Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/221 E. 2023/221 K. 31.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO :2021/221 Esas
KARAR NO: 2023/221
DAVA: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/12/2021
KARAR TARİHİ :31/10/2023

Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinin yapılan açık yargılaması sonucunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili talep dilekçesinde; ortaya çıkabilecek muhtemel zararların önlenmesi için davalıya ait ———-no’lu markanın ——- sınıftaki ———— bunlara kaydedilmiş ———- vasıtasıyla indirilebilen ———–kayıt edilebilen elektronik yayınlar;———sınıflarındaki————–sınıfta bulunan ——— bakımından; ——————–hizmetleri bakımından dava sonuçlanıncaya kadar davalı veya üçüncü kişiler tarafından kullanılmasının engellenmesi ve üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasına kararverilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili dava dilekçesinde özetle,
Müvekkilinin, ——- yılında kurulduğunu ——– uygulamasının sahibi olduğunu,———— alım satım değerleme hizmeti verdiğini,—— olduğunu, ——– ailesine dahil olduğunu, —–nezdinde tescilli pek çok markalarının bulunduğunu, davanın tümden reddinin gerektiğini, her şeyden önce Davacının, müvekkilinin markalarına uzun yıllar boyu sessiz kaldığını, Davacının, müvekkili tarafından işbu dava Davacısı aleyhine açılmış marka tecavüzü, haksız rekabet ve tazminat davasına dayanak olan markaları ortadan kaldırmak amacıyla bu davayı açtığını,——— ibarelerini içeren markaların ayırt edici olduğunu, dolayısıyla SMK m.5/1-a, b ve c uyarınca herhangi bir tescil engelinin bulunmadığını, müvekkilinin söz konusu markalarının——- yılından beri tescilli olduğunu, aralıksız ve yoğun bir şekilde kullanıldığını, bu nedenle de ciddi bir ayırt ediciliğe ve tanınmışlık seviyesine ulaştığını, müvekkili ile özdeşleştiğini, dolayısıyla söz konusu markaların SMK m.5/2 uyarınca hükümsüzlüğünün talep edilemeyeceğini, markaları kötü niyetle tescil ettirmediklerini ve bunun kanıtlanamadığını, Müvekkilinin——–dosyası ile marka tecavüzü ve haksız rekabet ve tazminat talepli davayı açtığını, bu davayla ——– tecavüz fiillerinin tespiti, durdurulması, önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat talep edildiğini, davanın şu anda derdest olduğunu, müvekkilinin açtığı bu davanın ardından, —— kötüniyetli biçimde söz konusu davanın dayanağı olan —–ibarelerini içeren markalarını hükümsüz kıldırmak amacıyla işbu davayı ikame ettiğini, müvekkilinin kimi 20 yılı aşkın süredir tescilli olan markalarına bu dava ile kötüniyetli olarak hükümsüzlük talep edildiğini, Davacının hükümsüzlük iddiasının sessiz kalma yoluyla hak kaybına uğradığını, sonuç olarak hükümsüzlük davasının nispi veya mutlak ret nedenlerine dayanmasının sessiz kalma yoluyla hak kaybı ilkesinin uygulanması bakımından herhangi bir fark yaratmayacağını, —-uygulamasının da bu yönde olduğunu, kötüniyetin somut delillerle ispatlanamadığını, SMK m.4 ve 5/1-a uyarınca ——- markaların tescilinin mümkün olduğunu, aynı zamanda tescil kapsamındaki mal ve hizmetler bakımından da ayırt edici karaktere sahip olduğunu, markanın ayırt ediciliğinin değerlendirilmesi yapılırken markaların belli parçalarına ayrılamayacağını ve bir bütün olarak incelenmesi gerektiğini, söz konusu markaların ———–içermekle beraber sadece bu ibareleri içermediğini, bunun yanında başka unsurları ve kompozisyon olarak farklılıkları da içerdiğini, markaların ayırt edici niteliğe sahip olduğunu, söz konusu markalardaki ibarelerin ticaret hayatında üzerinde tescilli olduğu hizmetler bakımından herkes tarafından yaygın olarak kullanılmadığını, ——–markasının tescil kapsamı incelendiğinde, öncelikle —– sınıfa dahil herhangi bir malı içermediğini, uzman mütalaasının Davalının markasının kapsamındaki mal ve hizmetler bakımından hangi gerekçe ile tanımlayıcı olduğu ve ayırt edicilikten yoksun olduğu sonucuna varıldığına dair herhangi bir açıklamanın yapılamadığını, söz konusu markanın tescil kapsamındaki mal ve hizmetler için ayırt ediciolduğu ve tanımlayıcı olmadığını, ——tarihli marka inceleme kılavuzuna göre iyelik ekinin —- düzeyde de olsa markaya ayırt edicilikkazandırdığını, —– markasının araba ve iyelik ekinin birleşiminden oluşturulan kelime ve şekil markası olduğunu, —- sınıfta tescil edildiğini ve söz konusu hizmetler açısından ayırt edici olduğunu, ————bakımından tartışılması gerekenin ayırt ediciliğe sahip olup olmadığı değil ayırt ediciliğinin güçlü veya zayıf olup olmadığı hususu olduğunu, dolayısıyla doğrudan ayırt edicilikten yoksun ve tanımlayıcı olarak addedilmesinin mümkün olmadığını, ————ibaresinin de —- üzerine ———- yazılı olduğunu, markada —– farklı renk kullanıldığını, markaların bir bütün olarak tüm bu unsurların bir araya getirilmesi ile özgün bir grafik tasarım sonucunda yaratılmış olduğunu, söz konusu markaların tanımlayıcı olmadığını, ayırt edici olduğunu,———- sınıflarda tescilli olduğunu, söz konusu bu markanın alan adı şeklinde oluşturulmuş bir kelime markası olduğunu, bu markanın Davacının iddialarının temelini oluşturan —— sınıf mallarda tescilli olmadığını, kaldı ki —- sayılı markanın —– sınıf mal vehizmetler bakımından dahi ayırt edici olduğunu, ———- ibarelerinin eklenmesi suretiyle oluşturulmuş —– markaları olduğunu, ———— birçok kişitarafından bilindiği kabul edilse dahi, müvekkilinin bu ibareyi ayırt edici ve tanınmış ——– unsuru ile birlikte kullandığını, bu iki unsur bir bütün olarak değerlendirildiğinde her iki —– markasının da ayırt edici olduğunu, ———–markası incelendiğinde, söz konusu marka bir bütün olarak değerlendirildiğinde, tanınmış —– içerdiğinden bu markanın da ayırt edici olduğunu, ——— markası incelendiğinde ise söz konusu markanın ——– ibarelerini içerdiğini, müvekkilinin yalnızca ——–ibarelerini içeren markalarının bile ayırt edici olduğunun açıklandığını, bu sebeple —– markasının yine tanınmış ———-ibaresini içerdiğini ve ayırt edici olduğunu, bu durumun ———–markaları bakımından da geçerli olduğunu, —–sayılı —–sınıfa dahil malları içermekle birlikte —— dahil motorlu ——————- kılınamayacağı, bu mal ve —— satışına ilişkin hizmetleri içeren —–hizmetlerinde buna dahil olduğunu,——– markasının örneğin ——-,—–arasında bir ilintililik iddiasıyla ayırt edicilik yokluğundan ve tanımlayıcılığından bahsedilemeyeceğini, ——- tarafından yayınlanan marka inceleme kılavuzunda internet alan adı ile oluşturulan markalar için tanımlayıcı———-ifadelerin eklenmesinin kural olarak markayı ayırt edici hale getirmeyeceğini, ancak alan adının ikincil düzey alanı da oluşturan ibare ile——bir algılamaya konu olabilecek nitelikte ise değerlendirmenin bu bütünsellik için de dikkate alınarak yapılmasının gerektiğini, başka bir olay da verilmiş mahkeme kararında, —– ibaresinin reddedilen —— sınıftaki hizmetler için doğrudan cins vasıf ve benzeri şekilde karakteristik özellik belirten tasviri bir işaretolmadığının kabulü gerektiği gibi ticaret alanında herkesin kullanımını açık bir işaret olaraknitelendirilemeyeceği, öte yandan başvurunun tanımlayıcı bir ibare olarak değer kabul edilmesi halinde dahi Davacının sahibinin asıl unsurlu internet alanı da altında ——– yılından beri elektronik ticaretle iştigal ettiği, dava konusu başvuruyu oluşturan işaretin ayırt edicilik vasfı kazandığı kabul edilerek mahkememizce bozma ilanına uyulmuş ve bozmaya uyulması nedeniyle kazanılmış haklar da dikkate alınarak davanın kabulüne” denildiğini ve bu şekilde —— markasının ayırt edicilikten——— gerekçesiyle reddine dair —–iptaline karar verildiğini, müvekkilinin ——markalarının gerek reklamlarda gerekse sözlü iletişim kullanılan mecralarda bir bütün olarak —— kullanıldığını, ilgili halk kesiminde bütün itibarı ile ayırt edicilik kazandığını, yani markanın birden çok
bileşenden oluşması halinde ——— oluşanmarkalarda markanın unsurlarından biri veya birkaçı SMK m.5/1’e girse dahi tek tek kelimeleri değil markanın bütününe bakılması ve bu şekilde yaratılmış markanın değerlendirilmesinde yeni ve özel anlama değer verilmesinin gerektiğini, —– yapılmış olan araştırma sonucunda—— yer alan mallar ve hizmetler bakımından tescil edildiğinin görüldüğünü, özellikle bu markanın ——— ana dil konuşulan —– tesciline izin verildiğinin açıkça görüldüğünü, dolayısıyla Davacının iddialarının reddinin gerektiğini, bu itibarla müvekkilinin tüm markalarının bir bütün olarak tescil kapsamındaki mal ve hizmetler için tanımlayıcı olmadığının açıkça ortada olduğunu, diğer yandan ayırt edicilik ve
tanımlayıcılık değerlendirmesini de dikkate alınması gereken ortalama tüketicinin kim olduğunun açıklığa kavuşturulması gerektiğini, davaya konu markaları temel olarak ——–ile ilgili mal ve hizmetler üzerinde kullanıldığını, günlük tüketim mallarından olmadığı, ürünlerin ve hizmetlerin pahalı oluşu, hem de uzun dönem kullanılmak üzere alınan risk faktörü yüksek mallardan olması sebebiyle hitap ettiği tüketici kitlesinin algı ve dikkat seviyesinin sıradan tüketicilerden farklı olduğunu ve daha yüksek olduğunu, bu tüketicilerin daha dikkatli olduğunu, somut olayda bir hizmet sunumundan bahsediliyorsa müşterinin, önce hizmet alacağı kuruluşu seçmesi asıl olup bundan sonra seçtiği ürün ve hizmetler arasında kendisi için uygun olanı seçmesinin söz konusu olacağını, bu bakımdan araba alım satımı ve araç değerleme hizmeti almak isteyen bir tüketicinin öncelikle bu hizmeti alacağı hizmet sağlayıcıyı belirleyerek onun —— sitesine ya da uygulamasına girerek bu hizmeti satın almasının gerektiğini, hizmet sektöründe kullanılan markalar ile verilen ilan ve reklamlarda bir hizmetin ürünün değil hizmeti veren işletmenin diğerinden ayırt edilmesinin sağlandığını, ——— alım satımı hizmetlerini daima 18 yaş üstü tüketicilere hitap ettiğini, dolayısıyla bu tüketicilerin davalarının markalarının ayırt edici niteliği konusunda yanılgıya mümkün olmayacağını, yine SMK m.5/2 hükmü gereğince kullanım sonucu söz konusu markaların ayırt edicilik nitelik kazandığını, yüksek bir ayırt ediciliğe sahip olduğunu ve markaların müvekkili şirketle özdeşleşmiş olduğunu bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, ——şirketi olan —- tarafından — yapılan araştırma sonucunda ikinci ——- yapan firmalar arasında—-orana sahip———sonra araç alımında %92’lik ve araç satımında %91’lik bilinirlik oranıyla ——-sırada yer aldığını, Davalı şirketin ———altında gerçekleştirdiği faaliyetler ile pek çok ödüle layık görüldüğünü, —–ödülleri tarafından; ——- halkın favorisi ödülünün sahibi olduğunu, ——– ise sigortacılık kategorisinin üçüncüsü olarak seçilmeye hak kazandığını, kurulduğu ——–sitesi ödülünü kazandığını, bundan başka pek çok ödül kazanmış