Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/628 E. 2021/118 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/628 Esas
KARAR NO: 2021/118
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/12/2018
KARAR TARİHİ: 09/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili —– harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili, davalı asıl borçlu firma ile imzalanan genel kredi sözleşmesi kapsamında müvekkili bankanın muhtelif ticari nakdi krediler kullandırdığını, sözleşmede diğer davalıların müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunduğunu, borçlulara hitaben keşide? edilen kredi kat ihtarnamesine rağmen borcun ödenmediğini, bu nedenle müvekkili bankanın icra takibi başlattığını, borçluların itirazı nedeniyle icra takibinin durdurulduğunu, borçluların takip konusu borca mahsuben —- ödemenin takip dışı krediye ilişkin olduğunu, borçluların iddia ettiği —— başka bir ödemenin yapılmadığını, haksız yapılan itirazın iptali için açılan işbu davanın kabulüne ve davalıların icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi gerektiğini beyan ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar davaya cevap vermediği ancak vekilleri aracılığı ile icra müdürlküğü’ne hitaben vermiş oldukları itiraz dilekçelerinde, —– ait dosya ile müvekkilleri aleyhine icrai takibata geçildiğini,Ancak takip müstenidi borçlar için müvekkilimce alacaklı bankaya —- tarihli dekont ile de —-ödemiş bulunmaktadır.Bu nedenle borcıun —- kısmına itiraz ettiklerini,bu nedenle itiraz ettikleri kısım için takibin durdurulmasına,yine bakiye kalan dosya borcumuzu da —- tarihinde başlamak üzere —- müsavi taksitte ödeyeceklerini, Yukarıda arz ettiğimiz nedenlere binaen takipte itiraz ettiğimiz ——— kısım için takibin durdurulmasına karar verilmesini,”talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava kredi sözleşmesine dayalı banka alacağına ilişkin başlatılan takibe borçlu tarafından yapılan kısmi itiraza yönelik itirazın iptali davasıdır
——– sayılı takip dosyasının dosyamız arasına celp edildiği görüldü.
——- yazılarak mahkemelerinin —- dosyalarında davalı —- vasi tayini kararının bir suretinin —-istendiği ve müzekkeremize yanıt verildiği görüldü.
Davalı —- vasi olarak —- tayin edildiği görüldü.
—–tarihli ara karar ile dosyanın bir bankacılık konusunda uzman bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve —- tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle;
Davacı banka ile davalı —— limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalıların ise müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeye imza attığı müşahede edilmiştir. Kefaletlerin, TBK’daki şekil şartlarına uygun olduğu düşünülmektedir.
Davacı bankanın icra takibi, şirket kredi kartı ve kredili ticari mevduat hesabı (artı para) alacağına dayanmaktadır. Takip tutarı genel kredi sözleşmesi limiti dahilinde kaldığı için, asıl borçlu ve kefillerin sorumlu olduğu düşünülmektedir.
Davacı banka tarafından davalı borçlulara hitaben düzenlenen kat ihtarnamesinin asıl borçlu ve kefillere —-tarihinde tebliğ edildiği görülmüş olup, borçluların —– tarihinde temerrüde düştüğü kanısı edinilmiştir.
İcra takip talebinde olması gereken alacak tutarının detaylı hesaplamasına yukarıda yer verilmiş olup, — — Alacak hesaplanmıştır. — sınırlamaları her iki kredi türü için de geçerli ve aynı oranda olduğu için, iki kredinin toplamı üzerinden hesaplama yapılmıştır.
Buna göre, icra takıp çıktısında talep edilen —— uygun bulunmuştur. Alacağın muayyen kredilerden kaynaklanmış olması nedeniyle likit olarak kabul edilebileceği düşünülmektedir.
Bununla birlikte, takip talebinde temerrüt faizi oranı yıllık —talep edilmiş olup, — sınırlamalarına istinaden her iki kredi için yıllık — oranından hesaplamak gerekmiştir.
