Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1083 E. 2022/331 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1083 Esas
KARAR NO : 2022/331

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2018
KARAR TARİHİ : 12/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin—— doğru ayakta yolcu olarak seyahat eder iken içinde bulunduğu ——- araca çarpmamak için bir anda ani fren yaptığını, müvekkilinin arka taraftan öne doğru düştüğünü, sol ayağının ağrıdığını hissettiğini, hastanede sol ayağının diz bölgesinden parçalandığı tespit edilmiş olup tedavisi nin yapılıp ayağının alçıya alındığını beyan ile, 1000 TL maddi tazminat (yol gideri, geçici iş göremezlik tazminatı) (Belirsiz alacak olup raporla tespit edilen miktara arttırılacaktır.),30.000 TL manevi tazminat (sigorta şirketlerinden talep edilmemektedir) olmak üzere toplam 31.000 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödenmesini ve yargılama giderlerinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı — vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın usulden reddine, geçici iş göremezlik tazminatı ve yol giderinin poliçe kapsamında olmadığından dolayı davanın reddini, mahkememizce esastan inceleme yapacak ise, Kusur tespiti için dosyanın —- gönderilmesini, Maluliyet oranı tespiti için davacının — sevkini, Kusurun ve maluliyet oranının tespiti halinde, alanında uzman bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurallar gözetilerek hesaplama yapılmasını, Kaza tespit tutanağı ve alkol raporunun tarafımıza tebliğini, Aleyhlerine hüküm kurulmaması halinde, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılar — —vekili cevap dilekçesinde özetle; Davada dava konusu ve tarafları bakımından Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu, Kazanın gerçekleşmesinde herhangi bir kusuru bulunmayan müvekkillerinin, kaza kusur oranının ve araçta meydana gelen hasarın tespiti için mahkeme eli ile delil tespiti yaptırıldığını ve—- bilirkişi incelemesinde kazanın gerçekleşmesinde müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığının tespit edildiğini, Kazanın gerçekleşmesinde müvekkilinin herhangi bir kusuru olmadığı gibi ile zarar arasında uygun illiyet bağı bulunmamakta olduğunu, açıklanan sebeplerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı —-. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça dava konusu yapılan tazminat– teminat kapsamı dışında olduğundan davanın reddine, aleyhe hüküm kurulacak olması halinde —-tarafından yapılan-yapılacak ödemelerin müvekkilimiz şirket’in sorumluluğundan tenziline, kusur durumunun tespiti için—- alınmasına, tazminat oranı ve miktarının tespiti için, yukarıdaki hususlar tamamlandığında —–aktüer bilirkişiden rapor alınarak gerçek zararın tespit ettirilmesine, taraflarınca huzurda görülen davanın ikame edilmesine sebep olunmadığından harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle; “Hukuki değerlendirme, takdir ve karar tamamen Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, tarafıma verilen görev çerçevesinde, mevcut verilerin değerlendirilmesi sonucu meydana gelen trafik kazasında; —marka kamyonet sürücüsü — %100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu,—plaka sayılı yolcu —- sürücüsü davalı— kusursuz olduğu, —plaka sayılı yolcu minibüsünde ki davacı yolcu — kazanın oluşumunda kusursuz olduğu,— kapsamında hazırlanan 03/09/2018 tarihli bilirkişi raporundaki kusur dağılımının olayın oluş şekline uygun olduğu,” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”Davacı —- sıralarında ayakta yolcu olarak bulunduğu davalı—- plakalı —- minibüs ile —– plakalı aracın—– kazasında yaralandığı, —- muvacehesinde, olayın oluşumunda; A)Davalı sürücü —- % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, B)Davalı sürücü—– kusursuz olduğu kanaati — bildirilmiş olup, yapılan