Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/60 E. 2021/666 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/60 Esas
KARAR NO: 2021/666
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/12/2018
KARAR TARİHİ : 23/09/2021
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin —- yılında davalı şirketten—-aldığını, —–bakımlarının bulunduğunu, bu bakımların müvekkili tarafından davalı şirketin yetkili servisi olan —— yaptırıldığını; servisin —— gerçekleştirdiğini, ——- iddiasıyla fatura kesildiğini; —- tarihinde——motorundan patlama sesi geldiğini, —–yetkililerinin müvekkili şirkete — tarihinde gönderdiği —–yanma olası sebeplerinin sayıldığını; bunlardan en önemlisinin —– çatlaması olduğunu; bununda sebebinin periyodik bakımlarda rulmanın değişmemesi olarak gösterildiğini, ——- yetkililerinin müvekkili şirkete —— tarihinde gönderdiği mailde matorun yanma olası sebeplerinin sayıldığını, bunlardan en önemlisinin —- olduğunu, bununda sebebinin periyodik bakımlarda —-değişmemesi olarak gösterildiğini; mail yazışmaları — teknik raporu, —- tekliflerinin dilekçe ekinde sunulduğunu, satın alınan makinenin tüm bakımlarının yetkili servis kılınan —— yapılamasından doğan zarar, —- gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu edilen —-müvekkili şirketten satın alındığı iddiasının doğru olmadığını bu faturaların hiçbirinde müvekkili şirketin unvanının yer almadığını, kendisine ait bir ——- yer almadığını, davacı tarafın satım ilişkisinin —mukim şirket ite kurduğunu; müvekkili şirketin — üreticisi veya satıcısı olmadığını, davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, ——maddesi uyarınca tacirler arasındaki satış işlemlerinde zamanaşımı süresinin—-ay olduğunu, garanti kapsamına alınması halinde ise, garanti süresinin sonuna kadar dava açılabileceği esasının cari olduğunu, müvekkili şirket tarafından verilen önerinin—- gelen makinenin rulmanlarının —- tarafından değiştirilmesi yönünde olduğunu, fakat bu —- için garanti verildiği anlamına gelmediğini,—- olduğu için değişim işleminin müvekkili şirket tarafından yapılmadığını, davacı tarafın farklı firmalardan da bakım hizmeti aldığını, bilindiği üzere, her makinenin ömrü olduğunu, yıllarca aynı —–çalışmasının mümkün olmadığını, motorunun yanmasına sebebiyet verenin davacı taraf ve kullanıcı hatası olduğunu, açkılanan nedenlerle davadaki talep edilen tüm kalemlerin zaman aşımına uğradığından bahisle reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
—- tarihli cevabı yazısı,—–cevabı yazısı, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
— bilirkişisi ile nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişisinden —- tarihinde alınan raporda özetle; Dava dışı—– kiraladığı; bilahare de —–tarihinde—– —– ayıplı olup olmadığı; zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı; bakımlarının yapılmamasının hasara yol açıp açmadığı; bakımlarında davalı şirketin ihmali bulunup bulunmadığı; buna göre, davacının tazmini gereken alacağı doğup doğmadığı; doğmuş ise, miktarı noktasında toplandığı;
Yapılan incelemeler neticesinde sadece rulman için değil, —–yılında yukarıda belirttiğimiz —— ayıplı olmadığı, makinaların özelliklerini belirli süreler sonrasında kaybedebileceği, bakımlarının ise bu ömrü arttırabileceği bilinmektedir. —–bağlıdır. Yukarıda bakım kısmında yer verdiğimiz tarihler arasında yapılan bakımlardan kaynaklanan bir kusur olmadığı, genel olarak bakımlarda yapılması gereken hususların yapıldığının tespit edildiği görülmüştür.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, ticari satıma dayalı olarak satın alınan makinenin ayıplı olduğu iddiasıyla oluşan zararın tazmini talebine ilişkindir.
Somut olayda; dava konusu makinenin finansal kiralama yöntemiyle davacı tarafından —- yılında satın alındığı, dava dışı —- olarak ithal edilen makinenin sunulmuş olan fatura örneğinde adres ve kaşenin —– olduğu, dava konusu —— davacı şirkete gecikmeli olarak teslim edilmesinden kaynaklı olarak davalı şirketçe davacı şirkete —- ödeme yapıldığı, bu haliyle davalı şirketin dava dışı —– hareket ettiği ve davalı tarafın husumete ilişkin itirazlarının yerinde olmadığı, davacı ve finansal kiralama şirketi arasında akdedilen kira sözleşmesinin sonunda —-tarihinde dava dışı —- tarafından dava konusu makinenin davacı şirkete fatura edildiği, davacı tarafça muhtelif tarihlerde -dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelere göre en son —– tarihinde- davalı şirkete dava konusu makinenin bakım işlemlerinin yaptırıldığı, davacı tarafça dava konusu —- olduğundan ve davalı şirket tarafından dava konusu makineye bakımların gereği gibi yapılmaması nedeniyle, makine de hasar meydana geldiğinden bahisle zararının tazmini talebi ile huzurdaki davanın ikame edilmiş olduğu görülmüştür.
