Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/175 E. 2023/196 K. 17.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/175
KARAR NO : 2023/196

DAVA : Fikir Ve Sanat Eseri (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 24/10/2018
KARAR TARİHİ : 17/10/2023

Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinin yapılan açık yargılamasında

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla;
Müvekkili şirketin tüketici nezdinde global ölçekte ev aletleri üreten bir firma olan —- grup şirketlerinden biri olduğunu ve bilgisayar programı ürettiğini, müvekkili şirketin ürettiği yazılımların kullanıcı firmalara tasarım, üretim, mühendislik alanlarında bilgisayar destekli çözüm sunan—– yazılımları olduğunu, bu yazılımların kullanıldığı alanların—- olarak adlandırıldığını, haklarının—- tescilli olduğunu, MÖHUK uyarınca Türk Hukukuna göre de korunacağını, yazılımın içinde özel güvenlik kodu koyularak lisanssız kullanımların tespit edildiğini, bu sayede davalı şirkette pek çok kez davacıya ait—– yazılımının lisanssız olarak kullanıldığının tespit edildiğini, davalıya 04/06/2014 tarihinde elektronik posta gönderilerek bu ihlale son vermesinin istendiğini, verilen cevapta iş yerine gelen ve iş yerindeki bilgisayarları kullanan kişilerin kullanmış olabileceğini, kendilerinin kullanmadığının bildirildiğini, bilgisayaralar incelenmek istenildiğinde buna izin verilmediğini, daha sonra 15/04/2014-04/06/2014, 22/02/2014-22/02/2014 ve 22/06/2015-25/06/2015 tarihleri arasında izinsiz kullanımların tespit edildiğini, davalı şirket hakkında Türkiye distribütörleri olan —- tarafından C. Başsavcılığına şikayette bulunulduğunu, yapılan aramada lisanssız kullanımların tespit edildiğini, el konulan bilgisayarlarda davacıya ait —– yazılımların ve ayrıca yazılımların kırılmasını sağlayan yamaların bulunduğunu, bu şekilde davacının FSEK’nun 7/1. Maddesi uyarınca haklarının ihlal edildiğini, davalı firma yetkilisi —- hakkında —- FSHCM’nin—– Esas sayılı davasının açıldığını, yapılan yargılama sonucunda sanığın cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğini belirterek, davacının hak sahibi olduğu —– yazılımlarını lisanssız olarak çoğalttığı her yönüyle ortada olan davalı şirketin haksız eylemi nedeniyle, FSEK’nun 68. maddesi doğrultusunda fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak şartıyla şimdilik dava konusu yazılımların toplam bedellerinin 3 katı olan 30.000,00 EURO’nun arama tarihi olan 20/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek olan kısa vadeli reeskont faiziyle birlikte davalı şirketten tazmini ve hükmün Türkiye’de yayınlanan 3 büyük gazetede masrafları davalıya ait olmak üzere yayınlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla;
Müvekkilinin ortopedik tıp dalında tıbbi malzeme üreten kurumsal bir şirket olduğunu, müvekkilinin iş yerinde kullandığı —– makinesinin üretim aşamasında kullandığı ve lisansı davacı şirkete ait olan bilgisayar programını davacı şirketten satın alarak lisanslı olarak kullandığını, müvekkili şirketin davacı şirketin bayiliğini yapan —-13.12.2013 tarih ve—– seri numaralı fatura ile —– versiyonu yazılım lisansını satın aldığını ve fatura tarihinden itibaren kullandığını, lisanssız bir kullanımın söz konusu olmadığını, müvekkili şirket ve yetkilisi hakkında yapılan tespit ve soruşturma sonucunda müvekkili şirkete ait iş yerinde bir bilgisayar kaydına rastlanmadığını, haklarında —-Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin —-Esas sayılı dosyası ile a-çılan ceza davasında dinlenen ve davalı şirkette 19.03.2014 – 28.12.2015 tarihleri arasında üretim müdürü olarak çalıştığını iddia eden—- isimli kişinin şirket yetkilisi ile arasında çıkan anlaşmazlık sonrasında eski şirket çalışanlarından—–isimli kişi adına sahte e-mail adresi açarak davacı firmaya kaçak program kullanıldığı konusunda mail gönderdiğini, nitekim —–bu durumdan haberdar olmadığı gibi, mail adresinin de kendisine ait olmadığını bildirdiğini, bu olaylar göz önüne alındığında müvekkili şirkette üretim müdürü olarak çalışan —– müvekkiline olan husumeti nedeniyle bu tuzağı hazırladığını ve asılsız iddialardan dolayı hakkında dava açılmasına sebebiyet verdiğini belirterek, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, davacıya ait bilgisayar yazılımlarının davalı tarafça lisanssız olarak kullanıldığı iddiası ile açılan FSEK 68.madde gereğince tazminata ilişkindir.

