Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1018 E. 2021/341 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1018 Esas
KARAR NO : 2021/341

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 15/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı ——-davacı müvekkili ——- göre müvekkili şirket sözleşmeye———- yapılması, —– işini süresinde yaparak teslim etmiş ve teslim neticesinde ————— tarihli sözleşmeye göre bütün—— asıl alacak ve ——–tarihli fatura bakiye alacağı üzerinden Ankara ——- Esas sayılı takibi ile ——– tarihinde icra takibi başlattığını, iş bu takipte gönderilen ödeme emrine davalı borçlu şirket tarafından yetkiye ve borca itirazı nedeniyle 27.04.2017 tarihinde durdurulduğunu, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı yan ile müvekkilİ —– adresindeki binanın ——————— yapılması, ———- üzerine—– ————–açılması,——- geçerli olmak üzere yapılması ——— müvekkili şirket tarafından davacı ———–olduğunu,——— devam ettiğini, yapılan işlerin taraflarca yapılan sözleşmeye uygun şekilde yapılmadığını, sözleşmede belirtilen sürede edimlerini yerine getirmediğini ve ayıplı olarak yerine getirildiği hususunda —— gösterilmek —— görüşmeler ile———fatura tanzim edilerek müvekkili şirkete gönderildiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava bakiye fatura alacağına dayalı başlatılan İstanbul —–.İcra Müdürlüğünün—— Sayılı ilamsız takip dosyasına yapılan itirazın iptali davasıdır.Ödeme emrinin ——- tarihinde ödeme emrine itiraz dilekçesi sunarak takibi durdurduğu görülmüştür.
—— tarihli ara karar ile ——– Asliye Hukuk Mahkemesi’ne —– dosyanın ——- tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 20/01/2021 tarihli bilirkişi raporu talimat mahkemesince iade edilmiştir.
20/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Keşif günü yapılan incelemeye göre sözleşme —– görülmüş ———herhangi ——olmaması, kesin hesaptaki—— haricindeki diğer miktarların—— olduğunun tespit edilmesi,——sözleşme konusu işler ile birlikte —— olduğu ancak; söz konusu işlerin 04.01.2017 tarihli teslim tutanağına —- olup olmadığının tespit edilememesi, sözleşmeye göre yapılan uygulamanın — kabul edileceğinin ya da edilmeyeceğinin sözleşmede belirtilmemesi, keşif günü itibariyle dava konusu çatının görünen mevcut hali de dikkate alındığında; sözleşme konusu işlerin kabul edilebilir nitelikte olduğu ancak; —– açından bütünlüğün sonradan yapılan müdahalelerle olumsuz etkilenmesine istinaden toplam bedel üzerinden———– yapılmasının hakkaniyete uygun olacağı kanaatine varılmıştır. Sonuç olarak davacı tarafın yaptığı işlerin ——- sözleşmeye uygun olduğu ve bedelinin de genel toplamda —–sonuç ve kanaatine varılmıştır.şeklinde tespitlerde bulunarak raporu teslim etmiş oldukları görülmüştür.
Taraflar arasında akdedilen sözleşme ——– sözleşmesi kapsam itibariyle eser sözleşmesidir.—— sözleşmesi, Türk Borçlar Kanunu 470. ve 486. maddeleri arasında düzenlenip md.470’de, yüklenicinin——- getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlanmıştır. Sözleşmenin her iki tarafının da bu borçları üstlenmesi sebebiyle —bir sözleşmedir. Sözleşmenin meydana gelmesi için tarafların, yüklenicinin meydana getirmeyi üstlendiği eser ve bunun karşılığında ödenecek bedel hususunda anlaşması gereklidir. Taraflar arsında —– olduğu konusunda çekişme bulunmamaktadır.Taraflar arasında —— tutanağı düzenlenmiştir.—– nitelikte bilirkişi raporu ile birlikte sözleşme kapsamında yapılan yüzeyde yama,sonradan müdahele emareleri tespit edilmiştir.Uygulama yapılan alanın büyüklüğü göz önüne alındığında —- bütünlüğün yapılan işin %10 —- kesintisine tabi olacağı tespit edilmiş ve mahkememizce de bu tespite itibar edilmiştir.Yapılan — dahil miktarın 1.271,61 TL olacağı,kesinti yapılan miktarın ödenmeyen kısımdan mahsup edilmesi neticesinde davacı alacağının 5.408,05 TL olacağı kanaatine varılmıştır.Dosya kapsamına sunulan ihtarnamelerin temerrüde yönelik olmadığı ,taraflar arasında fatura iadesine ilişkin olduğu,borcun ödenmesi ihtarını içermediği görülmekle temerrüdün takip tarihi ile birlikte oluştuğu kanaatine varılmıştır.Alacağın nitelik itibariyle belirli olmadığı,yapılacak birtakım kesintiler neticesinde belirlenebilir olacağı gözetilerek icra-inkar tazminatına hükmedilmemiştir.
Yukarıda beliritlen gerekçeler ışığında davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile;
1-İstanbul —. İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 5.408,05 TL asıl alacak üzerinden iptaline, takibin kabul edilen asıl alacak miktarı olan 5.408,05 TL’ye takip talebinde belirtilen faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak belirli olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 5.408,05 TL lik kısım yönünden alınması gereken 369,42 TL harçtan peşin alınan 114,08 TL harcın mahsubu ile bakiye 255,34 TL karar harcının davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
4-Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 114,08 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan —- göre alınması gereken 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan —- 13/2’ye göre alınması gereken 1.271,61 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 800,00 TL bilirkişi ücreti ve 1.355,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.155,00 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 1.744,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair;6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.