Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/693 E. 2022/245 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/693 Esas
KARAR NO: 2022/245
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 27/12/2018
KARAR TARİHİ: 07/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; —- sıralarında davalı—- adına kayıt ve tescilli ve —- davalı —- tarafından yapılmış ve diğer davalı sürücü —yönetimindeki ——plaka sayılı —— istikametine seyir halindeyken, anılan yolun —- oluşturduğu eşdüzey kavşak çıkış kesiminde,—- geldiği sırada, gidişine göre yolun sol tarafından sağına geçmek isteyen müteveffa yaya —— çarparak hayatını kaybetmesine sebebiyet verildiğini, açıklanan ve re’sen nazara alınacak hususlar doğrultusunda, fazlaya dair başkaca ve tüm yasal hakları saklı kalmak kaydıyla: trafik kazası sonucu annelerinin ölümü nedeniyle davacıların ortaya çıkan maddi manevi zararlarından, hastane masraflarına karşılık şimdilik —– maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, —– desteğinden yoksun kalan davacıların yoksun kaldığı desteğe ilişkin olarak şimdilik —– destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, annelerinin ölümü nedeniyle duydukları acı, elem ve ızdırap nedeniyle davacıların her biri adına —- manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, kazaya karışan—– plakalı araç üzerine ve davalı sürücü ile işletenin yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ve alacakları ile diğer hakları üzerine İİK 257-264. madde hükümleri uyarınca ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini, tüm yargılama harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin faizi ile karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı —–vekilinin cevap dilekçesinde özetle;—- plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde ——- sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin poliçe sebebiyle sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, —- başlığı altında sayılan —- göre manevi tazminat taleplerinin açıkça teminat dışı olarak belirlendiğini, bu —– şirketin manevi tazminatlar bakımından bir sorumluluğunun bulunmamakta olduğunu ve Manevi tazminat talebinin —— gerekmekte olduğunu, davacıların murisi — tarihli trafik kazasında ağır yaralandığını ve —- tarihinde vefat ettiğini, dava dilekçesinde davacı tarafın tedavi giderini talep etmekte olduğunu, tedavi giderlerinden müvekkili şirketin sorumlu tutulamaz olduğunu,—- tedavi süresince çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler yani geçici iş göremezlik zararı , geçici bakıcı giderleri ile sağlık harcamaları—kapsamında olduğunu, sağlık giderlerinin ise —–tarafından karşılanması gerektiğini, belirtilen sebeplerle, davanın reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı—- vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde yer alan iddialarının maddi gerçeklikten uzak, hukuki dayanaktan yoksun, haksız ve kötü niyetli olmakla davanın reddine karar verilmesi gerekmekte olduğunu, açıklanan nedenlerle ve Sayın Mahkememizin re’sen nazara alacağı sebeplerle; fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla, davacıların ihtiyati Haciz talebi haksız ve hukuka aykırı olup ihtiyati haciz talebinin reddine, davacının tedavi giderine yönelik talebinin pasif husumet yokluğundan reddine, davacının haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun davasının esastan reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı—— vekilinin cevap dilekçesinde özetle; İİK 267 vd maddelerinde belirtilen koşullar oluşmadan usul ve yasaya aykırı ihtiyati haciz kararı ve bu kararın taşkın şekilde icra edilmesine itiraz ettiklerini, itiraz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasını talep etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle; “Açıklanan hususlar karşısında olayda; Davalı sürücü —– ikinci dcrecede ve % 40 (yüzde kırk) oranında kusurlu sayılmasının, uygun olacağı b- Müteveffa yaya—–birinci derecede ve % 60 (yüzde altmış) oranında kusurlu sayılmasının, uygun