Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/736 E. 2020/620 K. 07.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/736 Esas
KARAR NO : 2020/620
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/12/2018
KARAR TARİHİ: 07/10/2020
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında imzalanan—– kapsamında, davalıya ait —- teknenin ahşap kaplama işlerinin üstlenilerek bitirildiğini; sözleşmenin 2. maddesinde, işin teslim süresinin tüm ekipman ve montaj malzemelerinin hazır edilmesi halinde 30 gün olarak görüldüğünü; oluşacak zaman kayıpları için işçilik süresinin saat ücretinin — hariç ustalar yönünden —-işçiler yönünden — olarak kararlaştırıldığını; müvekkili tarafından —tarihine kadar işe devam edildiğini; davalının sözleşmede kararlaştırılan bedeli ödemediği gibi —- süreyi aşan ücretleri de kabul etmediğini; bunun üzerine, —— sayılı dosyasıyla delil tespiti yaptırıldığını; düzenlenen bilirkişi raporunda müvekkilinin hak edişinin —– hesaplandığını; raporun takip borçlusuna tebliğ edildiğini; rapora itiraz etmediğini; bilirkişi raporuyla tespit edilen tutarın faturaya bağlanarak davalıya gönderildiğini; faturaya herhangi bir itiraz vuku bulmadığını; müvekkili ile yapılan sözleşmede davalı taraf her ne kadar —- olarak gösterilmiş ise de, vergi numarasının —– olduğunu; sebebinin ise unvan değişikliğinden kaynaklandığını; sözleşmeden kaynaklı bu borcun ödenmemesi üzerine tahsili için—- takip başlatıldığını; davalının haksız olarak itiraz ettiğinden bahisle, iptaliyle % 20 inkâr ödencesine mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı ——– tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacının sözleşmeyle üstlendiği edimleri yerine getirmediğini, bu nedenle ücret alacağının muaccel halde bulunmadığını, davacını—— tarihinde işe başladığını; —- tarihine kadar tek işçi istihdam ettiğini;—- tarihinde işçi sayısının 3’e çıkarıldığını, bu durumun —- tarihine kadar devam ettiğini, anılan tarihten sonra — devamında 5 işçiyle devam edildiğini, yapılan sözleşmede —gün içinde teslim kararlaştırılmasına rağmen, davacının yeterli sayıda işçi istihdam etmekten kaçınması nedeniyle işlerin uzadığını, dava dilekçesinde işin —- tarihinde tamamlandığı iddia edilmiş ise de, puantaj kayıtlarında son iş gününün —– olduğunun görüldüğünü, 30 günü aşan süreye yönelik taleplerin mümkün olmadığını, sözleşmede maksimum 30 günlük sürede tamamlanacağının taahhüt edildiğini, davacıdan kaynaklı gecikmelerin kendi kusuru olması sebebiyle talebe konu yapılamayacağını, davacının alanında uzman olmayan kişileri çalıştırması sebebiyle işin aksadığını, müvekkili şirketin kendi teknik alanına girmediği işi davacıya taşere ettiğini, buna rağmen müvekkilinin işi yönetmek ve direktif vermek zorunda kaldığını, müvekkili şirketin sözleşmeden kaynaklı edimleri yerine getirdiğini, müvekkili şirketin iş sahasını hazır hale getirdiğini, tüm malzemeleriyle birlikte yükleniciye teslim ettiğini, eksik iş ve ayıplı imalat yaptığını, malzemeleri heba ettiğini, yeniden kereste alınmak zorunda kaldığını, buna karşılık —–ödeme yapıldığını, müvekkili şirket tarafından —- tarihinde işin yeniden— taşere edildiğini, maliyeti en aza indirmek için hem— müvekkili şirket işçilerine işe devam ederek tamamladığını, —- sözleşmenin davacının işi tamamlamadığının kanıtı olduğunu, — isimli çalışan ile projeyi hazır hale getirebilmek için 20 gün yoğun mesai yapmak durumunda kaldığını, buna karşılık şirkete yansıyan zararın —- olduğunu,—- kayıtlarının celbi gerektiğini, tespit dosyasındaki fotoğraflar ile sabit olduğu üzere, ahşap kısımlara ilişkin devam eden bir iş olduğunu, raporda ——- tamamlanan işlerin davacı yapmış gibi yansıtıldığını, —- tarihinde çalışmaya başladığını, tespit dosyasında inceleme gününün —- olduğunu, 14 günlük bir çalışma ile müvekkili şirket ile taşeron firma tarafından yapılan imalatın davacı tarafından yapılmış gibi yansıtılmasının kötü niyet göstergesi olduğunu, davacının fatura tanzim etmeden delil yaratma çabasına girdiğini, müvekkili şirkete yapılan işlerdeki ayıpların davacı şirkete ihbar edildiğini, teslim süresinin—- gün gecikmesine davacının sebebiyet verdiğini, bu nedenle tekne donatanına günlük —– cezai şart ödendiğinden bahisle davanın reddini istemiştir. Cevap dilekçesiyle birlikte düzenlediği karşı dava kapsamında yukarıda açıklanan zararlar nedeniyle —— davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Beyanlara nazaran, karşı davanın tefrik edildiği, arabuluculuk şartı gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
BİRLEŞEN DAVADA
Davacı vekili —– tarihli birlesen dava dilekçesinde, özetle; Asli davadaki savunma yazısındaki anlatımlar ve mukabil davasındaki talepler tekrarlanmak suretiyle, işçilerin fazla mesaileri yönünden —-zayi edilen keresteler nedeniyle yerine alınan ürüne ödenen —- — gecikmeden kaynaklı zararlar toplamı olarak —— tahsilini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde eksik ve ayıplı İşler sebebiyle, uğranılan zararın tazmini talep edildiğini; TBK.m.223 ve TTK.rn.23/c hükmü uyarınca satılanın tesliminden sonra yapılan bir ihbar bulunmadığını; sözleşmenin 4. maddesinde işverenin sorumluluklarının gösterildiğini; imalatın başlanabilmesi için ürünlerin montaja uygun şekilde yerin ve altyapısının hazırlanması gerektiğini; puantaj kayıtlarında da görüldüğü üzere, işveren yükümlülüğünü yerine getirmediğinden tek işçiyle çalışıldığını; işveren tarafından işin yapılacağı yer hazır hale getirildikçe işçi sayısının müvekkili tarafından arttırıldığını; işin yapılacağı yeri hazır etmeyen davacının tam kusurlu olduğunu; davacının sözleşmenin maksimum 30 günlük süre olduğu yönündeki anlatımının doğru olmadığını; hatta sözleşmede herhangi bir süre belirtilmediğini; tüm ekipman montaj ve malzemelerinin hazır edilmesi halinde, 30 gün içinde teslim edilmesinin öngörüldüğünü; puantaj tablosuyla tüm ekipman ve montaj malzemelerinin hazır edilmediğinin görüldüğünü; yine asıl dava dilekçesindeki anlatımlarını tekrarlamak suretiyle davaya karşı çıktığını; bu bağlamda da, —–zarar oluşmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğundan bahisle, davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
Tanık beyanları, —- tarihli cevabi yazısı, —- tarihli bilirkişi raporu, —–günlü Davalı ile Davacı arasında imzalanan sözleşme, Tespit dosyası, ihtarnameler, itirazın iptaline ilişkin takip dosyası, faturalar,
—-tarihinde mahkememize sunulan bilirkişi raporunda özetle; Teknik değerlendirme bölümünde yapılan irdelemeye nazaran, itirazın iptaline ilişkin takip alacak kalemlerinin yapılan irdelemesi sonunda; asıl alacak tutarının —— olduğu; temerrüt sonucu doğurmaya yeterli İhtar bulunmadığından, takipteki birikmiş faiz talebine iştirak edilmediği; Birleşen Dava Yönünden ; asıl davada varılan sonuca bağlı olarak davacının birleşen davadaki taleplerine teknik değerlendirme bölümünde yapılan ayrı ayrı irdeleme sonucunda iştirak edilmediği şeklinde tespitte bulunulduğu görülmüştür.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili talebi ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali; birleşen dava ise taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılık nedeniyle oluşan zarar kalemlerinin tahsili talebine iişkindir.
