Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/89 Esas
KARAR NO:2022/140
DAVA:Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/04/2022
KARAR TARİHİ:03/11/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davasının yapılan açık yargılama sonucunda;İSTEM / Davacı vekili Mahkememize sundığu dava dilekçesinde; davalı adına— nezdinde tescilli —sıra tescil numaralı tasarımın hükümsüz kılınması gerektiğini, dava konusu tasarımın, — oluşturmak için — unsurları geliştirilmiş bir tek kullanımlık — sistemine ilişkin olduğunu, davacı yana ait aynı tasarıma ilişkin — yılında başvurusu yapılmış ve reddedilmiş olan faydalı model başvurusundaki aynı ürüne ilişkin faydalı model başvurusu dosyasından alınmış olduğunu, bu ürünün tek kullanımlık olduğunu, zira bina temellerinde kullanılan ve —amacı taşıyan bir bileşik ürün olup, ürünün normal olarak kullanıldığı yerde görünmeyen bir tasarım olduğunu, zira binanın temelinde kullanılan ve tümüyle–halinde işe yarayan söz konusu tasarımın normal kullanımı sırasında görünmesi imkânı bulunmadığını, normal kullanımın, tasarımın işlevini yerine getirmeye başladığı yer olduğunu, bir — normal kullanım yeri herhangi bir mekân olabilecekken, bir — normal kullanım yerinin parçanın çalışır halde monte edildiği yer olduğunu ve aynı şekilde birleşik bir ürünün parçası olan pencere kolunun normal kullanım yerinin, üzerine — birlikte işlevselliğini göstereceği yere takıldığı yer olduğunu, bu bağlamda dava konusu tasarımın tek başına bir işlevselliği bulunmadığını ve tüm diğer benzer parçalar ile birlikte bir bütünün parçası olarak, inşaat temellerine yerleştirildiğini ve üzerine dökülen — sonrasında işlevselliğini yerine getirdiğinin ortada olduğunu, bu halde bu ürünün normal kullanım yerinin -işlevselliğini yerine getirdiği yer- parçaların birleştirilmesinden sonra üzerlerine —sonraki yer olup, bu ürünün normal kullanım sırasında bu halde görülebilmesi imkânının bulunmadığını, ürünün tek kullanımlık olmasının da, kullanım yeri ve işlevselliğini gösterdiği yer ile birlikte düşünüldüğünde görünebilir bir tasarım olmadığını ispat etmeye yeterli olacağını, inşaat kolonlarında kullanılan—- ürünlerin dava konusu ürünler ile birebir örnek teşkil ettiğini, ürünlerin kalıplar içerisine yerleştirildikten sonra üzerine dökülen — tutunması için —- ve—- içerisinde kaldıkları andan itibaren söz konusu ürünlerin normal kullanım sırasında görülmesi imkanı bulunmadığını, dava konusu —- davalı firma ve diğer firmalar tarafından—zira bu ürünlerin birbirleri ile birleşik bir ürünün parçası olarak yerleştirildikten ve üzerine—döküldükten sonra normal kullanım sırasında görülemeyecek ürünler olduğunu, dava konusu tasarıma konu ürünün, inşaat sektöründe çeşitli firmalarca uzun yıllardan beri kullanılmakta olup, yenilik ve ayırt edicilik özelliğinin haiz olmadığını, bu nedenle sunulan—numaralı— incelendiği takdirde, davalı adına tescilli işbu dava konusu faydalı modelin yenilik niteliğini haiz olmadığından hükümsüz kılınması gerektiğini, dava konusu tasarımın davalı yanca kötü niyetli olarak tescil edildiğini, davalı adına —sıra numarası ile tescilli —tasarımların yenilik ve ayırt edicilik vasfını haiz olmadığı ve dava konusu tasarımın bir bütünü parçası olarak kullanıldığı yerde görünmeyen bir ürün olduğu ve böylece 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 56. maddesi uyarınca görünmeyen tasarımların tescil ile korunamayacağı ve —-sıra numaralı tasarımların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkini ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin tümünün davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini tekrarla; davalı müvekkilinin—üretimi ve satışı ile iştigal etmekte olup, bu bağlamda, özellikle, inşaatlarda —uygulamalarında kullanılan— alanında uzmanlaşmış, itibar kazanmış ve tanınmış bir firma olduğunu, — – modellerinin —nezdinde tasarım olarak tescilli olduğunu, haksız yere ve kötü niyetle açılan işbu davada hükümsüz kılınması talep edilen “—” başlıklı —sayılı tescilin —başvuru tarihli olup, iki ayrı tasarım içerdiğini, her bir tasarımın — görselinin mevcut olduğunu, müvekkilinin — yaptığı sıradan bir araştırma esnasında davacı şirkete ait —sayfalarındaki tanıtıcı ve teknik açıklamaların kelimesi kelimesine aynen kopyalanarak ve—dahi geçirilerek izinsiz kullanıldığının tespit edildiğini, — yazılıp arama yapıldığında, arama sonuçlarının listelendiği —-sitesindeki—-denilen firma fotoğrafları, adresi, çalışma saatlerinin yer aldığı —- ise — ait bilgilerin çıktığının görüldüğünü, böylece, müşteri kitlesi nezdinde— ürünlerinin birbiriyle ilişkilendirilmesi, birbirine karıştırılması, iki firma sanki birbiriyle bağlantılıymış yanılgısının doğması için —tarafından zemin hazırlandığının anlaşıldığını— karşılaştığı bu tablonun tespiti için —. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin— sayılı dosyasında — incelemesi talep ettiğini; ayrıca,— şikâyette bulunulduğunu,—yetkilileri hakkında haksız rekabet nedeniyle —Asliye Ceza Mahkemesi’nin— Esas sayılı dosyasında açtığı ceza davasının devam ettiğini, —sayılı tasarım tescil belgesindeki tasarıma — tarafından tecavüzde bulunulduğu iddiasıyla —- Esas sayılı dosyasında dava açtığını, o dosyada HMK’nun133. maddesi anlamında karşı dava ikame etmeyen —şirketinin, Mahkeme huzurundaki işbu —Esas sayılı davayı açarak — tescilli tasarımının hükümsüz kılınmasını haksız yere ve kötü niyetle talep ettiğini,—-Esas sayılı dava bakımından HMK’nun 165 kapsamında “—” yapılması muhtemel olup, —tarihli celsede,— Esas sayılı tasarım hükümsüzlük davası gözetilerek — Esas sayılı tasarım hakkına tecavüz davasındaki ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep ettiğini, —- bu talebi kısmen kabul edip ters teminat tedbirine hükmetmiş olduğunu belirterek, mahkemece görülen —- Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine; her halükârda, davanın esastan reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E /Dava, davalıya ait — tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini davasıdır. HMK’nun 166/1. maddesinde, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davaların, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden birleştirilebileceği, 166/4. maddesinde ise davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantının var sayılacağı belirtilmiştir.Davacı ve davalı vekilleri, davanın— esas sayılı davası ile birleştirilmesini talep etmeleri nedeniyle ilgili dosya istenilerek yapılan inceleme sonucunda,—- tescil numaralı tasarımından kaynaklanan haklarına tecavüz edildiği iddiasıyla dava açıldığı, davanın halen ön inceleme aşamasında olduğu tespit edilmekle, her iki dava arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu,—- sayılı davasının Mahkememizde açılan bu davadan daha önce —- tarihinde açıldığı anlaşılmakla, her iki davanın birleştirilmesine, yargılamaya—Esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
—- Esas sayılı davası ile bu dava arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu anlaşılmakla her iki davanın BİRLEŞTİRİLMESİNE,
Yargılamaya —- — Esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmasına,
Birleştirme kararının derhal — Mahkemesi’ne bildirilmesine,
Yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte karara bağlanmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda esas hükümle birlikte İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.