Borçluların —- tarihinde yaptığı ödeme dekontlarının bulunduğu görülmüştür. İcra takibine ilişkin harçların —- tarihinde yatırılmış olması nedeniyle, ödemenin icra takibinden sonra yapıldığı düşünülmektedir.
Banka takip muhasebe hesabına ilişkin toplam—- yazılı olduğu –adet fiş incelenmiştir. —- Hesabının çalışması nedeniyle borçlular tarafından yatırılan tutarın, sırasıyla ———- olduğu anlaşılmıştır. Zira şubeler cari hesabı, bankanın iç muhasebesine yönelik kullanılan bir muhasebe hesabı olup, dışa karşı hak ve yükümlülük doğurmamaktadır. Bir nevi aracı hesap olan şubeler cari hesabı, bir şubeden yapılan işlemin diğer bir şube veya genel müdürlük birimindeki hesaba intikal ettirilmesi sırasında kullanılmaktadır.
Bununla birlikte davacı vekili, ——ödemenin dava dışı kredi borcuna yatırıldığını ifade: etmiş olmakla birlikte, takip konusu —– vadesiz mevduat hesabına bağlı olarak çalışan bir hesap olması hasebiyle mevduat
hesabına yatırılan söz —– hesabına aktarılması beklenmektedir. Bu nedenle, söz konusu tutarın artı para hesabına mahsup edilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.
Bu durumda, borçlular tarafından yatırılan toplam tutarın, —— borçlular tarafından yatırılmamış olduğu kanaatine varılmıştır.” şeklinde tespitte bulunmuştur.
Mahkememizin —– tarihli ara kararında yapılan ödemelerin takip talebinde yer alan iki ayrı krediden hangisine ve ne miktarda yapıldığı ile davacı vekilinin itirazlarını karşılar şekilde ek rapor alınmasına karar verilmiş olup;
Bilirkişi ——– tarihli ek raporunda özetle;
Mevduat hesabına yatırılan tutarlar hesap sahibi tarafından çekilmediği takdirde mesai saati bitiminde —– kredisine sistem tarafından otomatik mahsup edilmektedir. Bununla birlikte, ——-dekontta yer alan mevduat hesap sahibinin asıl borçlu olmayıp davalı kefil olması sebebiyle söz konusu mahsubun yapılamayacağı düşünülmektedir.
Bu itibarla, icra takibindeki alacaklara davalı borçlular tarafından yatırılan toplam tutar ——olarak kabul edilmek gerekmiştir. Söz konusu tutarın Şirket Kredi Kartı borcundan mahsup edilmesi uygun görülmüştür.
Detay hesaplamaya yukarıda—– bölümünde yer verildiği üzere, icra takip talebinde;
—- talep edilmesi gerekirken, —— Fazla talep edildiği belirlenmiştir.
——- Fazla talep edildiği belirlenmiştir.
Her iki kredi için de icra takip tarihinden itibaren uygulanması uygun görülen yıllık —– şeklinde tespitte bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizin —— celse tarihli ara kararında “Takipte 2 ayrı kredi için ayrı ayrı alacak kalemleri belirtilerek takip başlatıldığı; borçlunun takipten sonra ödeme emrinin tebliğinden önce bir takıp ödemelerde bulunup kısmi itiraz ettiği, davacının yapılan ödemelerin bir kısmının takibe konu kredilere ait olmadığını dile getirerek kısmi itirazın bir bölümünü talep etiği ancak hüküm kurabilmek için tüm yapılan ödemelerin hangi kredi için ve hangi alacak kalemi için yapıldığının tespitinin ve mahsubunun gerektiği, salt tek miktar üzerinden takibin mahiyeti nedeniyle hüküm kurulamayacağı , iki farklı kredi ve her kredi için farklı alacak kalemleri olduğu için kök rapor ve ek raporun bu cihette hüküm kurmaya elverişli olmadığı görülmekle yeniden rapor alınmak üzere dosyanın bankacı bilirkişi ——tevdine,” şeklinde ara karar kurulmuş dosya yeni bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle;
—– Yönünden; Detayları yukarıda verilen inceleme ve hesaplamalar sonucunda, davacı bankanın davalı borçlu VE /KEFİLLERDEN TAHSİLDE TEKERRÜR OLMAMAK KAYDI İLE takip tarihi itibarı ile, —–olduğunun hesaplandığı, Takip tarihinden başlamak üzere — asıl alacak tamamen ödeninceye kadar —– ayda bir deklere edilenn oranlarda temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden —- istenebileceği,
