Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2023/116 E. 2023/264 K. 06.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/116
KARAR NO : 2023/264

DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 30/05/2023
KARAR TARİHİ : 06/12/2023

Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinin yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı şirketin Türkiye başta olmak üzere, civar coğrafyalarda 450’ye yaklaşan tek marka satış noktalarıyla hazır giyim zincir mağazacılığı alanında ülkemizin en önde gelen şirketlerinden —— bünyesinde 2006 yılından beri faaliyet göstermekte olduğunu, global markaları çeşitli coğrafyalarda ve farklı ürün gruplarında sektörünün en iyi temsilcileri ile bir araya getiren bir lisanslama şirketi olduğunu, davacının faaliyet alanının başta hazır giyim moda sektörü olmakla beraber, mobilya, ev tekstillerinden sofra malzemelerine kadar genişleyen çeşitli sektörleri kapsadığı, davacının hak sahibi olduğu markalardan birinin de dünya çapında üne sahip olan —– markası olduğunu, davacı adına Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde—–markaları başta olmak üzere—–markalarının tescilli olduğunu, davacı adına tescilli markaların tüketiciler nezdindeki çekim gücü ve güvenilir marka algısı nedeniyle kötü niyetli kişilerce davacının marka haklarına tecavüz teşkil eden taklit nitelikteki ürünlerin üretildiğini ve/veya satışa sunulduğunu, davalıya ait işletmede davacının marka haklarına tecavüz teşkil eden taklit nitelikteki ürünlerin satışa sunulduğunu, 6769 sayılı SMK’nun 29. maddesi uyarınca davalı tarafın eyleminin davacının marka haklarına tecavüz fiilini oluşturduğu, davacı adına tescilli markaların üretim ve lisans verme yetkisi münhasıran davacıda olduğu halde, davacı adına tescilli markaları üzerinde izinsiz ve hukuka aykırı şekilde üzerinde barındıran ürünlerin satılmasının 6769 sayılı SMK’nın 29. maddesi uyarınca marka hakkına tecavüz fiilini oluşturduğunu, davalı tarafın davacının marka haklarına tecavüz teşkil eden ürünleri satışa sunduğunu, davalı tarafa ait işletmeden satın alınan ve dava dilekçesi ekinde sunulan bir adet ürün dışında, davacının marka haklarını ihlal eden çok sayıda ürünün davalıya ait işletmede satışa sunulduğunu beyan ederek; tespiti talep edilen delillerin değiştirilmesi ve/veya yok edilmesi ihtimali bulunduğundan, aleyhine delil tespiti istenen davalıya tebligat gönderilmeksizin davalıya ait işletmede hukukçu marka vekili unvanına sahip bilirkişi eşliğinde keşif yapılmasını ve delillerin tespiti ve davanın kabulü ile davalıya ait “ —-” adresinde yer alan—– ticaret unvanlı ve tabelalı işletmede bilirkişi eşliğinde keşif yapılmasını, davacının marka haklarına tecavüz teşkil eden satışa sunulan ve/veya ticari amaçla elde bulundurulan taklit nitelikteki ürünlerin muhafaza altına alınmasını, davalının eylemlerinin 6769 sayılı SMK’nın, 29 ve 149/1-a hükümleri uyarınca davacının marka haklarına tecavüz teşkil ettiğinin tespiti, 6769 sayılı SMK’nın 149/1-c hükmü uyarınca davacının marka haklarına yönelik ihlalin durdurulması, 6769 sayılı SMK’nın 149/1-d hükmü uyarınca marka haklarına tecavüz teşkil eden taklit nitelikteki ürünlere el konulması talep edilmiştir.

DAVAYA CEVAP: Davalı taraf cevap dilekçesini sunmamıştır.

TARAFLAR ARASINDAKİ UYUŞMAZLIK:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı adına tescilli —–markalı ürünleri davalı tarafça iş yerinde satılmak sureti ile marka hakkına tecavüz olupturup oluşturmadığı, noktasında toplandığı anlaşılmıştır.