Mahkememizin 17.12.2019 tarih ve — Esas —– Karar sayılı kararıyla; “… davanın kısmen kabulüne, FSEK 68.maddesi uyarınca 29.887 Euro’nun ve haksız fiil tarihi olan 20.11.2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi uyarınca fiili tahsil tarihine kadar işlemiş faiz toplamının fiili ödeme tarihinde —– efektif satış kuru üzerinden belirlenecek TL karşılığının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine” karar verilmiştir.Mahkememiz hükmü davalı tarafça istinaf edilmiştir.

Davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde;
Müvekkilinin, işyerinde kullandığı —– makinesinin aşamasında kullandığı ve lisansı katılan şirkete ait olan bilgisayar programını davacı şirketten satın almış olup lisanslı olarak kullandığını, programın davacı şirketin bayiliğini yapan—-13/12/2013 tarih ve—–numaralı fatura ile satın alındığını, O tarihlerde şirketin üretim müdürü olarak çalışan —–isimli şahsın müvekkil ile olan husumeti nedeniyle bu tuzağı hazırlayarak, sahte e-posta oluşturarak davacı tarafa ihbarda bulunduğunu, zaten lisanslı olarak kullanılmakta olan bir yazılımın kaçak kullanılmasının söz konusu olamayacağını, Davacı şirketin müvekkil şirketi haberdar etmesi sonucunda kopyalanan programın silindiğini, yapılan arama ve kontrollerde bir bilgisayarda program izine rastlandığını, Bilirkişi raporunda, müvekkilin lisansını aldığı ve yasal olarak kullandığı (faturası dosyaya sunulan) —–pragramının dahi lisanslı olup olmadığı konusunda çelişkili değerlendirmeler yapıldığını, Dava konusu programın kötü niyetli personel tarafından kopyalanması ve ihbar edilmesi ile baskın arasında geçen süre dikkate alındığında, müvekkil şirketin bu kopyalama üzerinden iş yapmasının ve para kazanmasının sözkonusu olmadığını, buna rağmen takdir edilen tazminatın çok orantısız olduğunu ve müvekkil şirketin kapanmasına yol açacağını.” beyanla mahkememiz kararının kaldırılması istenmiştir.
—-Bölge Adliye Mahkemesi —– Hukuk Dairesi’nin —- Esas—– karar sayılı kararında “Davacı tarafça üretilip pazarlanan —- isimli bilgisayar programının ilim eseri vasfında bulunduğu, eserle ilgili hakların ve kullanım yetkisinin davacı şirkete ait olduğu, bu eserin—– versiyonlarının lisanssız kopyalarının davalı şirketin bir bilgisayarında tespit edildiği konularında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı, anılan bilgisayar programını davacının bayisi olan —- 13/12/2013 tarih ve—–numaralı fatura ile satın alındığını ve yasal olarak kullanmakta olduğunu, lisanssız kopyanın ise husumeti olan personeli tarafından kötü niyetle yüklenerek davacı tarafa ihbar edildiğini savunmuştur. Lisanssız kopya davalı bilgisayarında tespit edildiğinden, davalının kendi personelinin işlem ve eylemlerinden sorumlu olması nedeniyle “Yüklemenin davalı personeli tarafından davalı şirketin bilgisi dışında yapıldığı” yönündeki savunmaya mahkemece itibar edilmemesi yerindedir. Ancak, davalının FSEK.38.maddesindeki “Lisanslı olarak satın aldığı bilgisayar programını çoğaltma hakkı” kapsamındaki savunmasının mahkemece tartışılmamış olması usule aykırıdır. Ayrıca, mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda, davalının dosyaya sunduğu fatura kapsamında davalının lisanslı kullanım hakkının kapsamının net bir şekilde belirlenemediği, buna göre tazminat hesabının da somut olayın özelliklerine göre yapılamadığı, bilirkişi raporunda seçenekli olarak yapılan hesaplamadan hükme esas alınan miktarın mahkemece hangi gerekçelerle tercih edildiğinin da anlaşılamaması karşısında; mahkemece anılan yönleri aydınlatacak ve davalı itirazlarını karşılayacak şekilde ek rapor veya yeni rapor aldırılması zorunlu olduğundan, davalı vekilinin istinaf isteminin kabulüyle mahkememiz 17/12/2019 tarih, —- E.sas —-Karar sayılı kararının kaldırılmasına,” karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiş ve —– esas numarasını almıştır.İstinaf kararı doğrultusunda mahkememiz dosyası FSEK uzmanı ve Bilişim alanında uzman bilirkişi heyetine dosya tevdi edilmiştir.Bilirkişi heyeti heyet rapor içeriğine göre;
1—— dosyaları ücretli programların ücretsiz kullanılmasını sağlayan bir takım şifre, kod ve küçük
programcıklardır. Savcılık dosyasında —-marka sabit diskte—- dosyasının olduğu ancak yazılımın kurulu
olmadığının tespit edildiğini,—- dosyaları (—-) herkes tarafından internetten indirilebilen ücretsiz kod/şifre/program parçacıklarıdır.