olduğunu, —- kullanan kişi sayısının—- üzerinde olduğunu, —–hesabının 436.035 kişi tarafından beğenilmiş olup takip edildiğini,——- takip ettiğini, yine——– tarafından takip edildiğini, —- olduğunu, öte yandan Davalının ————yaptığı sözleşmeler ile reklam ve pazarlama faaliyetlerine büyük bir yatırım yaparak markalarını geniş çevreye duyurduğunu, — başarılı ———— sıklıkla görüldüğünü, ayrıca ——– tarafından hazırlanan ——- müvekkilinin——– için pek çok —– verdiğini, —– bir arada bulunduğu ve her gün binlerce tüketici tarafından ziyaret edilen —— pek çok reklam verildiğini, aynı şekilde ——–olduğunu,————– ekonomik gibi yaygın okunan dergilerde birçok haber ve yazıya konu olduğunu, pek çok —-çekilerek yayınlandığını, Davalı ——- markasının tanıtımı için —- olan —- ile yaptığı iş birliği çerçevesinde ——- katılımıyla——- fiyatını bilme ——— isimli bir video çekildiğini ve videonun —— hesabından yayınlandığını, söz konusu —- tarafı kişi tarafından görüntülendiğini, yine pek çok yerli ——- kanalında Davalı şirket pazarlama genel müdür yardımcısının konuk olduğu Dolayısıyla markaya yapılan büyük yatırımlar nedeniyle de markanın tanınmış ve ayırt edicilik düzeyinin yüksek olduğunu, benzer bir davada ——— markalarının ——– dosyasından alınan aynı gerekçelerle görülen davada davaya konu — sorunu içeren markaların yalnızca —- ———– gibi hizmetler için değil pek çok mal ve hizmetler için tescilli oldukları, bu markalara farklı kompozisyonlar ile ayırt edicilik kazandırıldığı, ayrıca yoğun reklam ve tanıtım faaliyetleri sonucunda bilinir hale geldiği tespit edilerek davanın reddine karar verildiğini, aynı şekilde—— dosyasından görülen davada——sınıftaki mal ve hizmetler bakımından ayırt ediciliği olmadığı, tasviri olduğu gerekçeleri ile açılan hükümsüzlük davasında, Davalı tarafından anılan davada markalarının ayırt edici olduğu ve kullanım sonucu da ayırt edildi kazandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğinin tespit edildiğini, yine Davalı şirket tarafından —– nezdinde üçüncü kişilerce yapılmış başkaca markaların başvurusunun yayınına itiraz etmeleri üzerine örneğin ———- markalarının reddedildiğini, dolayısıyla yukarıda ifade edilen Davalı adına tescilli markaların ayırt edici niteliğinin olduğunun buradan daanlaşılabileceğini, Davalının söz konusu markaları kötü niyetli tescil ettirdiği iddialarının tamamen dayanaksız olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.

TARAFLAR ARASINDAKİ UYUŞMAZLIK:Taraflar arasındaki uyuşmazlığın asıl davada; davalı-karşı davacıya ait ve dava dilekçesinde yazılı olup dava konusu edilen markaların hükümsüzlük talep edilen mal ve hizmetler bakımından ayırt edici olup olmadıkları, tanımlayıcı olup olmadıkları, tescil başvurularının kötü niyetli olup olmadığı, bu nedenlerle kısmen hükümsüzlüklerine karar verilip verilemeyeceği, sessiz kalma nedeniyle hak kaybının bulunup bulunmadığı noktasında, Karşı davada ise; davacı-karşı davalıya ait karşı dava dilekçesinde yazılı olup dava konusu edilen markaların SMK’nun 5/1-a, 5/1-b ve 5/1-c maddeleri uyarınca hükümsüzlüklerine karar verilip verilemeyeceği, iptali talep edilen markaların dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre içinde tescilli oldukları mal ve hizmetlerde ciddi ve etkin bir şekilde kullanılıp kullanılmadıkları, bu nedenle iptallerine karar verilip verilemeyeceği, sessiz kalma nedeniyle hak kaybının bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.Karşı davanın bu davadan ayrılarak, mahkememizin ayrı bir esasına kaydedilmesine karar verilmiştir.

