Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1033 E. 2022/714 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1033 Esas
KARAR NO : 2022/714

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 10/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl Dava Yönünden;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ile davalı arasında imzalanan —– haricinde müvekkilden sözleşme dışı istenen —– davalıya teslim edildiğini, hakedişlerin kesinleştiğini, faturaların düzenlendiğini fakat ödemelerin tam olarak yapılmadığını, bunun üzerine davalıya —- tarihinde ihtarname gönderildiğini ve —— borcun ödenmesinin istendiğini ancak borcun ödenmediğini, bu nedenle icra takibi başlatıldığını ancak davalının borca itiraz ettiğini, anılan nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamını, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davacı ile akdedilen sözleşmenin—– arasında yapıldığını, bu nedenle davanın ——– gerektiğini, davacının —–mutabık kalındığını, fakat davacının—— olarak fatura düzenlediğini, üstelik faturayı ——adına düzenlemediğini, davacıya toplamda —— çek verildiğini, davacının sözleşme ve iş ilişkisine aykırı olarak bedel talep ettiğinden hareketle davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen Dava Yönünden;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Huzurdaki dava ile——– dosyasında davacı …— davalı ile — sözleşme akdedildiğini, sözleşmeye konu — davalının cari hesaptan kaynaklı —- borcu bulunduğunu, borcun ödenmesi için—-noter ihtarnamesi gönderildiğini, borcun ödenmediğini, bu nedenle icra takibi başlatıldığını fakat borca itiraz edildiğini, anılan nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamını, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacı talebinin zamanaşımına uğradığını, davacının söz konusu ——-üstlendiğini, davacıya ödeme yapılabilmesi için idarenin müvekkile ödeme yapması gerektiğini, bu hususun sözleşmenin 5.maddesinde yer aldığını, idare tarafından onaylanan kesin hakkedişlerin davacıya ödendiğini, davacının muaccel hale gelen başkaca bir alacağının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”Davacı ticari defterlerinin incelendiği talimat bilirkişi raporunda davacıya ait yasal defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, noter açılış-kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde alındığının belirtildiği, Davalı ticari defterlerinin incelendiği bilirkişi raporunda —- ticari defterlerine ilişkin noter açılış kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde alındığı, davalının ——-ek raporda inceleme konusu yapılan davalının ortağı olduğu adi ortaklığa ———- açılış kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde alındığı hususlarının belirtildiği, Taraflar arasında —– başlangıç —— sözleşmenin dosyada mübrez olduğu, Sözleşmeye —-mutabık kalınan tutarların sözleşmede—- bulunan —- fatura edildiği, —- hakedişin ise davalı —- fatura edildiği, birleşen davaya dayanak —-. Sayılı icra takibinin hem davalı hem de ——–adına, huzurdaki davaya konu —- sayılı icra takibinin ise sadece davalı—-. adına başlatıldığı, bu — davalının davanın —- ortaklarına yönetilmesi gerektiği savunmasıyla ilgili nihai değerlendirmenin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, İşbu raporun—– davalının ortağı bulunduğu —– ait ticari defterlerinin ——— kavramlarına aykırı olarak tutulduğu, davacı ticari defterlerinin ise usulüne uygun olarak tutulduğunun anlaşıldığı, bu itibarla huzurdaki dava konusu uyuşmazlıkta davacı ticari defterlerine değer verilmesinin gerektiği, Dosyada mübrez bilirkişi raporları, rapor eklerinde bulunan cari hesap —- defteri örnekleri ile davacının —– gönderdiği cari hesap ekstresi incelemesinde; Birleşen —-takip tarihli dosyada davacı nezdinde iş