olacağı,” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle; “Hukuki ve nihai karar tamamen —— ait olmak üzere; iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı üzerinde yapmış olduğum inceleme sonucunda, yukarıda arz ve izah edilen hususlar doğrultusunda, dava konusu somut olayda tarafımca; —- tarihli —- değişiklik uyarınca, en güncel tarihli ——— da dikkate alınarak takdir—– ait olmak üzere; —- ortak görüş ve uyum sağlanıncaya ve ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak—- kullanılarak —- hesaplama yapıldığı, Müteveffa —– destekliğinden yoksunluk açısından davacı kız çocuk —-olay tarihi itibariyle —- doğumlu ve olay tarihi itibariyle ——Günlük olduğu, dosya kapsamında davacıların ebeveynlerinin desteğine muhtaç olduklarına dair özel durumlarını gösterir herhangi bir bilgi ve belge görülemediği, —- kararlarına istinaden müteveffa —vefatı tarihi itibariyle davacıların — olmadığı, Olay tarihinden vefat tarihi olan —-tarihine kadar geçen sürede müteveffa kazazede—– yönünden ——hesaplanan zararın mirasçılık payları oranından davacılara pay edildiği, Rapor/Hesap itibariyle müteveffa kazazede —– hesaplanan ——– olduğu, Davacı—– müteveffa kazazede ——- yönünden mirasçılık payı oranında —– zararının —-olduğu, Davacı —-müteveffa kazazede —- Geçici İş Göremezlik zararı yönünden mirasçılık payı oranında —— hesaplanan zararının ——olduğu, Hukuki ve nihai karar tamamen Sayın Mahkemenize ait olmak üzere; İş bu bilirkişi raporunu takdir ve tensiplerinize saygılarımla arz ederim.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;—- tarihinde trafik kazasında yaralanan —- yapılan tedavilerin kazada yaralanması ile illiyetli ve tıbben uygun olduğu, tedavi giderinin tedavi yapılan kuruma göre uygun olduğu, —-giderlerinin olmadığı, Dava konusu tedavi giderlerinden —-acil durumu sonlandırıldıktan sonra —- tarafından sevk edilmeksizin tedavi —- imzalayarak kendi isteği ile gittiği için—- sorumlu olmadığı, Dava konusu sağlık kurumundaki tedavi giderinden davalı sigorta şirketi ve şahısların sorumlu olup olmadıkları — takdirinde olduğu, Davalılar Sayın Mahkemeniz tarafından sorumlu kabul edilirse %40 kusurları oranında, —— kısmından sorumlu oldukları, —– tedavi giderinin sigorta şirketinin —tedavi gideri limiti dahilinde olduğu, temerrüt tarihinin sigorta şirketi yönünden —,diğer davalılar yönünden—– kaza tarihi olduğu ve uygulanacak faizin yasal faiz olduğu, Yönündeki tespit, görüş ve kanaatimi takdirlerinize arz ederim.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
RAPOR: —– raporunda özetle; “Davalı sürücü—- %20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu, Müteveffa yaya—– %80 (yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
ISLAH:Davacılar vekilinin ıslah dilekçesinde özetle; Açıklanan ve Sayın Mahkemece re’sen göz önünde bulundurulacak nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü dava, talep ve alacak hakkımız saklı kalmak kaydı ile; talep ile artırdıkları kısım ile dava dilekçesinde talep ettikleri miktarların birleştirilmesi sonucu; trafik kazası sonucu annelerinin ölümü nedeniyle davacıların ortaya çıkan maddi manevi zararlarından; Hastane masraflarına karşılık —- maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, —- desteğinden yoksun kalan davacıların yoksun kaldığı desteğe ilişkin olarak —- destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, Annelerinin ölümü nedeniyle duydukları acı, elem ve ızdırap nedeniyle davacıların her biri adına —-manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, Tüm yargılama harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin faizi ile karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:Dava: trafik kazasından kaynaklanan vefat eden mirasçıların kaza ile ölüm tarihi arasındaki geçiçi iş göremezlik tazminatı, vefat nedeniyle destekten yoksun kalma ve vefat nedeniyle manevi tazminatın tahsili için açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
—- tarihinde —- plakalı — yaya —– çarparak yaralaması sonucu dava konusu kaza meydana geldiği anlaşılmıştır.
