Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/83 Esas
KARAR NO : 2023/29
DAVA: Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 17/05/2021
KARAR TARİHİ: 22/02/2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM /Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; —– markasının müvekkili adına tescilli olduğunu, davacı şirkerin———etiketler ve benzeri ürünlerin imalatını alım salımını ithalat ve ihracatını yapmak ve ——- tarihinde tescil edilen tadil tasarısında yazılı diğer işler.” konuları ile iştigal ettiğini, müvekkili şirketin iştigal konuları çerçevesinde sektörde tanınırlığının yüksek ve bilinen bir şirket olduğunu, ———- platformu üzerinde yapmış oldukları incelemeler neticesinde, davalı —— müvekkili şirkete ait tescilli —- marka ve şekli kullanılmak sureti ile ——şeklinde satış ilanı verildiğini gördüklerini, ilana konu ürünlerin davalıya ait——- unvanlı satıcıdan temin edilebileceği bilgisinin paylaşıldığını, davacı şirkete ait tescilli —–markasını ve unvanı ve marka kullanılmak sureti ile satış ilanı veren davalı ile davacı arasında ticari bir ilişki mevcut olmadığı gibi——– ürünlerin üretiminin müvekkili şirket tarafından gerçekleştirilen ürünler olmadığını, davacı şirketin marka ve adına tescilli şekil kullanılmak sureti ile sahte ürün satışı gerçekleştirildiğinin tespit edildiğini, ——platformu üzerinden müvekkili şirkete ait tescilli —– ve unvanı kullanılmak sureti ile——– şeklindeki ilana konu ürünlerin kaliteden yoksun olması sebebi ile davalı tarafından tüketicilerin dolandırıldığını, davalının hukuka aykırılık teşkil eden eylemleri sebebi ile müvekkili şirketin zarara ve nihai tüketiciler nezdinde itibar kaybına uğradığını, davalı tarafın müvekkil şirketin sektöründeki tanınırlığını kullanarak menfaat elde ettiği ve davacının zarara uğradığı, itibar kaybı ile birlikte markanın kalitesinin güvenilirliğinin zedelendiğini, bu eylemlerin önlenmesi amacıyl, —-platformu sahibi ———-ihtarnamesi ile ———– üzerinden ürün satışı gerçekleştiren satıcılara ilişkin hizmetin sonlandırılması, hukuka aykırılık teşkil eden ilanın kaldırılmasını ve işbu satıcılara ilişkin tebligata yarar adres bilgilerinin taraflarına bildirilmesi talebini içeren ihtarname gönderildiğini, ilgili ilanların platformdan kaldırıldığını, ——- tarihli cevabı ihtarnamenin keşide edildiğini, arabuluculuk yoluna başvurulduğu halde sonuç alınamadığını belirterek, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı tutularak, davalının davacı şirketin marka hakkına tecavüzünün tespitine, men’ine, sona erdirilmesine, müvekkilinin marka hakkına tecavüz ve davalı tarafın hukuka aykırı fiilleri neticesinde uğradığı maddi zararının tespiti ile kısmi alacak olarak şimdilik 10,00 TL maddi tazminata hükmedilmesine, müvekkilinin marka hakkına tecavüz ile tüketiciler nezdinde itibar kaybına sebebiyet verilmesi sebebiyle 1.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı tarafın; —— platformunda, müvekkiline ——- davacı firmanın —- markasının kullanarak ——-ürününü satışa sunduğu ve marka hakkına tecavüz ettiğinden bahisle haksız ve mesnetsiz işbu davayı ikame ettiğini, davacı tarafın iddialarının gerçeği yansıtmayıp, kötü niyetle hareket edildiğini, müvekkilinin ilana konu ettiği ürünün, davacının taklit ürünü olmayıp ithal bir ürün olduğunu, müvekkili tarafından açılmış olan ilanın hiçbir yerinde, davacı firmaya ait ——- markasına ait renk ve şeklin kullanılmadığını, müvekkilinin satmış olduğu ithal ürünün açıklama kısmında ve görsellerinde de davacı firmaya ait marka ve şeklin yer almadığını, bu nedenle somut olayda davacının marka değerine müvekkili tarafından herhangi bir zarar verilmediğini, bu durumun davacı tarafın dava dilekçesi ekinde sunduğu; ——- tarihli ihtarnamede yer alan ekran görüntülerinden de anlaşılacağını, davacı tarafın yaklaşık 10 yıldır tescilli olan markasını korumak adına böyle bir bildirimde bulunmayarak markasının zarar görebileceği muhtemel durumların önüne geçmediğini, kendi markasının arkasında durmadığını, davacının marka değerine veya hakkına bir saldırı mevcut olmamakla beraber, davacıya ait markanın piyasada herhangi bir tanınırlığının bulunmadığını, davacıya ait——– tüketiciler nezdinde de doğrudan bir tanınırlığının bulunmadığını, aynı marka sözcüğünü kullanan başka markaların da bulunduğunu, bu nedenlerle; davacının tanınmışlık iddialarının soyut ve afaki beyanlarda ibaret olup, ispatsız kaldığını, müvekkilinin, ——ilan açarken markaların tescilli olup olmadığını bilemeyecek bir konumda olduğunu, söz konusu —— markaların tescilli marka olduğuna dair bir uyarı ekranının da yer almadığını, davacı tarafın tazminat taleplerinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davacı firma çalışanı tarafından 1 adet ürün sipariş edildiğinin belirtildiğini, ancak bu ürünün davacının markasına herhangi bir tecavüz niteliği taşımayıp, müvekkilinin açmış olduğu ilan ve göndermiş olduğu ürünün ithal bir ürün olduğunu, davacının ——- markasının; müvekkilin açmış olduğu ilanda ve gönderilen ürün üzerinde kullanılmadığını, davacı firmanın söz konusu sipariş verdikten sonra kendi markasına ait tescil belgesini dava dışı firma olan —— platformuna bildirdiğini ve davacının marka hakkına saldırı niteliğinde olduğu iddiasına konu edilen ürüne ait tüm ilanların pasif hâle getirildiğini ve bu nedenle de müvekkilinin başkaca bir ürün satmadığını ve davacı tarafın kötü niyetli olduğunu, davacı firmanın işbu davasının hukuki yarardan yoksun, dürüstlük kurallarına aykırı olmasının yanında, davacı firmanın ticari itibarına ve markasına duyulan güven bağlamında herhangi bir zararın meydana gelmediğini, müvekkilinin hukuka aykırı, kusurlu bir davranışı bulunmadığından dolayı haksız ve mesnetsiz davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/ Dava, davalının —- satışa sunduğu —- ürününün davacının ——markası ile benzer olduğu iddiasıyla açılan markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacı vekili ——dilekçesi ile davalı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığın ve davadan feragat ettiklerini beyan etmiş, dosyada mevcut —— yevmiye numaralı vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat yetkisinin mevcut olduğu tespit edilmiştir.
Davalı —– tarihli dilekçesi ile davacı taraftan yargılama gideri ile vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiş, —- yevmiye numaralı vekaletnamesinde feragat yetkesinin mevcut olduğu tespit edilmiştir.
Davacı tarafça davadan feragat edilmiş olduğundan ve HMK’nun 311. maddesi uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğuracağından, davanın feragat nedeniyle reddine, davalı vekili tarafından vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinde bulunulmadığından, davalının yaptığı yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve davalı lehine avukatlık ücretine hükmedilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davalı tarafın vekalet ücreti talebi bulunmadığından, davalı lehine avukatlık ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı yargılama gideri talebi bulunmadığından, davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde talepleri halinde ilgililere iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.22/02/2023