ortaklığının—– borçlu olarak göründüğü, aynı tarih itibariyle —- nezdinde davacının—– alacaklı olarak göründüğü, iş ortaklığı nezdindeki 148.141,24 TL’lik bakiyenin hakedişlerden doğan toplam kesinti tutarlarına ait olduğu, esasen davalının bu tutarları sözleşme ile hakediş formlarına istinaden davacı adına fatura etmesi gerektiğinden iş ortaklığı nezdinde davacının gerçek bir alacağının bulunmadığının anlaşıldığı,—- tarihine kadar davacı ile davalı — cari hesap ilişkisinin bulunmadığının tespit edildiği, — takip dosyasında davacı nezdinde davalı—faturaların —-aynı tarih itibariyle davalı nezdinde davacının —- alacaklı olarak göründüğü, (davalı nezdinde hatalı olarak yapılan kayıtlar işbu raporda düzeltilerek dikkate alınmıştır) Huzurdaki dava konusu uyuşmazlığın çözümü noktasında tarafların üzerinde mutabık kaldığı ——–etkili olduğu, hakedişerde kesintilerden önce fatura edilmesi gereken hakediş tutarlarının gerek davalı gerekse davalının ortağı bulunduğu —– adına usulüne uygun olarak fatura edildiği, faturaların itiraza uğramadan taraf ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, işbu raporun ——- ayrıntılanyla irdelendiği edildiği üzere, dosyada mübrez sözleşmenin —- hakediş formlarında belirtilen geçici kabul noksanlarının davalı tarafından davacı adına fatura edilmesi gerektiği fakat faturalandırma yapılmadığı, bu nedenle huzurdaki dava konusu uyuşmazlığın doğduğu, uyuşmazlığın dava konusu olması münasebetiyle davacının takip dosyalarında talep ettiği cari hesap ve fatura açıklamalı tutarlardan geçici kabul noksanlarının düşülerek ödeme miktarının tespit edilmesi gerektiği, bu itibarla; Huzurdaki dava ile birleşen—–dosyasında davacının adi ortaklık ile davalıdan alacağının bulunmadığı,—- olacağı, Taraflar arasında akdedilen sözleşmede —– konumunda olan ——-davalıya gerçekleştirdiği ödemelerden —davalının davacıya ödeme yapacağı hususunda 5.maddede mutabık kalındığı,———- tarafından—– tarihinde gönderilen müzekkere cevabında ise sözleşmeye konu işe ait kesin hakediş ödemesinin davalıya yapılmadığının belirtildiği, bu husus ile işbu raporda yer alan tüm tespitlerle ilgili nihai değerlendirmenin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, —–davacı lehinde hüküm kurma ihtimalinde —– sayılı dosya ile davalı —-%19,50 oranı üzerinden takiple istenebilir birikmiş faizin —– olacağı” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”Daval———-üzerinde yapılan hususlar aşağıda tespit edilmiştir. Her türlü hukuki —–, nihai karar ve —Taleplerinin takdiri Yüce Mahkeme ye ait olmak üzere: Ayrıntıları yukarıda arz edilen incelemeler neticesinde; Davacı tarafından davalı—- dolayı oluşan cari hesap kaynaklı alacağına konu —- tutarlı faturanın—- fatura olarak tanzim edildiği, faturanın — yer alan teslim edilen ve teslim —– arasında —- tutarlı cari hesap farkı bulunduğu, bunun nedenini. Davacı … tarafından düzenlenen—- toplam tutarlı faturanın —- Kısımının Davalı————- altında kendi ticari defterlerine kayıt ettiği.—-almasından kaynaklı olduğu tespit edilmiştir. Neticetten:Sayın Mahkemenin dosya kapsamında ve İncelenen belgeler istinaden: Davacı .— toplam tutarının tamamının —- —- .davacı yana takip tarihi itibarıyla —- olduğu Mahkemenizce Cari hesap farklılığına konu faturanın ———-kayıtlı olmasının kabulüyönünde de karar vermesi durumunda ise davalı yanın .davacıya takip tarihi itibarıyla —BORÇLU bulunduğu.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, —– dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın —– aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir. İcra dosyası fiziken celp edilmiş, borçlunun ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu tespit edilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak —- Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır. Davacı taraf, bedeli ödenmeyen faturalara dayalı alacak talebinde bulunmaktadır. Buna göre öncelikli incelenmesi gerek husus faturanın ispat gücüdür. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddesi şu şekildedir: ”Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır”. TTK’nın 21/2.(6762 sayılı TTK’nın 23/2.) maddesi ile faturanın tacirler arasında ifaya yönelik ispat aracı olduğu, süresinde itiraz edilmemekle münderecatından sayılan hususlar yönünden düzenleyen lehine, adına fatura düzenlenen aleyhine bir karine getirilmiştir. Bu karine faturanın ispat gücünü ortaya koymaktadır. Fatura düzenleyen tacirin anılan karineden yararlanabilmesi için fatura tanzim edenle, adına fatura tanzim edilen arasında akdi ilişki bulunması, faturanın akdin ifasıyla ilgili düzenlenmesi gerekir. Fatura sözleşmenin —- olmayıp ifasına ilişkin olduğundan öncelikle temel bir borç ilişkisinin bulunması gerekir. Tarafların bilirkişi marifetiyle incelenen kayıtlar neticesinde oluşturulan—- tarihli bilirkişi raporunda; ”
Huzurdaki dava ile birleşen —- tarihli takip dosyasında davacının adi ortaklık ile davalıdan alacağının bulunmadığı, —– Esas sayılı dosya ile davalı—-, ” şeklinde tespit ve değerlendirmelerde bulunulduğu, rapora karşı ———- karşılanması amacıyla bilirkişiden ek rapor istenildiği, bilirkişi tarafından oluşturulan— tarihli bilirkişi raporunda konuya ilişkin; ” Asıl davaya konu —davalı—-istenebilir ——— takipte belirtildiği üzere ——- birikmiş faizin ——– takip dosyası ile iş ortaklığından istenebilir ——- tutarının—– olacağı ” tespit ve değerlendirmelerde bulunduğu görülmüştür.
Asıl Dava Bakımından;
Dosya kapsamında yapılan incelemede davacı yanın ——– icra dosyası üzerinden takip başlattığı, davalı —-.. Şirketinin takibe itiraz ettiği, davacının bu defa iş bu itirazın iptali davasını açtığı, davacının —— üzerinden takibe konu ettiği alacağının yerinde olup olmadığının irdelenmesi amacıyla dosyanın bilirkişi—edildiği, bilirkişi tarafından oluşturulan raporda bir çok hususta eksiklik tespit edildiği, denetime uygun olmayan ve hükme esas alınamayacak vasıf ve mahiyetteki bilirkişi raporu hazırlanması nedeniyle bilirkişi değişikliği yapılarak yeniden rapor tanzim yoluna gidildiği, bilirkişi —tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda konuyla ilgili olarak asıl dava bakımından; “…. davacıdan—- kısmının davalı —– davacı cari hesabına kaydedildiği (yukarıda yer verilen cari ——–satırıdır),—— hesabında kaydedildiği görülmüştür.
Bu itibarla davalı —- tutarlı ———— tutarlı olmak üzere toplamda —– tutarlı fatura alarak kayıtlarına intikal ettirdiği, bunun karşılığında 2 adet çek ile toplamda ——- tutarlı ödeme yaptığı anlaşılmaktadır.
Buna göre —— tarihli dosyasında davalı nezdinde davacının — alacaklı olarak göründüğü tespit edilmiştir…
Bu —-davalı her ne kadar davacının faturayı adi ortaklık adına düzenlemediğini savunsa da, davacı tarafından düzenlenen — tutarlı faturalara 8 günlük sürede itiraz etmeden kayıtlarına intikal ettirdiği görülmüştür. ” şeklinde tespit ve değerlendirmelere yer verildiği anlaşılmıştır.
Sonuç olarak, — tarihli ve itirazlar sonrası eksikliklerin giderildiği —– tarihli bilirkişi raporları nazara alınarak davacı şirketin davalıdan faturalardan kaynaklı bakiye —- alacaklı olduğu, davalının takip tarihinden önce— ihtarname çekildiği, ihtarnamenin tebliğ mazbatasına göre —- tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname ile davalı ——- tarihinde davalının ile temerrüde düşürüldüğü, bilirkişi tarafından bu tarih esas alınarak temerrüd faizi hesapladığı, hesaplanan faiz ile takipte talep edilen faiz miktarının birbiri ile uyuştuğu, anlaşılmakla bu yönde hesaplama yapan bilirkişi raporları esas alınarak hüküm kurulmuştur.
Birleşen Dava Bakımından;
Birleşen dosya kapsamında yapılan incelemede davacı yanın davalılar ——- üzerinden takip başlattığı, —–tarafından aynı dilekçe ile davalı ——— kaydedilen itirazın iptali davasını açtığı, —-esas dosyasının mahkemezin——-esas sayılı dosyası ile birleştirildiği yargılamanın birlikte yürütüldüğü, davacının —-üzerinden takibe konu ettiği alacağının yerinde olup olmadığının irdelenmesi amacıyla dosyanın bilirkişi — edildiği, bilirkişi tarafından oluşturulan raporun bir çok hususta eksiklik tespit edildiği, birleşen dava dosyasının hiç incelenmediğinin fark edildiği, denetime uygun olmayan ve hükme esas alınamayacak vasıf ve mahiyetteki bilirkişi raporu hazırlanması nedeniyle bilirkişi değişikliği yapılarak yeniden rapor tanzim yoluna gidildiği, bilirkişi — tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda konuyla ilgili olarak birleşen dava bakımından; ” bu durumda hakediş formlarına uygun olarak düzenlenen faturaların yer aldığı, usulüne uygun olarak tutulan davacı ticari defterlerine değer verilmesi gerektiği, bu nedenle birleşen davaya konu —- tarihli takip dosyası ile iş ortaklığından istenebilir tutarın —olacağı anlaşılmıştır. ” şeklinde tespit ve değerlendirmelere yer verildiği anlaşılmıştır.
Sonuç olarak, —- hazırladığı —- tarihli ve itirazlar sonrası eksikliklerin giderildiği —– tarihli bilirkişi raporları nazara alınarak davacı şirketin davalılardan faturalardan kaynaklı bakiye —- yevmiye sayılı ihtarname çekildiği, ihtarnamenin tebliğ —— tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname ile davalı yana 7 gün süre tanındığı, buna göre 23/08/2018 tarihinde davalının ile temerrüde düşürüldüğü, bilirkişi tarafından bu tarih esas alınarak temerrüd faizi hesapladığı, hesaplanan faiz ile takipte talep edilen faiz miktarının birbiri ile uyuştuğu, anlaşılmakla bu yönde hesaplama yapan bilirkişi raporları esas alınarak hüküm kurulmuştur.
Alacağın likit olması konusunu ——— kararında; ”Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir.” şeklinde açıklamıştır. Bir alacağın likit olup olmadığı hususu değerlendirilirken her uyuşmazlık kendi koşullarında değerlendirilecek, alacağın miktarının belli ve sabit ya da borçlu tarafından bilinebilir olduğu durumlarda söz konusu alacağın likit olduğu kabul edilecektir.
—- göre fatura alacakları likit niteliktedir.——– Numaralı kararına göre; “Uyuşmazlık, davacının davalıya faturayla sattığı mal bedelinden kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, borcun miktarı belirlenebilir (likit, hesap edilebilir) olduğundan, dava dilekçesinde icra inkar tazminatı isteyen davacı yararına İİK.nun 67/2 nci maddesi uyarınca tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile bu istemin reddi doğru görülmemiştir.” denilerek fatura alacağının likit niteliği belirtilmiştir. Somut olayımızda davacının talep ettiği alacağın faturaya bağlı alacak olması nedeniyle kabul edilen asıl alacağın yüzde 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.A)1-(—Asıl Davanın KABULÜNE; davalı ——- sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin DEVAMINA,
2-Davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından kabul edilen asıl alacak olan —- üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
B)1- —- Birleşen Davanın KABULÜNE; davalılar—— dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin DEVAMINA,
2-Davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından kabul edilen asıl alacak olan 73.851,77 TL üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
ASIL DAVA BAKIMINDAN;
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 7.482,91 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 1.323,01 TL harçtan mahsubu ile bakiye 6.159,9‬0 TL karar ve ilam harcının davalı——-irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan—— vekalet ücretinin davalı—– tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan — başvuru harcı,—– peşin harç toplamı—-olmak üzere toplam —- tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
BİRLEŞEN DAVA BAKIMINDAN;
8-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 5.147,23 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan—- mahsubu ile bakiye ——- karar ve ilam harcının davalılar —- tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —- vekalet ücretinin davalılar—- ile davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 910,05 TL peşin harç toplamı —- (Tebligat Masrafı ve Dosyadaki Diğer Masraflar) olmak üzere toplam ——– tahsili ile davacıya verilmesine,
11-Taraflarca dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Dair, Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı