Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/191 E. 2023/207 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/191
KARAR NO : 2023/207

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/11/2021
KARAR TARİHİ : 19/10/2023

Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinin yapılan açık yargılamasında

GEREĞİ DÜŞÜNÜLD:
Davacının 2016 yılından itibaren telekomünikasyon teçhizatları(cep telefonu yan ürünleri, kulaklık, mikrofon, kılıf, hoparlör vb.) perakende ticareti alanında ticari faaliyetler yürüten, bu faaliyetlerini —- illeri olmak üzere toplamda 26 şube ile günlük yüzbinlerce müşteri kitlesine hitap eden, bunu da hem kurucusu olduğu “—–” çatı markası altında hem de —-ticaret unvanıyla gerçekleştirdiğini, Davacının 2016 yılından beri “—- ibaresini sadece bir marka olarak değil, işletme adı ve ticaret unvanı olarak kullandığını, “—-ibaresinin —- başvuru numarası ile 35.Sınıf yönünden tesciline karar verildiğini, ancak koordinasyon eksikliği ve iş yoğunluğundan ötürü TPMK tarafından talep edilen işlemler süresi içerisinde tescil ücreti yatırılmadığı için markanın o dönemde tescil edilemediğini, Davalı şirketin, davacının markasını TPMK nezdinde tescil edememesinden ve müvekkilinin ülke çapında 26 şubede “—-markasını tanınır hale getirmesinden faydalanmak suretiyle 19.06.2020 tarihinde—– markasının kendi adına tescili için 09 ve 35.sınıflar yönünden —- no ile markayı tescil ettirdiğini, —- markasının telefon aksesuarları sektöründe üst düzey bir tanınmışlığa sahip olduğunu ve davalının bu markayı tescil ettirmesinin tesadüf olamayacağını, davacının sözkonusu markanın ilk ve gerçek hak sahibi olduğunu, —– ibaresi ilk kez müvekkili tarafından ihdas edilmiş ve kullanım yoluyla ayırt edici ve tanınmış hale getirildiğini, beyan edilen kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirme sonucunda farklı sınıflarda yer alan mal ve hizmetler arasında da benzerlik olma ihtimalinin de dikkate alınmasının gerektiğini, SMK m.6/3 uyarınca hükümsüzlük koşullarının da mevcut olduğunu, davalı tarafından 09 ve 35. Sınıflar emtiaları yönünden tescil edilen —-markası, davalının marka tescil tarihi olan 06/01/2021 tarihinden önce, müvekkili0 tarafından 2016 yılından itibaren ilgili sınıflar yönünden önceye dayalı olarak ciddi şekilde kullanıldığından, müvekkilin önceye dayalı kullanım yoluyla marka üzerinde gerçek hak sahibi olduğu konusunda tereddüt bulunmadığını, Davalının basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüne uymayarak, davacının kurucusu olduğu —-” çatı markası altında kurulu 26 adet şubeyi görmezden gelerek yine aynı sınıflarda bulunan emtialar yönünden marka tescili talebinde bulunmak aldatıcı benzerliğe neden olduğundan, davalının kötüniyetin göstergesi olduğunu, bu nedenlerle, her türlü dava ve talep hakkı saklı kalmak kaydı ile; davalı adına —-sayı ile tescilli —- ibareli markanın 09 ve 35.sınıflar yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.

CEVAP:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle;
2005 yılında —- kurulan davacı …’ 2007 yılından bu yana SMK na uygun olarak tescilli markasının hak sahibi olduğunu, Türkiye’deki birçok şirketten önce “bilişim teknolojileri” sektörüne giren müvekkil şirket kısa zamanda adını duyurmuş ve sektörde kendisine yer edindiğini, —-web sitesinde yayınlanan aşağıda verilmiş haberle de durumun açıkça ortada olduğunu, davalının markasını ve faaliyetlerini tanıtmak için sürdürdüğü çalışmaların bununla da sınırlı kalmadığını, yalnızca 04 Ocak 2007 – 28 Aralık 2010 tarihleri arasındaki dönemde tanıtım ve reklam faaliyetleri için gazetelere£1.200.971,61, dergilere £171.240,88, radyolara £1.300,-, televizyon reklamlarına £921.957,55, dış mekan reklamlara £77.860,22 ve diğer tanıtım harcamalarına £239.884,76 olmak üzere toplam £2.613.025,02 harcandığını, davalının uzun yıllardır—- markasını yoğun olarak kullandığını ve markayı bilinir hale getirdiğini, Bunun sonucunda markanın kısa sürede tüketicilerin zihninde önemli bir yer edinmiş ve popüler sosyal medya platformlarından—–2005 yılından itibaren bahsi geçmeye başladığını, davalının çeşitli bilişim sitelerinin de dikkatini çekmiş ve davalı şirket hakkında çeşitli yazılar yayınlanmış olduğunu, davalı şirkete ait domain adlarının aşağıda verildiğini; ALAN ADI —– Internet sayfalarının geçmişteki kayıtlarını barındıran —-sitesinden alınan ekran görüntüsünün sunulduğunu, Davalının uzun yıllardan bu yana kullanmakta olduğu tescilli “—-” markası üzerinde ciddi bir tanınmışlık teşkil ettiği ve tüketicilerin zihninde önemli bir yer edindiğini, bu nedenle müvekkili şirketin sahibi olduğu —-markalarının birlikte değerlendirilmesinin gerektiğini, —-markasının tescilli tek hak sahibi olduğunu, davalı şirketin temel markası —–markaları görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik olarak değerlendirilmesinin gerektiğini, “—–” ibaresi bir marka olamayacağını, markayı oluşturan ibarenin “—-” olduğunu, davalının —- gibi seri markaları dikkate alındığında, —- markasının da bunlardan biri olduğu ve doğrudan doğruya müvekkilimize ait —- markalarından biri olduğunun ortada olduğunu,—- ibaresinden—– markasını çıkarttığımızda —- ibaresi yalnız başına istenilen çağrışımı yapmayacağını, Davacı tarafın müvekkilinin tescilli markası olan —- markası için hükümsüzlük iddia ve talebinde bulunmasının yersiz ve kötüniyetli olduğunu, Davacı tarafın faliyet gösterdiğini iddia ettiği sınıflar müvekkili şirketin —– başta olmak üzere bütün tescilli markaları kapsamında yer alan mallarla bire bir aynı veya yakın ilişki içerisinde olduğunu, Müvekkili şirketin tescilli markasına ait ürünleri—-adresinin mobil aksesuarlar bölümünde —-ve seri markalarına ait ürünlerin satışını da gerçekleştirdiğini ,davalının aktif olarak markasına ait ürünlerin satış ve pazarlamasını kendi kurmuş olduğu internet sitesinden de yürüttüğünü, bu kapsamda en başta müvekkili şirkete ait olan geçmişte tescilli olan ve koruma süresi sona ermiş —–sayılı markalarının tamamının markasının sonuna bir ibare eklenmek suretiyle oluşturulduğu dikkate alındığında —–markasının da bu marka serisinin bir parçası olduğunun açıkça ortada olacağını, davacı yanın işbu markayı kullanması ihtimalinde müvekkili şirketin markası olarak anlaşılacağını, —-sayılı —– sayılı “—-sayılı —- “vb marka başvurularının davalı tarafından yapılan itiraz neticesinde reddedildiğini, Müvekkili şirketin —–markası ve bu marka üzerinden seri marka olarak aldığı veya alacağı tescillerde tek hak sahibi olduğu noktasında dava dışı bir şirket ile yaşamış olduğu hukuk mücadelesinde emsal teşkil edecek—- Fikri Ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi —– Sayılı kararı verildiğini, kararın BAM ve Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiğini, anılan markanın kullanmama nedeniyle iptali istemiyle açılan davanın 556 sayılı KHK’nın 14.maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptali üzerine, artık anılan marka kullanılmadığından bu marka tescilinin gerçekleştirildiğine yönelik bir iddia ve savunmanın kabul edilemeyeceği, bu nedenle başvuru konusu işaretin, anılan vakıa ve hukukî kabul karşısında 27.sınıf ürünler için yine de tescilinin gerekli olduğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde karar vererek —- markasının tesciNi hak sahibi müvekkili şirketin, —- markası ve işletmesi ile özdeşleşen, işletmesel köken itibari ile tescilli markaların serisi olarak algılanacak ifade ve markalarda da tek hak sahibi olduğuna karar verildiğini, davalı şirkete ve markalarını taşıyan ürünlerinin yaklaşık 20 yıldır Türkiye’nin 81 ilinde —– gibi büyük elektronik marketlerde iş yapmakta ve bu firmaların 200’den fazla mağazasında satıldığını, bir tacirin alanında faaliyet gösteren diğer firmalardan haberdar olması ve bu firmalardan kendisini ayrıştırmaya gerekli özeni göstermesi basiretli davranış yükümlülüğünün kapsamında olup, başlı başına bu yükümlülüğün ihlâlinin kötü niyet teşkil ettiğini, davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir.

