Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/296 E. 2020/415 K. 16.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2018/904
KARAR NO : 2020/420

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 16/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari bir ilişkinin bulunduğunu, davacı ile borçlulardan——— tarihinde acentelik sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme gereği diğer borçlu —- davacı şirkete karşı doğmuş ve bundan sonra doğacak bilcümle borçların teminatını teşkil etmek üzere davalı rehin veren taşıt sahibi ve aynı zamanda cari hesap borçlusu … ile İstanbul Kartal ——- Noterliği —–tarihinde taşıt rehni sözleşmesinin imzalandığını, taşınır rehin sözleşmesi ile —— motor nolu, ———şasi nolu ——-kamyonetin rehnedildiğini, davalı tarafından cari hesap borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacı ile İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —— sayılı dosyası ile davalı … ve diğer takip borçlusu — icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötüniyetli itirazı ile takibin durdurulduğunu belirtmiş ve itirazının iptaline, takibin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari ilişkinin bulunmadığını, taşıt rehini sözleşmesinin de davalı tarafından imzalanmadığını, davalı adına imzalayan—–davalı tarafından verilen herhangi bir yetkinin bulunmadığını, taşıt rehini sözleşmesinin ekinde bulunan, Kartal —. Noterliğinden—– tarihinde verilen vekâletnamede davalının, kendi adına araç almaya ve satmaya ilişkin olarak——-yetki verdiğini, vekâlette araç rehin verme yetkisi kısmında da yer aldığı üzere sadece davalının kendi borçlarına karşılık rehin verme yetkisinin verildiğini, davalının davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davanın reddine, alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötuniyet tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İstanbul Anadolu —. İcra Dairesinin —– Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu Vergi Dairesi Müdürlüklerinin cevabi yazısı,
Bilirkişilerin düzenlenmiş olduğu 06.11.2019 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle ; davacının davalıdan takip tarihi olan —– tarihinden itibaren ise %19,50 oranında avans faiz talep edebileceği, 29.08.2017 tarihli taşıt rehini sözleşmesinin ekinde bulunan ve Kartal —-.Noterliğinden—– tarihinde verilen vekaletname incelendiğinde davacının dava dışı ———-yetkili kıldığı , dolayısıyla TBK.m.40 hükmü gereğince “yetkili temsil”in söz konusu olduğu, buna dayanarak yetkili temsilci sıfatı ile hareket eden dava dışı —– davalı aleyhine taşıt rehni sözleşmesini geçerli olarak akdettiği, bu sözleşmenin geçerli olduğu, sözleşmenin davalıyı bağlayıcı nitelikte olduğu, tarafların inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğunu beyan etmişler; 02.06.2020 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; işlemiş faiz konusunun mahkemenin takdirinde olduğu, taşıt rehin sözleşmesinin TBK.m.40 hükmü gereğince “yetkili temsil”in söz konusu olduğundan yetkili temsilci sıfatı ile dava dışı—-davalı aleyhine taşıt rehni sözleşmesini geçerli olarak akdettiği, bu sözleşmenin geçerli olduğu , sözleşmenin davalıyı bağlayıcı nitelikte olduğu beyan edilmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, açık hesap ilişkisine dayalı alacağın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda; taraflar arasında ticari bir ilişkinin bulunduğu, bu hususun tarafların usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları ile de sabit olduğu, davacı taraf defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davacının davalı taraftan 21.852,81 TL alacaklı olduğu, davalı defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davalının davacı tarafa 16.743,85 TL borçlu olduğu, davalı taraf defterlerinde yer almayan 4.871,82 TL tutarlı 7 adet faturanın davalı defterlerinde yer almadığı ancak 7 adet faturaya ilişkin düzenlenen sevk irsaliyelerinin davalı taraf imzası ile teslim edildiğinin, irsaliyeli faturalarda yer alan imzalara açıkça itiraz edilmediği, kaldı ki davalı tarafça dava konusu faturalara ilişkin bildirimlerin bağlı bulunduğu vergi dairesine yapıldığı, davacı tarafın takip tarihi itibariyle davalı taraftan 21.852,81 TL alacaklı olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın dava konusu alacağı teminat altına almak üzere akdedilen taşıt rehni sözleşmesinin geçerli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı şirket ve dava dışı —— arasında akdedilen 29/08/2017 tarihli taşıt rehni sözleşmesinin incelenmesinde; rehin verenin … olduğu, gerek 21/08/2017 tarihinde—- ve davacı şirket arasında akdedilen—– kaynaklanan gerek rehin verenin davacı şirkete karşı doğmuş ve bundan sonra doğacak borçlarına teminat teşkil etmek üzere sözleşme içeriğinde özellikleri belirtilen araç üzerine rehin konulması hususunda tarafların anlaştıkları, sözleşmeyi ..—– imzaladığı, Kartal —Noterliğinin —–yevmiye numaralı işlemi ile onaylanan sözleşmenin dayanak belgesinin Kartal —- Noterliğinin —— yevmiye numaralı … tarafından ——– verilen vekaletname olduğu, mezkur vekaletnamenin incelenmesinde —-” bölümünde vekil edene “….leh ve aleyhimde dilediği kişi ya da kişilerle, şirketlerle, firmalarla, özel ve tüzel kişilerle dilediği bedel ve şartlarla rehin sözleşmeleri tanzim ve imzalamaya…” ibaresinin yer aldığı,—- taşıt rehin sözleşmesini yetkili temsilci olarak imzaladığı, rehin sözleşmesinin rehin veren olarak …’ün de davacı şirkete karşı doğmuş ve doğacak borçlarını kapsadığı bu haliyle davalı tarafın savunma ve itirazlarının yerinde olmadığı taşıt rehin işleminin ve bu işlem gereği davalının borçları için rehnin paraya çevrilmesi ile takibe konu alacağın tahsili talebinin yerinde olduğu anlaşılmakla davanın asıl alacak bakımından kabulü ile davalı tarafın takipten önce temerrüde düşürülmemiş olması ve TTK 1530.maddesinin konuluş amacının mal tedarik sözleşmeleri kapsamında küçük ve orta ölçekli tedarikçiyi, büyük şirketlere karşı korumak olduğu, tacirler arası satım sözleşmelerinde uygulanmasının söz konusu olmadığı (Ankara BAM —-. HUKUK DAİRESİ ———- EK) anlaşılmakla faiz alacağı talebinin reddine, alacağın faturaya dayalı ve likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalı tarafından İstanbul Anadolu——. İcra Dairesinin —- sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 21.615,67 TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, Takibin bu şekilde devamına, fazlaya dair istemin REDDİNE,
-Davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından asıl alacak olan 21.615,67 TL nin % 20 oranında olmak üzere 4.323,13 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 1.476,56 TL olmakla baştan alınan 267,32 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.209,24 TL’nin davalı taraftan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 468,92 TL harç ve 2.250,00 TL bilirkişi ücreti ve 187,20 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.437,20 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 2.380,26 TL’lik kısmının davalıdan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
4-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde HMK 333. maddesi gereği artan gider avansının davacı tarafa İADESİNE,
5-Davacı taraf yargılamada kendisini vekil marifetiyle temsil ettirmiş olmakla kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan —– gereği 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
6-Davalı taraf yargılamada kendisini vekil marifetiyle temsil ettirmiş olmakla reddedilen miktar üzerinden hesaplanan —- gereği 517,01 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ÖDENMESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.