Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/669 E. 2021/184 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/669 Esas
KARAR NO : 2021/184

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 25/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili —- tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili——-üzerinde —-, sözleşme kapsamında davalıya toplamda —-tutarlı iki çek verildiğini,— etmesi gerekirken hiçbir işlem yapmadığı gibi verilen çeklerin de müvekkile iade etmediğini, davalının —- yapmaması nedeniyle müvekkilin başka bir firmayla anlaştığını—— ödemesinin yapıldığını ve mağduriyet oluştuğunu, anılan nedenlerle ——– çekin — kadar tedbiren durdurulmasını talep etmiştir.
Davalı Tebligat Kanunun 35.maddesine uygun olarak tebligat yapıldığı, davalının duruşmalara katılmadığı ve savunma vermediği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava konusu, esas dava açısından: Davacının ——– menfi tespit davasında dava sırasında—– dosyasına ödemiş olduğu bedel nedeniyle kanunen istirdat davasına donüşen istirdat davasıdır.
—— dosyası açısından:—— bedelli çekin davalı tarafından ibraz edilip tahsil edilmesine rağmen taraflar arasında akdedilen sözleşme gereği davalının edimlerini ifa etmediği iddiasıyla açılan ödenen bedelin iadesine ilişkindir
28/01/2020 tarihli ara karar ile dosyanın bir borçlar hukuku konusunda uzman bilirkişi ile bir mali müşavir bilirkişiden heyet bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve ——— tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişiler heyet raporunda özetle;
“Davac——- usulüne uygun olarak tutulduğu, TTK hükümlerine uygun olarak noter açılış tasdiklerinin süresi içerisinde alındığı ve dolayısıyla ticari defterlerin lehe delil olarak ileri sürülebileceği,
Davalıya Tebligat Kanunu’nun 35.maddesine uygun olarak tebligat yapıldığı, buna karşın duruşmaya katılmadığı ve savunma vermediğinin görüldüğü, bu nedenle davalı nezdinde herhangi bir incelemenin gerçekleştirilemediği,
Yukarıda değerlendirme— (1) sayılı —- uyuşmazlık konusuna göre, taraflar arasında —–, iş bedeline karşılık ticari defter kaydıyla sabit olduğu üzere, davalıya iki adet çekle toplam —- verilmesine, ispat — —davalı ——- konusu işi yapıp teslim ettiği konusunda ikame edilen delil bulunmamasına göre, asıl ve birlesen davadaki talepler yönünden yapılan incelemede;
A) Asıl Dava Yönünden
Davanın 20.000,00 TL tutarlı çeke yönelik menfi tespit istemli açıldığı; yargılama sırasında —– —————– takip başlattığı; takip alacaklısının haricen tahsil sebebiyle, feragatle dosyanın sonuçlandığı; davacının takip alacaklısına ödediği miktarı gösterir ———dosyaya sunmadığı; ibrazı gerekip gerekmediğinin ——- hesabı içeriği ile tahsil —- tahsile göre miktarı dikkate alınarak —- tarihinden itibaren faiziyle birlikte istirdadını isteyebileceği; fiili ödeme tutarının bu miktarın altında kalması halinde ise fiilen ödenen tutarı ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilinin istenebileceği;
B) Birleşen Dava Yönünden
Aynı ilişki kapsamında avans olarak verilen ve ticari defterlere kayıtlı 35.000,oo TL tutarlı çekin davalı tarafından bankadan tahsil edildiğinin kayden anlaşılmasına göre, bu tutarı ödeme tarihi olarak benimsenen 15.06.2018 (cek tarihi) tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte isteyebileceği: durumun ilişkili —- araştırılması gerekip gerekmediğinin takdirinin Sayın Mahkeme’ye ait olduğu” şeklinde tespitte bulundukları görülmüştür.
Taraflar arasında —- sözleşme formu başlıklı sözleşmenin akdedildiği,ek sözleşme protokolü adı altında sunulan protokolde ödemelerin yapılmış olduğunun belirtildiği ve 06/10/2018 tarihinde—- teslim edileceğinin davalı tarafından üstlenildiği görülmüştür.Öncelikle esas dava açısından şu hususa değinmek gerekmektedir.Menfi tespit davası sırasında bedelin ödenmesi durumunda İİK 72/6.maddesi uyarınca dava tarafların talep etmesi gerekmeksizin kanunen istirdat davasına dönüşmektedir.Nitekim esas dava açısından menfi tespite konu bedel davacı tarafından dava sırasında ödenmekle dava——— dönüşmüştür.Davacı ——-ile icra dosyasına yapmış olduğu ödemeye ilişkin bedeli talep edebilmektedir.
Taraflar arasında —- sözleşmesidir.Eser sözleşmesi, Türk Borçlar Kanunu 470. ve 486. maddeleri arasında düzenlenip md.470’de, yüklenicinin bir ———getirmeyi, —– karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlanmıştır. Sözleşmenin her iki tarafının da bu borçları üstlenmesi sebebiyle tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir. Sözleşmenin meydana gelmesi için tarafların, yüklenicinin meydana getirmeyi —–ödenecek bedel hususunda anlaşması gereklidir. Nitekim dava dilekçesi ekinde sunulan sözleşme ile tarafların üzerinde anlaştıkları—– belirlenmiştir.Yine dava dilekçesi ekinde sunulan sözleşmenin ———kısmında —– çeklerle yapılacağı belirlenmekle davaya konu çeklerin sözleşmeye ilişkin verildiği anlaşılmıştır.Eser sözleşmelerinde işin yapılıp teslim edildiğini ispat yükü yüklenicide yani eldeki dosyada davalıdadır.Davalı cevap dilekçesi vermeyerek davayı inkar etmiş sayılmakta ise de eserin teslimine ilişkin ispat yükü kendisine ait olduğundan bu yönde ispat faaliyetini gerçekleştirmemiştir.Nitekim—– iş sahibi tarafından yapıldığını ispat yükü iş sahibinde yani davacıda olup davacı vekilinin 26/12/ 2019 tarihinde sunmuş olduğu irsaliye faturalar ve dava dışı 3.şahısla akdedilen sözleşme dikkate alındığında işin yüklenici dışında başka firmaya yaptırıldığının davacı tarafından ispat edildiği kanaatine varılmıştır.Nitekim eser bedelinin ödenmesine rağmen yüklenici tarafından eseri meydana getirme ediminin yerine getirmemesi nedeniyle ,iş sahibi tarafından ödenen bedel sebepsiz zenginleşme hükümlerince yükleniciden talep edilebilecektir.Birleşen davanın hukuki niteliği ve davacının dayanmış olduğu sebep de sebepsiz zenginleşmedir.Nitekim hükme esas alınan yeterli teknik nitelikte bilirkişi heyet raporunda da tespit edildiği üzere davacının esas dava açısından ödemiş olduğu bedel 26.612,95 TL olmakla ,kanunen dava sırasında istirdat davasına dönüşen asıl dava yönünden davacının talep edebileceği —– nedeniyle temerrüd tarihi de 18/04/2019 tarihidir.Nitekim birleşen dava yönünden ise çekin tahsil edildiği ancak bedel karşılığında yüklenicinin edimlerini ifa etmediği anlaşılmakla yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında keşide tarihi olan 15/06/2018 tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında davanın esas dava ve birleşen dava yönünden kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Asıl dava yönünden davanın kabulü ile—— tarihinden itibaren yasal faiziyle esas dosya davalısından alınarak esas dosya davacısına verilmesine,
a-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 1.817,93 TL harçtan, peşin yatırılan 341,55 TL harcın düşümü ile geri kalan 1.476,38 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
b-Davacı tarafından yapılan 341,55 TL harç, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 159,9‬0 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.001,45‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
c-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—— vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
d-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
2-)Birleşen dava yönünden davanın kabulü ile; —– tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle alınarak birleşen dosya davacısına verilmesine,
a-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 2.390,85TL harçtan, peşin yatırılan 597,72 TL harcın düşümü ile geri kalan 1.793,13‬ TL——- alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
b-Davacı tarafından yapılan 597,72 TL harç ve 81,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 678,72‬ TL yargılama giderinin———alınarak davacıya VERİLMESİNE,
c-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—— 5.250,00 TL vekalet ücretinin birleşen dosya davalı———- alınarak davacıya VERİLMESİNE,
d-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
e———- davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı