Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2023/66 E. 2023/153 K. 01.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/66
KARAR NO : 2023/153

DAVA : Fikir Ve Sanat Eseri (Tecavüzün Tesbiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 23/03/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davasının yapılan açık yargılama sonucunda;

İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketinin, internet üzerinden gerçekleştirilmesi planlanan elektronik satışların “e-satış platformu” yazılımını kurduğunu ve müşterilerine bu platformun altyapısını oluşturan sistemlerin fiziksel ve yazılımsal güvenliğini ve devamlılığını sağlamak üzere yazılım desteği verdiğini, internet üzerinden erişilerek kullanılan e-satış platformunun, bir müşteri ile elektronik satışa katılan bir katılımcının elektronik ortamda teklif toplamasını, satış gerçekleştirmelerini ve iletişimlerini sağladığını, müvekkili Şirket’e ait e-satış platformuna “—–” web sitesi üzerinden erişildiğini, müvekkili Şirket ile —— arasında 06/07/2018 tarihinde akdedilen gayrimenkul E-satış Yazılımı Kullanım Sözleşmesi (“Sözleşme”) ile müvekkili Şirket’in, müşterisi ——- tarafından pazarlanmakta olan gayrimenkullerin e-satış platformunu oluşturmayı üstlendiğini, buna uygun olarak —–, müşterisinin gayrimenkullerinin satışını gerçekleştirmek üzere bir adet “Gayrimenkul Satış Platformu” oluşturduğunu ve sözleşmeye uygun olarak yazılım ve teknik servis hizmeti verdiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 05/07/2021 tarihinde sonlanmış ise de, eski müşteri —– —–” web adresi üzerinden müvekkili Şirket’in e-satış platformu yazılımını/tasarımını kopyalamak suretiyle bir platform oluşturarak işlemlerine devam ettiğinin tespit edildiğini, müvekkili Şirket’e ait aynı tasarım ve yazılım ile yayınlanan işbu interet sitesindeki e-satış platformunun dizgisi, kurgusu ve kaynak kodunun da müvekkili Şirket’ten kopyalandığını, davalı şirketin müvekkili Şirket’in sahip olduğu yazılım programının formüllerini ve kalıplarını oluşturan kaynak kodlarını müvekkili Şirket’in izni ve rızası olmaksızın kopyalayarak başka bir yazılım programı oluşturduğunu ve bu kopyayla oluşturulan e-satış platformu üzerinden aktif işlemler yapmaya devam ettiğini, davalının “——” adlı internet sitesinin “—–” üzerinden kurduğu e-satış platformu yazılımının kaynak kodu ile müvekkiline ait —- e-satış platformunun yazılımının kaynak kodunun yazılım (—-) uzmanı bir bilgisayar mühendisi eliyle ayrı ayrı taşınabilir diske kaydedilerek akabinde karşılaştırılmasına ve tasarımın kopyalanıp kopyalanmadığına, ortada intihalin olup olmadığına, kaynak kodlarının benzerliğinin, programın mantığını, fonksiyonunu ve işleyişini kapsayıp kapsamadığına ilişkin teknik bir inceleme yapılmasına ve bu doğrultuda tecavüzün tespitine, HMK’nın 389 vd. maddeleri uyarınca dava sonuçlanıncaya kadar haksız ve hukuka aykırı tecavüzün ihtiyati tedbir yolu ile durdurularak web sitesine erişimin engellenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVAYA CEVAP /Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin —- 1944 yılından bugüne üretim yapan çok tanınmış —- markasının sahibi olan ürünleri ve markaları ile kalitenin ve güvenin sembolü haline gelmiş Türkiye’nin önde gelen bir şirketler topluluğu olduğunu, ayrıca çalışan sayısı yaklaşık 50.000’e ulaşmış, ticaret sicillerine kayıtlı şirket sayısı 150’yi aştığını, TÜRKPATENT nezdinde sayıları 5000’e yaklaşmış pek çok markanın ve 130’dan fazla tasarımın sahibi konumunda olduğunu, bünyesinde pek çok tanınmış markayı barındıran müvekkili şirketin, yurt içindeki tanınmışlığının yanı sıra, yurt dışında da dünyanın dört bir tarafında yüzü aşkın