Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/193 E. 2021/222 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/193 Esas
KARAR NO: 2021/222
DAVA: Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/12/2020
KARAR TARİHİ: 16/12/2021
Mahkememizin —- sayılı davasından tefrik edilen ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili Mahkememizin—– sayılı davasında marka haklarına tecavüzün tespiti, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat talepleriyle birlikte açtığı haksız ihtiyati tedbir nedeniyle manevi tazminatın dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davalı — tarafından müvekkili aleyhine—- ve marka hükümsüzlüğü için açılan dava sonucunda —— davasında haksız olduğu, markalarının tanınmış olmadığı, davacının markasının hukuken geçerli olduğu, davacının marka tescilinde kötü niyetli olmadığı yönünde hükmün kesinleştiğini, ancak —– markasının karar kesinleşinceye kadar devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verildiğini, —- yılına kadar tedbir kararının kaldırılmadığı, davacının markasının gelişimi için herhangi bir yenilik yahut işlem yapılmasının engellendiğini, ticari itibarının zedelendiği, markasını kullanamaz duruma geldiğini, iş potansiyelinin düştüğünü, markasını kaybedeceği endişesi nedeniyle derin manevi üzüntü ve yıkım yaşadığını belirterek, —manevi tazminat talebinin kabulüne, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce davacı vekiline talep edilen manevi tazminatın ne kadarının haksız ihtiyati tedbir nedeniyle ve ne kadarının marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet —- tarihli dilekçesi ile;—–davacı müvekkilin sınai mülkiyet hakkına yapılan tecavüzün önlenmesine, giderilmesine ve durdurulmasına, dava dilekçesinde talep ettiği —manevi tazminat bedelinin; —- marka hakkına tecavüz hükümleri ve haksız rekabet hükümleri için paylaştırılmasına karar verilmesini talep ettiklerini bildirmiştir.
Mahkememizce haksız ihtiyati tedbir nedeniyle manevi tazminat davasının — Esas sayılı davadan ayrılarak yeni bir esasa kaydedilmesine karar verilmiş, yargılamaya —- sayılı dava üzerinden devam olunmuştur.
DAVAYA CEVAP / Davalılar vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili —- davada taraf olmadığından, bu müvekkili bakımından —– nedeniyle davanın usulden reddine, davacının ihtiyati tedbir nedeniyle herhangi bir zarara uğramadığını, zarara uğradığını ispatlaması gerektiğini, dava sonuçlanıncaya kadar markanın üçüncü kişilere devredilmesinin yasaklanmasına dair ihtiyati tedbir kararlarının usul ekonomisi açısından verilen tedbir kararları olduğunu beyan ederek, davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesin ekarar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, —– sayılı davasının yargılaması sırasında davacı adına tescilli —- markasının dava sonuçlanıncaya kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde verilen ihtiyati tedbir kararının haksız olduğu iddiasıyla açılan manevi tazminat davasıdır.
Her ne kadar dava Mahkememize açılan marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ve maddi ve manevi tazminat davasıyla birlikte açılmışsa da, davalar arasında hukuki bir bağlantı bulunmadığı, konularının tamamen farklı olması nedeniyle birlikte görülmelerinin de gerekmediği, ayrıca 6100 sayılı HMK’nın 399/2. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, haksız ihtiyati tedbir sebebiyle uğranılan zararın tazmini davasının, esas hakkındaki davanın görüldüğü ve karara bağlandığı mahkemede açılması gerekir. Mahkemenin görevli olup olmadığı hususu HMK 114/1-c maddesi uyarınca “dava şartı” niteliğinde olup yargılamanın her aşamasında ve re’sen gözetilmelidir.
Davaya konu ihtiyati tedbir kararının verildiği asıl dava—- olduğundan, haksız ihtiyati tedbir sebebiyle açılan bu davaya bakma görevi de —–
HMK’nun 115.maddesi uyarınca dava şartlarının mevcut olup olmadığı yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılabileceğinden ve dava şartı noksanlığı halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğinden, HMK’nun 399/2 ve 115/2. maddeleri gereğince davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın HMK’ nun 399/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca görevsizlik nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Kararın— yoluna gidilmeden kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden, — yoluna gidildikten sonra— yolu başvurusunun reddi halinde red kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin mahkememize müracatı halinde dosyanın yetkili ve görevli —– gönderilmesine,
Aksi takdirde davanın AÇILMAMIŞ SAYILACAĞINA,
Harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin yetkili ve görevli Mahkemede nazara alınmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/12/2021