Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/214 E. 2022/134 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/214 Esas
KARAR NO: 2022/134
DAVA: Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/12/2021
KARAR TARİHİ: 25/10/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davalının—– sayılı davası ile müvekkilinin davalı adına tescilli ——— tecavüz ettiği iddiasıyla dava açtığını, davalıya —-yenilik ve ayırt edicilik özelliklerinin bulunmadığını, —–yaklaşık—- —– yalnızca ——— kılmayacağını, ayrıca aynı ürünün ——- tarihinde satışa sunulduğuna dair yayın yapıldığını belirterek, öncelikle ——- dava sonuçlanıncaya kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir koyulmasını, davalıya ait ——- hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davanın, halihazırda davacının müvekkili şirketin zararına sebebiyet veren fiillerinin tespiti ve zararın tazmini için açmış oldukları —— nedeniyle kötü niyetli olarak açıldığını, dolayısı ile ihtiyati tedbir kararı ile davacının korunacak bir menfaatinin bulunmadığı gibi, kötü niyetin de hukuk düzeni tarafından korunmasının mümkün olmadığını, davacı yanın tasarımın yenilik ve ayırt edicilik kriterini taşımaması durumunu bir —— buna dayanak olarak ——–adresinde satılan ürünün müvekkili adına tescilli tasarıma oldukça benzer olduğu iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, işbu ürünün satış sayfasının şu an aktif olmayıp, hangi tarihte satışa sunulduğunun belirsiz olduğunu, davacının davasına dayanak olarak ileri sürdüğü ——– olduğunu, davacının bu ürünün——- fazla bir süredir satışta olduğunu ileri sürdüğünü, ancak bu iddiasını ispat edecek bir delil sunulmadığını, tam tersine yapılan araştırmada bu ürünün dah——– satışa sunulduğunun görüldüğünü belirterek; haksız ve hukuka aykırı taleplerle ikame edilen davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalı adına tescilli——- hükümsüzlüğü davasıdır.
Mahkemenizin ——-dosyası incelendiğinde;—– karşı davalının davacıya ait —-numaralı —– kalan ürünleri gerek kendisine——– hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi ve maddi-manevi tazminat talepli dava açtığı, tarafların benzer delillere ve ilişkilere dayanarak bu davayı açtıkları, bu nedenle davaların çözümü için delillerin birlikte değerlendirilmesinin gerekli olduğu anlaşılmıştır.
HMK’nun 166/1. maddesinde, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davaların, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden birleştirilebileceği, 166/4. maddesinde ise davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantının var sayılacağı belirtilmiştir.
Bu hükümler doğrultusunda yapılan incelemede, her iki davanın taraflarının aynı olduğu, her iki davada sunulan delillerin ve alınan bilirkişi raporlarının birlikte değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle her iki dava arasında hukuki bağlantı bulunduğu, ayrıca usul ekonomisi açısından da her iki davanın birlikte görülmesi gerektiği anlaşılmakla, her iki davanın birleştirilmesine ve yargılamaya mahkememizin ——- dosyası üzerinden devam olunmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Mahkememizin ——davası ile bu dava arasında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğundan her iki davanın BİRLEŞTİRİLMESİNE,
Yargılamaya Mahkememizin ———–sayılı davası üzerinden devam olunmasına,
Harç, masraf ve vekalet ücretinin birleşen dava üzerinden değerlendirilmesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı esas hükümle birlikte istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/10/2022