Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/139 E. 2022/634 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/139
KARAR NO: 2022/634
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/06/2018
KARAR TARİHİ: 19/10/2022
BİRLEŞEN ——DOSYASINDA;
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/04/2022
KARAR TARİHİ: 19/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
MAHKEMEMİZ ASIL DOSYASINDA;
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– meydana gelen ölümlü trafik kazasında, davalı —- sevk ve idaresinde bulunan ve davalı ——– beklemekte olan müvekkillerinin murisine çarptığı, meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin murisi olay yerinde hayatını kaybettiğini, davalıların kusur ve hukuka aykırı davranışı ile müvekkillerinin murislerinin desteğinden yoksun kaldıkları, mezkur kaza sebebi ile oluşan zararların giderilmesi için maddi manevi tazminat konulu dava açmak zorunda kaldıklarını; kaza mahaline gelen —– tuttuğu tutanakta kazanın, ——– kuralının ihlali nedeni ile davalının —- tam kusurlu olduğu, müvekkilinin hiç kusurunun bulunmadığı, müvekkili —— lehine fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik — müvekkili— lehine fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik —- maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıların tamamından müteselsilen alınarak müvekkillerine ödenmesini, müvekkillerinin lehine kişi başı — olmak üzere toplamda — manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte —– davalılardan müteselsilen olarak alınarak müvekkillerine ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili şirkete başvurusu üzerine hasar dosyası açıldığı, dosya kapsamında alanında uzman aktüerlerden —- göre alınan rapor sonucunda —- tarihinde müteveffanın sağ olan annesi — desteklik payı ayrılarak davacı ——tazminat ödemesi yapıldığını, yapılan ödeme ile ——- müvekkilinin üzerine düşen sorumluluğunu yerine getirdiğini; davacı tarafa karşı başkaca sorumluluğu kalmadığı, davanın müvekkili yönünden reddi gerektiği, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Davalılar —-vekili cevap dilekçesinde özetle; olayın araçta——- arızadan meydana geldiği, —— incelendiğinde,—— gösterilen çabalara rağmen aracın seyrinde ——- bulunduğu, ilgili görüntülerin izlenmesi ile müvekkiline atfedilecek kusurunun olmadığı, başka türlü davranmasının kendisinden beklenemeyeceğinin açık olduğunun anlaşılacağı, nitelikli bir inceleme yapıldığında, zihinde oluşan oluşan tüm tereddütleri ortadan kaldıracağı, bu sorulara ——- cevap verebilecek —— yapılması gerektiği, hukuka uygun —– sağlanabileceğini; —– kaynaklanması gözetilerek davanın reddini, aksi halde müvekkili ———- bir gelirinin olmaması, hükmedilecek tazminatın rücu yolu ile de olsa esas sorumlusunun bu şahıs olacağı, sürücünün olayın meydana gelmesindeki hal ve davranışları, kusursuzluk durumu, işletenin aracı yeni almış ve borçlarının devam ediyor bulunması, aracın tedbirli olup ——bulunmayıp ağır hasarının müvekkili tarafından giderilecek olması durumları karşısında hükmedilecek tazminatın —- karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; dava yasal süresinde açılmamışsa zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmesini, davanın görev yönünden reddine karar verilmesini, müvekkilinin herhangi bir kusurunun söz konusu olmadığını, destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilebilmesi için istek sahiplerinin bakım ve yardıma muhtaç olduklarının ispatı gerekeceğini; kazanın meydana gelmesinde müvekkili idarenin hiç bir kusurunun bulunmadığını, davanın husumet ve esastan reddini talep etmiştir.
