Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/156 E. 2022/33 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/156 Esas
KARAR NO: 2022/33
DAVA: Marka (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ: 08/09/2021
KARAR TARİHİ: 05/04/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davalının —- başladığını, —- aldığını, —- faaliyet gösteren şirketleri birleşmek suretiyle bünyesine katarak —- altında faaliyet gösteren hastanelerin işleticisi konumuna geldiğini, bu kapsamda davalı tarafın,—— suretiyle bünyesine kattığını, bu nedenlerle dava konusu marka hakkına tecavüz eylemlerinin —-döneminde —– gerçekleşmiş olup, davanın —–açıldığını, davalı şirketin birleşmek suretiyle devralmış olduğu —— dosyasında; ——- kullandığını, bu itibarla marka üzerinde kazanılmış ve gerçek hakkının bulunduğunu, kullanımının engellenemeyeceğini, davalının —— tecavüz teşkil etmediğinin tespiti talebiyle müvekkili davacıya karşı dava açtığını, bu dava dosyasında —- tarihli karşı dava dilekçeleri ile kendilerinin de müvekkili şirketin maddi ve manevi zararlara ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; davalının, müvekkili şirket adına tescilli bulunan —- ibareli markalara vaki tecavüzünün durdurulması ve tecavüzün önlenmesi talebiyle karşı dava açtıklarını, ——-sayılı dosyasında yargılama neticesinde——davanın reddine, karşı davalarının kabulüne karar verildiğini, karar davacı/karşı davalı—– Tarafından temyiz edilmesi üzerine, ——asıl davaya ilişkin verilen davanın reddine ilişkin hükmün onanmasına; ancak karşı dava yönünden verilen hükmün “karşı davanın davacısı——adına tescilli birden çok markanın bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda karşı davanın davacısından, davalının hangi kullanımının hangi marka hakkına tecavüz oluşturduğu hususunda açıklama istenmesi ve hükmün karşı dava davacısının hangi markalarına tecavüz teşkil ettiği tek tek belirtilmek suretiyle kurulması gerektiği” ve ———markalar bulunduğuna göre marka sahibinin markalarını tescilli olduğu sınıflarda kullanmasına bir engel olmadığı halde karşı davalı —–tescilli markalarının tescilli olduğu sınıflarda dahi kullanımına engel olabilecek şekilde hüküm tesisi de doğru olmadığı” gerekçeleri ile bozulmasına karar verildiğini, bozma sonrası dosya—— kaydolduğunu, kendilerinin açtıkları karşı dava yönünden yargılamanın halen devam ettiğini, huzurdaki davanın da davalı —– müvekkili —- tescili bulunan —- markasına vaki tecavüzü nedeniyle tazminat istemine ilişkin olduğunu, tüm bu nedenlerle —— dosyasında derdest dava ile huzurdaki dava arasında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğunu, iş bu davanın —– dosyasındaki dava ile birleştirilmesini talep ettiklerini, davaya konu —–olduğunu, davalının, —-başvurusunun da bulunmadığını, —- sahibi olduğu hastane de dahil olmak üzere——- fiilen kullanarak müvekkilinin marka haklarına tecavüz ettiklerini, davalının tecavüz eyleminin halen devam ettiğini, bu markanın kullanılmaması kapsamında davalıya, ilki —–sayıda ihtarname göndermelerine rağmen, davalının bu tecavüze son vermediği gibi, bu tecavüzünü yargısal bir zemine oturtma çabası içine girdiğini, müvekkili ile davalı şirket —– davalı şirket çatısı altında birleşmeden önce var olan şirketler—- bulunduğunu,—– markalarına tecavüz teşkil etmediğinin tespiti talebiyle açmış olduğu davanın reddedildiğini, Mahkemenin asıl dava yönünden vermiş olduğu bu kararın —–denetiminden geçerek onandığını, esasen tek başına bu kararın dahi davalının müvekkiline ait —- markasına tecavüzünün ispatı olduğunu, bu dava dosyasında alınan bilirkişi raporları ile davalının eylemlerinin müvekkiline ait —– markasına tecavüz niteliğinde olduğunun açıkça tespit edildiğini, öte Yandan davalı şirket ile birleşmeden önce var olan şirketlerin yetkilileri hakkında marka hakkına tecavüz nedeniyle yaptıkları şikayetler neticesinde —- davası açıldığını, davalının eylemlerinin, —- başvuru numarası ile —– yönünden açıkça —- oluşturduğunu, bu durumun müvekkilini zarara uğrattığını belirterek; aralarında fiili ve hukuki bağlantı bulunan—- sayılı dosyasındaki dava ile iş bu davanın birleştirilmesine, davalı—– uzun yıllara dayanan tecavüz fiili nedeniyle nedeniyle, müvekkilinin zarar ve talep edebileceği tazminat tutarının bu aşamada tespiti fiilen mümkün olmadığından, HMK.m.107 uyarınca, davanın —–olarak kabulü ile ileride arttırma ve fazlaya ilişkin tüm hakları ve Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 150′. maddesinden (556 Sayılı KHK nin 64. maddesi) doğan tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla Sınai Mülkiyet Kanunu’nun yoksun kalınan kazanç ile ilgili 151/1-b (556 sayılı KHK md. 66/1-b) hükmüne bağlı olarak “tecavüz edenin, markayı kullanmak yoluyla elde ettiği kazanca göre” hesaplanmak ve SMK’nun 151/4. (556 sayılı KHK md. 67) madde hükmü dikkate alınmak suretiyle şimdilik —-yoksun kalınan kazanç tutarının, —- ihtarname tebliği tarihinden itibaren ticari avans gecikme faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davalının tecavüz eylemi nedeniyle —- manevi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; Mahkememizin —– sayılı davasının konusunun ve taraflarının aynı olduğunu, davanın derdestlik nedeniyle reddi gerektiğini, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, TBK’nun 72. maddesi uyarınca fiilin ve zararın öğrenildiği tarihten itibaren —- zamanaşımı ile her halükarda —- zamanaşımı süresinin dolduğunu, davacının manevi tazminat talep hakkını — sayılı davada saklı tutmuş olmasının zamanaşımına engel olmadığını, birleştirme talebinin usul ve yasaya uygun olmaması nedeniyle reddine karar verilmesini,—-hükümsüzlüğü için dava açıldığını, halen derdest olduğunu, bu davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini, —– maddesi uyarınca ayırt edicilik unsurunu taşımadığını, marka olarak tescil edilemeyeceğini, ayrıca zayıf bir marka olduğunu, davacı tarafından —– kullanılmaması nedeniyle de iptalinin gerektiğini, markanın kötü niyetli olarak tescil edilmiş olmasından dolayı hükümsüz kılınması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacı şirkete ait —— davalı tarafından iltibas oluşturacak şekilde kullanılması sebebiyle meydana geldiği iddia edilen marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizin —- sayılı dosyası incelendiğinde; davacının, —- tarafından davalı ——-aleyhine marka haklarına tecavüzün tespiti ve ve önlenmesi davası açıldığı, halen yargılamasının devam ettiği tespit edilmiştir.
HMK’nun 166/1. maddesinde, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davaların, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden birleştirilebileceği, 166/4. maddesinde ise davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantının var sayılacağı belirtilmiştir.
Bu hükümler doğrultusunda yapılan incelemede her iki davanın taraflarının aynı olduğu—— Esas sayılı davada verilecek hükmün bu davanın sonucunu etkileyeceği, bu nedenle her iki dava arasında hukuki bağlantı bulunduğu, ayrıca usul ekonomisi açısından da her iki davanın birlikte görülmesi gerektiği anlaşılmakla, her iki davanın birleştirilmesine ve yargılamaya Mahkememizin —–Esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Mahkememizin —– sayılı davası ile bu dava arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğundan her iki davanın BİRLEŞTİRİLMESİNE,
Yargılamaya Mahkememizin ——Esas sayılı dava dosyası üzerinden devam olunmasına,
Harç, masraf ve vekalet ücretinin birleşen dava üzerinden değerlendirilmesine,
Dair; esas hükümle birlikte istinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.05/04/2022