Kredi Kartı Yönünde; —- olduğunun hesaplandığı,
Takip tarihinden başlamak üzere — asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık —–ayda bir deklere edilenn oranlarda temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden % 5 gider vergisi istenebileceği,
Takiple Dava Arasında Tahsilat Sağlandığı;——-sayılı içtihadında belirtilen ” Ödemelerin alacaktan mahsubunda ise; takip tarihinde belirlenen asd alacak, temerrüt faizi ve ferileri toplamından mahsubu öncelikle Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak temerrüt faizinden yapılacaktır. Bir başka deyişle, her bir ödeme tarihine kadar takip tarihinde belirlenen asıl alacağa temerrüt faizi ve ferileri uygulanıp bulunan ve takip öncesi işleyen temerrüt faizi toplamından ödemenin düşülmesi, fazlası var ise asıl alacaktan mahsup edilerek belirlenecek olan asıl alacak miktarı bulunmalıdır. Bu uygulama her bir ödeme için ayrı ayrı yapılmak zorundadır. Bu şekilde yapılan hesaplamaya göre son ödemeden sonra dava tarihine kadar hesaplanacak temerrüt faizi ve ferileri ile birlikte alacaklının dava tarihindeki alacağı tespit edilmelidir.”
Dava tarihinden başlamak üzere —- asıl alacaklar tamamen ödeninceye kadar yıllık —- ayda bir deklere edilenn oranlarda temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden — istenebileceği,
–Tarihinde yapılan —- tahsilat davalı —— hesabınba alacak kaydı yapılması nedeniyle iş bu davada dikkate alınamayacağı,——-
Keyfiyeti 6100 sayılı HMK 282 hükmü de gözetilmek kaydıyla ve 6754 sayılı Kanun’un md. 3/3 ile HMK md. 266/c.2 uyarınca bilcümle hukuki tavsif ve takdir tamamıyla ve münhasıran sayın Mahkemeye ait olarak, yüce yargı makamının değerlendirmesine arz ederim, ” şeklinde tespitte bulunmuştur.
—— tarihli bilirkişi raporunun yeterli teknik nitelikte olduğu kabul edilmiş ve belirtilen bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalar hükme esas alınarak karar verilmiştir..Davalıların——tarihli genel kredi sözleşmesinin asıl borçlusu ve kefilleri oldukları görülmüştür.Borca kısmi itiraz dilekçesinde belirtilen ödemelerden —— ödemelerin takip borcuna yönelik yapıldığı ancak belirtilen diğer —- tahsilatın davalı————- hesabında alacak kaydı yapılması nedeniyle dikkate alınamayacağı takdir edilmiştir.Banka alacaklarının likid ve belirlenebilir olduğu görülmekle icra-inkar tazminatına hükmedilmiştir.Yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında hükme esas alınabilecek yeterli teknik nitelikte ——- tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde karar kurulmuştur.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile,
Davalıların —–esas sayılı dosyanına yapmış oldukları kısmi itirazın —— üzerinden iptaline, yapılan ödeme takip tarihi ile ödeme emrinin tebliği arasında gerçekleşmekle ve ödeme emrine itirazda borcun ferilerine yönelik itiraz bulunmamakla mahsup işleminin icra müdürlüğünce infaz aşamasında yapılmasına,
2-Kabul edilen asıl alacak miktarı olan —-üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 375,02 TL harçtan, peşin yatırılan 93,76 TL harcın düşümü ile geri kalan 281,26 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 93,76 TL harç , 1.650,00 TL bilirkişi ücreti ve 460,40 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.204,16‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair;6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/02/2021