Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/671 E. 2021/198 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/671 Esas
KARAR NO : 2021/198

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 25/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı ——–dilekçesinde özetle; Davalı Şirket ile müvekili banka arasında ———- sözleşme gereği davalıya çek kredilerinin kullandırıldığı, diğer davalının sözleşmede müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığından — borçtan sorumlu olduğu, davalının borçlarını süresinde ödememesi üzerine ——– ihtarnamesinin keşide edildiği,——– dosyası üzerinden girişilen takibe itiraz üzerine takibin durduğunu, Açıkladıkları nedenlerle; borçlunun yapmış olduğu haksız itirazın ipteli ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılar vekili 16/07/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davalılar vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle ” Dosyada müvekkili şirketi —— bulunmadığı, Kefil yönünden sözleşmede kefilin sorumlu olduğu miktarı bilmesi gerekliliğine —- bağlı olan kefalet geçerli olmadığından müvekkilin borçlandırılmasını kabul etmedikleri, hesap kat ihtarnamelerinin usulüne uygun olarak tebliğ——— sözleşmesinde——yönünden belirli olması gerektiğinden sözleşmenin geçerli olmadığını, açıklanan nedenlerle—-borçalndırcak şekil ve —–sahip olmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
RAPOR :Bilirkişinin—– bilirkişi raporunda özetle; “Davacı banka ile davalı şirket arasında kredi ilişkisinin kurulduğu,—— çerçevesinde davalı —- —– verildiği, diğer davalının ise —– kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı müşahede edilmiştir, davalı —— yaprakları nedeniyle davacı banka tarafından yetkili —– —— davalı şirketten tahsil edilemediği anlaşılmıştır Ödenen yasal yükümlülük tutarı toplamı—————- tarafından—– davalı —— tarafından hiç keşide edilmediği belirlenmiştir, söz konusu üç çekin yasal yükümlülük tutan toplamı 3 290,00 TL’dir, davacı banka tarafından ödenen 3.000,00 TL yasal yükümlülük bedeli ————-alacağı olarak kabul edilmektedir. Banka tarafından ödenmeyen ——– tutarındaki yasal yükümlülük ————- olup, depo talebini teminat talebi olarak değerlendirmekteyiz, davacı banka tarafından—— —- uyumludur, Temerrüdün—— gerçekleştiği dikkate alınmıştır. Depo talebine yönelik faiz hesaplanmamıştır. —— için uygulanacak kar payı/mahrum kalınan kar payı oranına dair bir madde genel ———— bulunmadığı için, akdi faiz oranı TBK madde 120, temerrüt faizi oranı ise 3095 Sayılı Kanun madde 2/2 uyarınca aşağıda hesaplanmıştır, akdi faiz————–dahil), dolayısıyla, ilamsız icra takibinde talep edilen 3.290,00 TL depo talebi uygun bulunmuş olmakla birlikte, —- alacağının——— edildiği kanısına varılmıştır. —– ilişkin gider makbuzu dosyaya ibraz edilmediği için hesaplamaya dahil edilmemiştir. Nakdi kredi alacağından asıl borçlu şirket ve müteselsil kefilin sorumlu olduğu düşünülmekle birlikte, —— yükümlülüğüne dair özel bir hüküm bulunmadığı dikkate alınarak, davalı ———yükümlülüğünün bulunmadığı kanısındayız. —— ————- tebliği ile belirlendiği için —- düşünülmektedir.” şeklinde kanaatine vardığını beyan etmiştir.
RAPOR :Bilirkişinin 05/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava dosyasına sunulan sözleşmenin tetkikinden; davacı banka ile davalı borçlu şirket arasında ——- imzalandığını, sözleşmede diğer davalıya atfen atılı kefalet imzasının bulunduğu, kefalet türünün müteselsil, kefil olunan tutarın 50.000 TL olarak belirlendiğinin, davacı bankanın davalı borçlu ————verdiğini, yukarıda dökümü yapılan karşılıksız olması sebebiyle arkası yazılan çeklerin Çek Kanunu gereği yasal yükümlülük bedellerinin çeklerin yasal hamillerine ödendiğinin, Davalı Şirket Yönünden; Davacı Bankanın icra takip tarihi itibariyle ödediği karşılıksız çek bedellerinin yasal sorumluluk bedellerinden dolayı Davalı borçludan olan alacağı —– davalı Müteselsil kefil Yönünden; Davacı Bankanın ödediği karşılıksız çek bedellerinin yasal sorumluluk bedellerinden dolayı olan alacağı —– Davacı Bankanın ise; —- alacak talebinde bulunmuş olup talebin tespitlerimizi aşan .kısmının yerinde olmadığının, davacı bankanın karşılıksız——— yasal sorumluluk bedelinin davalı borçlu şirketten deposunu talep edebileceği, sözleşmede çek sorumluluk bedellerinden kefilin de sorumlu olacağına dair açık bir hüküm bulunmadığından yerleşik Yargıtay Kararları ve mevzuat gereği davalı müteselsil kefilden çek depo talebinin mümkün olmadığının, davacı bankanın takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar, davalı borçlulardan takip tarihi itibariyle 3.000,- TL olan asıl alacak üzerinden avans faizi talep edebileceğinin, tarafların masraf, vekalet ücreti, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin mahkememizin takdirleri içinde kaldığının sonuç ve kanaatine vardığını beyan etmişlerdir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, davalılar tarafından——takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali talebine ilişkindir.
—–Esas sayılı icra takip dosyası celp edilmiş, yapılan incelenmesinde davacı alacaklı banka tarafından davalı borçlulara karşı ilamsız icra takibi yapıldığı, borçluların süresi içinde borca ve ferilerine itiraz ettiği görülmüştür.
—————- ödeme tabloları,—- tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı —– ile davalı———– Sözlemesi imzalandığı, bu sözleşme kapsamında davacı ile davalı şirket arasında ticari ilişki doğduğu, davalı — müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladığı, kefil olunan miktarın—–ihtarnamesi ile hesabın kat edildiği,—– denetime elverişli bilirkişi raporuna göre, hesabın kat edilmesi ile tüm banka alacağının muaccel hale geldiği, ihtarnamenin asıl borçluya sözleşmede olan adresine gönderilen ——edildiği ancak taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 30. Maddesinde istinaden tebliğ edilmiş sayılarak borçluya ihtarname ile verilen 3 günlük sürenin sonunda yani 28/11/2016 tarih itibari ile temerrüdün gerçekleşmiş olduğu,—– ihtarnamenin iade olduğu, bu nedenle işbu davalı bakımından temerrüdün icra takip tarihi itibariyle gerçekleşmiş sayılacağı nazara alınarak hesaplama yapan denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda aşağıdaki gibi çek kredisi alacağı bakımından davalı şirketten mahrum kalınan kar payları ve fer’ileri dahil olmak üzere toplam alacak tutarının 3.773,94 TL olduğu, davalı kefilin icra takip tarihi ile temerrüde düştüğü kabul edilerek hesaplanan—anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve şartları oluştuğu için davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
——- karar sayılı ilamında benzer konuya ilişkin; “—— itibariyle davacı bankaya ibraz edilmeyen 10 adet çek yaprağı bulunduğu, takip tarihi itibariyle her bir çek yaprağından banka sorumluluğunun 1.200,00 TL olup, depo edilmesi gereken bedelin 12.000,00 TL olduğu, davalı kefillerin imzalamış oldukları nakdi ve gayri nakdi sözleşmede çek bedellerini depo edeceklerine ilişkin herhangi bir kefalete yönelik taahhütler bulunmadığından söz konusu 12.000,00 TL çek bedelinin davalı şirket tarafından davacı bankaca açılacak — hesaba depo edilmesi gerektiği anlaşıldığından ilk derece mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin ——-anlaşılmıştır. Sonuç olarak taraflar arasında imzalanan sözleşmede çek depo talebine ilişkin net bir ifadeye rastlanılmadığı, asıl borçlu ile kefilin ——sorumlu tutulabilmesi için açık ve net bir şeklide sorumluluk içeren düzenleme bulunmaması nedeniyle yukarıdaki karar doğrultusunda davacı bankanın çek tazminat talebinin kefil yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile davalı——- yönünden KISMEN KABULÜNE; davalı Şirket tarafından——- sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın,
-Davalı————- asıl alacak 421,25 TL mahrum kalınan kar payı bedeli, 21,00 TL—- ihtar gideri olmak üzere toplam 3.773,94 TL üzerinden itirazın iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Davalı müteselsil ——- ihtar gideri olmak üzere toplam 3.772,62 TL, yönünden iptaline, takibin bu şekilde devamına, fazlaya dair istemin REDDİNE,
Borç tamamen ödeninceye kadar davalılara 3.000 TL asıl alacak üzerinden % 16,2 mkkp ve % 5— uygulanmasına,
-Davalıların itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından davalıların 3 farklı asıl alacağın toplam tutarı olan 3.000 TL üzerinden % 20 oranında olmak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
-Takip ve dava tarihi itibariyle davacı bankanın deposunu isteyebileceği– kabulü ile banka yasal sorumluluk tutarı olan 3.290 TL yönünden depo talebinin kısmen kabulüne, söz konusu tutarın davalı —- tahsili ile davacı bankada açılacak faizsiz hesaba depo edilmek üzere takibin devamına, diğer davalı ….—- hakkındaki depo talebinin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 281,80 TL harçtan, dava açılırken peşin olarak alınan 70,46 TL harcın mahsubu ile bakiye 211,34‬ TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 70,46 TL peşin harç toplamı —– olarak 1.483,00 TL olmak üzere toplam 1.589,36‬ TL yargılama giderinden davanın——- tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan bir gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
6-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan——-uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.773,94 TL vekâlet ücretinin davalılar ..——— tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalılar ..—— kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——– uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan—- davacıdan alınarak davalılar ..———–
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı davalıların yokluğunda davalı müteselsil —— hakkındaki hükmün kabul red oranlarının miktar bakımından —- altında kaldığı anlaşıldığından davalı … bakımından verilen karar KESİN olarak verilmekle gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde davalı şirket hakkındaki karar bakımından istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.