TARAFLAR ARASINDAKİ UYUŞMAZLIK :
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalı adına tescilli —- numaralı—- markasının davacı tarafça tescil başvuru tarihinden önce 9. Ve 35. Sınıflar için tescilsiz olarak kullanılıp kullanılmadığı, davacının bu marka üzerinde 09 ve 35. Sınıflar için öncelik hakkının bulunup bulunmadığı, davalının markayı kötü niyetle tescil ettirip ettirmediği, davacıdan önce “—–” ibaresini içeren markalarını 09. Ve 35. Sınıflar için kullanıp kullanmadığı, davalının daha eski tarihli — markalarının seri markası olarak bu markayı tescil ettirip ettirmediği, davalının markasının hükümsüzlüğüne karar verilip verilemeyeceği noktasında toplandığı anlaşılmıştır.

UYUŞMAZLIK HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER:
1—-kayıtlarına göre davacı tarafın ortağı ve temsilcisi olduğu —– Şirketi’nin 30.05.1995 tarihinde tescil edildiği, halen aktif olduğu görülmüştür.
2—-kayıtlarına göre davalı şirketin 21.02.2005 tarihinde tescil edildiği, halen aktif olduğu, faaliyet alanının , Yürürlükteki kanunlar çerçevesinde her türlü bilgisayar ve bilgisayar donanımlarının bilgisayar ve diğer bilgisayarlarla ilgili elektronik parçaların….. aksesuar parça ve malzemelerinin ve benzerlerinin montajı vb. İş ve işlemler olduğu görülmüştür.
3-TPMK kayıtlarına göre —-tescil numaralı —-markasının —-nolu —– markasının —- tescil numaralı —- markasının—– tescil numaralı —- markasının —- tescil numaralı —- markasının —– tescil numaralı —- markasının —- tescil numaralı markasının —-markasının —-tescil numaralı—-markasının—- tescil numaralı— markasının — tescil numaralı —- markasının —- tescil numaralı —- markasının—– sınıflarında yer alan mal ve hizmetlerde tescil edilmiş olduğu sabittir.
4-TPMK kayıtlarına göre—- sayılı markaların yasal süresi içinde yenilemelerinin yapılmaması nedeni ile hükümden düştüğü görülmüştür.
5—-Vergi Dairesi Başkanlığı,—–Vergi Dairesi Müdürlüğü kayıtlarına göre davacının 24/06/2016 tarihinde faaliyetine başladığı ve mükellefiyetinin halen devam ettiği, —– isimli iş yerinin iş yeri açma yoklama fişi ekindeki görsellerden görülmüştür.
6- Mahkememizce davacı ve davalı kayıtları ile TPMK kayıtları dikkate alınarak uzmanlık gerektirmesi dolayısıyla rapor alınmış, bilirkişi heyeti heyet rapor içeriğine göre;
Davacının 24.06.2016 tarihinden itibaren —- ticaret ünvanını, —— ibaresini farklı markalı cep telefonları için CEP TELEFONU KILIFI , EKRAN KORUYUCUSU, HOPERLÖR, KULAKLIK, Mikrofon vb cep telefonu aksesuarların satışı ve tanıtımı hizmetleri için MARKASAL olarak kullandığı,
Davalının —- nolu —-markasının —-nolu —-markasının —– no ile—– markasının —-nolu —-markasının—- nolu —- markasının —- nolu—- markasının—- nolu markasının —-markasının—–nolu —-markasının —- nolu —-markasının —- nolu —- markasının —-nolu—- markasının 07/08/09/11/21/35/38/41/42/43 sınıflarında yer alan mal ve hizmetlerde tescil edilmiş olduğu,
Davalının —-no ile 12.01.2016 tarihinden itibaren tescil edilmiş ve davalının markası olduğu, —-ibaresinin İngilizce kelime olup —— anlamına geldiği, sözkonusu markanın tescil kapsamında 09. Sınıfta “kameralar, fotoğraf makineleri, televizyonlar, videolar, cd-dvd kayıt ve oynatıcı cihazlar, mp3 çalar, bilgisayarlar, masa üstü-tablet bilgisayarlar, giyilebilir teknolojik cihazlar (akıllı saatler, bileklikler, başa takılan cihazlar), mikrofonlar, hoparlörler, kulaklıklar; haberleşme ve çoğaltma amaçlı cihazlar ve bilgisayar çevre donanımları: cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makineleri” ile 35. Sınıfta “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için kameralar, fotoğraf makineleri, televizyonlar, videolar, cd-dvd kayıt ve oynatıcı cihazlar, mp3 çalar, bilgisayarlar, masa üstü-tablet bilgisayarlar, giyilebilir teknolojik cihazlar (akıllı saatler, bileklikler, başa takılan cihazlar), mikrofonlar, hoparlörler, kulaklıklar; haberleşme ve çoğaltma amaçlı cihazlar ve bilgisayar çevre donanımları: cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makineleri mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetlerinde tescilli olduğunu,—– markasının öncelikli hak sahibi olduğu,
Davacının kullanımları ile davalının 12.01.2016 ve öncesinde tescilli —- markalarının yazılış stillerinin benzer olduğu, davacının —–esas unsurlu seri markalarının olduğu, davalının kullanımlarının davacının—– esas unsurlu seri markaları ile görsel, fonetik olarak benzer olduğu, davalının kullanımlarının davacının—–esas unsurlu seri markası olarak algılanabileceği, bu nedenle davacının — no ile tescil edilmiş 09/35 sınıflarda yer alan mal ve hizmetlerde tescil edilmiş ola markasının —- markasının hükümsüzlük koşullarının SMK nun 6/1, 6/3 ve ŞEKİL 6/9 ile 25/1 maddeleri uyarınca hükümsüzlük koşullarının mevcut olmadığı” yönünde görüş bildirilmiştir.

UYUŞMAZLIK HAKKINDAKİ YASAL DÜZENLEME:
Hükümsüzlük hâlleri ve hükümsüzlük talebi SMK’nın 25. maddesinde düzenlenmiş, bu maddeye göre; “5 inci veya 6 ncı maddede sayılan hâllerden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. ” 6769 Sayılı SMK’nın 6. Maddesine göre “Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.” Bu maddede düzenlenen nisbi tescil engeli esasen marka hukukuna hâkim olan öncelik ilkesinin bir yansımasıdır. Öncelik ilkesi ile kastedilen ise markayı önce tescil ettiren veya başvuru konusu yapan kişinin korumadan öncelikli olarak yararlanacak olmasıdır.Söz konusu nisbi tescil engelinin uygulanabilmesi için her şeyden önce marka başvurusuna konu işaretin daha önce tescil ettirilmiş bir marka veya tescil başvurusuna konu edilmiş bir işaret ile aynı veya benzer olması gerekir. Markaların benzerliğinin değerlendirilmesi, markada yer alan kelime veya şekil unsurlarının birlikte yarattığı bütüncül izlenime göre yapılmalıdır. İki marka arasındaki benzerlik araştırması yapılırken, ortalama tüketicide görsel, işitsel ve kavramsal olarak karışıklığa yol açılıp açılmadığına bakılır.

İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Davalı adına —- sayı ile tescilli —– ibareli markanın 09 ve 35.sınıflar yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkini talepli marka hükümsüzlüğü davasıdır.Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı tarafın davalı taraf adına tescilli bu”—–markasının 09 ve 35. Sınıflar yönünden öncelikli kullanım hakkı bulunması ve markayı maruf hale getirdiğinden bahisle markanın hükümsüzlüğü talebinden ibaret olduğu, Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda ve davalı tarafın marka tescil kayıtları ve davalı tarafın hükümsüzlük talep edilen sınıflar yönünden kullanımlarına ilişkin yapılan tespitler dikkate alındığında davacı tarafın —-Vergi Dairesine bağlı olarak —–vergi numaralı Potansiyel Mükellef kodu ile 24.06.2016 faaliyete başladığı, —- ibaresini 24.06.2016 tarihinden itibaren farklı markalı cep telefonları için Cep telefonu kılıfı , ekran koruyucusu, hoperlör, kulaklık, Mikrofon vb cep telefonu aksesuarların satışı ve tanıtımı. hizmetleri için MARKASAL olarak kullanıldığı, bu unvan ile —- şubelerinin olduğu, davalının ise; 2016 yılından itibaren —- markası ile USB — Kablo, mıknatıslı araç içi tutucu, — satışı yaptığı ve bu kullanımların da 35. Sınıfta yer aldığı, davalının —- no ile 12.01.2016 tarihinden itibaren tescil edilmiş ve davalının kullanımlarından daha önceki tarihten itibaren tescilli markasının kelime markası olduğu, — ibaresinin İngilizce kelime olup “—– anlamına geldiği, söz konusu markanın tescil kapsamında 09. Ve 35. Sınıfta tescil edildiği, bu haliyle davalının tescilin davacının kullanımlarından öncesine dayandığı, davacı tarafın davalı tescilinden öncesine ilişkin kullanımı ispat edemediği, davalının kullanımlarının öncelikli ve koruma altında bulunan marka tesciline dayanması sebebiyle davacının haklarının ihlal edildiğinden bahsedilemeyeceği, dikkate alınarak SMK6. Maddede belirtilen öncelik ilkesi yönünden ispatın yerine getirilmediği kabul edilerek davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davalı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince marka hükümsüzlüğüne ilişkin davası nedeniyle takdir olunan 25.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,Dair; davalı vekilini ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.