Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1037 E. 2020/882 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1037 Esas
KARAR NO: 2020/882
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/12/2018
KARAR TARİHİ : 15/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkillilerin mirasçısı oldukları müteveffa —–nosuyla davalı tarafından sigortalanan ———– tarihinde trafikte seyir halindeyken tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiğini, davalı —- gerekli belgelerle birlikte zararı ihbar etmemize rağmen —– tarihinde verdikleri cevapla talebimizi reddettiklerini, müvekkililerden müteveffa ————- desteğinden yoksun kaldıkları için maddi zarara uğradıklarını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Dava konusu kazaya karışan —– plakalı araç müvekkil şirket nezdinde, ——– olduğunu, müteveffa, —- taraflı kazada vefat ettiğini, davacı tarafın müvekkili şirkete yaptığı hasar başvurusu —– tarihinde reddedildiğini, sayın mahkemeniz huzurundaki dava da ——– tarihinde ikame edildiğini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava trafik kazası nedeniyle uğranılan destekten yoksun kalma tazminatının tazminine ilişkin tazminat davasıdır
—- tarihli ara karar ile dosyanın —– konusunda uzman bilirkişilere tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve —– tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
—- tarihli bilirkişi raporunda özetle: — meydana gelen trafik kazası sonucu vefat eden —- sonucunda geride kalan hak sahibi davacı eşi ve çocukları tarafından davalı ———-aleyhine olarak açılan destekten yoksun kalma sebebiyle maddi tazminat davasında:
A)KUSUR TESPİTİ BAKIMINDAN SONUÇ : —- tarihinde meydana gelen olayda; Davacı taraf yakını sürücü belgesiz ——- maktul sürücü —— olayın oluşumunda % 100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
B)DESTEKTEN YOKSUNLUK TAZMİNATI BAKIMINDAN SONUÇ :
1)Hak sahibi davacı eş —- destekten yoksunluk sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararı —-
2)Hak sahibi davacı oğlu —- hak sahibi davacı kızı —- hak sahibi davacı kızı —- müteveffa babalarının ölümü sebebiyle destekten yoksunluk sebebiyle maddi tazminat talep etmiş iseler de, adı geçen davacıların olay tarihi itibariyle yaşları, hak sahibi çocuklar için destek görebilme için tespit edilen yaş sınırlarının üzerinde olması sebebiyle, adı geçen müteveffanın çocukları bakımından, destekten yoksunluk tazminatı hesabı yapılması mümkün olmamıştır.şeklinde tespitlerde bulunarak raporunu mahkememize teslim etmişlerdir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile birlikte zamanaşımı defini ileri sürdüğü görülmüştür.
Haksız fiillere uygulanacak üç zamanaşımı süresi belirlenmiştir. Bunlar, zarar görenin zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren başlayacak iki yıllık zamanaşımı; fiilin vukuundan itibaren işleyecek on yıllık zamanaşımı ve fiilin aynı zamanda ceza kanunlarında düzenlenmiş olması halinde uygulanacak olan ceza zamanaşımı süreleridir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Yasasının 109. maddesinde motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazmini için kaza gününden itibaren iki yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüş, aynı maddenin ikinci fıkrasında, davanın cezayı gerektiren bir eylemden kaynaklanması durumunda ceza Kanununun öngördüğü ceza zamanaşımının (sürücü, işleten veya diğer sorumlular için fark gözetilmeksizin) uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Eylemin suç oluşturması yeterli olup, ayrıca fail hakkında mahkumiyet kararı ile sonuçlanmış bir ceza davasının varlığı gerekmemektedir. ————– tek taraflı kazalarda dahi, cezai anlamda kamu düzeninin bozulduğu, bu nedenle ceza zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir.
Buna göre davacının desteğinin tam kusuru ile neden olduğu ve kendisinin ölümü ile sonuçlanan trafik kazasının aynı zamanda 5237 sayılı TCK’nun 179/2. maddesinde düzenlenen ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma olarak tanımlanan cezayı gerektiren eylem niteliğinde bulunması; bu eylemle ilgili ceza davasının TCK’nun 66/1-e maddesi uyarınca sekiz yıllık zamanaşımı süresine tabi olması; 2918 sayılı KTK’nun 109/2 maddesi uyarınca bu sürenin görülmekte olan maddi tazminat davası için de geçerli olması göz önüne alındığında kaza tarihinin 06/09/2008 olduğu göz önüne alınarak zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmış ve dvaanın zamanaşımından reddine karar verilmiştir.Her ne kadar davacı vekili tarafından birtakım yargıtay kararları sunulmuş ise de sunulan kararlarda yalnızca araç sürücüsü ve desteğin değil araç içerisinde yolcu olan birtakım kişilerin de vefat ettiği dolayısıyla uygulanacak zamanaşımının TCK 85. Uyarınca taksirle adam öldürmeye uygulanacak zamanaşımı olduğu belirtilmiştir.Ancak eldeki dosyada davacıların desteği ve aynı zamanda sürücü vefat etmekle oluşan suç TCK 85 maddesinde belirtilen öldürme suçu değil TCK 179/2.maddesinde belirtilen trafik güvenliğini tehlikeye sokmaktır.Dolayısıyla eldeki dosyada ceza zamanaşımı 8 yıldır.Nitekim yalnızca sürücü ve aynı zamanda desteğin tek taraflı trafik kazası nedeniyle vefat etmesi sonucunda uygulanacak uzun zamanaşımının————– duruma örnektir.Sonuç olarak davacı vekilinin zamanaşımına ilişkin sunmuş olduğu kararlarda davacının desteği ile birlikte başka kişilerin de ölmesi dolayısıyla adam öldürme suçuna ilişkin uzamış zamanaşımı uygulanırken eldeki dosyada yalnızca sürücü ve aynı zamanda desteğin ölümü ile sonuçlanan trafik kazasında uygulanacak uzun zamanaşımı TCK 179/2.maddesinde beliritlen trafik güvenliğini tehlikeye sokmaya ilişkin zamanaşımıdır.
Yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında davanın zamanaşımı nedeniyle esastan reddine karar verilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın zamanaşımı nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 54,40 TL harçtan peşin yatırılan 35,90 TL harcın düşümü ile geri kalan 18,50 TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ye göre 15.700,25 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2020