incelenmiştir. Yapmış olduğum incelemelerde,
Davalı vekilinin yukarda açıklaması yapılan itirazlarının önceki raporumda ———bir şekilde incelendiği, itiraza konu olan hususların değerlendirmesinin yapıldığı,
Dava konusu yapılan işin kabulünün yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 04.08.2002 tarihli ve 24836 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 38-6. Maddesine göre;
“(6) sisteme bağlantı yapılması halinde sistem kullanımı açısından kapasitenin yetersiz olması nedeniyle—— mevcut olmadığı hallerde, söz konusu ——-gerçek veya tüzel kişi tarafından ilgili mevzuat kapsamındaki ——– —– edilebilir, bu durumda; gerçekleşen yatırıma ait toplam harcama tutarı, sisteme bağlantı yapan gerçek veya——–kişiler arasında yapılacak bağlantı ve —–anlaşması çerçevesinde gerçek veya ——– düşülür” denilmektedir.
Davalı —— tarafından, dava—- koşullarının belirlendiği,— onaylandığı, geçici kabulünün yapıldığı,—– alındığı ancak davacı ile —- Madde kapsamında yapılmış bir sözleşmenin dosyaya sunulmadığı anlaşılmıştır.
——sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğü giren “Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği’nin “—— —– ‘ yürürlük tarihleri; dava konusu tesisin, davacı kurumdan izin alınması, geçici kabulü, işletmeye alınması tarihinden sonraki tarihleri kapsadığından değerlendirmeye alınması mümkün olamamıştır. Bu nedenle işin kabulünün yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 04.08.2002 tarihli ve 24836 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 38. Maddesine göre değerlendirme yapılmıştır.
Dava dosyası içerisinde—– 659 sayılı ilgi yazıları ekindeki——.3) Söz konusu ———– tarafından geçici kabulünün yapıldığı ayı takip eden aydan itibaren, geri ödemenin yapılacağı ilk taksit tarihine kadar geri ödemesi yapılmamış ——-oranında güncellenir. Vadesinde geri ödemesi yapılmamış tutara ——- ve 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre uygulanacak kanuni faiz oranı uygulanır, “denilmiştir.
Talep edilen ——olduğu tespit edilmiş olup davalı vekilinin itirazları itibariyle önceki raporumda herhangi bir değişiklik meydana gelmemiştir.
” şeklinde görüş bildirmiştir.Söz konusu geçici ——– tarafından ” tesiste herhangi bir kusur veya noksanlık görülmemiştir.”, “—–edilmiş ve herhangi bir aksaklıkla karşılaşılmamıştır.” denmek sureti ile söz konusu geçici kabul işlemlerinin tamamlandığı görülmüştür. Davalı vekilinin beyanının aksine geçici kabul heyeti tarafından —— tesis ile aynı olduğu, herhangi bir kusur ve noksanlığının da olmadığı tespit edilmiştir. Bilirkişi kök ve ek raporu denetime uygun bulunmuştur. Kendi ——— meydana getiren ve davalının kullanımına sunan davacının yatırım bedeli iadesini talep edebileceği sonucuna varılmıştır.——– sayılı resmi gazetede yayımlanan—-kabul edilmesi ile yürürlükten kaldırılmış, ——- kullanıcı tarafından—-edilen—- bedelinin mahsuplaşma yöntemi ile geri ödemesine ilişkin bir hükme yer verilmemiştir. Konu ———yönetmeliğinde düzenlenmiş bu çerçevede bir ——yer verilmemesini teminen konu, söz konusu yönetmeliğin “—-ile geri ödeme ” başlıklı geçici 2. Maddede düzenlenmiştir. Mezkur yönetmeliğin 3. Fıkrasında yer alan 10 yıl süre kısıtlaması ile 10 yıldan uzun süreyle yapılacak —– önüne geçilerek kullanıcıların mağduriyetinin önlenmesi ve yine yapılan düzenlemelerle —- başlamayan yatırım tutarlarının 5 yılı geçmemek şartıyla belirlenen tarihte 12 eşit taksitte ödemesinin sağlanarak kullanıcıların korunması amaçlanmıştır.” denmiştir.
Yargıtay ——–Sayılı ilamlarında “… ——- döneminden başlayarak düzenlenmiş olan—— bedeli alınmayarak mahsuplaşma işleminin başladığı ve devam etmekte olduğu, yapılan —– Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 38. maddesinin 6. bendi ve yürürlükte olan—- Elektrik Piyasası Bağlantılı Sistem Kullanım Yönetmeliğinin geçici 1 ve geçici 2. maddelerine uygun olarak yapıldığı ve halen —-işleminin devam ettiği, bu nedenle de davacının —– işlemi tamamlanmadan davalıdan herhangi bir talepte bulunamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.” gerekçesi ile verilen kararları onamıştır. Bu olayda taraflar arasında —— ayında başlamış ve halen devam etmektedir. Dolayısı ile 10 yıllık süre koşuluna bakılmıştır. Somut olayda ise işin yapımı ve geçici kabulü eski yönetmeliğin yürürlükte olduğu dönemde yapılmıştır. —-resmi gazetede yayımlanan—- yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair yönetmeliğin geçici 1. Maddesinde hiç mahsuplaşmaya başlamayan yatırım tutarları için 5 yılı geçmemek şartı ile belirlenen tarihte 12 eşit taksitte ödemesinin sağlanarak kullanıcıların korunmasının amaçlandığı belirtilmiştir. Davacının söz konusu yatırımı gerçekleştirip davalının kullanımına sunduğu ve henüz hiç para tahsil edemediği anlaşılmıştır.
Davacı yanca davanın ıslah edilmesi üzerine davalı yanca süresi içinde ıslah zamanaşımı defiinde bulunulmuştur. Davalının cevap dilekçelerinde dava zamanaşımı definde bulunmadığı görülmüştür. Bilindiği üzere kısmi davada zamanaşımı sadece dava konusu yapılan kısım için kesilmektedir. Davalının dava zamanaşımı defiinde bulunmamasına rağmen ıslah ile arttırılan kısma ilişkin ıslah zamanaşı defiinde bulunabileceği uygulamada kabul edilmektedir. Davalı ıslaha karşı verdiği dilekçesinde taraflar arasında bir tesis sözleşmesi olmadığını bu nedenle talebin sebepsiz zenginleşmeye dayandığını, 8 sene sonra davalının talepte bulunduğunu, taleplerin zamanaşımına uğradığını belirtmiştir.
Yukarıda da belirtildiği üzere uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. —— ——yüklenicinin görevi eseri sözleşmesine, amacına ve tekniğine uygun tamamlayarak —- ise, sözleşmede kararlaştırılan yükümlülükler varsa bunların —- bedelini ödemekten ibarettir. Kural olarak —- ilişkisinin kurulması herhangi bir şekil şartına tabi olmayıp, tarafların “——iradelerinin birleşmesiyle sözleşme ilişkisi kurulur. Şekil şartı, sözleşmenin geçerlilik şartı olmayıp, ispat şartıdır. ( Yargıtay —- karar sayılı kararı ) 4721 sayılı TMK’nın “İspat yükü” başlıklı 6. maddesi “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” hükmünü amirdir.
—— tarihinde yürürlüğe giren 6098 Sayılı TBK’nın 147/6. maddesinde de yüklenicinin yükümlülüklerini —– etmemesi dışında eser sözleşmesinden doğan alacakların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu belirtilmiştir. Bu maddelerdeki düzenlemeye göre eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda kural, zamanaşımı süresinin 5 yıl olmakla birlikte, yüklenicinin ———etmemesi halinde zamanaşımı süresi Borçlar Kanunu’nun 125, Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesi hükümlerine göre 10 yıl olacaktır. Borçlar Kanunu’nun 128. ile TBK’nın 149. maddesinde zamanaşımı sürelerinin alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başlayacağı kabul edilmiş, BK’nın 132., 133., 135., ve 136. ile TBK’nın 153., 154., 156. ve 157. maddelerinde zamanaşımının durması, kesilmesi ve yeni sürenin başlaması halleri düzenlenmiştir.
İst ———– Sayılı ilamında “..Taraflar arasındaki uyuşmazlık alacak talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasındadır. Eser sözleşmesinde kural olarak her alacak hakkı 5 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Bu sürenin başlangıcı ise kural olarak işin teslimi tarihinden başlar. Ancak ihale edilen inşaatlarda bu sürenin başlangıcı işin kesin kabul onay tarihinden başlatılmaktadır. Açıklananlar ışığında somut olaya bakıldığında, dosya kapsamına göre —— anlaşılmaktadır. Davaya konu talep yönünden bu tarih esas alınmış olsa dahi dava tarihine —–göre 5 yıllık dava zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu anlaşılmakla mahkemece davanın zamanaşımına uğradığından bahisle verilen red kararı usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.”
İst BAM — HD. —. Sayılı ilamında “… Eser sözleşmelerinin feshi halinde açılacak geri alma davalarında Borçlar Kanunu’nun sebepsiz zenginleşme hükümlerine ilişkin zamanaşımı değil, eser sözleşmesine ilişkin zamanaşımı hükümlerinin uygulanacağı istikrar kazanmış olup, bu husus Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun —–. sayılı içtihatları ile de benimsenmiştir.”
——.—–Eser sözleşmelerinde zamanaşımı süresinin başlangıcı BK’nın 128. maddesi uyarınca alacağın muaccel olduğu tarihte başlar. Somut olayda ise bu tarih sözleşme konusu işin kesin kabulünün onay tarihidir.”
İst BAM —.HD. ———.Somut olayda dava, eser sözleşmesi kapsamında tazminat talebine ilişkin olup, eser sözleşmelerinde ayıp dışında kalan alacak taleplerine ilişkin davalar TBK’nın 147/6.md. hükmüne göre 5 (beş) yıllık zaman süresine tabidir. Yargıtay —. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihat ve uygulamalarında zamanaşımı süresinin kesin (kabul) hesabın onayından başlayacağına ilişkin kabulüne göre”
—-BAM ——. Sayılı ilamında “…Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, eser sözleşmesinde zamanaşımı süresi işin niteliğine göre, eserin tesliminden, kesin hesap onay tarihinden veya sözleşmenin feshedildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Somut olayda, taraflarca yapılmış bir kesin hesap olmadığı gibi,—– esasen mahkemece tasfiye yapılarak kesin hesabın çıkartılması talebine dair olduğunun anlaşılmasına göre ıslahla arttırılan miktar yönünden de henüz zamanaşımı süresinin başladığından söz edilemez. “
Somut olaya gelecek olursak —– tamamlanıp davalıya eksiksiz olarak teslim edildiği dosya kapsamındaki belgelerden anlaşılmıştır.Eser sözleşmesi feshedilmemiştir. Kaldı ki feshedilmiş dahi olsa uygulanacak zamanaşımı hükümleri yukarıda atıf yapılan —— dikkate alındığında sebepsiz zenginleşme hükümleri değil eser sözleşmesine dair hükümlerdir. Eser sözleşmelerinde zamanaşımın başlangıç anı alacağın muaccel olduğu andır.Mezkur yönetmeliğin 38/6 madde ve fıkrası incelendiğinde kesin kabulün yapılması gerektiği anlaşılmıştır.Söz konusu eserin eksiksiz olarak meydana getirilmesine ve yıllardır davalının kullanımında olmasına rağmen davalı yanca kesin kabulünün yapılmadığı görülmüştür. Kesin kabulün bu kadar uzun süre davalı takdirine bırakılamayacağı anlaşılmıştır. Yine yönetmeliğin 38/6. Maddesi ” Söz konusu ————kişi tarafından geçici kabulünün yapıldığı ayı takip eden aydan itibaren, geri ödemenin yapılacağı ilk taksit tarihine kadar geri ödemesi yapılmamış tutar —— oranında güncellenir. Vadesinde geri ödemesi yapılmamış tutara 4/12/1984 tarihli ve 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre uygulanacak kanuni faiz oranı uygulanır” hükmünü getirmiştir. Bilirkişi raporunda yapılan hesaplama doğrudur ve denetime uygundur. Yukarıda —-İst BAM — ilamında belirtildiği üzere taraflarca yapılmış bir kesin hesap, kesin kabul bulunmamaktadır. Davacının talebi de zaten kesin hesabın çıkartılarak alacağın tespitidir. Bu nedenle ıslah ile arttırılan kısım için zamanaşımının başladığından da söz etmek mümkün değildir.Davalı vekilinin —— —– hususların bir çoğu da savunmanın genişletilmesi mahiyetindedir. Öte yandan geçici kabul tutanağında ——-ile yerinde—— aynı olduğu davalının kendi mühendislerinden oluşturulan geçici kabul heyeti tarafından imzalanan geçici kabul tutanağından anlaşıldığından davalının beyanlarına itibar edilmemiştir. Yukarıda yapılan tüm açıklamalar, yönetmelik —— davacının iddiası, davalının savunma dilekçeleri, bilirkişi kök ve ek raporu, yukarıda atıf yapılan emsal kararlar bir bütün olarak değerlendirilmiş davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2.228.794,59 TL alacağın, 807.307,11 TL’sine dava tarihi olan 27/12/2018 tarihinden, 1.421.487,48 TL’sine ise ıslah tarihi olan 06/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 152.248,95 TL nispi harcın, 24.275,53 TL ıslah harcı ve peşin alınan 13.786,72 TL’den mahsubu ile bakiye kalan 114.186,70 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 13.786,72 TL peşin harç, 24.275,53 ıslah harcı olmak üzere toplam 38.098,15 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 91,50 TL tebligat ve müzekkere masrafı olarak toplam 1.091,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6- Karar tarihinde yürürlükte bulunan—– nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
7- 6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince var ise bakiye gider avansının taraflara iadesine,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere, taraf vekillerinin yüzüne karşı, oy birliği ile açıkça okunup usulen anlatıldı.