Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/290 E. 2020/359 K. 08.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2018/290 Esas
KARAR NO: 2020/359
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/12/2018
KARAR TARİHİ: 08/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ———- satımında otolara rapor hazırlayarak alıcı ve satıcı arasındaki ticaretin güvenli bir şekilde yapılmasını sağladığını, müvekkilinin ekspertiz hizmeti verdiği kendine ait işyerlerinde ve —verdiği işyerlerinde lazım olan makine ve ekipmanları —————— firmasından tedarik ettiğini, bu firmanın sahibi ise —– isimli şahıs olduğunu, bu firmanın ——- merkezleri bulunduğunu,——— bu konuda dünya çapında——- cihazları konusunda uzman olan ——- adlı firmanın ——-olduğunu, müvekkilinin ——– firmadan aldığı cihazlar —— cihazı, ———– olduğunu, ——————yıllarında müvekkilime ve müvekkilimin ——verdiği şirketlere ——– vermiş ve faturalarını da bu şekilde kestiğini, bu kapsamda ————- firmalarının olması gereken standartları araştırırken müvekkili firmaya da geldiğini, test cihazlarını ölçmek ve standartlarına bakmak için cihazın dış kapakları açıldığını ve cihazların dışı İtalyan ama için merdiven altı tabir edilen imitasyon ürünler olduğunun tespit edildiğini, bunun üzerine —–ihtar çekerek bu durumu bildirdiğini, —- sattığı bu ürünlerde —- incelemesi sonucu gizli ayıp ortaya çıktığını ve davalı tarafa bu ayıbın bildirildiğini, —- sertifikalı olmadıkları için tehlike teşkil ettiğini ve davalı şirketin yeterli servis hizmeti vermediğini, imitasyon ürünler satılarak orijinal ürün parası alındığını, bunun üzerine Fikri Sınai Haklar Mahkemesinden de rapor aldırdığını ve sonuç aynı çıktığını, bu nedenle de imitasyon makinelerin orijinal olanlarla değiştirilmesi ve dava sonunda müvekkilinin zarara uğramaması için davaya konu şirketin el değiştirmesinin önlenmesi ve müvekkilinin dava sonunda telafisi mümkün olmayan zarar olmasının önlenmesi için şirket hisselerine, banka hesaplarına, şirkete ait gayrimenkullere, araba plakalarına ihtiyati tedbir şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dile-kçesinde özetle; Davacı ————- müvekkili — satın aldığı cihazların standartlarda olmadığı iddiasıyla dava dilekçesinde gösterdiği cihazların orijinali ile değiştirilmesi yahut ayıp oranında bedelden indirim yapılması talebiyle dava açtığını, müvekkili Şirket’ten ——- yılından itibaren satın aldığı ve halihazırda kullanmaya devam ettiğini, uyuşmazlık konusu cihazlara —- tarafından standart uyum ——- belgesi verildiğini, davacının tüm iddiaları maddi ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili Şirket’in satışını yaptığı cihazlara ve maddi vakıalara ilişkin olarak yer verilen açıklamalar incelendiğinde, davanın kötü niyetli olarak açıldığının anlaşılacağını, taraflar arasında dava dilekçesinde gösterilen cihazların satışı için imzalanan sözleşmeler kapsamında yetki sözleşmeleri de yapılmış olduğunu, ilgili sözleşmeler uyarınca uyuşmazlıkların çözümünde ——–mahkemeleri ile icra daireleri yetkili olduğunu, bu sebeple dayanaktan yoksun olan davanın öncelikle yetki yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan ) davasıdır.
—– Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinin ——– sayılı dosyası getirtilerek incelenmiş, dosyası kapsamında alınan bilirkişi raporunda, otorapor tarafından —- yıl boyunca farklı yıllarda alınan cihazlar birbirleriyle kıyaslandığı, cihazlar arasındaki farklılıklar, cihazların sahte olabileceğine ilişkin bir emare olarak görüldügünü, rapor kapsamında, bizzat üretici firma tarafından orijinal olduğu ifade edilen ürünler üzerinde, yalnızca cihaz üzerinden kullanıcısı tarafından sökülmesi mümkün olan etiketler bazında bir inceleme yapılmış ve bu şekilde cihazların orijinal olabileceği yönünde sonuca varıldığı, şirket aleyhine herhangi bir tespit yapılmasının mümkün olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında ——– imzalanmış olup bu husus taraflar arasında ihtilafsızdır.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ”Yetki sözleşmesi” başlıklı 17. maddesine göre ”Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.”
”Yetki sözleşmesinin geçerlilik şartları” başlıklı 18 maddesine göre de ”(1) Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hâllerinde, yetki sözleşmesi yapılamaz.
(2) Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesi şarttır.”
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ”İlk İtirazlar”, ”Konusu” başlıklı 116/(1) maddesine göre, ”İlk itirazlar aşağıdakilerden ibarettir:
a) Kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazı.
b) Uyuşmazlığın —– çözümlenmesi gerektiği itirazı.
c) İş bölümü itirazı.
”İleri sürülmesi ve incelenmesi” başlıklı 117/(1). maddesine göre de ”İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez.
(2) İlk itirazlar, dava şartlarından sonra incelenir.
(3) İlk itirazlar, ön sorunlar gibi incelenir ve karara bağlanır.”
Taraflar arasında yapılan satış sözleşmesinin 11. maddesinde, sözleşmeden kaynaklanacak uyuşmazlıklarda yetkili mahkemenin———– Mahkeme ve İcra Daireleri olduğu açıkça belirtilmiştir. Her iki tarafın tacir olduğu işbu davada tarafların belirlediği yetki şartının her iki tarafı hukuken bağladığı, davalı tarafın süresi içerisinde yetki itirazında bulunduğu bu sebeplerle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ”Ön sorunun incelenmesi” başlıklı 164. maddesine göre tacir olan taraflar arasında yapılan sözleşmede yetkili mahkeme olarak —- Mahkemeleri yetkili kılınmış olması sebebiyle yetkili mahkeme ———- Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan mahkememizin yetkisizliğine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin değerlendirilmesine göre, taraflar arasındaki sözleşmeye göre yetkili mahkeme——– Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan mahkememizin yetkisizliğine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının yetkisizlik ilk itirazının kabulüne, taraflar arasındaki sözleşmedeki yetki şartından dolayı yetkili mahkeme ———- Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olması sebebiyle mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2- 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 20/1. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren (süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren) 2 hafta içinde mahkememize başvurularak dilekçe ile dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın bu davaya bakmaya yetkili ——— Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, aksi taktirde 6100 Sayılı HMK’nın 20/1. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3- Yetkisizlik kararının kesinleşmesinden itibaren (2) hafta içerisinde dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesi için taraflardan biri tarafından başvuruda bulunulmadığı takdirde, mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK ‘nın 20/1 maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, karar verilmesine, harç, yargılama gideri, vekalet ücreti , gider avansı vd. hususların talep hlinde 6100 Sayılı HMK ‘nın 331/2 maddesi gereğince mahkememizce hüküm alıtna alınmasına,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakameleri Kanununun istinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda kararın tebliğ tarihinden itibaren (2) haftalık süre içerisinde (HMK ‘nın 345 . Maddesi ) mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ( HMK ‘nın 343. Maddesi ) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK ‘nın 344. Maddesi) suretiyle ————- Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile açıkça okunup usulen anlatıldı.08/07/2020