Somut olayda; taraflar arasında —tarihli dava konusu teknenin iş sahibi tarafından belirlenen kısımlarının ahşap kaplama işinin davacı/birleşen dosya davalısına verildiği, sözleşme hükümleri gereği gecikmeden kaynaklanan zaman kayıplarının yüklenici firma tarafından iş sahibi firmaya bildirileceği, tüm montaj, aparat ve ekipmanların iş sahibi tarafından sağlanacağı, işin teslim süresinin tüm ekipman ve montj malzemelerinin hazır edilmesi halinde maksimum 30 gün olacağı, işçilik bedelinin —- olduğu, ilave iş talebi halinde—- yardımcı eleman yönünden —- ödeneceği, ödemenin %20 lik kısmının sözleşme günü ödeneceğinin kararlaştırıldığı, yüklenici firma tarafından —– sayılı dosyası ile sözleşme ile üstlendiği edimin yapılan kısımlarına ilişkin tespit işlemi yaptırıldığı, yapılan tespit işlemi ile sözleşme ile tarif edilen ve yüklenici tarafından yapılan ahşap kaplama işlerinin yapıldığı sürenin makul olduğu ve yüklenicinin üstlendiği işçilik edimlerini yerine getirerek işi tamamladığının tespit edildiği, yüklenicinin yaptığını iddia ettiği işler karşılığı bakiye alacağın tahsili talebi ile öncelikli olarak iş sahibine ihtarname keşide ettiği akabinde davalı birleşen dosya davacısı aleyhine icra takibi başlattığı, itiraz üzerine huzurdaki asıl davanın ikame edildiği, her ne kadar davalı tarafça cevap dilekçesi ile karşı dava ikame edilmiş ise de karşı dava öncesi arabuluculuğa başvurulmadığı anlaşılmakla karşı dava bakımından dosyanın tefrik edilerek mahkememizin farklı bir esasına kaydedildiği, davalı birleşen dosya davacısı tarafından işin tamamlanmaması ve sözleşmeye aykırılık teşkil eden işlerden kaynaklı zararının oluştuğu, yarım kalan işlerin —- tarihli sözleşme ile dava dışı —– Karar sayılı dosyası ile dava ikame ederek oluşan zararın tazmininin talep edildiği ve iş bu dava dosyasının mahkememiz dosyası ile birleştirildiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki temel uyuşmazlık konularının; taraflar arasında akdedilen—– tarihli eser sözleşmesi kapsamında, davacının edimlerini yerine getirip getiremediği, yerine getirmemiş olması halinde iş düzeyinin ne olduğu; buna karşılık sözleşmeye aykırılık kapsamında, birleşen davada işverenin uğradığı zararların olup olmadığı ve miktarı noktasında toplandığı görülmektedir.
6098 sayılı BK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinde, iş sahibinin borcu iş bedelini ödemek —-yüklenicinin borcu ise, eseri iş sahibinin amacına uygun, haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmektir (TBK’nın 471/1). Ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumluluğunu düzenleyen TBK’nın 474. maddesi uyarınca açık ayıplar yönünden iş sahibi imkân bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa, bunu uygun bir süre içinde, gizli ayıplar yönünden ise, 477/son maddesi uyarınca da, ortaya çıkar çıkmaz gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorunluluğu bulunmaktadır. Ayıbın bildirilmemesi halinde eser kabul edilmiş sayılır. Ayıp ihbarı yapılması vakıasından lehine sonuç çıkaracak olan iş sahibi olduğundan ayıp ihbarı yapıldığını HMK 190 ve TMK 6. madde gereğince iş sahibi ispatlamalıdır. Eksik işler yönünden ise ihbar yapılmasına gerek olmayıp, zamanaşımı süresi içerisinde eksikler yönünden istemde bulunulması mümkündür.
