Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1026 E. 2020/857 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1026 Esas
KARAR NO : 2020/857
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkil banka ile borçlu ———-müteselsil kefili —————- tarihinde imzalanan genel kredi sözleşmesi ile müvekkil banka tarafından borçlular lehine ticari kredi kullandırıldığını, borçluların kredi borçlarını ödemede temerrüde düşmeleri üzerine müvekkil banka tarafından ——– ilgili maddeleri uyarınca kredi borcunun müvekkil bankaya ödenmesi hususunun ihtar edildiğini, borçluların çekilen ihtarnameye rağmen herhangi bir ödemede bulunmaması üzerine taraflarınca ————-sayılı dosyası ile icra takibinin başlandığını, davalı müteselsil kefil ——– tarihinde ödeme emrini tebliğ alıp, —– tarihinde başlatılan icra takibindeki borca ve ferilerine kefilin vekili tarafından———tarihinde haksız olarak itirazda bulunduğunu, davalı açısından takibin durduğunu, bu nedenlerle icra takibinin iptaline ve takibin devamına, davalı borçlunun asgari %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine , yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa aidiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın açılabilmesi için itiraz evrakının tebliğinden itibaren 1 yıllık süresinin bulunduğunu, hak düşürücü sürenin geçtiğini, zamanaşımı defi ve yetki itirazlarını ileri sürdüklerini, eski sözleşmede imzası bulunan kefilin kendisi tarafından imzalanmayan yeni sözleşmeye istinaden kullandırılan krediden sorumlu tutulamayacağını, müvekkilinin yeni imzalanan sözleşmeye kefil olmadığını, kaldı ki kefalet için müvekkilinin, eşinin rızasının dahi alınmadığını, bu nedenlerle davanın yetkisizlik nedeniyle öncelikli reddine, davanın usulden reddinin olmaması halinde 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davaya alacak davası olarak devam edilmesine, müvekkilinin sonradan imzalanan genel kredi sözleşmesinde kefil olmaması nedeniyle müvekkilinin borcundan kurtulmuş olduğu gerekçesiyle davanın esastan reddine, davanın bu nedenle esastan reddedilmemesi halinde müvekkilinin dışında kalan kefil ——– bu davaya taraf olmamasından ve de müvekkil ile ——— anda ihtar gönderilmiş olmasından dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilerek diğer kefil ——-düşen tutarın toplam tutardan düşülmesine, bakiye tutara ise temerrüt faizi işletilmemesine, davanın itirazın iptali davası olarak görülmesi durumunda reddedilen kısım üzerinden davacı banka aleyhine en az %20 tutarında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı banka üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
——- sayılı takip dosyası, —– tarihli bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı.
Bankacı Bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli bilirkişi raporunda özetle;Davalı kefilin kefalet imzasının bulunduğu —- tarihli sözleşmeden sonra kredi kartı başvurusu yapıldığı ve sözleşme ekindeki listedeki ———- tarihli davalının kefalet imzasının bulunmadığı sözleşmeleden sonra yani —–tarihinde ———- kefilin imzasının bulunduğu sözleşmeye dayalı olarak verilen kredi kartından dolayı davalı kefilin takibe konu ——sorumlu olup olmadığı, Yine davalı kefilin imzasının bulunmadığı —- tarihli sözleşmeden sonra — tarihinde kullandırılan , takibe konu —– dolayı davalı kefilin sorumlu olup olmadığı,yukarıdaki yargıtay kararları doğrultusunda sayın mahkemenizin takdirlerindedir. Davacı bankanın yapılan hesaplamalar sonucunda bulunan borç tutarının davalı kefilin kefalet limiti kapsamında kaldığı,davadışı asıl borçlu ve kefilin temerriid tarihlerinin aym olduğu,bu nedenle davacı bankanın davalı kefilden TAHSİLDE TEKERRÜR OLMAMAK KAYDI İLE takip tarihi itibarı ile,—- alacaklı olduğunun hesaplandığı, borç tamamen ödeninceye kadar —– asıl alacak üzerinden —– oranında temerrüt faizi istenebileceği, sayın mahkemenizce davalı kefilin imzasının bulunmadığı ———– tarihli sözleşmeden sonra —- tarihinde kullandırılan, takibe konu —-dolayı davalı sorumlu olmadığına karar verilmesi halinde ise davacı bankanın davalı kefilden takip tarihi itibarı ile —– alacaklı olduğunun hesaplandığı, borç tamamen öndeninceye kadar —asıl alacak üzerinden —– oranında temerrüt faizi istenebileceği beyan edilmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, davalı tarafından ———– sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali talebine ilişkindir.
————– takip dosyası celp edilmiş, yapılan incelenmesinde alacaklı banka tarafından davalı borçlulara karşı ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca ve ferilerine itiraz ettiği görülmüştür.
———– dosyası, ——– tabloları, hesap hareketleri, ihtarname ve tebliğ şerhleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka ile davalı borçlu şirket arasında —- tarihli kefilinin davalı olarak yer aldığı kredi sözleşmesi ile —— tarihinde kefilinin dava dışı —–olarak yer aldığı —– imzalandığı, her ne kadar davacı banka tarafından dava konusu borcun yukarıda yer verilen tüm kredi sözleşmelerinden kaynaklandığı iddia edilmiş ise de; davacı tarafça davalının kefil olarak imzasının bulunmadığı sözleşmeden kaynaklı sorumluluğunun bulunduğuna dair dosyaya somut bir delil sunamadığı ————–anlaşılmakla; yalnızca kefilin altında imzası bulunan sözleşme kapsamında yapılan değerlendirmede, davacı ile dava dışı şirket arasında ticari ilişki doğduğu, —– sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladığı, TBK Madde 583. Ve 584. hükmü kapsamında kefaletin geçerliliği noktasında yapılan değerlendirmede yasaya uygun olarak kefilin sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda bu sıfatla/bu anlama gelen ibarenin yazılı olduğu ve kefillerin kendi el yazısı ile imzalanan sözleşme şartlarında tarafların mutabık kaldıklarını bildirdiği, davalının sözleşmenin imzalandığı tarihte şirket yöneticisi olduğu, ———– yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesabın kat edildiği, ihtarnamenin davalı kefile —— tarihinde tebliğ edildiği, yapılan bilirkişi incelemesinde takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalıdan faizler ve fer’ileri dahil olmak üzere toplam alacak tutarının —- olduğu, davacının takipte kötü niyetli olduğunun davalı tarafça ispatlanamadığı ——————– anlaşılmakla; davanın kısmen kabulüne, şartları oluştuğu için davalı aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesine ilişkin talebinin kabulüne, ispatlanamayan kötü niyet iddiasına ilişkin tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalı tarafından ——– icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın —- asıl alacak, —işlemiş faiz, —- olmak üzere toplam —– yönünden iptaline, takibin bu şekilde devamına, fazlaya dair istemin REDDİNE,
-Borç tamamen ödeninceye kadar 389,76 TL asıl alacak üzerinden %28,08 oranında temerrüt faizi ve faize %5 gider vergisi oranı UYGULANMASINA,
-Davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından asıl alacak olan 722,57 TL üzerinden % 20 oranında olmak üzere 144,51 TL icra inkar tazminatının davalılardan tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 54,40 TL olmakla başta alınan 80,02 TL peşin harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 25,62 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TLbaşvuru harcı, 54,40 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 900,00 TL bilirkişi ücreti, 71,70 TL posta gideri olmak üzere toplam 971,70 TL yargılama giderinden kabul/red oranına göre 105,98 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı taraf yargılamada kendisini vekil marifetiyle temsil ettirmiş olmakla AAÜT gereği kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 722,57 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
6-Davalı taraf yargılamada kendisini vekil marifetiyle temsil ettirmiş olmakla AAÜT gereği 4080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ÖDENMESİNE
7-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde HMK 333. maddesi gereği artan gider avansının yatırana İADESİNE,
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/12/2020