Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/75 E. 2023/11 K. 20.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/75 Esas
KARAR NO : 2023/11

DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 24/03/2022
KARAR TARİHİ : 20/01/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkilinin, —— markasının sahibi olduğunu, davalının, müvekkiline—– markasını —olarak kullanarak —– —- olan —– sağlanması alanında hizmet verdiğini, davalının “—- markasını müvekkilin markası ile iltibas ve iktibas oluşturacak şekilde markasal olarak kullanmasının marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini, —– duyurusunda bulunduklarını—-ilamı ile davalının mahkum olduğunu, davalının “— kullanmaya devam etmesi üzerine — suç duyurusunda bulunulduğunu,—- Karar sayılı kararı ile cezalandırılmasına karar verildiğini, davalının —- markasını müvekkilinin markası ile iltibas ve iktibas oluşturacak şekilde kullanmaya devam etmesi üzerine———sayılı dosyası üzerinden delil tespiti talep edildiğini, mahkemece marka uzmanı ve bilişim uzmanı bilirkişilerden ayrı ayrı raporlar alındığını, bilişim uzmanı bilirkişiden alınan raporda davalının—– oluşturan eylemlerinin tespit edildiğini, aynı şekilde marka uzmanı bilirkişi de iltibaslı ve iktibaslı kullanımları tespit etmiş ise de, kanaat bölümünde hatalı değerlendirmelere yer verdiğini, bu rapora itiraz ettiklerini, raporlarda ————– davalı tarafından,———— olarak kullanıldığının tespit edildiğini, davalı tarafından müvekkilne ait —-, davalıya —– geçici ——– hizmetlerinde markasal olarak kullanılmasının 6769 s. SMK gereğince marka hakkına tecavüz ve TTK’ya göre de haksız rekabet oluşturduğunu, her iki tarafın da aynı ihtiyacı giderme amacıyla 43. sınıfta yer alan, özellikle —– sağlanması hizmetlerinde faaliyet göstermekte olduklarını ve ———- hitap ettiklerini, dolayısıyla her iki markayı gören ortalama tüketicinin zihninde —– —–arasında——–bağlantı kurulacağını, bu nedenle —- nezdinde değerlendirildiğinde müvekkilin markası ile davalının kullanımı arasındaki farkın anlaşılamayacağını, birbirinin —–olarak algılanma ihtimalinin kuvvetli olduğunu, davalı ile yapılan —- görüşmelerinin anlaşamama ile sonuçlandığını belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkili şirketin haklarının sağlanabilmesi, yargılama sırasında davalının mal varlıklarını üçüncü şahıslara devir işlemlerinin önlenmesi amacıyla davalı —, —-, araçların, —– —- üzerine , teminatsız ya da uygun bir teminat karşılığında ihtiyati haciz konulmasına, sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken—– tarihinden bu yana süre gelen tecavüzleri nedeniyle davanın açıldığı tarih itibariyle zararlarını tam ve kesin olarak belirleyebilmeleri mümkün olmadığından, tahkikat sonucunda, belirlenebildiği anda arttırılmak üzere—-, zararın doğum tarihlerine göre her ay için o ayın sonunda başlayarak tahakkuk edecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine——-manevi tazminatın tecavüzün başladığı tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, haksız rekabetin ve marka haklarına tecavüzün tespitine ve tecavüzün men’ine, —–.—–sayılı dosyasına yaptıkları masrafların—- tarihinden itibaren değişen oranlarda yürütülecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ve Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davacının dava dilekçesinde, iddia etmiş olduğu hususların, yasal dayanaktan yoksun, somut bir delile dayanmayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olup, bu beyanlara itibar edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacının, ——- müvekkilinin markası ile iltibas ve iktibas oluşturacak şekilde kullandığını iddia ederek ——- duyurusunda bulunduğunu, müvekkilinin ———nezdinde —– kullanma hakkını elde ettiğini, davacının,———- üzerinde yapılan araştırmada ——– olan —— aldığını iddia ederek suç duyurusunda bulunduğunu, akabinde müvekkilinin —— değişikliği yaptığını,—– niteliğindeki bu tür hakların herkese karşı yöneltilebilecek olup, illiyet bağının varlığı halinde, hakkın yöneltildiği kişinin kusurunun varlığı ya da yokluğunun önemi bulunmadığını, bu bağlamda,—– hizmet sağlayıcılarına karşı da anılan hakların ileri sürülmesine bir engel bulunmadığını, davacının —–davası henüz devam etmekteyken müvekkili hakkında ihlalin devam ettiği iddiasıyla tekrardan suç duyurusunda bulunulduğunu, bu durumun usul ekonomisi ilkesine aykırı olmakla birlikte, söz konusunu suç duyurularını fırsattan—– ekonomik gelir aracı olarak —- şekilde ortaya koyduğunu, davacı tarafından ihlalin devam ettiğine ilişkin şikayet üzerine açılan ceza davasında —- kararı ile müvekkil’in beraatine karar verildiğini, marka kullanımının dürüst kullanım sayılması için, mal veya hizmetlerin —— unsur olarak kullanılması gerektiğini, —— belirli —- hizmeti verilmesi halinde, hizmetin veriliş amacını aşmamak ve haddinden fazla büyük kullanmamak şartıyla o markanın işyeri —-kullanımı hukuka uygun dürüst kullanım olarak kabul ettiğinin sabit olduğu ve ayrıca müvekkilinin zararı tazmin etme yükümlülüğünün bulunmadığını beyan ederek, tüm bu nedenlerle somut olayda davacının iddia ettiği üzere marka hakkına tecavüzün oluşmadığından, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacı adına tescilli —– davalının tecavüz ettiği iddiasıyla açılan marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacı vekili—–tarihli dilekçesi ile müvekkilinin açmış olduğu işbu davayı geri aldıklarını beyan etmiş, talep dilekçesi davalı vekiline tebliğ edilmiş ve davalı vekili —- tarihli dilekçesi ile davacının geri alma talebine açık muvafakatlerinin bulunduğunu ve davacının talebi doğrultusunda davanın geri alınmasına ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HMK’nun 123/1. maddesi uyarınca davacının hüküm kesinleşinceye kadar, davalının muvafakati ile davasını geri alabileceği düzenlenmiş olup, davalı tarafça davacının davasını geri almasına muvafakat edildiğinden, HMK’nun 123/1. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın HMK’nun 123/3. maddesi gereğince AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davalı vekiline marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi davası için—- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı vekiline maddi tazminat davası için —– vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı vekiline manevi tazminat davası için—-uyarınca takdir edilen —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde talepleri halinde ilgililere iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.