Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/422 E. 2020/767 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/422 Esas
KARAR NO : 2020/767
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 25/12/2018
KARAR TARİHİ : 10/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında karayolu taşımacılığından kaynaklı ticari ilişki bulunduğunu, davacı tarafın navlununu alamadığını, davalının haksız olarak itiraz ettiğini, bu nedenle itirazın iptali ve alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, itirazın iptaline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında taşıma sözleşmesi akdedildiğini, davacının taşıma işini kararlaştırıldığı şekilde taşımadığını, malın davacı tarafından geç teslim edildiğini, geç teslim ile oluşan zararın navlun bedelinden indirilmesi gerektiğini, davacının bu talebi etmediğini, alacağın likit olmadığını, taraflar arasındaki ihtilafın giderilmesi ve davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememizce dosya bilirkişiye tevdii edilerek rapor alınmıştır. — tarihli bilirkişi raporu özetle, davacı şirketin ——yılı ticari defterlerinin e-defter beratlarının ilgili tebliğine uygun olarak süresinde verildiğini ve belirli kanuni şartları taşıdığını ve sahibi lehine delil vasfına sahip olduğunun kanaatine varıldığını, davalı şirketin incelemeye esas olmak üzere herhangi bir ticari defter ve kayıt ibraz etmediğini, somut olay bakımından faizin davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin herhangi bir belgeye rastlanılmadığından takip öncesi faizin uygun olmadığını, icra inkar/kötüniyet tazminat talebinin değerlendirilmesinin mahkememize ait olduğunu, davacı yanın davalıya alt/fiili taşıyıcı olarak uluslararası karayolu ile eşya taşıma hizmeti verdiği değerlendirmek suretiyle davalıdan —- salt navlun alacağını talep edebileceğini, diğer —- tutarındaki alacağını navlun alacağı ile birlikte talep edilebileceği hususlarının mahkememizin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatine varmışlardır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturaya ve navlun sözleşmesine istinaden başlatılan takipte ödeme emrine yapılan itirazın iptali davasıdır.
İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir. İcra dosyası fiziken celp edilmiş, borçlunun ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu taşımacılık sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dava konusu taşıma işlemi ——yapılması ve geçerli bir Uluslararası Taşıma senedi bulunması nedeniyle eldeki uyuşmazlığa uygulanacak olan hukuk CMR konvansiyonudur.
Takip konusu, davalı şirket tarafından davacı taşıma şirketine verilen navlun hizmeti karşılığı düzenlenen faturalardan bakiye ödenmeyen kısmın tahsili talebine ilişkindir. Davacının yapmış olduğu taşıma sözleşmesine uygun olarak davalıya ait emtianın taşımasını gerçekleştirdiği, taşıma sırasında taşınan emtiaya ait bir zararın oluşmadığı, taşınan emtianın alıcının emrine çekincesiz olarak teslim edildiği anlaşılmıştır.
Davacının cevap dilekçesi incelendiğinde uluslararası karayolu ile yapılan taşımalıarın ve taşımalara ilişkin navlun bedellirinin davalı yanın kabulünde olduğu, uyuşmazlığın çözümü açısından konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş olup, —- tarihli birinci bilirkişi heyetinin incelemeleri doğrultusunda tarafların posta yazışmaları incelenmiş ve raporda davacı yanın davalıya alt/fiili taşıyıcı olarak uluslararası karayolu ile eşya taşıma hizmeti verdiği bu suretle davalıdan —— alacağının bulunduğu, taşımanın gecikmesinden kaynaklı davalı şirketin zarara uğradı iddiasının davalı tarafça ıspatlanamadığı, konu hakkında davalı tarafça dosyaya kazandırılan her hangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, diğer yandan bilirkişi heyetinin alacak hesabına katmadığı ve değerlendirmeleri aşamasında açıklığa kavuşturduğu —- no’lu fatura ile —no’lu faturanın alacak kalemlerinden dışlanmasının yerinde olduğu,
Bu nedenle hükme esas alınabilecek yeterli teknik nitelikte bilirkişi raporları hükme esas alınarak takibe konu miktar olan navlun ücretinin davacı tarafça ispatlandığı anlaşılmış alacağın faturaya bağlı olması nedeniyle belirli likid olduğu kanaatine varılmış kabul edilen asıl alacak miktarı olan —- takip tarihi olan — tarihindeki —satış oranı olan –çarpılması sonucu oluşan — üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatının –davalıdan alınarak davacıya verilmiştir—– Tarafların tacir olduğu ve alacağın yabancı para alacağı olduğu görülmekle —– sayılı takip dosyasına yapılan itirazın—- üzerinden iptali ile kabul edilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesine göre faiz işletilerek takibin devamına karar verilmiştir. Vekalet ücreti ile harç hesaplaması——Sayılı kararı doğrultusunda dava tarihindeki — efektif satış oranı olan —-esas alınarak yapılmıştır.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1—- sayılı takip dosyasına yapılan itirazın —– üzerinden iptali ile kabul edilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesine göre faiz işletilerek takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Kabul edilen asıl alacak miktarı olan—- takip tarihi olan — tarihindeki —efektif satış oranı olan —-çarpılması sonucu oluşan —-üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatının — davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.858,38 TL harçtan, dava açılırken peşin olarak alınan 727,67 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.130,71‬ TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ve 727,67 TL peşin harç olmak üzere toplamda 763,57 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.211,9‬0 TL (2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 1,00 TL Dosya ücreti, 10 Tebligat ücreti 174,40 TL, 7 E-Tebligat gideri 36,50 TL) yargılama giderinden davanın kabul 0,76 ve red 0,24 oranına göre hesaplanan 1.681,044 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından dosyaya yatırılan bir gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafça dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
8-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 6.397,23 TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.400,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —— Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/11/2020