Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/181 E. 2023/44 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/181 Esas
KARAR NO: 2023/44
DAVA: Endüstriyel Tasarıma Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi ile Maddi ve Manevi Tazminat
KARŞI DAVA : Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ: 20/10/2021
KARŞI DAVATARİHİ : 20/12/2021
KARAR TARİHİ: 16/03/2023

Taraflarca açılan karşılıklı davaların yapılan açık yargılama sonucunda;

İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı müvekkilinin ——tarihli tescil başvurusu sonucunda —— tescil edildiğini, bu tasarımlar üzerinde müvekkilinin gerçek hak sahibi olduğunu, davalının bu tasarımları birebir kopyalayarak müvekkilinin endüstriyel tasarım haklarına müdahale ettiğini, müvekkiline —— davalı tarafın ———sitesindeki ve diğer çevrimiçi alışveriş kanallarında kullanılan kataloglardaki görsellerin aynı olduğunu, her iki tarafın da aynı müşteri kitlesine hitap ettiklerini, bu durumun haksız rekabet yarattığını, davalıya ——-numaralı ihtarnamesinin gönderilmesine rağmen tecavüz teşkil eden eylemlerine devam ettiğini, müvekkilinin maddi zarara uğradığını belirterek; fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak koşuluyla; davalının fiilleri 6769 sayılı SMK. Hükümleri çerçevesince davacı müvekkiline ait endüstriyel tasarım hakkına ve 6102 sayılı TTK. hükümleri çerçevesinde haksız rekabet teşkil etmesi sebebiyle, söz konusu eylemlerin endüstriyel tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin öncelikle tespitine, tecavüz ve haksız rekabet fiillerinin durdurulmasına ve önlenmesine, delillerin ortadan kaldırılması riski nedeni ile öncelikle davalı şirketin adresinde bilirkişi marifeti ile inceleme yapılarak tescilli tasarımla birebir aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzeri üretimin yapıldığına, üretilen ve stoklanan ürün sayısının ve üretimde kullanılan kalıp sayıları gibi tecavüze konu fiil ve kapsamına ilişkin tüm delillerin tespit edilmesini, müvekkilinin tasarım hakkına yönelik davalının söz konusu tecavüz ve haksız fiilleri sebebiyle müvekkilinin şimdilik 1.000,00 TL maddi zararının HMK’nun 107. maddesi uyarınca tespiti ile haksız eylemin meydana geldiği tarihten itibaren işlemiş ve işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, müvekkilinin tasarım hakkına yönelik davalının söz konusu tecavüz ve haksız fiilleri sebebiyle müvekkilinin manevi zararının tazmini yönünden şimdilik 1.000,00 TL manevi tazminatın haksız eylemin meydana geldiği tarihten itibaren işlemiş ve işleyecek ticari avans faizi ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini, endüstriyel tasarımdan doğan haklara tecavüz sebebiyle açmış oldukları bu davanın masrafları tecavüz eden davalı tarafından karşılanarak, ilgililere tebliğ edilmesini ve tirajı en yüksek 3 gazeteyle kamuya ilan yoluyla duyurulmasını, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

DAVAYA CEVAP VE KARŞI DAVA / Davalı-karşı davacı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı karşı davalı tarafın, sayın mahkemenizi yanıltmak üzere dava dilekçesinin üçüncü sayfasının üçüncü paragrafında ——- ayrıntılı inceleme sonucunda tasarım bültenine çıkarıldığını ve tescil edildiğini iddia ettiğini, oysaki bu iddianın hukuka uyar bir yanı bulunmadığını, bütün bu sayılanların dışında dava dilekçesinin dördüncü sayfasında davacı karşı davalı tarafın müvekkilin piyasaya sürdüğü ürün ile tescilli tasarımlarının aynı malzemeden üretildiği ve sap kısmının tavaya yerleşimi hususunda benzerlik olduğunu iddia etmekte ve davasını bu iki husustaki benzerliğe dayandırmadığını, oysaki ——yerleşimi konusunda davacı karşı davalı taraftan çok daha önce tescil edilmiş tasarım başvuruları ve—— ortaya koymaktadır ki davacı karşı davalının söz konusu tasarım üzerinde tescil dolayısıyla oluşan hak sahipliği kötü niyetli bir şekilde elde edildiğini, müvekkilinin satışa sunduğu ürünlerin ne reklam görselleri ne de satışa sunulan ürün tasarımları üzerinde davacı karşı davalının hukuka uygun hiçbir hak sahipliği bulunmadığını, davaya hukuki gerekçe yapılan — —– tescilli tasarım, hukuka aykırı bir şekilde tescil edilmiştir ve hükümsüzlüğü gerektiğini, müvekkili———- gibi ——- yapan bir ticaret şirketiolduğunu,karşı davalı tarafından —- tarihinde —– başvuru numarasıyla yapılan tasarım tescil başvurusunun konusunu oluşturan tasarımlardan ——- yenilik veya ayırt edicilik şartlarını sağlamadığını belirterek; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, karşı davanın kabulü ile yenilik kriterinden yoksun —-numaralı tasarımının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

KARŞI DAVAYA CEVAP / Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; davacı-karşı davalının tasarım tescilinin kötü niyetli olduğunu, sapın tavaya yerleşimine ilişkin davacı-karşı davalıdan çok daha önce tescil edilmiş tasarım başvurularının ve ——– paylaşımlarının mevcut olduğunu, davaya konu ürünlerin içi içe koyulması ile ortaya çıkan ve ürün kutusu üzerinde bulunan görselin davacı-karşı davalıya ait olmadığını, iç içe yerleştirme yönteminin herkes tarafından kullanıldığını, davacı-karşı davalının müvekkilinin ürünleri ile benzer olduğunu iddia ettiği tasarımların ——numaralı tasarımlar olduklarını, müvekkilinin ürünlerinin bu tasarımlar ile benzer olmadıklarını, ——— görünümünün zorunlu bir görünüm olduğunu, maddi ve manevi tazminat taleplerinin de hukuka aykırı olduklarını, bu nedenlerle asıl davanın reddine karar verilmesini, davacı-karşı davalının ——- tescil numaralı tasarımı ile benzer olduğunu, davacı-karşı davalının tescilinden çok önce yurt dışında da benzer ürünlerin piyasaya sunulduğunu, tasarımın yenilik kriterini taşımadığını belirterek, öncelikle davacı karşı davalı tarafından davaya konu tasarım gerekçesiyle müvekkili aleyhine herhangi bir tasarrufta bulunmasının önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, karşı davanın kabulü ile yenilik kriterinden yoksun —— numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı-davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Asıl dava, davacı-karşı davalıya ait —— tasarımın koruma kapsamında kalan ürünlerin davalı-karşı davacı tarafından satıldığı kullanılması sebebiyle meydana geldiği iddia edilen tasarım hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve önlenmesi ile maddi ve manevi zararların tazminine ilişkin olup, karşı dava ise davacı-karşı davalıya ait ——numaralı tasarımının yenilik ve ayırt edicilik özelliği bulunmadığı iddiası ile açılan hükümsüzlük davasıdır.
Dosyaya —- kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; —— tarihinde davacı-karşı davalı adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
İhtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi yönünde Mahkememizce bilirkişi raporu alınmış olup,——–tarafından düzenlenen raporda; davacı tarafa ait ——- tasarım tescili ile davalı ——— adresinde yapılan incelemede tespit edilen ürünler arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, dosya ekinde sunulan —– üzerinde yapılan incelemelerde, —— yapılmakta olup satış için iletişim bilgisi sunulmakta, —– satışı yapılmakta, ———– yer alan davacı tarafa ait olduğu iddia edilen ürün görseli ve inceleme yapılan adreste görüntülenen ürün ambalajlarında yer alan görsel arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları belirtilmiştir.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden tarafların delilleri sunulduktan sonra Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış,——— tarihli raporunda; davacı-karşı davalı tarafa ait ———— numaralı tasarım tescil ile ——— yer alan ürün görselleri arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, karşı dava yönünden; hükümsüzlüğü istenen davacı-karşı davalı tarafa ait —- tasarım tescil ile hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen —- tasarım arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları ve davacı-karşı davalı tarafa ait ——- tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine haiz olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu incelendiğinde; davalı-karşı davacıya ait ürünlerin davacı-karşı davalıya ait———- tasarımı ile benzer olduğunun tespit edildiği, asıl davanın —- tasarımlara tecavüz edildiği iddiasıyla açıldığı, bu nedenle ——– tasarım için de benzerlik incelemesi yapılması gerektiğinden, bilirkişi heyetinden bu konuda ek rapor istenilmiş, bilirkişiler—– bilirkişi raporunda; dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesi ve yapılan tespitler ve yürürlükteki mevzuat hükümleri çerçevesinde yapılan değerlendirmeler sonucu; esas dava yönünden; davacı-karşı davalı tarafa ait —— tasarım tescil ile internette yer alan ürün görselleri arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, karşı dava yönünden; hükümsüzlüğü istenen davacı-karşı davalı tarafa ait———- hükümsüzlüğe davanak olarak gösterilen —— tasarım arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları ve davacı-karşı davalı tarafa ait —- tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine haiz olmadığı, davacı-karşı davalı tarafa ait ——- tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine haiz olduğuna dair görüş bildirmişlerdir.
SMK’nun 55/1. maddesinde; tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki —- ——-gibi özelliklerinden kaynaklanan görünüm olarak tanımlanmış, tasarımın tescilli olması halinde tescilli tasarım, ilk kez ———kamuya sunulmuş olması halinde ise tescilsiz tasarım olarak korunacağı belirtilmiştir.
Yine SMK’nun 56. maddesinde tasarımın korunabilmesi için yenilik ve ayırt edicilik niteliğine sahip olması gerektiği belirtilmiş, bir tasarım tescilli ise başvuru veya rüçhan tarihinden önce, tescilsiz ise kamuya sunulduğu tarihten önce dünyanın her hangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarımın yeni kabul edileceği, tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorlarsa aynı kabul edileceği, bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, ———- için tasarımın kamuya sunulduğu tarihten önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğunun kabul edileceği, ayırt edicilik niteliğinin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarım geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesine bakılacağı belirtilerek yenilik ve ayırt edicilik özelliklerinin tanımı yapılmıştır.
SMK’nun 77. maddesinde ise; tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerinin bulunmaması halinde tasarımın hükümsüz sayılmasına karar verileceği düzenlenmiştir. SMK’nun 79. maddesinde de hükümsüzlük kararının geçmişe etkili olacağı, tasarıma kanunla sağlanan bu korumanın hiç doğmamış sayılacağı belirtilmiştir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olay incelendiğinde; alınan bilirkişi raporu ve dosya içine getirtilen tasarım tescil kayıtları ile; davacı-karşı davalı adına tescilli —– tescil numaralı tasarımın —numaralı tasarımının daha önce dava dışı şirket adına tescil edilen —– tasarım ile benzer olduğunun tespit edildiği, tasarımların ——tasarımları oldukları, zorunlu olarak gövde ve sap olarak iki bileşenden oluştukları, tasarımların bu bileşenlerin formları ve birbirleri ile bağlantı noktaları üzerinden ayırt edicilik kazandıkları, her iki tasarımda da standart yuvarlak formda gövde kullanıldığı, tasarımlarda bulunan ———-ile birleşim noktasının her iki tasarımda da benzer olup, sapların uç bölümüne doğru benzer eğrisel formda yükseldikleri, sapların alt kısımlarındaki oyukların derinlikleri farklı olup, uç kısmında deliklerin yer aldığı, hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen tasarımın gövde ile birleşim bölümünün üst yüzeyinde kırmızı bir öge bulunurken, hükümsüzlüğü istenen tasarımda bu ögenin bulunmadığı, bu farkın küçük ayrıntı olduğu, tasarımlar arasında bulunan bu küçük farkların tasarımlara ayırt edici nitelik kazandırmadığı, hükümsüzlüğü istenen davacı-karşı davalı tarafa ait —- numaralı tasarım tescili ile hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen ——- tasarım arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları tespit edildiğinden, karşı davanın kabulüne ve davacı-karşı davalıya ait 2 numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiştir.
Tasarım hakkına tecavüz konusu ise SMK’nun 81. maddesinde düzenlenmiştir. SMK’nun 56. maddesinde, tasarımın yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunacağı, 58. maddesinde ise tasarım sahibinin, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabileceği düzenlenmiştir. SMK’nun 81. maddesinde de tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibariyle ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için önerilerde bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde —— çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak tasarım hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında, alınan bilirkişi raporları ve dosyaya getirtilen tasarım tescil kaydı ile, davalı-karşı davacı tarafça satışa sunulan ——ürünlerinin davacı-karşı davalının —–numaralı tasarımının —numaralı tasarımı ile benzer olmadığı,—–numaralı tasarımı ile benzer olarak algılandıkları tespit edilmiştir.
Ancak davacı-karşı davalının —-tescil numaralı tasarımının — numaralı tasarımının yenlik ve ayırt edicilik özellikleri bulunmadığından açılan karşı dava soncunda hükümsüzlüğüne karar verildiğinden ve SMK’nun 79. maddesi uyarınca hükümsüzlük kararı geçmişe etkili olacağından, davacı-karşı davalının bu tasarımla ilgili davalı-karşı davacıya karşı ileri sürebileceği bir hakkı bulunmadığından, asıl davanın reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Asıl davanın REDDİNE,
Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacı-karşı davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davalı-karşı davacı vekiline tasarıma tecavüz ve haksız rekabet davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Davalı-karşı davacı vekiline maddi tazminat davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Davalı-karşı davacı vekiline manevi tazminat davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Davacı-karşı davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Karşı davanın KABULÜNE,
Davacı karşı davalıya ait ——- numaralı endüstriyel tasarımın 2 numaralı tasarımının HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE VE SİCİLDEN TERKİNİNE,
Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacı-karşı davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davalı-karşı davacı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Davalı-karşı davacı tarafından yapılan 59,30 TL karşı dava harcı, 59,30 TL başvurma harcı ve 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.118,60 TL yargılama giderinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/03/2023