maddi zarar hesabında bu oranlar dikkate alınmıştır. Davacının bedensel zararının tespiti için,—- cetveline göre % 5, l ( yüzde beş nokta bir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı. İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileccği” belirtilmiştir. Davacı, hem —– dilekçelerinde sürekli İş gücü kaybı talebinin olmadığını belirtmiştir. Bu doğrultuda; —- tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanan davacı —-Maddi zararı (geçici iş göremezlik tazminatı ) hesaplanmıştır. Dosyada mevcut belgelerden ve Mahkeme Başkanlığı’ nca yapılan emsal ücret araştırması sonucunda, davacının aylık ücreti hakkında net sonuca varılamadığından, nihai karar Mahkeme Başkanlığı ‘nda olmak üzere; iki seçenekli olarak yapılmıştır. Buna göre; Dava konusu olay tarihinde, —– çalışmayan ve iki çocuklu —– maddi zararı;
Davacının Aylık Ücreti Yasal Net Asgari Ücret (—-TL
——
Yasal Asgari Ücretin 1,5 Katı Olduğunda Aylık Ücret (TL)

— olarak hesaplanmıştır. Davacı — toplam maddi zararı, davalı sigorta şirketlerinin poliçe limitleri dahilinde olup talep edebileceği kanaatine varılmıştır. Davacının iki seçenekli hesaplanan maddi zararın hangisinin kabul edileceği ve manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi ve takdiri Mahkeme Başkanlığına ait olmak üzere. Tespit, görüş ve kanaatimi Mahkeme Başkanlığı’ nın takdirine saygılarımla arz ederim.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle; “Davacı—sıralarında ayakta—–olarak bulunduğu davalı — plakalı ——– — plakalı aracın karışttğı trafik kazasında yaralandığı, —raporunda; ” Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayın oluşumunda; A)Davalı sürücü — % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, B)Davalı sürücü —- kusursuz olduğu kanaati ” bildirilmiş olup, yapılan maddi zarar hesabında bu oranlar dikkate alınmıştır. Davacının bedensel zararının tespiti için,— tarih ve — sayılı——-yayımlanarak yürürlüğe giren Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmek hükümlerine göre, -Kişinin Tüm Vücut Hngellilik Oranının % 3 (yüzde üç) olduğu, -İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği;” belirtilmiştir. Nihai karar—- olmak üzere; 13.04.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanan , evli-eşi çalışmayan ve iki çocuklu davacı —–, dosyadaki mevcut belgelerden—–yapılan emsal ücret araştırması sonucunda, aylık ücreîi hakkında net sonuca yanlamadığından, kaza nedeniyle uğradığı maddi zararı: iki seçen ——-olarak hesaplanarak aşağıdaki —— olarak sunulmuştur: Davacı —— faaliyetlerini devam ettirebilmek için çalışması karşılığı aldığı aylık ücreti;—— kabul edilirse: İşlemiş —– (İyileşme süresi maddi zararı dahildir.), Davacı —-; emsal ücret araştırması sonucu. 20 yıllık çalışma hayatı söz önüne, alınarak yasal asgari ücretin 1.5 (bir buçuk) katı aylık ücret aldığı kabul edilirse,—- görüleceği üzere, davacı— aylık ücreti: Yasal net asgari ücret — kabul edilirse; davalılardan talep edebileceği, geçici iç göremezlik tazminatı 10.075,38 TL, sürekli iş göremezlik tazminatı olarak 44.799,24 TL olırıak üzere toplam maddi tazminatı 54.874,62 TL ‘ dir. —– çalışma hayatı göz önüne alınarak yasal asgari ücretin 1.5 (bir buçuk)——– ücret aldığı kabul edilirse; davalılardan talep edebileceği, geçici iş göremezlik tazminatı 15.113,1 TL, sürekli iş göremezlik tazminatı olarak—- toplam maddi tazminatı——- Davacı — toplanı maddi zararı, davalı—— poliçe limitleri dahilinde olduğu, Davacının iki seçenekli hesaplanan maddi zararının hangisinin kabul edileceği ve manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi ve takdiri Mahkeme Başkanlığına ait olmak üzere. Tespit, görüş ve kanaatimi Mahkeme Başkanlığı’nm takdirine saygılarımla arz ederim.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
