Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/62 E. 2022/16 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2021/62 Esas
KARAR NO : 2022/16

DAVA : Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
DAVA TARİHİ : 15/04/2021
KARAR TARİHİ : 24/02/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM /Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı ——— olduğunu—— bulunan ve ——- abone sayısına göre —– payı yaklaşık %40,7 olan — üzerinden müşterilerine ——- en önde gelen — konumunda olduğunu, davacı –nezdinde marka olarak tescilli olduğunu, — tanınmış marka statüsünde olup,— tescil numarası ile — altında olduğunu, Müvekkilinin — koruma altında bulunan — tescil numaralı marka tescillerinin de bulunduğunu, davacının bu piyasada itibarının ve bilinirliğinin yüksek olduğunu, ancak davacının — nezdinde tescilli markalarının davalı tarafça hukuka aykırı bir şekilde kullanılmakta olduğunu, davalıya — —- sitesi üzerinden davacının marka hakkına tecavüz edildiğini ve davacının yıllar boyu oluşturmuş olduğu marka değeri ve ticari itibarından faydalanılmak suretiyle haksız kazanç elde edildiğini, —. İş sayılı ihtiyati tedbir talepli tespit dosyasında alınan bilirkişi raporu ile davacıya ait tescilli markanın haksız kullanımının tespit edildiğini ve Mahkemece yazılan müzekkere neticesinde ve sitede yer alan —–bilgileri doğrultusunda ilgili– — ———sahibinin davalı olduğunun tespit edildiğini, davacının — ——- izinsiz olarak karşı tarafça—- sitesinde kullanıldığını, mahkeme tarafından — talebinin kabulüne;– — olan — erişimin tedbiren engellenmesine karar verildiğini, davalının eylemlerinin SMK’nun 29 ve 7. Maddeleri uyarınca marka haklarına tecavüz niteliğinde olduğunu, davacı — ile hiçbir bağlantısı bulunmayan davalı tarafın, ilgili— davacı—ait tescilli markalarını izinsiz ve haksız bir şekilde kullanmak suretiyle– sahiplerine nakit kredi taahhüdünde bulunduğunu, tüketici nezdinde söz konusu hizmetin davacı Şirket tarafından sağlandığı veyahut davacının izni ve bilgisi dahilinde işlemlerin gerçekleştirildiği izlenimi uyandırdığını, ana sayfada — arasında —- altında bir başvuru ekranının görüldüğünü, bu yönlendirmenin yapıldığı kısımda ise “— zorundadır. Borcunuzun –.” uyarısının yapıldığını, işbu açıklama sanki davacı tarafından yapılıyormuş ve söz konusu hizmet davacı tarafından veriliyormuş izlenimi yaratılarak; davacı Şirket’in markalarının tanınmışlık düzeyinden ve itibarından yararlanmak suretiyle davalı tarafça haksız yarar elde edildiğini, ayrıca 5411 sayılı Bankacılık Kanunu uyarınca, nakdi veya gayrinakdi kredi tesis etmek, mevduat kabul etmek, banka kartı/kredi kartı ihraç etmek gibi Kanun’un 4. maddesinde sayılan bankacılık faaliyetleri ancak — tarafından verilecek faaliyet izni ile yürütülmesi gerektiğini, ancak ilgili sitede — ifade eden davalı tarafın söz konusu faaliyetlerini—— dayandırdığının belirlenemediğini, davacı—– markasının haksız kullanımı ile davacının itibarından yararlanarak ihtiyaç sahiplerine — verdiğini ifade eden davalının söz konusu şüpheli faaliyetlerinin, —-nezdinde ilişkilendirmeye sebep olabileceğini ve davacı—– ticari itibarına zarar verebilecek nitelikte olduğunu belirterek; bu nedenlerle, öncelikli olarak— sayılı dosyadan verilen ihtiyati tedbir kararının işbu dava kesinleşinceye kadar devamına karar verilmesini, davalının yetkilisi–davacı—- marka hakkına tecavüz teşkil eden fiillerin tespitine, önlenmesine, durdurulmasına,———– ve — —- kalıcı olarak engellenmesine, hükmün masrafları davalı tarafa ait olmak üzere, — yayınlanmak suretiyle ilanına ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına
karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP /Davalı taraf duruşmalara gelmemiş ve cevap dilekçesi de sunmamıştır.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacıya ait — tanınmış markasının davalı — —- kullanılmak suretiyle meydana geldiği iddia edilen tecavüzün tespiti, önlenmesi ve durdurulması davasıdır.
