Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/606 E. 2019/935 K. 24.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/606 Esas
KARAR NO: 2019/935
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2018
KARAR TARİHİ: 24/12/2019
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle;——— tarihinde———— istikametinde davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki ————– plaka sayılı aracın park halindeki ————– plaka sayılı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası davalı araç sürücüsünün kaza mahallini terk ettiğini, müvekkili sigorta şirketi tarafından ——- plaka sayılı araçta meydana gelen hasar nedeni ile ödenen —————-TL tazminatın rücuen tazmini için davalı aleyhine —– İcra Müdürlüğünün ———–E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe, borca ve ferilerine haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu iddia ederek; davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı davetiye tebliğine rağmen davaya cevaplarını sunmamış, ——– tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi ile dava konusu sigortalı aracın ——– tarihinde çalındığını, kazayı kendisinin gerçekleştirmediğini beyan etmiştir.
DELİLLER:
——- İcra Dairesinin —————-E sayılı takip dosyasının ——-sistemi üzerinden dosya içerisine alındığı görülmüştür.
Kusur ve hasar alanında uzman bilirkişi makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen —— tarihli bilirkişi raporunda; ———- sayılı ———- şerit izleme, gelen trafikle karşılaşma, araçlar arasındaki mesafe, yavaş sürme ve geçiş kolaylığı sağlama kurallarından md.56/c “Sürücüler önlerinde giden araçları yönetmelikte belirtilen güvenli ve yeterli bir mesafeden izlemek zorundadır.” ve trafik kazalarında sürücü kusurlarının tespiti ve asli kusur sayılan haller kurallarından md.84/d “Araç sürücüleri trafik kazalarında; arkadan çarpma hallerinde asli kusurlu sayılırlar.” maddelerini ihlal etmesi nedeniyle —- plaka sayılı firari araç sürücüsünü meydana gelne kazanın oluşumunda %100 oranında asli kusurlu olduğu, kendi şeridinde seyir halinde olan ———- plaka sayılı dava dışı araç sürücüsü ———- meydana gelen kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı, dava konusu ————plaka sayılı araçta kaza sebebiyle meydana gelen ———-TL onarım bedelinin yapılan piyasa araştırmasında uygun bir bedel olduğu, araçta meydana gelen hasarın oluş şekli ile uyumlu olduğu, davacı … şirketinin sigortalısından talep etmiş olduğu miktarın ————–TL olduğu, tüm dosya kapsamı ve ———incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucu davacı … şirketinin ——– tarihinde ———-TL ödemiş olduğu tazminatı kazaya karışan ve kusurlu olduğu kanaatine varılan ———- plakalı araç maliki davalı —- rücu edebileceği hususlarında tespitte bulunmuşlardır.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava ———— kaynaklanan rücuen tazminat alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ve takibin devamı talebine ilişkindir.
2918 Sayılı KTK’nun 107.maddesinde, “Bir motorlu aracı çalan veya gasbeden kimse işleten gibi sorumlu tutulur. Aracın çalınmış veya gasbedilmiş olduğunu bilen veya gereken özen gösterildiği takdirde öğrenebilecek durumda olan aracın sürücüsü de onunla birlikte müteselsilen sorumludur. İşleten, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerden birinin, aracın çalınmasında veya gasbedilmesinde kusurlu olmadığını ispat ederse, sorumlu tutulamaz. İşleten, sorumlu olduğu durumlarda diğer sorumlulara rücu edebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, 2918 sayılı KTK.nun 107. maddesi uyarınca, işletenin sorumluluktan kurtulabilmesi için aracın sadece çalındığını kanıtlaması yetmemekte, bununla birlikte çalmanın önlenmesi bakımından olağan, makul, uygulanabilir türden gerekli tüm önlemlerin yerine getirildiği halde, çalmanın önüne geçilemediğini de kanıtlaması gerekmektedir. ———
Gerçek işleten ancak, çalma ve gasp eyleminin gerçekleşmesinde kendisi veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerden birinin kusuru bulunmadığını ispat etmesi halinde sorumluluktan kurtulabilecektir. Aksi takdirde gerçek işleten ile farazi işleten (hırsız ve gasp eden) müteselsilen sorumlu olacaktır. İşletenin kusurlu sayılmaması için, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin aracın gözetimi yönünden gerekli tedbirleri almış olması gerekir. İşleten ve fiillerinden sorumlu olduğu kişiler tarafından aracın kapı ve camlarının kapatılmış olması, kontak anahtarının araç üzerinde veya kolayca elde edilebilecek bir yerde bırakmaması, sürücü ve yardımcıları seçmede, talimat vermede, denetlemede, her türlü özeni gösterdiği hususlarının ispat edilmesi gerekmektedir.
Somut olayda; davalıın sigortalı aracın kayıt maliki olduğu, ——-tarihinde davalıya ait ———- plaka sayılı aracın ————– plaka sayılı araca arkadan çarpması ile çarpması ile yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, davalıya ait araç sürücüsünün olay yerinden firar etmesi nedeniyle sürücünün kimlik bilgilerinin tespit edilemediği, davalının aracının aynı tarihte çalındığını, kazaya karışanın kendisi olmadığını beyan etmesi üzerine——— Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılarak davalının başvurusuna ilişkin soruşturma dosyasının celbedildiği, incelenmesinde davalının ———— tarihinde aracının çalıntı olduğu iddiası ile polis merkezine başvuruda bulunmuş olduğu, aracın ———– tarihinde aracın terk edilmiş halde bulunduğu, şüphelinin tespit edilememesi üzerine hakkında daimi arama kararı çıkarıldığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davalı araç maliki davacı şirkete sigortalı aracı emniyetli bir yere ve emniyetli bir vaziyette park ettiği, aracın çalınmaması amacıyla her türlü dikkat ve özeni gösterdiği hususlarını ispata yarar herhangi bir delili dosyaya sunamamıştır. Bu haliyle; işleten sıfatı ile davalı araç malikinin, kazaya sebebiyet veren ancak kimliği tespit edilemeyen araç sürücüsü ile birlikte meydana gelen zararın tazmininden sorumlu olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile —————-İcra Müdürlüğü’nün ——– esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebininin kabulü ile asıl alacağın %20 si oranında olan 2.958,28 TL’nin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
3-Alınması gereken karar ve ilam harcı 1.010,40-TL olmakla; baştan alınan 252,61-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 757,79-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.500,00-TL bilirkişi ücreti, 69,70-TL tebligat/müzekkere masrafı olmak üzere toplam 1.569,70-TL yargılama gideri ile davacı tarafından yatırılan 252,61-TL harç masrafının davalıdan tahsiliyle davacıya ödenmesine,
5-Davacı vekili yargılamada kendisini vekil marifetiyle tensil ettirmiş olmakla A.A.Ü.T. gereği için takdir edilen 2.725,00-TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsiliyle davacıya ödenmesine,
6-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde HMK’nın 333. maddesi gereği artan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı asilin yüzüne karşı, gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/12/2019