ISLAH: Davacı vekilinin dava değeri arttırım dilekçesinde özetle; Davalılardan sadece —-yönünden talep arttırımında bulunduklarını, diğer davalılar — yönünden talep arttırımında bulunmadıklarını, talep arttırma sonucu 80.311,96 TL daha dava değerinin artırılmış olduklarını, 80.311,96 TL ‘nin nisbi harcı 1.372 TL ‘ nin dosyaya tamamlama harcı olarak yatırdıklarını, toplamda 82.311,96 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan — karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Davacı vekilinin — dava dilekçesi ile özetle; davacı — sıralarında ayakta yolcu olarak bulunduğu davalı –yönetimindeki — — plakalı aracın karıştığı trafik kazası nedeniyle yaralandığı, davacının yaralanmasına neden oları kaza nedeniyle uğradığı maddi zararın karşılanması için olaya karışan araçların —- başvuru yaptığını ancak olumsuz — aldığını ve sigorta şirketlerinden sadece maddi tazminat talep edildiğini belirterek; 1000 TL maddi tazminatı, 30.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 31.000 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödenmesi dava ve talep edilmiştir.
Birleşen— uyarınca, davacı vekili 08.03.2021 tarihli dilekçesinde 1.000 TL maddi tazminat (sürekli iş göremezlik tazminatının) belirsiz alacak davası yolu ilc kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesini dava ve talep edilmiştir.
Dava yaralanmalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce davacının tedavisine ilişkin kayıtlar celp edilerek maluliyeti konusunda — tarih ve— raporuna göre davacı –maruz kaldığı trafik kazasına bağlı gelişen arızaları sebebiyle maluliyet derecesinin %3 olduğu, tıbbi iyileşme süresinin ise (6) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
— raporunda; olayın oluşumunda davalı sürücü — % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü — kusursuz olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dava dosyasında mevcut bilgilere göre mülkiyeti davalı — adına kayıtlı — plakalı araç davaya konu — trafik kaza tarihini kapsayan –tarihleri arası davalı– olup, davaya konu — olay tarihi itibariyle teminat limit miktarı (330.000,00) TL. olduğu tespit edilmiştir.
Dava dosyasında mevcut bilgilere göre mülkiyeti davalı — adına kayıtlı — araç davaya konu– trafik kaza tarihini kapsayan— davalı — olup, davaya konu — olay tarihi itibariyle teminat limit miktarı (330.000,00) TL. olduğu tespit edilmiştir.
Davacı —dosyada hayati faaliyetlerini devam ettirebilmek adına 5510 sayılı Kanun kapsamında bir işyerinde çalışarak aldığı ——resmi belge bulunmamakla birlikte davacı vekili “— tecrübe ile işyerinde çalıştığını ve 3.000 TL net aylık ücret aldığını ” belirterek emsal ücretlerin tespitini talep etmesi üzerine gerekli araştırmalar yapılmış olup, —- yazısı eki ——- raporunda “ davacının ilkokul tahsili olduğu,— olarak — firmasında iş bulduğu, aylık ortalama 2 bin 500 TL gelirinin olduğu, evli (eşi ev hanımı) ve 2 çocuğu olduğunun” tespit edildiği, —- “ aylık net ücretin, kişinin Almış olduğu eğitim, bilgi ve tecrübeye göre asgari ücret ve bunun 2 katı arasında değiştiğinin” bildirildiği,—- cevabi yazısında; “3795 sayılı Kanun Madde 3/b de unvan tanımı yapılan ——- —— hakkında önerilen ücret; —– değişmekte olup,—– denildiği, böylece tanık anlatımlarında ise davacının —- ücret üzerinde maaş aldığının izah edildiği hususları hep bir arada değerlendirildiğinde davacının asgari ücretin 1.5 katı maaş gelirinin olduğu vicdani kanaatine ulaşılmıştır. Davacı vekilinin — bilirkişi raporuna karşı itirazlarında ileri sürdüğü tanık beyanlarına istinaden 4.000 TL gelir üzerinden hesaplama yapılması yönündeki itirazlarının dava dilekçesinde; ” Müvekkil elektrik teknikeri —iken sakatlığının ne kadar süreceği de belli olmadığından …. Çıkarılmıştır.” şeklindeki ileri sürülen iddianın değiştirilmesi olacağınından bu hususta itirazlar yerinde görülmeyerek talebi doğrultusunda hesaplama yaptırılmamıştır.