Dosyaya—– sınıfta —tarihinde tescil edildiği, ayrıca davacının markasının tanınmış marka olduğuna dair— numaralı tescilin de yapıldığı tespit edilmiştir.
Davacı tarafından davalı aleyhine –sayılı dosyası ile delil tespiti talebinde bulunulduğu, Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda alınan 22/02/2021 havale tarihli bilirkişi heyeti raporunda;— yapılan incelemede, — tahsis edildiği,– tarihinde ——- bilgilerinin gizli olduğu,—— sahiplerinden çeşitli bilgiler talep edildiği, — olmak zorundadır. Borcunuzun olması kredi kullanmanıza — açıklamasına yer verildiği,— kullanıldırıldığına ve— tarihinde tanınmış marka olarak—— ———– izinsiz olarak karşı tarafça –sitesinde kullanıldığının görüldüğünü, bu kullanımın marka haklarına iltibas ve haksız kullanıma sebep olduğu, marka haklarına tecavüz oluşturduğu görüş ve kanaatine varıldığına dair görüş bildirilmiştir.
—— yer alan— kime ait olduğu—— sorulmuş, davalı adına tahsis edildiği bildirilmiştir.
Delil tespiti sonucunda alınan bilirkişi raporu davalıya ihtarlı olarak tebliğ edilmiş, verilen iki haftalık kesin süre içinde ve sonrasında rapora karşı itirazda bulunmamıştır.
Marka hakkına tecavüz konusu, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 7. ve 29. maddelerinde düzenlenmiştir. 6769 sayılı Kanunun 7. maddesi uyarınca marka korumasının tescille kazanılacağı belirtilmiştir.—– maddesinde ise marka hakkına tecavüz sayılan eylemler sayılmıştır. SMK’nun 29/1-a maddesinde, tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması, 7/1-c maddesi uyarınca aynı, benzer veya farklı mal ve hizmetlerde olmasına bakılmaksızın,– ile aynı veya benzer olan ve ——– düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini —- nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması marka hakkına tecavüz fiilidir.
Yine SMK’nun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, hükmün ilan yoluyla kamuya duyurulması talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Toplanan deliller— dosyasından alınan bilirkişi raporu, davacıya– tescil kayıtları, — ——– dosya ————- kullandırılacağının duyurulduğu, — davacının — aynısına yer verildiği, — hitap ettiği tüketici kitlesinin ortalama tüketici kitlesi olduğu, davacıya ait markayı gördüklerinde bu hizmetin davacı şirket tarafından verildiğini zannedebilecekleri, bu şekilde davacı ile davalıya — arasında bağlantı kurulacağı ve karışıklık yaşanacağı, bu nedenle davalıya ait olduğu anlaşılan — davacıya ait tanınmış ve “– tescilli olan —” markasının—- kullanılmasının SMK’nun 7/1-a maddesi uyarınca marka hakkına tecavüz teşkil ettiği, davalının eyleminin aynı zamanda davacının markasının tanınmışlığından haksız yararlanma niteliğinde olduğundan, ayrıca SMK’nun 7/1-c maddesi uyarınca da davacının markasına tecavüz teşkil ettiği anlaşılmakla, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
DAVANIN KABULÜNE,
Davalının yetkilisi olduğu — markasını nakit kredi verme hizmetinde kullanmak suretiyle davacının marka haklarına tecavüz ettiğinin TESPİTİNE,
Marka hakkına tecavüzün önlenmesine, durdurulmasına,
— alan — ve—- ERİŞİMİN ENGELLENMESİNE,
Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin masrafları davalı tarafa ait olmak üzere —— kez ilanına,
Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı vekiline — ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 94,60 TL tebligat ücreti olmak üzere toplam 213,2‬0 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından——— tespiti dosyasında yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı ve 15,70 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 1.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.634,3‬0 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.