Ayıp, alıcının dürüstlük kuralı gereğince beklediği vasıfların satılanda bulunmaması ve satılanın kullanım amacı bakımından taşıması gereken vasıfları taşımaması durumudur.——veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumludur”. Bilindiği üzere,—— türü öngörüldüğü; açıkça belli olanlar, teslim sırasında muayene edilmeye gerek olmaksızın belli ayıplar olduğu; bu tip ayıpların —- gün içinde ihbarı gerektiği; satılanın teslimi sırasında açıkça belli olmayan fakat olağan bir muayene ile meydana çıkacak ayıplar —–tür ayıplar olağan bir muayene ile görülebilecek ayıplar olmakla, —- gün içinde ihbarı gerektiği; gizli ayıp ise, maddi ve olağan bir muayene ile meydana çıkmayan, ancak kullanılmasından belli bir süre sonra ortaya çıkan arızalanma hali olduğu; bu ayıbın ise, öğrenilmesi halinde, TTK.m.23’ün yaptığı gönderme sebebiyle, TBK’nın 223. maddesi uyarınca, ortaya çıkar çıkmaz derhal satıcıya bildirilmesi gerektiği; davanın dayanağı, 6098 sayılı TBK’nun 227. maddesinde, “Satıcının tekeffülü altındaki satılanın ayıbı anlaşıldığı zaman alıcı muhayyerdir; dilerse, satılanı redde hazır olduğunu beyanla satımın feshedilmesi ile bedelin iadesini dilerse, satılanı alıkoyup kıymetinin noksanı mukabilinde semenin tenzilini isteme hakkı bulunduğu ya da aşırı bir masraf gerektirmediği taktirde bütün masrafların satıcıya ait olmak üzere, satılanın ücretsiz onarılmasını isteme hakkı; imkân varsa satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme hakkı yanı sıra, alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkının saklı olduğu” düzenlemesinin yer aldığı görülmektedir.
Bu durumda, taraflar arasında sözleşmenin kurulduğu tarihte cari 818 sayılı BK’nun 194 ve devamı maddeleri ile 207.maddesi gereğince, satıcı daha uzun müddet için kefalet etmemişse, satıcının ayıba karşı tekeffülünden mütevellit her türlü dava, malın müşteriye teslim tarihinden itibaren —– yıl geçmekle sakıt olur. Bu zamanaşımı süresi, ticari satımlarda veya tacirler arasındaki işlerde sözleşmenin kurulduğu tarihte cari 6762 sayılı TTK’nun 25/4’e maddesine göre 6 ay olarak öngörülmüştür.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; teknik bilirkişi tarafından dava konusu makinenin hali hazırda davacı tarafın uhdesinde bulunmaması ve üzerinde yerinde inceleme yapılamaması nedeniyle dosya üzerinden yapılan değerlendirmede——- bakımının uzman personel tarafından orjinal yedek parçalar ile yapılması gerektiğinin, dava konusu makine dahil tüm makinelerin ömürlerini yükselten en büyük faktörün bakım olduğunun, davacı tarafça —– satın alınan —– ayıplı olmadığının, makinelerin özelliklerini belirli süreler sonrasında kaybedebileceğinin, bakımlarının ise onların ömürlerini artırabileceğinin, —– ömür kalitelerinin çevre ve çalışma şartları, bakım, montaj ve demontaj kalitesine bağlı olduğunun, davalı tarafça dava konusu makineye yapılan bakımlara ilişkin herhangi bir kusurunun tespit edilmediğinin belirtildiği, dava konusu makinenin —- yılında satın alınmış olduğu, huzurdaki davanın ise — tarihinde ikame edilmiş olduğu —- somut olayda gerçekleştiğine dair herhangi bir delilin dosyada bulunmadığı hususları göz önünde bulundurulduğunda davanın kanunda aranan zamanaşımı süresi içerisinde açılmamış olduğu anlaşılmakla, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 59,30 TL olmakla, başlangıçta alınan 187,86 TL peşin harcın düşümü ile geri kalan 128,56‬ TL harcın davacı tarafa İADESİNE,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA ,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
5-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 4080,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair; davacı ve davalı tarafın yüzüne karşı gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/09/2021