Mahkememizce hesap durumuna ilişkin olarak Aktüerya bilirkişilerinden rapor alınmıştır.
Dosyanın incelenmesi ve değerlendirilmesinde, davanın trafik kazası nedeniyle davacının yaralanmasından kaynaklı doğan maddi ve manevi zararın tazmini talebi olduğu, yaralanan davacının olay anında —-yolcu olarak seyahat ettiği, kazanın çift taraflı trafik kazası olmasından kaynaklı her iki aracın sigortacısına, malikine ve şoförlerine karşı husumet yöneltildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce maluliyet ve maddi zararlar yönünden bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
— Tarih ve —sayılı — —- karar sayılı kararı nazara alınarak Yargıtayın süreç içerisinde oluşturduğu içtihat muvacehesinde;
—- sayılı ilamında; “Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise—- bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi——– arasında——- tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.”şeklindeki açıklamalarının ışığı altında —- tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı olarak Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde hazırlanan——tarihli aktüerya bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
07/03/2022 tarihli aktüerya bilirkişi raporu doğrultusunda davalı—— şirketine sigortalı—– plaka sayılı davalı araç sürücüsü —— %100 oranında kusurlu bulunduğu nazara alınarak yapılan hesaplamada davacının Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde davacının olay nedeniyle %100 malul sayıldığı geçici işgöremezlik döneminde (6 aylık )15.113,10 TL zararının oluştuğu, % 3 oranındaki sürekli işgöremezlik derecesine göre gerçek zararının —– olduğu, —- sakatlanma teminatı —–olduğu anlaşılmıştır.
Bir diğer husus ise—- sayılı kararı nazara hesaplama yönteminin ne olacağına ilişkindir. —sonra ilgili dosyaları inceleyen —- ilamında benzer konuya ilişkin; “Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine; özellikle, konusunda uzman bilirkişi tarafından oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen rapordaki kusur tespitinin benimsenmesinde bir usulsüzlük görülmemesine;—– gözetilerek, tazminat hesaplamalarında —- tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartları’ndaki düzenlemelerin değil Borçlar Kanunu ve Karayolları Trafik Kanunu düzenlemelerinin esas alınması, hesaplamaların —- göre ve —- yöntemiyle yapılması—- benimsendiğinden, tazminat hesap biçimine ilişkin temyiz itirazlarının yerinde görülmemesine göre, davalı vekilinin diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir” şeklindeki gerekçelere yer verildiği, son güncel bilirkişi raporunda hesaplamaların —- göre ve——–yöntemiyle yapılması ilkeleri nazara alınarak hazırlanan 07/03/2022 tarihli aktüerya bilirkişi raporunun bu yönde usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilmiştir.