Eser sözleşmesinde ayıba dair hükümler, 6098 sayılı TBK’nın 474-478. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Ayıp, imâl edilen bir eserde veya malda, sözleşme ve ekleri ile iş sahibinin beklediği amaca ve dürüstlük kurallarına göre bulunması gereken vasıfların bulunmaması, bulunmaması gereken vasıfların ise bulunmasıdır. Şayet, imâl edilen eserde ayıp varsa, iş sahibi tarafından süresi içersinde ayıp ihbarında bulunulması şartıyla sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu’nun 475. maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabilir. Bu hakkın kullanması için iş sahibi tarafından ayrı bir dava açılabileceği gibi, yüklenici tarafından aleyhine açılmış olan bir davada da bu hususu def’i olarak ileri sürebilir.
Eksik iş ise sözleşme ve eklerine göre yapılması gerektiği halde yapılmayan (noksan bırakılan) işleri ifade eder. Eksik işler bedelinin istenebilmesi için teslim sırasında ihtirazi kayıt konulmasına ya da ihtar çekilmesine gerek bulunmamaktadır. Eksik işler yönünden TBK’nın 474 ve 477. maddesindeki hükümler uygulanmaz.
Sözleşme ilişkisi ispatlanmışsa yapılan işi sözleşmesi bulunan yüklenicinin yaptığı kabul edilir. Bu durumda işi başkasına yaptırdığını iş sahibi ispatlamak zorundadır. Teslimin eksik yapıldığının yaptırılan delil tespiti ile ispatlanması halinde eksik işlerin kendisi tarafından giderildiğini yüklenici ispatlamalıdır.
Yine ayıbın varlığı ve kim tarafından giderildiğinin kanıtlanması bakımından kural olarak ayıbın varlığını iş sahibi kanıtlamalıdır. Varlığı iddia olunan ayıplar mevcut değil ise öncesinde tespit ettirilmiş bir ayıp bulunmadıkça mevcut imalatın bu haliyle yüklenici tarafından yapıldığı ve ayıp bulunmadığı kabul edilecektir.
Ayıp ihbarı niteliği itibariyle def’i olduğundan yüklenici tarafından süresinde ayıp ihbarında bulunmadığı savunması ileri sürülmedikçe mahkemece re’sen değerlendirilmez ——-
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporu bir arada değerlendirildiğinde; dava konusu işin yapımı süresince işin gecikmesi ya da sözleşmede kararlaştırılan şekilde yapılmadığına yönelik tarafların birbirlerine karşı herhangi bir bildirimde bulunmadıkları, davacının dava konusu teknenin tamamının değil bir kısım işlerinin yapımını üstlendiği, bu nedenle iş sahibi bakımından yapılan değerlendirmede; her ne kadar davalı taraf davacının eksik bıraktığı işleri yaptığını iddia ettiği kendi çalışanlarına ait puantaj tablolarını dosyaya sunmuş ise de iş bu puantaj kayıtlarının tümünün veya bir kısmının davacının eksik yaptığı iddia edilen işlerin yapımı ile ilgili olduğuna dair dosyada yeterli delil bulunmadığı, çalışanların davacının üstlendiği işler dışında kalan diğer yapım işlerini yerine getirmiş olmasının kuvvetle muhtemel olduğu, bununla birlikte her ne kadar davalı birleşen dosya davacısı tarafından teknenin donatana geç teslim edilmesinden kaynaklı olarak donatana ödendiği iddia edilen ceza tutarının tahsili talep edilmişse de taraflar arasında akdedilen sözleşme ile —- gün olarak öngörülen işin süresinin—- daha cezasız olarak uzatılabileceğinin öngörüldüğü, davacının ise işin yapımı sırasında 48 iş günü boyunca çalışma yaptığı, —– gününü aşan gecikmeler için ise sözleşmede herhangi bir yaptırımın kararlaştırılmadığı, kaldı ki teknenin tamamının yapımından davacı yüklenici sorumlu olmadığından teknenin donatana geç teslim edilmiş olmasının sorumluluğunun davacı yükleniciye yüklenemeyeceği, davacı yüklenici bakımından yapılan değerlendirmede ise; her ne kadar işin uzamasından kaynaklı olarak yüklenici tarafından fazla mesai öne sürülerek adam-saat ücret hesabı ile sözleşme bedeli üzerinde ücret talep edilmişse de, yüklenicinin fazla mesai yapmasını gerektirecek sözleşme kapsamına ilave olarak verilmiş bir iş bulunmadığı ve sözleşmede işin kaç işçi ile yürütüleceğinin kararlaştırılmadığı, yalnızca sözleşme konusu işlerinin tamamlanması için 30 günlük süre belirlendiği, bu haliyle davacının sözleşme bedelinin üzerinde ücret talep etmesinin mümkün olmadığı, —- tarihli ihtarname içeriği, tanık beyanları ve tespit dosyasında yer alan fotoğraflar ile dosya içeriğinin incelenmesinde yüklenicinin işi —- tamamlamadığı, işin durdurulduğu tarih itibariyle sözleşme kapsamındaki işin ortalama — oranında tamamlandığı, buna göre götürü ücretli sözleşme ile belirlenen —- bedelinin ——kısmının yüklenici tarafından talep edilebileceği, yüklenicinin iş sahibine gönderdiği ihtarname içeriğinde alacak miktarı açıkça belirtilmediğinden iş sahibinin takip öncesi temerrüde düşürüldüğünün kabul edilemeyeceği, yüklenici tarafından sözleşmenin feshedilmesi bakımından yapılan değerlendirmede; taraflar arasındaki sözleşmeye göre iş sahibinin ilgili ayın 27. günü hakediş düzenleyerek yükleniciye ödeme yapması gerektiğinin kararlaştırıldığı, yüklenicinin iş sahibine bu yönde ihtarname göndererek hakediş düzenlenerek ödemenin yapılmasını talep ettiği aksi halde sözleşmenin feshedileceğini bildirdiği, davalının ödeme yapmaması nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin kabulü gerekeceği anlaşılmakla davacı birleşen dosya davalısı yüklenicinin bakiye iş bedelinin tahsili talebine yönelik asıl davasının kısmen kabulüne; davalı birleşen dosya davacısı iş sahibinin sözleşme konusu işlerin tamamlanmaması, işin gecikmesi ve sözleşmeye aykırılık teşkil eden iş ve işlemler nedeniyle oluşan zararın tahsili talebine yönelik ispatlanamayan birleşen davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Asıl Dava Bakımından;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalı tarafından —–icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın —–asıl alacak bakımından iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
-Davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından asıl alacak olan 38.812,50 TL’nin % 20 si oranında olmak üzere 7.762,50 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 2.651,28 TL olmakla baştan alınan 715,15 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.936,13 TL’nin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça yatırılan ——-davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan 272,00 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 178,28 TL’lik kısmının davalıdan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
5-Davalı tarafça yapılan 2000,00 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 689,06 TL’lik kısmının davacıdan tahsili ile davalı tarafa ÖDENMESİNE,
5-Davacı taraf yargılamada kendisini vekil marifetiyle temsil ettirmiş olmakla AAÜT gereği TL 5.821,88 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
6-Davalı taraf yargılamada kendisini vekil marifetiyle temsil ettirmiş olmakla AAÜT gereği 3400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ÖDENMESİNE,
7-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde artan gider avansının yatırana İADESİNE,
Birleşen Dava Bakımından;
1-Davanın REDDİNE;
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 54,40 TL olmakla baştan alınan 2.006,55 TL peşin harçtan mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan 1.952,15‬ TL’nin davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf yargılamada kendisini vekil marifetiyle temsil ettirmiş olmakla AAÜT gereği 15.065,00‬ TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ÖDENMESİNE,
5-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde artan gider avansının yatırana İADESİNE,
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/10/2020