Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1161 E. 2020/716 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1161 Esas
KARAR NO : 2020/716

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/06/2017
KARAR TARİHİ : 22/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında cari hesap uygulaması bulunduğunu, davalı tarafça İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün —- Sayılı dosyası ile 100.317,37 TL üzerinden icra takibi yapıldığını, itiraz süresinin kaçırıldığı için takibin kesinleştiğini, haciz yapılmaması için takibin kapak hesabı üzerinden peşin olarak tutarın ödendiğini, davalı tarafça 10.979,77 TL’nin ödeme tarihinden yasal faizi ile iadesini talep ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce dosya bilirkişiye tevdii edilerek rapor alınmıştır. Bilirkişi raporu özetle, Davacı şirketin — yılı ticari defterlerinin e-defterlerinin E-defter olarak tutulduğu, hesap döneminin özel hesap dönemi belirli kanuni şartları taşıdığı ve sahibi lehine delil vasfına sahip olduğu kanaatine varıldığını, davalı şirket tarafından inceleme esas olmak üzere herhangi bir ticari defter ve kayıt ibraz edilmediği için tarafların cari hesap kayıtlarının karşılaştırılamadığı ve davacı şirket kayıtları esas alınarak sonuca gidildiğini, davacı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre 2016 yılında 15/01/2016 tarihinde 2015 yılından devir eden 44.811,00 TL borç bakiyesinin banka aracılığı ile ödendiği ve hesap bakiyesinin 0,000 TL olduğunu, bu tarihten sonra davalı şirket tarafından davacı şirkete toplam 437.780,00 TL tutarında fatura düzenlenmiş olduğunu, davacı şirket tarafından banka aracılığı ile toplam 348.442,40 TL ödeme yapılmış olduğunu, bu durumda 437.780,00 TL – 348.442,40 TL : 89.337,60 TL davalı şirkete borçlu olduğunun hesaplandığını, davacı şirketin kendi ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibari ile davalı şirkete olan borç tutarının 89.337,60 TL olduğunu, hesap ve mütalaa edilmekse ise de: İstanbul Anadolu —-İcra Müd. —-Sayılı dosyasından dvalı şirket tarafından icra takibine konu edilen 99.337,60 TL ana para borcuna karşılık davacı tarafından ödenen 99.337,60 TL ana para borcuna istinaden 10.000,00 TL fazla ödeme yapılıp yapılmadığı ve bu tutarın istirdatının gerekip gerekmeyeceği hususunda takdir mahkememizde olduğu sonuç ve kanaatine varmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dosya kapsamı dikkate alındığında davanın konusu istirdat davası olup; Davacı; taraf şirketlerin ile cari hesap ilişkisinden kaynaklı davalı tarafça davacı şirket aleyhine 11/10/2016 tarihinde istanbul Anadolu –. İcra Müdürlüğü’nün —- sayılı dosyasında —- üzerinden ilamsız takip yapıldığını, davacı tarafça takip dosyasında itiraz süresini kaçırması sebebiyle takibe süresi içerisinde itiraz edilemediğini, takibin kesinleştiğini, davalı şirket tarafından davacı şirketin merkezine hacze gidildiğini, haciz anında davacı şirket merkezinde haciz işlemleri yapılmaması için icra dosya borcu tüm kapak hesabı üzerinden peşin olarak ödendiğini, oysa davalı tarafça icra takibinde 10.979,77 TL fazla bakiye üzerinden icra takibi başlatıldığını, bilirkişi incelemesi neticesinde durumun anlaşılacağını ileri sürerek icra baskısı altında davalı tarafa yapmış oldukları ödemenin davalıdan tahsilini talep etmekte olup; 23/01/2020 görevlendirme tarihli ek bilirkişi raporunun incelenmesinde davalı şirket incelenmek üzere herhangi bir ticari defter ve kayıt ibraz etmediğinden davalı şirket defter ve kayıtlarının incelenemediği, davacı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre ———–yılından devir eden 44.811,00 TL borç bakiyesinin banka aracılığı ile ödendiği ve hesap bakiyesinin sıfırlandığı, bu tarihten sonra davalı şirket tarafından davacı şirkete toplam 437,780 TL tutarında fatura düzenlenmiş olduğu davacı şirket tarafından banka aracılığı ile toplam 348.442,40 TL ödeme yapıldığı bu durumda 89.337,60 TL davalı şirkete borçlu olduğunun hesaplandığı, davacı şirketin kendi ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davalı şirkete olan borç tutarının 89.337,60 TL olduğu hesap edilmekle İstanbul Anadolu—. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı dosyasından davalı şirket tarafından icra takibine konu edilen 99.337,60 TL ana para borcuna karşılık davacı şirket tarafından ödenen 99.337,60 TL ana para borcuna istinaden 10.000,00 TL fazla ödeme yaptığı anlaşıldığından davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, 10.000,00TL’nin —– tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin 979,77 TL talebin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 750,02 TL harçtan, dava açılırken peşin olarak alınan 187,51 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭562,51‬ TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı ve 187,51 TL peşin harç olmak üzere toplamda 218,91 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.349,15 TL (900,00 TL bilirkişi ücreti, 268,40 TL 16 Tebligat gideri, 1,00 TL Dosya ücreti, 149,75 Posta gideri, 7,50 Müzekkere gideri, 0,50 TL Kep reddiyatı, 22,00 e-Tebligat gideri,) yargılama giderinden davanın kabul —- oranına göre hesaplanan—– davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dosyaya yatırılan bir gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığını,
6-Davacı tarafça dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
7-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan — Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.400,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, mahkememizin gerekçeli kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.