Her hangi bir bilgisayarda — dosyasının olması o bilgisayarda yazılımın yüklenmiş/yüklenecek anlamına gelmemektedir. Tam tersi olarak da yüklenmeyecek/yüklenmemiş anlamına da gelmediğini, —– dosyanın
mevcudiyetinden davalının niyetinin tespit edilemeyeceği,
2-Buna göre;
2.1.Sayın Mahkemenizce sabit diskte bulunan yama dosyalarının davacı vekilinin itiraz dilekçesinde belirttiği
şekilde iki farklı yazılım şeklinde tazminat hesaplaması takdir edilmesi durumda tespit edilen—–
versiyonları için yapılan hesaplama aşağıdaki gibidir:
Somut olay için, bilgisayar programı, kullanılan süre, programın özelliği göz önüne alınarak rayiç
fiyatının14.000$+14.000$=28.000$ olduğu
Her iki yazılımın tespit tarihinden önceki eski versiyonlar olması sebebiyle iki yazılım için de
20.000$ üzerinden %30 indirim yapılması gerekmekte olup her iki yazılım için de rayiç bedelin
14.000$+14.000$=28.000$ olduğu,
28.000USDx2,8397-TL (20.11.2015 tarihli —- kur bilgisi)=79.511,60-TL olduğu,
79.511,60-TL /3,0349-EUR (20.11.2015 tarihli—- kur bilgisi)=26.199,08-Euro olduğu
Mahkemece FSEK 68/1 uyarınca bu tutarın 3 katı kadarına hükmedilebileceği, bu tutarın ise
238.534,80-TL (78.597,24- Euro) olarak hesaplanacağı,
2.2.Mahkemenizce sabit diskte bulunan yama dosyalarının davacı vekilinin itiraz dilekçesinde belirttiği
şekilde iki farklı yazılım şeklinde tazminat hesaplanmaması takdir edilmesi durumda tespit edilen —–versiyonu için yapılan hesaplama aşağıdaki gibidir:
Her iki yazılımın tespit tarihinden önceki eski versiyonlar olması sebebiyle iki yazılım için de 20.000$ üzerinden %30 indirim yapılması gerekmekte olup her iki yazılım için de rayiç bedelin 14.000$ olduğu, 14.000USDx2,8397-TL (20.11.2015 tarihli —–kur bilgisi)=39.755,80-TL olduğu, 39.755,80TL/3,0349-EUR (20.11.2015 tarihli —– kur bilgisi)=13.099,54-Euro olduğu,
n Mahkemece FSEK 68/1 uyarınca bu tutarın 3 katı kadarına hükmedilebileceği, bu tutarın ise 119.267,40-TL (39.298,62- Euro) olarak hesaplanacağı,
Ek raporda ise;
1-Davalının eyleminin, davacının FSEK nun 22. Maddesinde belirtilen ÇOĞALTMA HAKKI’nın ihlali olarak
tanımlanabileceği,
2-Somut olay için, bilgisayar programı, kullanılan süre, programın özelliği göz önüne alınarak rayiç fiyatının 16.000USD – 45.284,50-TL (14.970,90 Euro) olabileceği, bu bedelin de sadece tek kullanıma ait lisans bedeli olarak düşünülebileceği,
Mahkemece FSEK 68/1 uyarınca bu tutarın 3 katı kadarına hükmedilebileceği, bu tutarın ise 135.853,50-TL (44.912,70- Euro) olarak hesaplanacağı,
” yönünde görüş bildirilmiştir.
Bu tespitlerden sonra dava konusu somut olayda, davacı tarafça üretilip pazarlanan —- isimli bilgisayar programının ilim eseri vasfında bulunduğu, FSEK’in 12. maddesi hükmü de nazara alındığında, eserle ilgili hakların ve kullanım yetkisinin sahibinin davacı şirket olduğu, lisanssız yazılımların ve bu yazılımların kırılmasını sağlayan yamaların davalı şirkete ait iş yerinde bulunan bilgisayarlarda yüklenmiş olduğunun tespit edildiği, her ne kadar davalı taraf 2013 tarihli fatura karşılığında lisans bedeli ödeyerek bu programı satın aldıklarını iddia etmişse de, davalı tarafın bilgisayarlarında yapılan incelemede dava konusu programın —– versiyonlarının bulunduğu, davalı tarafın 13.12.2013 tarihli, fatura içeriğine göre programın —- versiyonunu satın aldığı, —- versiyonu yönünden lisans alınmaksızın yüklenmek suretiyle ihlalin gerçekleştiğinin sabit olduğu, davalı tarafın cevap dilekçesinde de, eski çalışanları olan —– isimli kişinin davaya konu programı şirket yetkililerinin haberi olmadan şirketteki bilgisayarlara yüklediğinin belirtildiği, yine—-FSHCM’nin —- Esas sayılı davasında şirket yetkilisi olan sanık —–iş yerinde kaçak yazılım kullanıldığını kabul ederek, bu kullanımın —- tarafından kendilerinin bilgisi olmaksızın yapıldığını ifade ettiği, şirket çalışanının eylemlerinden davalı şirketin sorumlu olacağı, böylece davalı tarafından, davacıya ait eserden kaynaklanan çoğaltma hakkının ihlâl olunduğu, eylemin davalı şirkete ait iş yerinde kullanılan bilgisayarda bulunması, bunların davalı şirketin sorumluluğunda kullanılması karşısında, bunun işle ilgisi bulunmayan herhangi bir personelin münferit eylemi yahut davalı şirketin bilgisi dışında gerçekleşmiş bir vakıa olarak kabul edilemeyeceği, eylemden FSEK’in 66. maddesi uyarınca davalı şirketin doğrudan sorumlu bulunduğu, davacının, sorumluluğu bulunan davalıdan, malî haklarının ihlâli ve uğradığı zarar sebebiyle eylem tarihinde yürürlükte bulunan FSEK’nun 68.maddesi uyarınca üç katı kadar telif tazminatı isteyebileceği, eserle ilgili telif bedelini yabancı para karşılığı alan davacının, esere yönelik haksız bir fiil gerçekleştiğinde, telif tazminatının yabancı para ve onun Türk parası karşılığında hesaplanmasını isteme hakkının bulunduğu, tazminatın belirlenmesi husunda BAM —–. HD’nin kaldırma kararı da dikkate alınarak hazırlanan bilirkişi raporuna göre Her iki yazılımın tespit tarihinden önceki eski versiyonlar olması sebebiyle iki yazılım için de 20.000$ üzerinden %30 indirim yapılması gerekmekte olup her iki yazılım için de rayiç bedelin 14.000$ olduğu, 14.000USDx2,8397-TL (20.11.2015 tarihli —-kur bilgisi)=39.755,80-TL olduğu, 39.755,80TL/3,0349-EUR (20.11.2015 tarihli —– kur bilgisi)=13.099,54-Euro olduğuna dair yapılan hesaplamanın programın satış bedeli dikkate alınarak belirlendiği dikkate alındığında ve yine ihlale konu yüklemenin eski versiyon olması sebebiyle yerinde olacağı, davacının bu ihlal dolayısıyla FSEK’nun 68.maddesi uyarınca üç katı kadar telif tazminatı isteyebileceği belirtilmiş olduğu, az yukarıda ifade edildiği üzere programın ihlale konu yüklemesinin eski versiyon olması ve davalı tarafça yeni versiyonun satın alınmış olduğu dikkate alınarak Mahkememizce 1,5 katı tutarında belirlenecek tazminat miktarının hakkaniyete uygun olacağı dikkate alınarak FSEK 68.maddesi uyarınca 19.649,31 Euro’nun 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca, sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanması gerektiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,-
FSEK 68.maddesi uyarınca 19.649,31 Euro’nun ve 20.11.2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi uyarınca fiili tahsil tarihine kadar işlemiş faiz toplamının fiili ödeme tarihinde —–efektif satış kuru üzerinden belirlenecek TL karşılığının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Alınması gerekli karar harcı 37.534,52 TL’den peşin olarak yatırılan 3.403,12 TL ve tamamlama harcı olarak yatırılan 4.610,00 TL olmak üzere toplam 8.013,12 TL’nin mahsubu ile 29.521,40 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan toplam 8.013,12 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL ilk dava masrafı, 237,90 TL tebligat-müzekkere gideri, 6.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.273,80 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre(%50 kabul) 3.136,90 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan 3.136,90 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça sarfedilen 45,50 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 22,75 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, kalanın davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 82.926,26 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 82.926,26 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine, Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı.