Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/24 E. 2021/85 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2020/24 Esas
KARAR NO : 2021/85

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2012
KARAR TARİHİ : 13/04/2021

Davacı vekili tarafından Mahkememizin —– Esas sayılı dosyasından davalı aleyhine açılan sözleşmeden kaynaklanan tazminat davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketle “————markaların önceki sahibi ————- arasında markanın kullanılmasıyla ilgili olmak üzere ———– ibareli markanın ———- serbestçe kullanım haklarının müvekkili şirkete verildiğini, müvekkili şirketin hak sahibi olduğu markalarla üretim yapmak üzere davalı şirketle —– tarihinde———— ise ——– imzaladığını, davalının ——— —— olduğu —- ibareli markaların—- tarihindeki ihaleden satın aldığını, davalının yaptığı ihtarnamede mevcut sözleşmeleri ihlal etmediğini bildirdiğini, —— markalı ürünlerde sözleşme dışı şekil ve tasarımla kullanılmış olması ve müvekkili şirket adına — yaptığına dair kayıt bulunmaması nedeniyle müvekkilinin markasına tecavüz etmekte olduğunun tespit edildiğini ve bunu davalının da itiraf ettiğini, sözleşmelerden kaynaklanan hak ve alacaklarını —-temlik ettiklerini, müvekkili şirketin kar alacaklarını ödemeketen kaçınan ve üretmekte olduğu ürünleri tespit etmeyeceğini beyan eden davalının sözleşmelerin ifasını imkansız hale getirdiğini, haksız rekabet yarattığını, davalının müvekkiline ait markayı sözleşme dışı izinsiz şekilde kullandığını, davalının lisans ve haklara —- yılından itibaren —- hale getirdiğini, bu sebeplerle davalının ——– yaptığı üretimin ve satışların durdurulmasına ve zararların tazminine, —— ürünlere, bu ürünlerin üretilmesine yarayan ——- el konulmasına, el konulan mallar üzerinde mülkiyet hakkı tanınmasına, taraflar arasında imzalanan————— tarihine kadar doğmuş ve doğacak olan fiili alacakların tespiti ile şimdilik—- davalıdan tahsiline, davalının ——– tarihleri arası döneme ——- Sözleşmesinde belirtilen tutara göre tespit edilecek tazminattan şimdilik 10.000,00 TL alacağın davalıdan tahsiline, davalının sözleşme dışı kullandığını beyan ettiği ——– numaralı markalar ile bunlarla beraber kullanıldığı tespit edilecek diğer tescilli —- —–alınmak suretiyle her bir marka——— davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçelerini duruşmada tekrarla; davacının sözleşmelerden kaynaklanan haklarını ———-temlik etmesi nedeniyle taraf sıfatının bulunmadığını, Lisans hakkı iddiasının dayanağı olan —– tarihinde feshedildiğini, taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacı şirket vekilinin ödemelerin davacı şirketin ortağı—– yapılması talep edilmiş ve temlikname gerekçe olarak gösterilmişse de, müvekkilinin — — ve hakkında vergi incelemesi yapılarak vergi —- ihbarnameleri gereğince —– olan birine ödeme yapmayı uygun görmediğini, davalı şirketin “—
ürünleri üreten ve satan firma olduğunu, ancak müvekkilinin markayı kullanıcı olarak değil,— yapan işletme olarak kullandığını, davacının marka üzerinde sahip olduğu hakkın ——–, müvekkili firmanın davaya konu olan markaların sahibi olduğunu, davacının hak sahibi olduğunu iddia ettiği sözleşmeleri de marka sahibi sıfatıyla feshettiğini, davalının kendi markasına tecavüzü söz konusu olmayacağından bu davanın sürdürülmesinin kötü niyetli olduğunu, bu nedenle de reddi gerektiğini, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacı tarafın davalının — tarihine kadar doğmuş ve doğacak olan alacaklarının tespiti ile, şimdilik 10.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile davalıdan tahsili ,-dava dışı —– davalı arasında imzalanan kira sözleşmesi gereğince 01/07/2000-31/12/2005 arası döneme ait geçersiz marka kira sözleşmesinde belirtilen bedel üzerinden şimdilik 10.000 TL’nın tahsili,-davalının sözleşme dışı kullandığı beyan edilen ——– sayılı markaları ile bunlarla birlikte kullandığı tespit edilecek diğer tescilli “——- Sözleşmesi’nde aylık olarak belirlenen bedel olan 10.000,00 USD baz alınarak herbir marka üzerinden ayrı ayrı korunma tarihinden itibaren şimdilik 10.000,00 TL üzerinden 30.000,00 TL alacağın reeskont faizi ile tahsili davasıdır.
Taraflar arasında —- ———ile davacının davalıya 11 adet marka ile 29/03/2015 tarihine kadar üretim izni verdiği, sözleşmenin —– kısmında davacı ——- dava dışı ——– tarafından Kadıköy ——- Noterliği’nin ———yevmiye numaralı ———- ve aynı noterliğin———- sayılı lisans sözleşmesine konu markalar ile üretim yapılacağının belirtildiği ve ———- yevmiye sayısı ile tasdikli, ——-‘” yapıldığı konusunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Dava dışı—— tarihli izin sözleşmesi yapıldığı, sözleşmenin ——- tarihine kadar geçerli olduğu, marka sahibi dava dışı şirketin, izin alan davacı ——— sayılı markaların ——- vermeyi kabul ettiği, davacı izin alanın ayrıca sözleşmenin 4 ve 5. maddeleri ile lisansını aldığı markalar dışında “——— kullanarak başka —– yapma hakkına sahip olduğu, markaları sadece markaların tescilli olduğu sınıflarda değil, başka —– ettirebileceği ve sözleşmenin VII. maddesinde izin alana devir ve lisans verme hakkını da verdiği , davacı şirket ile dava dışı marka sahibi şirket arasında 05/05/1995 tarihli ek sözleşme yapıldığı , ek sözleşmenin süreye ilişkin 1. maddesinin tek taraflı irade beyanı ile sözleşmenin —— tarihinden sonra da —– maddesinin değiştirilerek izin verenin markaların görünüm ve şekillerinin değiştirilerek —- nezdinde yenilenen tescilleri de dahil olmak üzere kendisinin kullanmayacağı, başka kişilere —- vermeyeceği, izin alanın her türlü davayı tek başına açabileceği, markaları yenileyebileceğinin düzenlendiği görülmüştür.
Dava dışı—– arasında Kadıköy ——. Noterliği’nin —— yevmiye numaralı —– yapıldığı; sözleşmenin —- tarihine kadar yürürlükte kalacağının, Lisans verenin lisanslı ürünler üzerinde veya ürünlerle kullanma konusunda ——- içerisinde başka kişi yada kuruluşa —- vermeyeceğinin, —- alanın da tamamen veya kısmen devir etmeyeceğinin ve — —- vermeyeceğinin kabul edildiği, sözleşme konusu markaların —– —– ibareli —- olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce sözleşmelerin incelenmesi neticesinde; davacı şirket ve dava dışı—– tarihli adi yazılı ek sözleşmenin yapılış tarihleri itibarıyla ( 27/06/1995 tarihinde yürürlüğe giren 556 Sayılı KHK ‘dan önceki tarihli olmaları nedeniyle) 1965 tarihli, 551 Sayılı Kanun’un 34. maddesi gereğince noterden tasdikli yapılmadığından , şekil eksikliği nedeniyle davalı tarafa karşı ileri sürülemeyeceği, ancak sözleşmenin taraflarınca şekil eksikliği ileri sürülmeden sözleşme gereğince yüklenen edimlerin yerine getirildiği anlaşılmıştır.
Davacı şirket ile—–Kadıköy ——–.Noterliğinin ——–yevmiye ile tasdik edilen sözleşmenin, yapılış tarihi itibarıyla tabi olduğu 551 Sayılı Kanun’un 34. maddesi gereğince geçerli olduğu ve taraflar arasında yapılan ——- dayanağı olarak gösterildiği, sözleşmenin 1. maddesinde; davacı tarafın kullanımının “———- düzenlendiği, adı geçen markaların sahibinin —– veren dava dışı şirket olduğu, sözleşmenin—- tarihine kadar yürürlükte kalacağı—– sözleşme konusu olduğu, sözleşmenin 6. maddesinde ise “——————– ilgili olarak kullanma konusunda—–başkaca hiçbir kişi veya kuruma —– ,—– —– kısmen veya tamamen bir başkasına devir edemeyeceği ve başka kişi yada —– veremeyeceğinin” düzenlendiği görülmüştür..