Davalı—– vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın konusu gereği Ticaret Mahkemesinin görev alanına girdiği, müvekkilinin ——-yaptığı, kazaya karışan aracın müvekkili şirketin mülkiyetinde ve işletiminde olan bir araç olmadığını, diğer davalı tarafından işletildiğini, onun mülkiyetinde olduğu, müvekkili —— arasındaki münasebeti düzenleyen belgelere göre diğer davalının aynı zamanda işletici olduğunu; —— işletici vasfı bulunmadığını, —- kâr ve zararı kendisine ait olmak üzere faaliyette bulunduğu, idarenin işleticiye müdahalesi ——- ibaret olduğunu, öncelikle davanın iş bölümü ve husumet yönünden ve devamla ad esastan reddini, mahkemece masraflarını ve avukatlık ücretlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN —— DOSYASINDA;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; hazırlanan bilirkişi taporunda hak sahibi müvekkili —–destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararının —- olduğu sonucuna varıldığı, dava dilekçesi ile talep edilen miktarın ıslah ile artırıldığı, dava dosyasının —- yılında asgari ücretin değişmesi nedeniyle yeniden bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, mahkeme dosyasına giren ———— oluştuğu, bu farkı talep edebilmek için yeni bir ıslah haklarının bulunmaması nedeniyle işbu ek davayı açma gerekliliğinin hasıl olduğu, davanın derdest —–dava dosyası ile birleştirilmesini, davacı —- uğramış olduğu zararın giderilmesi —— maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tamamından müteselsil olarak alınarak davacıya ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalılar —— cevap dilekçesinde özetle; belirsiz alacak olarak açılan davalarda ıslahın —- yapılabilmekte olduğu, —– dosyası kapsamında da davacı tarafından —– başvurulduğu, bu nedenle açılan ek davanın reddi gerektiği, —- açan davacı, talep artırım yahut ıslah suretiyle netice-i talebini artırabilir. Ayrıca belirsiz alacak davası türünde dava açılması durumunda alacağın tamamı dava konusu edildiğinden aynı dava konusu ile ilgili ek dava açılması halinde derdestlik dava şartı söz konusu olur.” hükmünün olduğu, dava konusu kazanın —- tarihinde gerçekleşmiş olması ve ek davanın ise —– açılması nedeniyle davacıların alacaklarının zamanaşımına uğradığı, aynı kazaya ilişkin farklı dosyalarca alınan — rapor bulunduğu ve anılan bu —– dosyasınca verilen rapor, —–tarafından düzenlenen bilimsel mütalaa,—- tarafından düzenlenen rapor) oluşan kazaya araçtaki teknik arızanın %100 etken olduğunun belirtildiği, kusur yönünden değerlendirme yapılan raporlara itibar edilmesini, —— yönünden davanın reddi gerektiği, zamanaşımı ve derdestlik itirazları, göz önüne alınarak davanın usulden reddini, mahkeme aksi kanaatte olur ise kazaya araçtaki teknik arızanın sebebiyet verdiğine ilişkin dosyada mübrez raporlar doğrultusunda davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar vekili tarafından, —- tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda oluştuğu iddia edilen zarardan kaynaklı olarak mahkeme nezdinde —- belirsiz alacak davası açıldığı, yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davacının ıslah ettiği tutarlardan fazla tazminat hesaplandığı, hesaplanan bu fazla tutar için davayı tekrar ıslah hakkı bulunmayan davacı tarafından ek dava açıldığı, açılan ek davanın ilk dava ile birleştirildiği, söz konusu birleştirme kararının yasalara aykırı olup, açılan ek davanın da reddi gerektiği, ilk davayı belirsiz alacak olarak açan davacının ek dava açma hakkının yasalar gereği olmadığı, alacakların zaman aşımına uğradığı için de davanın reddi gerektiği, ——değişikliğinden önce vermiş olduğu bir kararına göre söz konusu ek davanın derdestlik itirazı nedeniyle de reddedilmesi gerektiği, dosyada alınan bilirkişi raporlarına itirazlarını tekrarladıklarını, raporda belirlenen ——- taraflarınca kabulünün mümkün olmadığı, dosyada alınan birden fazla maluliyet raporu olduğu ve her raporda farklı maluliyet oranları belirlendiği, maluliyet oranlarına ilişkin bu çelişkinin giderilmeden tazminat hesabı yapılıp hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğu, esas dava ile ek davanın reddi ile mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; dava açma süresinin geçirilmiş olması sebebiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiği, davaya konusu tazminat istemine neden olan kazada müvekkili idarenin herhangi bir kusurunun söz konusu olmadığı, müvekkili—— olmadığı, kaza ile hiçbir ilgisi olmayan müvekkil idareye husumet düşmeyeceğinden taraflarına tevcih edilen usul ve yasaya aykırı konu davanın öncelikle husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği, davacının bedel arttırım talebini de içeren davasına itiraz ettiklerini, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava ölümlü trafik kazası nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararların tazmini istemine ilişkindir. —tarihinde sürücüsünün davalı ——kullanımında olan, davalı—–maliki olduğu, diğer davalı ——– olarak kullanılan araç davacıların murisi —— çarparak ölümüne neden olmuştur.