ülkede binlerce tescilli markaya sahip olduğunu, ürünlerinin kalitesi ve çeşitliliği, pazar payı, yazılı ve görsel medyadaki yoğun reklam faaliyetleri sonucu,—– ürünleri kalitenin de sembolü haline geldiğini, bisküviden çikolataya, margarinden içeceğe kadar faaliyet gösterdiği alanlardaki modern fabrikaları; en yenilikçi teknolojilerle, sofistike ve farklılık yaratan ürünleri en taze, en leziz ve en ucuz şekilde üretme kabiliyetine sahip olan müvekkili şirket, gıda üretim tesislerinin üretim gücüyle sadece Türkiye’de değil, uluslararası çaptaki endüstriyel büyüklük sıralamalarında en önlerde yerini aldığını, müvekkilinin ana iştigal konusu yazılım geliştirme, yazılım üretme, web sitesi tasarlama olmadığı gibi gayrimenkul satışı da ana iştigal konusunda yer almadığını, müvekkili şirket, bünyesinde 150’ye yakın şirketi barındıran bir kuruluş olup her bir tüzel kişiliğin kendi sorumlulukları ve süreçleri mevcut olduğunu, davacının dava dilekçesinde bahsettiği sözleşmenin tarafı —– (yeni unvanı ile —-) olup, davacıdan bu hizmeti —–aldığını, davacı ile —–arasındaki bu sözleşme ilişkisi 05.07.2021 tarihinde sona ermiştir. Burada belirtmek isteriz ki, sözleşmenin tarafı ilk olarak —— olarak gösterilmiş, devamında bu sözleşme imzalanmamış ve sözleşmenin tarafının işin muhatabı olan şirket olan—–olacağı ifade edilmiş olduğunu, Süre uzatım protokolleri de —–ile davacı arasında akdedildiğini, —–internet sitesi ise yine dava dışı olan—– tarafından yapılan bir web sitesi olup bu web sitesi 01.08.2021 tarihinden itibaren aktif olarak kullanılmaya başlandığını, müvekkili Şirket —— davacı ile geçerli bir sözleşme ilişkisi içerisine girmediğini, sözleşmenin tarafı müvekkili şirket iştiraklerinden—-. (yeni unvanı ile —–) olup Müvekkili —– davacı ile sözleşme ilişkisi içerisine girmediğini beyanla, davaya konu web siteleri ihale yoluyla gayrimenkullerin satışına ilişkin olup her iki sitede teknik zorunluluk gereği benzerlikler mevcut olduğunu ancak benzerlikler bunun ötesine geçmediğini, davacının sitesinin kurgusu tamamen farklı ve bu kurgusal farklılıklar dahi tarafların kaynak kodlarının birbirinden tamamen farklı olduğunu açıkça ispat etmekte olup, davaya konu tasarımın herhangi bir eser niteliğini haiz olmaması, taraflara ait web sitelerinin tasarım, kurgu ve dizinlerinin birbirinden tamamen farklı olması; bu farklılıkların ve genel işleyişteki ayrışmaların dahi tek başına kaynak kodların farklı olduğunun ispatı niteliğinde olduğunun dikkate alınarak davanın esastan reddine, vekalet ücreti ve dava masraflarının karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE/ Dava, davacıya ait ——” üzerinde kurduğu e satış platformunda yazılım kodunun davalı tarafından kullanıldığına dair tespit davasıdır. Davacı vekili 24/07/2023 tarihli feragat dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiş, dosyada mevcut —–Noterliği’nin 14/02/2020 tarih ve —– yevmiye numaralı vekaletnamesinde feragat yetkisinin mevcut olduğu tespit edilmiş olup, HMK’nun 311. maddesi uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğuracağından, davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
Harçlar Kanununun 22. maddesi gereğince alınması gereken (269,85 TL harcın, dava ön inceleme aşamasında feragatle sona erdiğinden 1/3’ü olan) 89,95‬ TL harcın peşin alınan 179,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 89,95‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve isteği halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,Davalı tarafça yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine, Dair; tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık yasal süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.