—- tarihli raporuna göre davaya konu — tarihinde meydana gelen kazanın oluşmasında davalı sürücü —- % 40 oranında kusurlu, vefat eden —– % 60 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Dava dosyasında mevcut bilgilere göre — adına kayıtlı — plakalı özel — davalı sigorta şirketi tarafından —-poliçesi ile — tarihleri arasında — kaza tarihini kapsayacak şekilde şahıs başına —— tedavi gideri teminatı altında olduğu anlaşılmıştır.
Hastane Masraflarına İlişkin Maddi Tazminat Talebi Bakımından;
Davacıların vefat eden anneleri için kaza tarihi ile ölüm tarihi arasını kapsar şekilde harcamış oldukları hastane masraflarını talep ettikleri görülmüştür.
Davacılar davada kazaya sebebiyet veren sürücü, işleten ve sigorta şirketi aleyhine açtığı davada maddi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
Davacıların taleplerinin karşılanması amacıyla tedavi masraflarının tespit edilmesi hususunda tedaviye bağlı olarak yapılması olanaklı bulunan ulaşım, refakatçi ve diğer giderler yönünden vefat edenin tüm tedavi evrakları getirtilmiş olup tedavi ve vefat süreci gözetilerek uzman doktor bilirkişiden konu hakkında rapor alınmıştır.
— tarihli bilirkişi raporunda;— tarihinde trafik kazasında yaralanan —- Ameliyat önerilerek iskelet traksiyonu yapılmış.—- tarihinde kendi isteği ile tedavi —— imzalayarak taburcu olmuş.—– tarihinde —- tarihinde —– yapılmış. Yoğun bakıma alınmış—- tarihinde—- tarihinde vefat etmiş. —- hastanesine ait —-ödenmiş. —–alma sözleşmesi varmış. Acil hal kapsamında almış olduğu tedavi hizmetleri —– ödenebileceğini belirtmiş.
—- tarihinde trafik kazasında yaralanan ——- tedavi giderleri incelendiğinde; Tedavi giderleri; ——— giderleridir.
—–tedavi giderleri;
Trafik kazası sonrası — tedavi giderleri —- tarafından karşılanmış. Takiben —-tarafından sevk edilmeksizin kendi isteği ile gittiği —– dava konusu —- tedavi gideri olmuş.
a—-yapılan tedaviler kazada yaralanması ile illiyetli ve tıbben uygundur. Tedavi gideri tedavi olduğu kuruma göre uygundur.
b)Dava konusu tedavi giderlerinden — acil durumu sonlandırıldıktan sonra—- tarafından sevk edilmeksizin tedavi red formu imzalayarak kendi isteği ile gittiği için—- sorumlu değildir.
c)Dava konusu sağlık kurumundaki tedavi giderinden davalı sigorta şirketi ve şahısların sorumlu olup olmadıkları —- takdirindedir.
d)Davalılar — tarafından sorumlu kabul edilirse %40 kusurları oranında —- tedavi giderinin ——- kısmından sorumludur.” şeklinde tespitlere yer verildiği görülmüştür.
Dosya kapsamında incelenen poliçe muvacehesinde davalı — adına kayıtlı —- davalı sigorta şirketi tarafından —- kaza tarihini kapsayacak şekilde şahıs başına —tedavi gideri teminatı altında olduğu, sigortalısının kusuru oranında —-tedavi gideri —– tedavi gideri teminat limiti dahilinde olduğu anlaşılmakla davada kazaya sebebiyet veren sürücü, işleten ve sigorta şirketi aleyhine tedavi giderleri tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Davaya konu olayda vefat eden yaya olup ——– plakalı araçta yolcu olmayıp taşıma-bilet ilişkisine dayanan hukuki sorumluluk üstlenilen bir durum yoktur. Kullanım amacı da hususidir. Hükmedilmesi gereken faiz yasal faiz olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporunda sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinin—-olduğu belirtilmiş dosya kapsamında yapılan incelemede davalı sigorta yönünden temerrüt tarihinin bilirkişilerin tespiti gibi —–olduğu anlaşılmıştır. Ancak diğer davalılar yönünden faiz başlangıcı kaza tarihi değil tedavi masraflarının —— ödendiği —– tarihi esas alınmıştır.
Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Bakımından;
Davacılar vefat eden annelerinin desteğinden yoksun kaldıklarından bahisle yoksun kalınan desteğe ilişkin davalılardan dava tarihi itibariyle — maddi tazminat talep ettikleri anlaşılmıştır.
Benzer konuya ilişkin——– kalınacak sürenin, —— değerlendirilerek ayrı ayrı belirlenmesi, —– yapacaklar ise, öğrenimlerinin sona erdiği tarih, yapmamakta ise—– uygulamaya göre, erkek çocukları için —yaşın, kız çocukları için— yaşın desteğin sona ereceği yaş olarak kabulü gerekmektedir. Somut olayda; Davacı—- destek süresi bilirkişi raporunda — yaş olarak alınmış ise de davacı vekili tarafından—- tarihinde dosyaya, davacının.——– öğrencisi- olarak eğitim gördüğüne ilişkin belgeyi birikişi raporuna itirazda dosyaya sunmuştur. Bu durumda, mahkemece, davacı—- öğrenimine devam edip etmediğinin araştırılarak ——aldıkları takdirde öğrenim süresi —- yaşına kadar devam edeceğinden — yaşına kadar annesinden destek göreceğinin kabul edilmesi, —— gitmediğinin tespiti halinde ise —-yaşına kadar annelerinden destek göreceklerinin kabul edilmesi gerekmektedir.” şeklindeki açıklamalarının ışığı altında dosya kapsamındaki nüfus kayıt örneği ve diğer belge ve bilgiler incelendiğinde — destekliğinden yoksunluk açısından davacı—- doğumlu ve olay tarihi itibariyle—- yaşında olduğu anlaşılmakla davacıların annelerinin desteğine muhtaç olduklarına dair —– gösterir herhangi bir bilgi ve belge mahkememize sunulmamış olup —– vefatı tarihi itibariyle ——- vicdani kanaati ile davacıların bu yöndeki taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Manevi Tazminat Bakımından;
Davacılar davada kazaya sebebiyet veren sürücü, işleten ve sigorta şirketi aleyhine açtığı davada manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/2. madde/fıkrasında; “Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Tarafların sosyal ve mali durumları araştırılmış davacı —-alışmadığı, babasının evinde yaşadığı, — maaş aldığı, bekar olduğu, biri tam hisse diğeri yarım hisse olmak üzere — sahip olduğu, —- maaş ile çalıştığı, babasından kalma —- maaş aldığı, – adet arabasının olduğu, — adet % 50 hisseli evinin bulunduğu, bekar olduğu, davalı —- araç kiralama işlerinde çalıştığı, aylık — gelirinin olduğu, eşi ve– çocuğu ile birlikte yaşadığı, — adet aracının bulunduğu, diğer davalı— hakkında yapılan — araştırmasının neticesiz kaldığı, uyap üzerinden yapılan araştırmada davalının üzerine kayıtlı menkul ve gayrimenkulünün tespit edilemediği anlaşılmıştır.
Taraf iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu ve dosya bir bütün olarak incelendiğinde;— tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle vefat eden —– %60 kusurlu olduğu, davalı sürücü —- % 40 kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. ——— gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, davacıların iddiası ve davalı —-kazadaki kusur oranı dikkate alındığında davalı sürücü — % 40 kusurlu oluşu, taraflara ait ekonomik sosyal durum araştırmaları ve olayın —– oluş şekli hep birlikte incelenip değerlendirildiğinde; huzurdaki davacıların ölenin çocukları olduğu ve bu olay nedeni ile manevi ızdırap çektikleri sabit bulunmuştur. Olaydaki kusur durumu, olay tarihi, olayın oluş şekli ve gelişimi, ölenin davacılara yakınlığı, davalının kusur oranı, eylemin niteliği, olay tarihindeki paranın alım gücü, hak ve nesafet ilkeleri, davacı ve davalının sosyal ve mali durumları bir bütün olarak değerlendirilmiş davacılardaki acı ve elemin bir nebze olsun dindirilebilmesi amacı ile takdiren kısa kararda belirtilen miktarda davacılar lehine manevi tazminata karar verilmiştir.
—– Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir….Dava konusu olayda, davacıların ihtiyari dava arkadaşı olup, ayrı ayrı manevi tazminat isteminde bulunmalarına ve her bir davacı için ayrı ayrı hüküm kurulmasına —– göre davacıların her biri için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.—-
—–.Dava destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine; reddedilen her bir dava yönünden de kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekmektedir. Mahkemece her bir davacı bakımından maddi ve manevi tazminata ilişkin talepler reddolduğu halde, davalı— mirasçıları ve davalı —– lehine davacıların her biri için ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri yerine tek vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK.’nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.’nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçeleri ile aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan kimselerin açtıkları davalarda ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri gerektiğini belirtmiştir. AAUT’nin 10/4. Madde ve fıkrası uyarınca manevi tazminat davası maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün olan taleplerle birlikte açılması durumunda manevi tazminat açısından ayrıca vekalet ücretine hükmedilir.
Davalı sigorta şirketi manevi tazminattan sorumlu olmamasına rağmen davacıların manevi tazminat istemlerini bu davalıya da yöneltmiş olmaları nedeni ile manevi tazminat yönünden her davacı yönünden davalı sigorta şirketine vekalet ücreti verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, denetime el verişli bulunan kusur ve aktüerya raporları, yukarıda atıf yapılan emsal yüksek mahkeme kararları bir bütün olarak değerlendirilmiş, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi Tazminat Yönünden;
A—tedavi giderlerine ilişkin maddi tazminatın davalı —– yönünden olay tarihi —- tarihinden, davalı sigorta yönünden—- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine,
2-Manevi Tazminat Yönünden;
A- Takdiren —- manevi tazminatın olay tarihi —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —alınarak davacı —-ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
B- Takdiren —- manevi tazminatın olay tarihi — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —-alınarak davacı —-ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine
C-Davalı sigorta şirketine karşı davacı —açmış olduğu manevi tazminat davasının REDDİNE,
D-Davalı sigorta şirketine karşı davacı —-açmış olduğu manevi tazminat davasının REDDİNE,
3-Davacıların destekten yoksun kalma tazminat taleplerinin REDDİNE,
4-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 8.197,2‬0 TL harçtan, dava açılırken peşin olarak alınan 136,97 TL ve 1.537,00 TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 6.523,23‬ TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacılar tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 136,97 TL peşin harç, 1.537,00 Islah harcı toplamı 1.709,87‬ TL ile 6.454,35‬ TL (Bilirkişi ücreti, tebligat gideri, müzekkere gideri, Dosya ücreti, Adli tıp faturası) olmak üzere toplam 8.164,22‬ TL yargılama giderinden davanın kabul 0,92 ve red 0,08 oranına göre hesaplanan 7.511,08 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı—- tarafından yapılan —-yargılama giderinden davanın red 0,08 ve kabul 0,92 oranına göre hesaplanan 2,08‬ TL’sinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalı —– verilmesine, bakiyesinin davalı—— üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
7-Davacılar maddi tazminat davasında kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca 13.450,00 TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
8-Davacı —- kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca manevi tazminat bakımından 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davalılar— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı—-verilmesine,
9-Davacı — kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca manevi tazminat bakımından 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davalılar—– müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı — verilmesine,
10-Davalı —kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca manevi tazminat bakımından 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davacı —verilmesine,
11-Davalı — kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca manevi tazminat bakımından 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davacı —– verilmesine,
12-Davalı —-kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın destekten yoksun kalma tazminatı bakımından 100,00 TL vekâlet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalı —-verilmesine,
13-Davalı —-kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın destekten yoksun kalma tazminatı bakımından 100,00 TL vekâlet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalı—- verilmesine,
14-Davalı—– kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın destekten yoksun kalma tazminatı bakımından 100,00 TL vekâlet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalı — verilmesine,
Dair, Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —- Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/04/2022