UYUŞMAZLIK HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER:
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla,ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.Davacının —— sicil numarasıyla davacı adına kayıtlı görüldüğü, 1.000.000,00 TL sermayeye sahip olduğu,—- tescil edildiği anlaşılmıştır.Davalının ——–numarasıyla davalı adına kayıtlı görüldüğü, 43.000.000,00 TL sermayeye sahip olduğu, — tarihinde tescil edildiği anlaşılmıştır.Dosyaya —– kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; —- davacı adına tescili —– tarihinde sicile tescil edildiği anlaşılmıştır.Dosyaya —— kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; —— tescil numaralı ——– davacı adına tescili —— tarihinde sicile tescil edildiği anlaşılmıştır. Dosyaya—–kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; —– davacı adına tescili —– tarihinde sicile tescil edildiği anlaşılmıştır.Dosyaya —- kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; —- davacı adına tescili —- tarihinde sicile tescil edildiği anlaşılmıştır.Dosyaya —- getirtilmiş olup, incelendiğinde; —-markasının—- davacı adına tescili — tarihinde sicile tescil edildiği anlaşılmıştır. Bilirkişi heyeti heyet rapor içeriğine göre;
1)—– markasının, mal ve hizmetlerin sanal ortamda bir araya getirilmesi ve üçüncü kişilerin görüp satın alması için sunulması hizmeti bakımından tanımlayıcı olduğu,
2)——numaralı — markasının kara araçlarının bakım ve tamiri hizmeti bakımından tanımlayıcı olduğu,
3)—- numaralı — markasının, Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmeti bakımından tanımlayıcı olduğu,
4)—– numaralı — markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmeti bakımından tanımlayıcı olduğu,
5) —– numaralı — markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi ve açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri bakımından tanımlayıcı olduğu,
6)—– numaralı — markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların——,————– bakımından tanımlayıcı olduğu,
7) —— numaralı — markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri, ———- düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri bakımından tanımlayıcı olduğu,
8) ——-numaralı —— markasının, ——bakımından tanımlayıcı olduğu,
9) —- numaralı — markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi ———- tanımlayıcı olduğu,
10) —— numaralı —– markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi ————–bakımından tanımlayıcı olduğu,
11)—– numaralı — markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi ———— hizmetleri bakımından tanımlayıcı olduğu,
12) ——– numaralı —- markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi———–bakımından tanımlayıcı olduğunu,
13) —– numaralı — markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi ———–bakımından tanımlayıcı olduğunu,
14)—– numaralı— markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi———-bakımından tanımlayıcı olduğunu,
15) Dosyaya sunulan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, Davalının tanımlayıcı olduğu kanaatine varılan —- asli unsurlu markalarının, tescil edildiği tüm mal ve hizmet sınıfları bakımından, SMK m.5/2 uyarınca sonradan ayırt edicilik kazandığı ve SMK m.5/1-b, c ve d bentlerine dayanılarak hükümsüz kılınamayacağı,
16) Davalının marka tescillerinin kötüniyetli olmadığı, Davacı vekilinin bunu ispata yarar delil sunamadığı, sunulan ihtarnamelerin kötüniyeti ispata yeter görülmediği,
17) Davanın süresinde açılıp açılmadığı yönündeki takdirin Mahkemenizde olduğu, ” yönünde görüş bildirilmiştir.

UYUŞMAZLIK HAKKNDAKİ YASAL DÜZENLEME:
SMK’nın 25. Maddesine göre “5 inci veya 6 ncı maddede sayılan hâllerden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir.” düzenlemesi mevcuttur. SMK’nın 5/1. maddesinde”b) Herhangi bir ayırt edici niteliğe sahip olmayan işaretler. ” marka olarak tescillenemeyeceği, yine SMK’nın 6/9. Maddesinde ” Kötüniyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.” hükmü düzenlenmiştir.

GEREKÇE:
Dava davalı tarafa ait markaların hükümsüzlüğü talep edilen mal ve hizmetler için tanımlayıcı ve ayırt edici olmadıklarından ve kötü niyetli tescil ediklerinden bahisle kısmi hükümsüzlük davasıdır.
Sınai Mülkiyet Kanununun 25/1. maddesinde marka hükümsüzlüğü halleri sayılmış olup, SMK’nun 5. ve 6. maddelerinde sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde Mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verileceği belirtilmiştir. Davacı tarafça birden fazla hükümsüzlük nedeni ileri sürüldüğünden her birinin ayrı ayrı incelenmesi gerekmiştir.Markaların mutlak ret nedenlerinin düzenlendiği, SMK’nun 25/1 ve 5/1-c. maddeleri uyarınca, ——– diğer özelliklerini belirten işaret veya adlandırmaları münhasıran veya esas unsur olarak içeren işaretlerin tescil edilemeyeceği ve hükümsüzlüğünün talep edilebileceği düzenlenmiştir.Dava konusu somut olayda, davacı tarafça davalı tarafa ait ———— unsurlu markların ayırt edicilik unsurunun bulunmadığı ve bu sebeple hükümsüz kılınması gerektiği iddiası ile davayı ikame ettiği, markaların tescilli oldukları sınıflar yönünden yapılan değerlendirme ve marka ibareleri birlikte değerlendirildiğinde, —- numaralı markasının, mal ve hizmetlerin sanal ortamda bir araya getirilmesi ve üçüncü kişilerin görüp satın alması için sunulması hizmeti bakımından tanımlayıcı olduğu,—— markasının, kara araçlarının bakım ve tamiri hizmeti bakımından tanımlayıcı olduğu, —– numaralı markasının Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmeti bakımından tanımlayıcı olduğu, —–numaralı markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmeti bakımından tanımlayıcı olduğu, —— markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi ve açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri bakımından tanımlayıcı olduğu, ——– müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi, —— bakımından tanımlayıcı olduğu,——— numaralı markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri, —– bakımından tanımlayıcı olduğu,—— artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri bakımından tanımlayıcı olduğu, —– markasının, ——– markasının, ———markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için ———- markasının, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için —– bakımından tanımlayıcı olduğu, —– markasının, müşterilerin ——— bakımından tanımlayıcı olduğu, bu tespitler karşısında avalının tanımlayıcı olduğu kanaatine varılan —— asli unsurlu markalarının, tescil edildiği tüm mal ve hizmet sınıfları bakımından, SMK m.5/2 uyarınca sonradan ayırt edicilik kazandığı ve SMK m.5/1-b, c ve d bentlerine dayanılarak hükümsüz kılınamayacağı kanaatine varılmıştır. Davacı tarafça davalının markalarının kötünyetle tescil edildikleri de iddia edilmiştir. SMK’nun 6/9. maddesinde ise kötüniyetle yapılan marka başvurularının itiraz üzerine reddedileceği düzenlenmiştir.Bir marka başvurusunun hangi hallerde kötüniyetle tescil ettirildiği her bir somut olayda ayrı ayrı değerlendirilecek olmakla birlikte, ——uygulamalarında daha çok güvenin kötüye kullanılması, kullanmak yerine başkalarının ticaretine engel olmak, sözleşmeye aykırılık vb. suretiyle marka tescilleri kötüniyetli marka tescili halleri olarak kabul edilmektedir. Kötüniyetli tescilin varlığı için kötüniyet tescil başvurusu anında varolmalıdır. Tescilden uzun süre sonraki kullanımlarda, markanın tescil olunduğu gibi değilde başkalarının markalarına yanaşılarak yapılan kullanımlar marka hakkına tecavüz teşkil edebilirse de tek başına kötüniyetli tescile delalet edemez. Yine kötüniyetli tescil hali, mal ve/veya hizmetlerle ilgili olmayıp markanın tamamı ile ilgili olacağından, markanın kısmi değil tam hükümsüzlüğüne karar verilmelidir. Dolayısıyla eğer markayı tescil ettiren kimsenin kötüniyetli olduğu kabul ediliyor ise, bu kötü niyet tescilin tamamını kapsar. Somut olay incelendiğinde; kötü niyeti ispat yükünün davacı tarafta olduğu, davacı tarafın kötü niyeti ispata yarar delil sunamadığı, sunulan ihtarnamelerin kötüniyeti ispata yeterli olmadığı, davalı tarafa ait markaların özel bir çalışma sonucu oluşturulan ve ———-ana unsurunu içeren seri markalar oldukları ve davalının iştigal konusunu dış dünyaya tanıtır ve tanımlayıcı markalar oldukları dikkate alındığında SMK’nun 6/9. maddesi uyarınca davalının markalarının hükümsüzlük koşullarının mevcut olmadığı kanaatine varılmış ve davacının davasının tümden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davalı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 25.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/10/2023