Dosyamız içerisine alınan Kayseri ——.İcra Müdürlüğü’nün ——— İflas sayılı dosyasının incelenmesinde; dava dışı marka sahibi —— şerhi işlenerek —– markası ——– sayılı “———,—- markasının üzerindeki Kadıkay —- tarihli ve —- sayılı ve aynı noterliğin —– davalıya satıldığı, davalı Şirketin icradan satın aldığı —– tarihinden itibaren marka sahibi sıfatının da bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, —– sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinden kaynaklanan 10.000,00 TL alacağın dava tarihi olan 10/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, davalının sözleşme dışında kullandığı ve adına tescil ettirdiği markalardan kaynaklandığı beyan edilen 30.000,00 TL alacak talebinin reddine, davalının dava —- tarihli kira sözleşmesi gereğince dava dışı şirkete ödenen kira bedelinden kaynaklanan kira alacağına ilişkin usulune uygun dava açılmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karara karşı tarafların istinaf kanun yoluna başvurması sonucunda, İstanbul BAM —— Karar sayılı ilamıyla —– açısından usule ilişkin istinafı olmakla öncelikle davalı yanın bu istinaf talebinin incelenmesinin gerektiği, dosyada bir örneği bulunan ve imzaları inkar —göre davacı şirketin davalı ile olan akdedilmiş/akdedilecek sözleşmeler ve sair surette fatura edilmiş veya edilecek doğmuş ve doğacak alacaklarının tamamını bütün ferileri ile birlikte—- borçlarına mahsuben temlik edildiği temliknamenin —- tarihinde yazılı olarak yapıldığının görüldüğü,—- temlikin — bir temlik olduğu, bu durumda tek taraflı irade beyanı ile rücu—- imkanının bulunmadığının kabul edilmesi gerektiği,
Mahkemece davacı beyanı nazara alınarak ” temlikin hükümsüz kaldığı” yönündeki kabulünün hangi hukuki tasarruf nedeni ile hükümsüz kaldığı yönünde bir açıklama ve dayanak olmadan kabul edildiğinin anlaşıldığı, dosyada temlikten rücu edildiği, temlik alanın onayının olduğu veya hükümsüzlüğü yönünde bir karar alındığı hususlarında herhangi bir bilgi belge de bulunmadığı, bu nedenle öncelikle davacının aktif dava ehliyeti hususundaki bu belirsiz durum üzerinde inceleme yapılarak aktif dava ehliyeti bulunması halinde esasa ilişkin karar verilmesi gerektiği, toplanan mevcut delillere göre davacının aktif dava ehliyeti olduğu ya da olmadığı yönünde kanaat oluşturacak bilgi ve belge de bulunmadığı” gerekçesiyle kararın kaldırılmasına ; davalının diğer istinaf nedenlerinin ve davacının tüm istinaf nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacı vekili dava konusu —- devredildiğini belirterek, bu şirketin de davaya dahil edilmesini talep etmiş, —– —– kaydı dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde, ——- kurulduğu, ortaklarının ————- olduğu tespit edilmiş, davalı şirketi devralmadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili 11/12/2020 tarihli dilekçesi ile, bu davanın konusunun —– Sözleşmesinden kaynaklanan ve 20/03/2015 tarihine kadar doğmuş ve doğacak alacak ve tazminatın tespiti ve tahsili davası olduğunu beyan etmiştir. Davalı şirket ile dava dışı——– arasında —– yanında yeni bir davalının dahil edilmesinin de mümkün olmaması nedenleriyle bu talebin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili 30/11/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, 569.251,27 TL cari hesap alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte,— sözleşme alacağının—- uygulanan yıllık en yüksek faiz oranıyla birlikte olmak üzere, toplam —- davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine, dava masrafları ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu ile bağlantılı olarak yeni bir dava açıldığı bildirilmiş olmakla, İstanbul Anadolu ——.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin —- Esas sayılı dava dosyası getirtilip incelenmiş, davacının ——- şirketleri oldukları, maddi tazminat davası açıldığı, arabuluculuk şartı bulunmadığından davanın usulden reddine karar verildiği ve kararın 05/10/2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafın husumet itirazı bulunduğundan, İstanbul BAM —- Hukuk Dairesi’nin kararı doğrultusunda öncelikle bu ——- değerlendirilmiştir.
Davacı vekili gerek dava dilekçesinde, gerekse cevaba cevap dilekçesinde sözleşmelerden kaynaklanan tüm hak ve alacakların—— temlik ettiklerini beyan etmiş, dava dilekçesinin ekinde de ———tarihli ——– sunmuş, incelendiğinde, —– veya akdedilecek sözleşmeler ve sair suretle fatura edilmiş veya fatura edilecek doğmuş ve doğacak alacaklarının tamamını bütün fer’ileri ile birlikte ———–rücu olarak devir ve temlik ettiklerine dair temlik sözleşmesi yaptıkları anlaşılmıştır.
Dava tarihi ——- ve imzasının bulunduğu——- temliknameden dönüldüğüne ve tüm hak ve alacakların davacı şirkete temlik edildiğine dair yeni ——— sunulduğu tespit edilmiştir.
İstanbul BAM ———–. Hukuk Dairesi’nin davayla ilgili kararından sonra davacı taraf ———– tarihli alacağın temliki sözleşmesi uyarınca ———–alacağını tahsil edemediğinden, ———-olan alacağını davacıya devir ve temlik ettiğine ve davacı şirket adına dava açmalarına muvafakat ettiğine dair belge örneği——-altındaki imzanın kendisine ait olduğuna dair imzası ————–dosyaya sunmuştur.
Dosyaya sunulan ——taraflar arasında daha önce yapılan ——- ——– sözleşmesinden dönüldüğüne dair belge noter onaylı olmadığından, her zaman düzenlenebilecek bir belge niteliğindedir. Her ne kadar ——— tarihli —– altındaki imzanın kendisine ait olduğunu ve davacı tarafa dava açması için muvafakat verdiğini beyan etmişse de, belgenin dava açılmadan önce imzalandığına dair bir beyanı bulunmadığı gibi, davacı tarafça da bu konuda bir delil sunulamamıştır. Üstelik davalı tarafça cevap dilekçesinde bu hususa değinilerek husumet itirazında bulunulmasına rağmen davacı taraf cevaba cevap dilekçesinde yine alacağın —— edildiğini beyan etmiş, dava açılmadan önce imzalandığı iddia edilen ——— etmedikleri gibi, örneğini de derhal dosyaya sunmamışlar, yargılama uzun süre devam ettikten sonra —– sunmuşlardır. Tüm bu nedenlerle 09/07/2012 tarihli temliknameden dönüldüğüne dair belgenin dava açıldıktan sonra düzenlendiği kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamı ile davacı şirketin davalı şirketle imzaladığı ve bu davanın konusunu oluşturan sözleşmelerden kaynaklanan tüm alacaklarını ve fer’ilerini ——- anlaşılmaktadır. Sözleşmelere konu olan ve bu davanın konusunu oluşturan alacakların temliki ile davacı şirketin bu alacaklarla ilgili —–bulunmamaktadır. Hakkı devralan devir ile başkaca bir işleme gerek kalmaksızın dava hakkını kendiliğinden kazanacağı gibi, devreden de alacağın temliki ile birlikte dava hakkını kendiliğinden kaybeder. Yani, alacak devredildiği takdirde, devredildiği tarihten itibaren o mal veya hakka dayanan dava hakkı da, asıl hakka bağlı olduğundan devredilmiş sayılır. Dava şartları her davanın açıldığı tarihlerdeki koşullara göre incelenir. HMK’nun 125. maddesinde dava açıldıktan sonra dava konusunun davacı tarafından devredilecek olması halinde devralan kişinin görülmekte olan davada davacı yerine geçeceği belirtilmiştir. Kendisinin hak sahibi olduğu iddiasıyla açılan davada, gerçek hak sahibi olmadığı anlaşıldıktan sonra, gerçek hak sahibinden alacak haklarının devralınması veya gerçek hak sahibinden muvafakat alınması davacıya aktif dava ehliyeti kazandırmaz. Bu durumda, davacı şirket tarafından sözleşmeden kaynaklanan alacakların —– temlikinden sonra kendi adına hak talep ederek açmış olduğu davanın yargılaması sırasında dosyaya sunulan temlik alan —–davanın açılması için davacı şirkete verdiği muvafakatinin dahi, temlik eden davacıya aktif taraf sıfatı kazandırmayacağı, zira, davacı şirketin temlik alan ——-davada vekaleten temsil etme ehliyetinin de mevcut olmadığı anlaşılmakla, tüm bu nedenlerle, davanın HMK’nun 114/1-d ve 115/2. maddeleri uyarınca aktif husumet nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın HMK’nun 114/1-d ve 115/2 maddeleri uyarınca aktif husumet nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 18.571,50 TL harçtan mahsubu ile 18.512,20 TL harcın karar kesinleştiğinde ve isteği halinde davacıya iadesine,
Davalı vekiline —-gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 1.800,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.