UYUŞMAZLIK HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER:
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.Mahkememizce ihtiyati tedbirin değerlendirilmesi yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, marka uzmanı —– raporunda; davacı şirket adına—– ibareli —–tescil numaralı —-markasının —– tescil numaralı —— markasının —— tescil numaralı —–markasının —— tescil numaralı ——markasının —– tescil numaralı “—–markasının —- tescil numaralı —–markasının —tescil numaralı—– markasının——tescil numaralı —–markasının —— tescil numaralı “—–markasının —- tescil numaralı—– markasının—-tescil numaralı “—–markasının —– tescil numaralı—– markasının—- tescil numaralı—–markasının —- tescil numaralı—–” markasının —-tescil numaralı “—–markasının —- tescil numaralı —– markasının—-tescil numaralı “——markasının 8 / 24 / 25. sınıfta tescilli olduğu, 12/06/2023 tarihinde mahkemenin tensipleri uyarınca,—–” adresindeki tespit mahalline gidildiğinde davacı taraf adına tescilli —– ibareli markaları taşıyan ürünlerin davalı tarafa ait işyerinde mevcut olduğunun görüldüğü, pantolon cinsinden 4 adet, iç çamaşırı cinsinden 1 adet ürünün tespit edildiği, ürünlerin 25. sınıfta yer aldığı, davalı tarafça vergi levhası ibraz edilmediği, davacı tarafça dosya ekinde sunulan ürünün 25. sınıfta yer alan giyim eşyası olduğu (pantolon),—–, … isimli gerçek kişiye ait işletmeden 22/0572023 tarihinde 465,00 TL mukabilinde tekstil ürünü satın alındığı satış fişinde yer alan adres ve işletme bilgilerinin tespit mahalli ile uyumlu olduğu, davalı tarafın işyerinde bulunan ürünlerde davacı tarafa ait 25. sınıfta tescilli ——-markalarının birebir kullanılmak suretiyle haklarının ihlal edildiğini bildirmiştir.
Dosyaya Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; —– tescil numaralı ŞEKİL markasının 16, 18, 20, 24, 25 ve 27. Sınıflarda, —– tescil numaralı “—-” markasının 18, 24 ve 25. Sınıflarda, —-numaralı “—–” markasının 18, 24 ve 25. Sınıflarda, —- numaralı —–markasının 18, 24 ve 25. sınıflarda, —–numaralı —- markasının 18, 24 ve 25. sınıflarda, —–numaralı —– markasının 01, 02, 03, 04, 05, 06, 07, 08, 09, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 17, 18, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 36, 37, 40, 42, 43 ve 44. sınıflarda,—- numaralı —-+Şekil” markasının 16, 18, 20, 24, 25 ve 27. Sınıflarda, —-numaralı “—–markasının 18, 25 ve 27. sınıflarda, “koruyucu amaçlı olanlar hariç ayak giysiler ve çoraplar” emtiası da dahil olmak üzere tescilli oldukları tespit edilmiştir.
Davacının —–Ticaret Sicil Müdürlüğünde davacı şirketin 19/10/2006 tarihinde tescil edildiği anlaşılmıştır.Mahkememizce davalıya ait vergi kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde davalının 16.09.2022 tarihinde —– —- adresinde—-Belirli bir mala tahsis edilmemiş mağazalarda yapılan diğer perakende ticaret giyim ( Giyim Eşyaları, Mobilya, Bilgisayar, Hırdavat, Kozmetik, Mücevher, Oyuncak Vb. Reyonları Olan Mağazalar ( Gıda, İçecek ve Tütüm Ağırlıklı Olmayanlar)) faaliyet koduyla mükellefiyet tesis edilmiş olup mükellefiyetinin devam ettiği bildirilmiştir.

UYUŞMAZLIK HAKKINDAKİ YASAL DÜZENLEME:
5769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 29. Maddesinin (a) bendine göre, marka sahibinin izni olmaksızın markayı 7/2 maddede belirtilen biçimlerde kullanmak marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmiştir.
İlgili Kanunun 7 inci maddesi uyarınca; Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır:
Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması. Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya
hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan
herhangi bir işaretin kullanılması.Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt
edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması.Görüldüğü üzere bu madde uyarınca mutlak hak niteliğini taşıyan markanın, marka sahibinin izni olmaksızın bir
başkası tarafından kullanılması yasaklanmış bulunmaktadır. Markanın sahibinden başkası tarafından aynen veya taklit, tağyir, iltibas suretiyle kullanılıp kullanılmadığının saptanmasında her şeyden önce markanın şekil
ve anlam itibariyle taşıdığı baskın unsur göz önünde tutulmalıdır. Bu baskın unsurun aynen veya değiştirilerek başkası tarafından kullanılması, haksız olarak kullanımın tespitinde büyük önem taşır. Bir marka ana özellikleri
itibariyle başkası tarafından bir hakka dayanmadan kullanıldığında tecavüz unsuru gerçekleşmiş olur (—–). Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 29 uncu maddesi uyarınca; Aşağıdaki fiiller marka hakkına tecavüz sayılır.
Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmak. Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek. Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği
hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal
işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak.

GEREKÇE:
Dava; Marka hakkına tecavüzden kaynaklı tespit ve men davasıdır.
Dava konusu Somut olayımızda davacı karşı tarafın işyerinde haksız olarak —–markasının kullanıldığını ve bu kullanımların müvekkilinin marka haklarını ihlal ettiğini iddia etmektedir. Tarafımızca adı geçen iddiaların
tespiti amacıyla mahkemenin vermiş olduğu görev kapsamında davalı tarafın işyerinde gerekli incelemeler yapılmıştır. Somut olayımızda işyerinde yapılan inceleme esnasında davalı tarafa ait işyerinde mevcut olduğunun görüldüğü, 4 adet pantolon, 1 adet iç çamaşırı olmak üzere 5 adet ürünün tespit edilmiştir. Davacı adına tescilli marka görseli ile davalı işyerinde bulunan forma üzerinde yer alan marka görselleri
incelediğinde aralarında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğu ve tüketicilerin davacıya ait orijinal ürünü aldıklarını düşünme ihtimallerinin yüksek olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
Sonuç olarak;
Bu tespitlerden sonra davacı tarafın—–” esas unsurlu markasının TPMK’nun —- tescil numaralı ŞEKİL markasının 16, 18, 20, 24, 25 ve 27. Sınıflarda, —– tescil numaralı —–” markasının 18, 24 ve 25. Sınıflarda, —- numaralı —-” markasının 18, 24 ve 25. Sınıflarda,—- numaralı—– markasının 18, 24 ve 25. sınıflarda, —-numaralı —– markasının 18, 24 ve 25. sınıflarda, —–numaralı —- markasının 01, 02, 03, 04, 05, 06, 07, 08, 09, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 17, 18, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 36, 37, 40, 42, 43 ve 44. sınıflarda,—-numaralı “—–Şekil” markasının 16, 18, 20, 24, 25 ve 27. Sınıflarda, —– numaralı —— markasının 18, 25 ve 27. sınıflarda tanınmış marka olarak kabul edildiği, davalının fiili markasal kullanımlarında “——” kelimesinin ayakkabı olarak kullanıldığının alınan rapor ile sabit olduğu, söz konusu kullanımlar yönünden sınıfsal benzerliğin mevcut olduğu ve bu emtialar bakımından özel bir bilgi ve dikkat seviyesi olmayan ortalama tüketici nezdinde de tanınmış olan davacı markası ile karıştırma riskinin gerçekleştiği, marka tecavüzünün yasal koşullarının oluştuğu kanaatine varılmış ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KABULÜ ile,
Davalının iş yerinde davacı adına tescilli, —–marka ve logolarını taşıyan ürünlerin satışını yapmasının davacının marka haklarına TECAVÜZ TEŞKİL ETTİĞİNİN TESPİTİNE,Davalının davacının marka haklarına tecavüz teşkil eden eylemlerinin DURDURULMASINA,Davacının marka haklarına tecavüz teşkil eden davalıya ait ürünlerin MUHAFAZA ALTINA ALINMALARINA,
Alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95‬ TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,Davacı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 25.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,Davacı tarafından yapılan 179,90 TL peşin harç, 179,90 TL başvurma harcı, 239,75‬ TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.599,55‬ TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.