Davaya sebebiyet veren aracın ruhsat bilgileri incelenmiş davalı —— adına tescilli olduğu görülmüştür.
Davalı sürücünün kullanımında olan aracın olay günü sebebiyet verdiği kazadan ötürü davacılar murisi—— daha ölümüne neden olduğu anlaşılmıştır. Tarafların sosyal ve mali durumları araştırılmış buna dair müzekkerelere verilen yanıtlar dosya kapsamında mübrezdir.Davalı —— tarafından davacılara ——ödeme yapıldığı gelen yazı cevabından anlaşılmıştır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, kusur ve aktüer bilirkişi raporları alınmıştır. Söz konusu kaza nedeni ile davacılar murisinden başka —– daha ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına yol açmıştır. Farklı mahkemelerde aynı olay nedeni ile derdest davalar bulunmaktadır. Bunlardan bazılarında alınan kusur raporları huzurdaki dosyaya da ibraz edilmiştir.
—— soruşturma sayılı dosyasında alınan —– tarihli rapor incelenmiş söz konusu kazanın önlenebilir bir kaza olduğu, davalı sürücü ——- asli ve tam kusurlu olduğu görüşünde olduklarının belirtildiği görülmüştür.
Dosyada mübrez ——–rapor incelenmiş , davalının sürücüsü olduğu araçta teknik arıza bulunduğu, teknik arıza nedeni ile meydana gelen kazadan ötürü davalının %50 oranında kusurlu olduğuna dair rapor ibraz edildiği görülmüştür.
——Sayılı dosyasında sunulan —– tarihli rapor incelenmiş araçta bulunan teknik arızanın sonuç üzerinde %100 oranında etken olduğu , davalı sürücü —– kusursuz olduğu yönünde görüş bildirildiği görülmüştür.
——- tarihli kusur raporu incelenmiş kaza gününe ait ——- olmadığı, sürücünün kaza öncesi hızını ve takip mesafesini ayarlayamadığı kazanın zamanında hızlı müdahalelerle önlenebilir mahiyette olduğu yolunda görüş bildirildiği anlaşılmıştır. Ceza mahkemesince bu kusur raporu esas alınarak davalının asli ve tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davalı sürücüye neticeten —-hapis cezası verildiği anlaşılmıştır. Verilen bu kararın halen istinaf denetiminde olduğu görülmüştür.
Davalı yanca —– tarihli uzman mütalaası sunulmuş yapılan incelemede uzmanlarca söz konusu kazaya teknik arızanın neden olduğu yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce kusur raporu alınmış, —–tarihli kusur raporuna göre davalı sürücünün kusursuz olduğu,—–bulunduğu,—— %100 etken olduğu, davacılar murisinin kusursuz olduğu yönünde görüş bildirildiği görülmüştür.
—-Sayılı dosyasında alınan ——- incelenmiş araçta teknik arıza bulunduğu ancak davalı sürücü ——- yanlış direksiyon tedbiri almasından dolayı %25 oranında kusurlu olduğu, teknik arızanın sonuç üzerinde %75 oranında etken olduğu yolunda görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
—— tarihli bilirkişi heyeti raporu incelenmiş teknik arızanın kaza oluşumunda %50 oranında etken olduğu, davalının da yanlış direksiyon tedbiri almaktan dolayı %50 oranında kusurlu olduğu yolunda görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosyaya ibraz edilmiş aynı olaya dair değişik oranlarda kusur izafe edilen iş bu olay nedeni alınan tüm raporların denetlenmesi ve incelenmesi ve denetime uygun bir rapor düzenlenmesi hususunda dosya —— tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti — tarihli raporunda araçta teknik arıza olması halinde davalının %50 oranında kusurlu olduğu, teknik arıza olmaması halinde davalının %100 oranında kusurlu olduğu yolunda alternatifli görüş bildirilmiştir.
Hukuk mahkemesi ceza mahkemesinin kusur nitelendirmesi ile bağlı değildir. Ceza mahkemesince davalı sürücünün asli ve tam kusurlu olduğu yolundaki bilirkişi heyeti raporuna itibar ile cezalandırılması yolunda karar verilmiştir. Bu kaza le ilgili açılmış birden fazla dosya bulunmaktadır. —–zamanlarda alınan raporlarda araçta teknik arıza olduğu yolunda raporların düzenlediği, nitekim —— da araçta teknik arıza bulunduğu gerekçesi ile rapor düzenlendiği görülmüştür.
—–tarihli ceza davası kusur raporunda araç teknik incelemeye alınmıştır. Ancak raporda kazaya etken olma ihtimali yüksek olan bir husus göz ardı edilmiştir. Bu husus da aracın kendi elektronik beyni ile çalıştırılamamış olmasıdır. Kaza yapmış aracın elektronik beyni arızalıdır. Araç yeni bir —— çalıştırılmış, tüm testler bu şartlar altında yapılmıştır. Ve sonuçta herhangi bir —–olmadığı yolunda rapor düzenlenmiştir. Aracın—– çalıştırılamamış olması başlı başına bir teknik aksaklıktır. Ancak — incelenmesinden de anlaşıldığı üzere davalı sürücünün kazayı önlemek amaçlı yaptığı manevranın son derece riskli ve tehlikeli olduğu anlaşılmıştır. Çünkü kaza bir —– meydana gelmiştir. —— taşıma alanında sürücülük yapan bir kişinin duraklarda —— kişiler olduğunu düşünerek aracını yayaların bulunduğu kaldırıma yönlendirmemesi gerekirdi. Önünde—— durması gerekirken aracı durağa kırmak sureti ile —– kişinin ölümüne yol açması nedeni ile davalı sürücünün kazada %50 oranında kusurlu olduğu, teknik arızanın da sonuç üzerinde %50 oranında etken olduğu kanaatine varılmıştır.———tarihli bilirkişi heyeti raporu ile mahkememizce alınan —– tarihli bilirkişi heyeti raporları denetime uygun bulunmuştur.
———- hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir.—–ibaresi, ———– çerçevesinde hazırlanan —– tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” ibaresinin, —— maddelerine aykırı olduğundan oy çokluğu ile iptallerine karar vermiştir.
—– maddesinde iptal edilen hükümlerin iptal kararının —– bağlayacağı düzenlenmiştir.
———– başvuran mahkemeler, —- verilecek kararlara uymak zorundadırlar. Bu durumda, itiraz eden mahkeme, elinde bulunan ve — iptal kararından önce açılmış olan bir davayı —- kararına göre çözecek ve doğrudan iptal kararının etkisini önceye uygulayacaktır. Aynı durum, itiraz yoluna başvurmayan mahkemeler yönünden de geçerlidir. İptal davası veya itiraz üzerine bir kuralın iptali sonucu, Mahkemeler bakmakta oldukları davaları bu karara göre çözmekle yükümlüdürler. Bu —— fıkrasında yer alan kuralın sonucudur.” yönünde karar verilerek ——–iptal kararlarının diğer mahkemelerde görülen davalar bakımından etkisinin ne olacağı açıklanmıştır.
Yine —-dava sonuçlanıp kesinleşmeden o davaya uygulanabilecek olan —– durdurulmasına karar verildiğine göre, iptal kararı sonucu oluşan durumun —– belirtildiği üzere maddi anlamda kesinleşmemiş olup, derdest olan eldeki davaya da uygulanması zorunludur.” yönünde karar verilmiştir —— bozma kararına uyulmakla meydana gelen —— olarak henüz mahkemede veya —- bulunan işlere tatbiki gereklidir.——- kararlarında da aynı ilke geçerlidir ——–
Yukarıya aktarılan mevzuat hükümleri ve uyulması —– da anlaşılacağı üzere —–somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının——yayımlanması ile sonuç doğuracağı ve bu durumun da bozma kararına uyulmakla meydana gelen usuli müktesep hakkın istisnası olduğu ve uyuşmazlığa dair iptal kararının diğer mahkemelerde derdest olan davalar bakımından da uygulanması gerektiği sonucu ortaya çıkmaktadır ———-
———– ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan —– ve esaslara göre belirlenecektir. Her iki Kanun da hüküm bulunmayan hallerde ise—– uygulanacaktır.
Buna göre tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde —– kararı sonrasında vermiş olduğu güncel —– uygulanacaktır. Ancak —— kullanılması ile bilinmeyen —— gelirlerin her yıl için—– tazminatın hesaplanması gerekecektir ——–
———— hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporunda yukarıya aktarılan—- görüş değişikliği içeren emsal kararına uygun olarak zaten —- alınarak hesaplama yapılmış olmasına göre davacı vekilinin —-gerektiğine ilişkin istinaf talebi yerinde değildir. Ancak —– kullanılması gerekirken genel şartlarda belirtilen—-hesaplama yapılması doğru olmamıştır. ” belirtmiştir.
Tüm bu açıklamalar kapsamında —– tarihli aktüer bilirkişi raporu —- yapılmış olması nedeni ile denetime uygun değildir. Keza yasal asgari ücretteki değişimler nedeni ile de safahatta ek rapor alınmıştır.
Mahkememizce yasal asgari ücretteki değişimler ve yukarıda atıf yapılan son dönem——- alınarak değerlendirme ve hesaplama yapılması hususunda aktüer bilirkişiden rapor alınmıştır. Denetime uygun bulunan —— olduğu, diğer davacıların tazmini gerekir maddi bir zararlarının kalmadığı yolunda rapor sunulmuştur. Bilirkişi tarafından kusur konusu ihtilaflı olduğundan davalının %100 kusurlu olması ihtimaline göre değerlendirme yapılmış, takdir mahkememize bırakılmıştır.
Davacı yanca her ne kadar ölenin ev temizliğine gittiği ve asgari ücret üzerinde gelir elde etiğini ileri sürmüş ise de iddiayı ispatlar bir delil ibraz etmemiştir. Aynı zamanda safahatta alınan aktüer raporuna murisin geliri yönünden itirazda bulunulmuş ise de davacının —— tarihli dilekçesinde destekten yoksun kalma tazminatlarında asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmasını kabul ve talep ettiği görülmüştür.
—— aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa,——- unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde,—– teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Hükmüne haizdir. Maddenin devamında —– veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olacaklarını hükme bağlamıştır. Araç işleten ve işleten gibi sorumlu olan davalı —- gereği araç sürücüsünün kusuru oranında meydana gelen sonuçtan sorumludur. Davalı sürücünün % 50 kusurlu olduğu kanaatine varıldığından davacı——Diğer davacıların yapılan ödemelerden sonra tazmini gerekir bir zararı kalmamıştır.
Davalılardan—— hükmünde de işaret edildiği üzere, —– olarak çalıştıkları, denetimlerinin ——-olarak sağladıkları; üstlerinde de —– verdikleri zarardan davalı —- işleten gibi sorumlu olacağı anlaşılmıştır. ——- sorumlu olduğuna dair emsal kararlar için ——verilen red kararının onanmasına dair ——
———Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl davada; pasif husumet yokluğu nedeniyle davalı—-hakkında açılan davanın reddine, ——- maddi tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan — tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek ve davalı —– yönünden ise olay tarihi olan — tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle müştereken ve müteselsilen tahsiline, yine tahsilde tekerrüre neden olmaksızın —-manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle davalı —tahsiline karar verilmiş, hüküm; davacı vekili ve birleşen dosya davalısı —– tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre asıl ve birleşen davada davacı vekilinin ve birleşen dosya davalısı ——-gerekçesi ile verdiği kararda —–yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddi gerektiğini belirtmiştir.
Davalı—- somut olayda pasif husumeti bulunmamakta olup ——- sınırları içinde toplu taşıma yetkisi —–kararlarına atıf yapılmıştır.——- pasif husumet yokluğu nedeni ile dava red edilmiştir.
6098 sayılı borçlar kanununun 56. Maddesi ” Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir. ” hükmüne haizdir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. ——- Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan tüm deliller, tarafların kusur oranları, tarafların sosyal ve mali durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü bir bütün olarak değerlendirilmiş takdiren kısa kararda belirtilen miktarda manevi tazminata hükmedilmiştir.
—– Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir——– konusu olayda, davacıların ihtiyari dava arkadaşı olup, ayrı ayrı manevi tazminat isteminde bulunmalarına ve her bir davacı için ayrı ayrı hüküm kurulmasına (kısmen kabul kararı verilmesine) göre davacıların her biri için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.————
———–istemine ilişkindir. Davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine; reddedilen her bir dava yönünden de kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekmektedir. Mahkemece her bir davacı bakımından maddi ve manevi tazminata ilişkin talepler reddolduğu halde, davalı —– mirasçıları ve davalı ——- lehine davacıların her biri için ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri yerine tek vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden——- hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçeleri ile aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan kimselerin açtıkları davalarda ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri gerektiğini belirtmiştir. Somut olayda davacılar ihtiyari dava arkadaşıdır.
AAUT’nin 10/4. Madde ve fıkrası uyarınca manevi tazminat davası maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün olan taleplerle birlikte açılması durumunda manevi tazminat açısından ayrıca vekalet ücretine hükmedilir.
Asıl dosyada davacı —— yönünden dava kısmen kabul edilmiş, diğer davacıların maddi tazminat istemleri red edilmiş, manevi tazminat istemleri kısmen kabul edilmiş ve davalılardan —— yönünden dava pasif husumet yokluğu nedeni ile red edilmiştir.
Davacı yanca her ne kadar davalı sürücünün asli ve tam kusurlu olduğu iddiası ile zararın tamamının tazmini amacı ile birleşen dava ikame edilmiş ise de olayda davalı sürücü %50 kusurlu olduğu mahkememizce kabul edildiğinden asıl dava kısmen kabul edilmiş, birleşen dava ise tümden red edilmiştir. Keza birleşen davada da —– yönünden yukarıdaki gerekçelerle dava pasif husumet nedeni ile red edilmiştir. Tüm bu anlatılan nedenlerden ötürü aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin—–Esas sayılı dosyası yönünden ;
A-Davalı——-yönünden ; Davanın Pasif husumet yokluğu nedeni ile REDDİNE,
B- Diğer davalılar yönünden ;
Davanın kısmen Kabul ve kısmen reddi ile ;
C-Davacılar —-yönünden talep edilen maddi tazminat isteminin REDDİNE,
D- — tazminatın davalılar —— tarihinden, diğer davalı——Tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
E- Takdiren —- manevi tazminatın olay tarihi —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketi haricindeki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı—– ödenmesine,
F- Takdiren —- manevi tazminatın olay tarihi —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —— haricindeki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı —-ödenmesine,
G- Takdiren —- manevi tazminatın olay tarihi— tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —– haricindeki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı —- ödenmesine,
2-492 sayılı harçlar kanunu gereği alınması gerekli 20.018,28 TL nispi harçtan davacı yanca dava açılırken peşin yatırılan 2.050,33 TL ile ıslah harcı 400,00 TL nin mahsubu ile bakiye 17.567,95 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle hazineye gelir kaydedilmesine, —–
5-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 2.050,33 TL peşin harç, 400,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.486,23 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil—- ( Davalı sigorta şirketinin sorumluluğu 1.025,64 TL ile sınırlı olmak üzere)