Sonuç olarak, yaralanan davacının olay anında —- plakalı araçta yolcu olarak seyahat ettiği, kazanın çift taraflı trafik kazası olmasından kaynaklı her iki aracın sigortacısına, malikine —–karşı husumet yöneltildiği,—–kusur raporuna göre olayın oluşumunda davalı sürücü —– % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü — kusursuz olduğu, bu haliyle davalılar — maddi ve manevi zarardan sorumlu olmayacağının anlaşıldığı, — davacı — sebebiyle maluliyet derecesinin %3 olduğu, tıbbi iyileşme süresinin ise —-aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, 07/03/2022 tarihli aktüerya bilirkişi raporuna göre davacının geçici işgöremezlik döneminde (6 aylık )15.113,10 TL zararının oluştuğu, % 3 oranındaki sürekli işgöremezlik derecesine göre gerçek zararının 67.198,86 TL olduğu, davacının kaza öncesi çalışma döneminde 1.5 asgari ücret kadar maaş aldığını gerek tanık beyanları ile kanıtlaması gerek yapılan maaş araştırmalarına istinaden sendikalardan gelen cevabi yazı içerikleri, gerekse de sosyal ekonomik durum araştırma evraklarının tanık beyanlarına uygun içerikte olması hususları nazara alındığında davacının kaza öncesi 1.5 asgari ücret maaş aldığı yönünde mahkememizde vicdani kanaat oluşturması nedeniyle aktüeryacı bilirkişinin alternatifli hesaplamalarından uygun olanı tercih edilerek hüküm kurulmuştur.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. ——-gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davacı vekili olayda yaralanan —— manevi tazminat talep etmiştir. Davacının tespit edilen maluliyet oranı %3’tür. Tüm dosya kapsamı, yukarıda yapılan tüm hukuki açıklamalar ve nitelendirmeler kapsamında, — tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile davalı sürücü —– %100 kusurla davacının sürekli malul kalmasına neden olduğu, davacının bu olay nedeni ile manevi ızdırap çektiği sabit bulunmuştur. Olaydaki kusur durumu, olay tarihi, olayın oluş şekli ve gelişimi, davalı —-kusur oranı, eylemin niteliği, olay tarihindeki paranın alım gücü, hak ve nesafet ilkeleri, davacı ve davalıların sosyal ve mali durumları bir bütün olarak değerlendirilmiş davacıdaki acı ve elemin bir nebze olsun dindirilebilmesi amacı ile takdiren kısa kararda belirtilen miktarda davacı lehine davalılar —aleyhine manevi tazminata karar verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde bir ayrım yapmadan (sigorta şirketleri hariç) tüm davalılardan manevi tazminat talep etmiştir. Diğer araç sürücüsü— kazanın oluşumunda kusurlu olmaması hususu nazara alınarak davalılar—- aleyhine istenilen manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 3/2 bendinde; ” Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur” şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.— olayın oluşumunda davalı sürücü —-% 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü — kusursuz olduğu, bu haliyle davalılar —-plaka sayılı ———— maddi ve manevi zarardan sorumlu olmayacağının anlaşılması karşısında verilen red kararında ret sebebi ortak olmasından kaynaklı tek vekalet ücreti takdir edilmiştir.
—-sayılı ilamında “….Dava destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine; reddedilen her bir dava yönünden de kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekmektedir. Mahkemece her bir davacı bakımından maddi ve manevi tazminata ilişkin talepler reddolduğu halde, davalı —- mirasçıları ve davalı —– lehine davacıların her biri için ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri yerine tek vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK.’nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.’nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçeleri ile aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan kimselere karşı açılan davalarda ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri gerektiğini belirtmiştir. Somut olayda davalılar ihtiyari dava arkadaşıdır. Bu nedenle geçici iş göremezlik maddi tazminat davasında her bir davalı aleyhine ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmiştir.
— 10/4. Madde ve fıkrası uyarınca manevi tazminat davası maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün olan taleplerle birlikte açılması durumunda manevi tazminat açısından ayrıca vekalet ücretine hükmedilir.
Tüm dosya kapsamı, denetime el verişli bulunan kusur ve aktüerya raporları, yukarıda atıf yapılan—- mahkeme kararları bir bütün olarak değerlendirilmiş, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde kaza tarihinden itibaren faiz talebinde bulunduğu davalı ——- mahkememize gönderdiği hasar ve poliçe dosyası incelendiğinde davacının davalı sigorta şirketine hitaben tanzim olunan başvuru yazısının 18/10/2018 tarihli olduğu, sigorta şirketi tarafından—– tarihinde —–işlemine konu edildiği nazara alınarak davacının alacağına ilişkin 19/10/2018 tarihinde sigorta şirketine başvuruda bulunduğu kabul edilmiştir. Benzer konuya ilişkin —–davacı tarafın—- şirketine başvuru tarihi dolayısıyla bundan 8 iş günü sonrasında davalı sigorta şirketinin temerrüde düştüğü tarih belirlenerek o tarihten itibaren tazminata faiz yürütülmesi gerekirken; mahkemece olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru olmamıştır.” şeklindeki açıklamalarının ışığı altında davacının davalı —-tarihinde yapmış olduğu başvurudan 8 iş günü sonrası olan—-tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilerek faize karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-a)Asıl Dava Yönünden davacının geçici iş göremezlik maddi tazminat talebinin KABULÜ ile 15.113,10 TL geçici iş göremezlik tazminatının —- olay tarihi olan 13/04/2018 tarihinden, davalı ——yönünden temerrüd tarihi —– tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
b)Davalıla—— karşı açılan geçici iş göremezlik maddi tazminat talebinin REDDİNE,
2-a)Birleşen———– dosya yönünden; davacının maddi tazminat talebinin KABULÜ ile 67.198,86 TL daimi iş göremezlik tazminatının —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —- tahsili ile davacıya verilmesine,
b)Davalı—- karşı açılan daimi iş göremezlik maddi tazminat talebinin REDDİNE,
3-a)Takdiren 15.000 TL manevi tazminatın olay tarihi 13/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıla—– müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
b)Davalılar —-karşı açılan manevi tazminat talebinin REDDİNE,
4-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 97.311,00 TL lik kısım yönünden alınması gereken 6.647,37 TL harçtan peşin alınan 588,71‬ TL harç ve 1372,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 4.686,66 TL karar harcının (Davalı—- sınırlı olmak kaydıyla ), (Davalılar—- yönünden 1.450,29 TL ile sınırlı olmak kaydıyla ) davalılar— tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan 588,71 TL peşin harç, 95,20 TL başvuru harcı, ile 1372,00 TL ıslah harcı,——– bilirkişi ücreti ve posta gideri olmak üzere toplam 6.013,26 yargılama giderinin, (Davalı —- yönünden—- ile sınırlı olmak kaydıyla ), (Davalılar—–yönünden —— ile sınırlı olmak kaydıyla ) davalılar— tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
ASIL DOSYADA VEKALET ÜCRETİ
6.1-Geçici iş göremezlik maddi tazminat davasında davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —- ücretinin davalılardan — tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
6.2-Geçici iş göremezlik maddi tazminat davasında davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan— vekalet ücretinin davalılardan—- tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
6.3-Geçici iş göremezlik maddi tazminat davasında davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —– ücretinin davalılardan —— tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalıla—– vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen maddi tazminat talebi yönünden yürürlükte bulunan —- göre 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar ——müştereken ve müteselsilen VERİLMESİNE,
8.1-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan— manevi tazminat talebi yönünden 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan —- tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
8.2-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —- manevi tazminat talebi yönünden 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan —– tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
8.3-Davalı — kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—- manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıcıdan tahsiliyle davalı —– VERİLMESİNE,
9-Davalılar —- kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinde reddedilen manevi tazminat talebi yönünden yürürlükte bulunan —- davalılar —— VERİLMESİNE,
BİRLEŞEN DOSYADA VEKALET ÜCRETİ
10-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —- vekalet ücretinin davalı——- tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
11-Davalı —- temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —- 9.535,85 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalı —– VERİLMESİNE,
12-Birleşen dosya da arabulucuk ücreti olan 1320,00 TL’nin davalı —-tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
13-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı —— vekilinin yüzlerine karşı, diğer tarafların yokluklarında verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.