Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/150 E. 2023/204 K. 17.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/150
KARAR NO : 2023/204

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
ASIL DAVA TARİHİ : 20/06/2022
KARAR TARİHİ : 17/10/2023

Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinin yapılan açık yargılamasında

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili şirketin dünyanın en büyük atıştırmalık yiyecek şirketi ve aynı zamanda ikinci büyük alkolsüz içecek şirketi olduğunu, müvekkilinin—– gibi markalarının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli olup, atıştırmalık yiyecek ve içecek sektöründe Türk tüketicisi tarafından en çok tercih edilen ürünler olduğunu, müvekkilinin “—–” ibaresinin 32. sınıfta “Maden suları, kaynak suları, sofa suları, sodalar; sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar; enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri.” için kendi adına tescil edilmesi talebi ile Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde—– sayılı başvuruyu yaptığını, davalının davaya konu marka tesciline dayanarak davacının başvurusuna itiraz ettiğini ve Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde itiraz sürecinin halen devam ettiğini, davalının davaya konu —say ile tescilli “—-” markasının tescilli olduğu 32. sınıftaki ürünler bakımından 5 yıl kesintisiz olarak ve ciddi şekilde kullanılmadığını, markanın en önemli işlevinin farklı işletmelere ait mal ve hizmetlerin birbirinden ayırt edilmesi olduğu için, ancak markanın kullanılmasıyla bu işlevin yerine getirilebileceğini ve aynı zamanda markanın, tescilli olduğu her sınıfta kullanılması gerekeceğini, aksi halde, bazı sınıflar bakımından markanın tescil kütüğünü işgal ettiğini belirterek, davalıya ait —- sayı ile tescilli —- ibareli markanın kullanılmamadan dolayı iptaline ve markanın sicilden terkinine, davaliya ait —-sayı ile tescilli —– ibareli markanın dava sonuçlanıncaya kadar 3. kişilere devrinin önlenmesi amacıyla teminatsız olarak ihtiyati tedbir karan verilmesini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle, müvekkili olan şirketin—- sayı ile —– markasının 32. sınıftaki “Biralar; bira yapımında kullanılan —- (arpa mayası, şerbetçi otu özü v.b.) mal ve hizmet” sınıfında tescil ettirmiş ve tescil tarihinden bu yana markayı isbu mal ve hizmetler alanında kullanmakta olduğunu, müvekkili olan sirketin —– biralarının üretimini de gerçekleştiren—- Grubu’na baglı şirket olduğunu, şirketin,—-olusan, geniş bir coğrafi alanda bira—- ve alkolsüz içecekler üretmekte ve pazarlamakta olduğunu, davaya konu markayı ise kendi faaliyet alanı olan “Biralar; bira yapımında kullanılan — (arpa mayası, şerbetçi otu özü v.b.) mal ve hizmet” sınıfında almış olduğunu, Davacı şirketin ise dava dilekçelerinde belirttikleri üzere dünyanın sayılı büyük atıştırmalık yiyecek şirketi ve aynı zamanda ikinci ALKOLSÜZ İCECEK şirketi olduğunu, müvekkili olan şirket ile faaliyet alanları tamamen farklı olmakla birlikte davacı tarafından TürkPatent nezdinde yapılan —- sayılı başvurunun 32. sınıfta “Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar; sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar; enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmis sporcu içecekleri” mal ve hizmet alanında yapılmış olduğundan davacı aleyhine müvekkili tarafından, sicil işgali söz konusu olmadığından isbu davanın açılmasında davacının hiçbir hukuki yaraının bulunmadığı ve davanın reddinin gerekmekte olduğunu, Müvekkili olan şirket ile—– markası ile ilgili olarak dava dısı—– arasında protokol mevcut olup, işbu davanın taraflar arasındaki (davacı, —–enerji içeceğini satın aldığını belirterek ) protokole aykırılık arz etmekte olup kötüniyetle açılmış bir dava olduğunu,—- bir is adamı olup, —- enerji içeceğinin yaratıcısı olduğunu, —– ürünleri 30’dan fazla ülkede belirli marketlerde 30’dan fazla lezzette satışa sunulmakta ve 2009 yılından bu yana —– ile —-bir dağıtım anlaşmasının bulunmakta olduğunu,—- 2009 yılından beri dağıtımının —– aracılığıyla gerçekleştirilmekte olduğunu, —- enerji içeceklerinin —- bünyesinde bulunmakta olduğunu, Müvekkili olan şirket —- içeceklerinin sahibi olan dava —–arasında 02.11.2012 tarihinde —–markaları ile alakalı olarak bir protokol imzalanmış olduğunu, isbu protokol geregince; ——, isbu protokolün imza tarihinden itibaren en geç 7 gün içerisinde—-adına TPE nezdinde —- sayılı —-ve —- say ile kayıtı —–ibareli markaların hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemleri ile 26.06.2012 tarihinde —- Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nde açılan ve —- dosya numarası ile derdest olan davadan feragat etmeyi ve sonrası bununla ilgili başkaca bir zarar iddiası ya da herhangi bir nam altında başkaca talebi olmayacagını ve isbu feragat işlemi ve işlem sonuçları ile ilgili olarak avukatlık ücreti ve yargılama giderleri de dahil olmak üzere her türlü masraf veya sair ödemeyi bizzat yapacağını, —- isbu dava ile ilgili olarak herhangi bir talepte bulunmayacağını kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, bu protokolün davacı yanı da bağlayacağını, bu gerekçeler ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

BİRLEŞEN —-. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’nin —–esas sayılı dosyasında;

TALEP:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;.avacı müvekkili şirketin; dünyanın en büyük atıştırmalık yiyecek şirketi ve aynı zamanda ikinci büyük alkolsüz içecek şirketi olduğu. Müvekkilinin çok tanınmış, —– gibi markaları TPMK nezdinde tescilli olup atıştırmalık yiyecek ve içecek sektöründe Türk tüketicisi Tarafından en çok tercih edilen ürünlerden olduğunu. Davacının —– ibaresini 32. Sınıfta tescili için —-sayılı dosyası ile TPMK’ ya başvurduklarını başvurunun davalıya ait —- numaralı markası ile dava dışı —- FSHM nin —Esas sayılı dosyasına konu—- numaralı —– markaları sahiplerince itiraz edildiği davalının davamıza konu markayı 5 yıllık yasal süresi içerisinde Türkiye’ de ciddi biçimde kullanmadığının tespit edildiğini bu sebeple markanın iptaline karar verilmesini talep ettiği ayrıca birleştirme talep etmiştir.Davacı vekili 24/10/2022 tarihli dilekçesi ile, —- Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi—- Esas sayılı dosya dava açıldığını, davaların birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davacı yanca davacının faaliyet alanına dahil 32. sınıfta yer alan ürünler bakımından müvekkil şirketin sicili işgal ettiği iddia edilmekte ise de, işbu durum külliyen asılsız olduğunu, davalı şirketin —- sayı ile—– markasını 32. Sınıftaki “Biralar; bira yapımında kullanılan —- (arpa mayası, şerbetçi otu özü v.b.) mal ve hizmet” sınıfında tescil ettirmiş ve tescil tarihinden bu yana markayı işbu mal ve hizmetler alanında kullandığını, marka iptali talebinde bulunacak kişinin, markanın iptalinde hukuki menfaati bulunması gerektiğini, markanın iptal hallerinden kullanmama hali söz konusu olduğunda “ilgili kişiler” kavramına, markaya konu işareti kendi adına tescil ettirmek yahut kullanmak isteyen gerçek veya tüzel kişiler, markanın iptalini talep edebilecek kimseler olarak dahil olabileceğini, davacı şirketin alkollü içecek üretmemekte olup üretmediği ve fakat müvekkili şirketin iştigal alanında aldığı markanın iptalini talep etmesinin iyiniyetli olmadığının sabit olduğundan mk 2’ye aykırı davanın reddi gerektiğini, mal ve hizmet alanları farklı olsa dahi kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirket ile—– markası ile ilgili olarak dava dışı —– arasında protokol mevcut olup, işbu dava taraflar arasındaki (davacı, —– enerji içeceğini satın almıştır) protokole aykırılık arzetmekte olup kötüniyetle açılmış bir dava olduğunu ve kabulünün mümkün olmadığını, müvekkil şirketi—– enerji içeceklerinin sahibi olan dava—–arasında 02.11.2012 tarihinde —–markaları ile alakalı olarak bir protokol imzalandığını, işbu protokol gereğince; —-işbu protokolün imza tarihinden itibaren en geç 7 gün içerisinde, —- adina TPE nezdinde —- sayılı—–ve — sayı ile kayıtlı “—–” ibareli markaların hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemleri ile 26.06.2012 tarihinde —- Fikri Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi’nde açılan ve —— dosya numarası ile derdest olan davadan feragat etmeyi ve sonrası bununla ilgili başkaca bir zarar iddiası ya da herhangi bir nam altında başkaca talebi olmayacağını ve işbu feragat işlemi ve işlem sonuçları ile ilgili olarak avukatlık ücreti ve yargılama giderleri de dahil olmak üzere her türlü masraf veya sair ödemeyi bizzat yapacağını,—— işbu dava ile ilgili olarak herhangi bir talepte bulunmayacağını kabul, beyan ve taahhüt ettiğini beyanla, Davanın daha önce feragat nedeniyle kesin hüküm olmasından dolayı usulden ve ayrıca esastan reddine, Haksız ve hukuka aykırı verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

TARAFLAR ARASINDAKİ UYUŞMAZLIK :Taraflar arasındaki uyuşmazlığın Asıl davada, davalı adına tescilli —- tescil numaralı —– markasını 32. Sınıftaki ürünler bakımından 5 yıl kesintisiz olarak ve ciddi şekilde kullanılıp kullanılmadığı, bu nedenle iptaline karar verilip verilemeyeceği, davalının dava dışı şahısla yapmış olduğu sözleşme nedeniyle davacının iptal davası açıp açamayacağı, bu sözleşmenin davacıyı bağlanıp bağlamadığı noktasında toplandığı,Birleşen davada, davalı adına tescilli —– tescil numaralı—- markasını 32. Sınıftaki ürünler bakımından 5 yıl kesintisiz olarak ve ciddi şekilde kullanılıp kullanılmadığı, bu nedenle iptaline karar verilip verilemeyeceği, davalının dava dışı şahısla yapmış olduğu sözleşme nedeniyle davacının iptal davası açıp açamayacağı, bu sözleşmenin davacıyı bağlanıp bağlamadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
UYUŞMAZLIK HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER:
1-TPMK kayıtları celp edilip incelenmiş, —- tescil numaralı —– markasının 32. Sınıftaki mal ve hizmetler yönünden ve —-tescil numaralı ——-markasının 32. Sınıftaki mal ve hizmetler yönünden koruma altında bulunduğu ve davalı şirket adına tescilli oldukları görülmüştür.
2- Mahkememizce davalı tarafça sunulan kayıt ve belgeler dikkate alınarak 01.09.2023 tarihli bilirkişi raporu alınmış, alınan raporda;
Davalı —–Ticaret
Odasında 02.02.1966 tarihinde —- Sicil numarası ile tescil edilerek faaliyetine başlamıştır. Şirketin Çalışma Konusu; Faaliyet konusunun aşağıdaki gibi olduğu tespit edilmiştir:—-ve
bira üretim ile ilgili ve bu üretim ile ilgili olmak üzere bira mayası, — hülasası, küspe, karbondioksit gazı, buz ve diğer her türlü meşrubat, yemlik arpa ve diğer ikincil ürünler plastik
bira ve meşrubat kasaları ve plastik ürünlerin üretim ve satış ile kanun ve kararnameler çerçevesinde her türlü ticari ve sınai malların ithalatını ve ihracatını yapmak ve 24.05.2013
tarihinde tescil edilen tadil tasarısında yazılı işler şeklinde Olduğu,
Tarafımıza Davalı tarafından İncelenmesi istenen 2018-2019-2020-2021-2022-2023 yıllarına ait fatura görülmediğinden tespit yapılamadığı, Davalı adına tescilli olan dava konusu markaların tescilli olduğu 32. Sınıftaki emtialar üzerinde ciddi ve kesintisiz kullanımının ispat yükü üzerinde olan davalı yan tarafından ortaya
konulamaması nedeni ile dava konusu —- kod numaralı—– ve görselini ihtiva ve —–kod numaralı, görselini ihtiva eden —–markaların tescilli olduğu 32. sınıftaki emtialar bakımından ciddi ve kesintisiz olarak kullanılmaması nedeni ile iptal koşullarının oluştuğunun değerlendirilebileceği yönünde rapor ibraz edilmiştir.

UYUŞMAZLIK HAKKINDAKİ YASAL DÜZENLEME:
6769 sayılı yasanın 9. Maddesi ile Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde
kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir.Aşağıda belirtilen durumlar da birinci fıkra anlamında markayı kullanma kabul edilir:
a) Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması.
b)Markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında kullanılması.
Markanın, marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilir.” hükmü düzenlenmiştir.

GEREKÇE: Dava ve birleşen dava hukuki niteliği itibariyle tescilli markaların SMK’nın 9. Maddesi gereği kullanılmaması dolayısıyla iptaline talebinden ibarettir.Tahkikatın bu uyuşmazlık konusu üzerinden yürütülmesine karar verildi. Tefhimle açık duruşmaya devam olundu.Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.Yukarıda ifade edildiği üzere SMK’nın 9. Maddesine göre tescil edildiği tarihten itibaren 5 yıl içinde haklı bir sebep olmaksızın kullanılmayan markaların iptaline karar verileceği düzenlenmesi karşısında ve davacı tarafın ihtilaf konusu markayı aynı / benzer sınıflarda kullanma iradesinde olduğu, bu irade dikkate alındığında davacının davayı ikame etmekte hukuki menfaatinin var olduğu, markaların tescilinden sonraki dönemde fiilen kullanılması gerektiği, markayı, 14. maddedeki şartlar dairesinde kullandığını ispat yükü marka sahibinin üzerinde olduğu, marka sahibi, gerekirse ticari defter ve belgelerini ibraz ederek bir markayı kullandığını ispatlaması gerektiği, davalı tarafa ait markaların 2003 yılında tescil edildikleri, davalı tarafın tescil tarihinden sonra dava konusu —- kod numaralı—– ve görselini ihtiva ve—– kod numaralı, görselini ihtiva eden —– markaların tescilli olduğu 32. sınıftaki emtialar bakımından ciddi ve kesintisiz olarak kullanıldığına dair bir delilin dosyaya ibraz edilmediği, yine davalı tarafa ait ticari defterlerde sunulan haliyle davalının dava konusu markaları tescilli oldukları sınıflardaki mal ve hizmetler yönünden kesintisiz olarak kullandığını ispat edemediği kabul edilmiş ve asıl dava ile birleşen davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
A-Asıl davanın KABULÜ İLE,
1-Davalı adına tescilli bulunan —- tescil numaralı —– markasının tescilli bulunduğu tüm sınıflar yönünden kullanılmama dolayısıyla İPTALİ ile SİCİLDEN TERKİNİNE,
2- Asıl davada alınması gereken 269,85 TL karar harcından başlangıçta yatırılan 80,70 TL’nin mahsubu ile 189,15 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Asıl davada yatırılan 80,70 başvuru harcı, 80,70 TL peşin harç olmak üzere toplam 161,40 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 284,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 6.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.284,00 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığında,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 25.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
B-Birleşen —-Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin —-. Sayılı davasının KABULÜ İLE,
1-Davalı adına tescilli bulunan —-tescil numaralı —–” markasının tescilli bulunduğu tüm sınıflar yönünden kullanılmama dolayısıyla İPTALİ ile SİCİLDEN TERKİNİNE,
2-Birleşen Davada alınması gereken 269,85 TL karar harcından başlangıçta yatırılan 80,70 TL’nin mahsubu ile 189,15 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Birleşen davada yatırılan 80,70 başvuru harcı, 80,70 TL peşin harç olmak üzere toplam 161,40 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığında,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 25.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.