Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/257 E. 2020/492 K. 10.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/257 Esas
KARAR NO: 2020/492
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2018
KARAR TARİHİ : 10/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili———-harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı———– Müvekkili bankanın ——- arasında imzalandığını,————– davalı ————- borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, ödemelerin aksaması üzerine, müvekkili banka kredi sözleşmesinin kendisine verdiği yetkiye dayanarak hesabı kat ettiğini, borçlulara — Noterliği’nin ———-yevmiye sayılı ihtarname keşide ve tebliğ ederek borcun ödenmesini talep ettiğini, alacağın tahsili için borçlu hakkında alınmak suretiyle———- İcra Müdürlüğü’nün ———– sayılı dosyasından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine geçildiğini, —— İcra Müdürlüğü’nün ———– sayılı dosyasından yapılan icra takibine yönelik itirazlarının iptaline, takibin devamına, davalının %20’dan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, icra ve yargılama masrafları ile avukatlık ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı dayanak belgeleri ödeme emrinin ekine koymadığını, müvekkile de bunlar tebliğ edilmediğini, takibin iptali gerektiğini, ———-hakkında ——– Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ——— dosyasında ——-tarihinde konkordato mühleti verildiğini, kararın kesinleşmediğini, davanın reddini, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasıdır. İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.İcra dosyası fiziken celp edilmiş ,ödeme emrinin borçlulara ——– tarihlerinde tebliğ edildiği,borçluların ödeme emrine süresi içerisinde —– tarihinde itiraz ederek takibi durdurduğu tespit edilmiştir.
—- tarihli ara karar ile dosyanın bir bankacı bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve ——– tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.Bilirkişi raporunda özetle :”
——tarihli bilirkişi raporu özetle; Davacı bankanın ——- davalı asıl borçlu ———— tarihinde ——— imzalandığı, Davalı kefil ——– söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığından ———kefalet limiti dahilinde sorumlu olduğu,, davacı banka davalıları ihtarname ile ——- tarihinde temerrüde düşürmüş olmasına karşın yasanın davalılara tanımış olduğu yasal süreyi beklemeden ——— İtibarîyle takibe geçmiş olduğundan temerrüdünün takip tarihi itibarı ile başlayacağı, uygulanacak faiz oranı ise, —— temerrüt tarihine kadar akdi faiz, — tarihinden itibaren —– faizidir. açıklanan nedenlerle davacı bankanın davalı borçlulardan tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takip tarihi itibarı ile, —- alacaklı olduğunun hesaplandığı, —- Asıl alacağa —- takip tarihinden ——– tarihine kadar ——– tarihinden itibaren—- oranında temerrüt faiz oranı davalılardan istenebileceği,
——tarihli bilirkişi ek raporu özetle;
Davalı asıl borçlu ——–yönünden davacı bankanın davalı asıl borçludan Tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takip tarihi itibarı ile, —– alacaklı olduğunun hesaplandığı, takip tarihinden itibaren ——–asıl alacağa —oranında temerrüd faizi ve faizin ——- davalıdan istenebileceği, davacı bankanın davalı kefilden tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takip tarihi itibarı ile, — alacaklı olduğunun hesaplandığı, ———- Asıl alacağa — takip tarihinden —— temerrüd tarihine kadar —— akdi faiz temerrüd tarihinden itibaren ———ranında temerrüt faiz oranı davalılardan istenebileceği, ” şeklinde rapor tanzim edilerek mahkememize teslim edilmiştir.
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde sunmuş olduğu hesap kat ihtanamesinin tebliğ şerhleri incelendiğinde ———— yevmiye nolu ihtarnamesinin davalı şirkete———- tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmış ve her ne kadar bilirkişi kök raporunda temerrüdün takip tarihi ile birlikte başlayacağı belirtilmişse de temerrüdün gerçekleştiği tarihi olarak hesap kat ihtarının davalı şirkete tebliğ edildiği ——— gün sonrası esas alınmış ve bu tarihten itibaren hesap kat ihtarında verilen mehil olan —-günlük sürenin sonu temerrüd tarihi esas alınarak bu yönde rapor tanzimi için ek rapor alınmıştır.Davalı kefile hesap kat ihtarnamesinin tebliğ edilmediği görülmekle kefil açısından temerrüd tarihinin takip tarihi olduğu kanaatine varılmıştır.
Davalı kefilin genel kredi sözleşmesi ve kefalet sözleşmesinin akdedildiği tarihte şirket yetkilisi olduğu görülmekle ,6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 584/3. Fıkrası uyarınca eş rızasının aranmayacağı anlaşılmış ve kefaletin geçerli olduğu anlaşılmıştır.
Hükme esas alınabilecek bilirkişi raporu doğrultusunda davacının davalı ————- işlemiş faiz+ ——–masraf olmak üzere — alacaklı olduğu ;—– asıl alacak —– masraf olmak üzere ———alacaklı olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile;
1———-İcra Müdürlüğünün —- sayılı takip dosyasında
A-)——- yapmış olduğu itirazın ———-masraf olmak üzere —– üzerinden tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren —- oranında temerrüt faizi ve faizin —-oranında gider vergisi işletilerek devamına,
B-)— yapmış olduğu itirazın ——– masraf olmak üzere —— üzerinden tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren —– temerrüt faizi işletilerek takibin devamına,
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Kabul edilen asıl alacak miktarı olan —– üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatının davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen ——- kısım yönünden alınması gereken ——- harçtan peşin alınan —harcın mahsubu ile bakiye ———– karar harcının davalılardan müteselsilen tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
5-Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 3.503,38 TL peşin harcın davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken ———-vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yapılan toplam 1.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 115,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.115,00 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 1.084,05 TL yargılama giderinin davalılardan————- müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/09/2020