6-Davacılar tarafından yapılan 7.050,00 TL bilirkişi ücreti, 1.329,30 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 8.379,30 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 3.456,46 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle davacıya ödenmesine,——-
7-Davalı —– yargılama giderinin davacılardan tahsiliyle iş bu davalıya ödenmesine,
8-Diğer davalılarca yargılama gideri yapılmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
9-Tarafların yatırdığı gider/delil avansının artan kısmının taraflara veya ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine,
10-Davacı —–yönünden ;
a- Kabul edilen maddi tazminat yönünden yürürlükte olan Avukatlık Asgari ücret tarifesi gereği hesaplanan 13.288,09 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
b-Red edilen maddi tazminat yönünden yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği 9.200,00 TL vekalet ücretinin iş bu davacıdan alınarak kendisine vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
c-Kabul edilen manevi tazminat yönünden yürürlükte olan Avukatlık asgari ücret tarifesi gereği 14.400,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı sigorta şirketi haricindeki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak iş bu davacıya ödenmesine,
d-Red edilen manevi tazminat yönünden yürürlükte olan Avukatlık asgari ücret tarifesinin 10/1-2-3 ve 13. Maddesi gereği 14.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalı sigorta şirketi haricindeki diğer davalılara ödenmesine,
11-Davacı —– yönünden;
a-Kabul edilen manevi tazminat yönünden yürürlükte olan Avukatlık asgari ücret tarifesi gereği 9.600,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı —— haricindeki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak iş bu davacıya ödenmesine,
b-Red edilen manevi tazminat yönünden yürürlükte olan Avukatlık asgari ücret tarifesinin 10/1-2-3 ve 13. Maddesi gereği 9.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalı sigorta şirketi haricindeki diğer davalılara ödenmesine,
c)Red edilen maddi tazminat yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/4. Maddesi gereği 100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
12-Davacı —— yönünden;
a-Kabul edilen manevi tazminat yönünden yürürlükte olan Avukatlık asgari ücret tarifesi gereği 9.600,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı sigorta şirketi haricindeki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak iş bu davacıya ödenmesine,
b-Red edilen manevi tazminat yönünden yürürlükte olan Avukatlık asgari ücret tarifesinin 10/1-2-3 ve 13. Maddesi gereği 9.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalı sigorta şirketi haricindeki diğer davalılara ödenmesine,
c)Red edilen maddi tazminat yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/4. Maddesi gereği 100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
13-Davalı —– kendisini vekille temsil ettirdiğinden ve red sebebi farklı olduğundan Yürürlükte olan Avukatlık asgari ücret tarifesinin 7/2. Madde ve fıkrası gereği 9.200 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile iş bu davalıya ödenmesine,
2-Birleşen —— Esas sayılı dosyası yönünden ;
A-Davalı——yönünden ; Davanın Pasif husumet yokluğu nedeni ile REDDİNE,
B-Diğer davalılar yönünden ; Davanın REDDİNE,
a-Alınması gerekli 80,70 TL harcın peşin alınan 955,06 TL den mahsubu ile bakiye 874,36 TL harcın istek halinde davacı yana iadesine,
b-Davalı —— vekille temsil ettirdiğinden ve red sebebi farklı olduğundan Yürürlükte olan Avukatlık asgari ücret tarifesinin 7/2. Madde ve fıkrası gereği 9.200 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile iş bu davalıya ödenmesine,
c- Diğer davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden ve red sebebi ortak olduğundan yürürlükte olan Avukatlık Asgari ücret tarifesinin 3/2. Maddesi ve 13/4 Maddeleri gereği 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
c- Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
d-Davalılarca yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
e-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince bakiye gider avansının talep halinde taraflara iadesine,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, ———– Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, oy birliği ile açıkça okunup usulen anlatıldı.19/10/2022