Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/94 E. 2019/44 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/94
KARAR NO: 2019/44
DAVA : Marka (Tecavüzün Ref’i İstemli)
DAVA TARİHİ: 27/02/2018
KARAR TARİHİ: 19/02/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Ref’i İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; —— yılından itibaren —————— markalarını,———– çatısı altında birleştirdiğini, İbrahim ———— markasının tanınırlığını arttırmak adına bilenen tüm televizyon kanallarında, gazetelerde, dergilerde, internet sitelerinde, reklam panolarında yüksek bütçelerde reklam tanıtım faaliyetleri yaptığını, bunun yanında ———– inşaat sektörüne —-yılından itibaren 2.5 milyar tutarında yatırım yaptığını, bu sayede —— markasının büyük kitleler tarafından tanınan bilinen bir marka olduğunu, ayrıca tanınmış marka vasfını kazanmaya çok yaklaştığını, davacı ———–ibaresinin esas unsur olduğu markalarını koruma altına aldırdığını, —-nezdinde ——— ibaresini esas unsur olarak içeren marka başvurusu/tescil sahibi olduğunu, —–İnşaatın,—- ibaresi ile tanınan seri marka zincirinin sahibi olduğunu, davalı … tarafindan, davacı —– tarafindan inşa edilmesi planlanan —Projesinden daire satın alınması talebi gelmesi üzerine, taraflar arasında —–tarihli ———-imza altına alındığını, akabinde davalı tarafından, davacı tarafindan inşa edilmesi planlanan projenin zamanında yapımına başlanmadığı iddiası ile davacı ———— markasını karalamaya yönelik girişimlerde bulunmaya başladığını, davalı tarafından, davacının şirket logo ve markasını hukuka aykırı bir şekilde kullanarak “dkyinşaat” ibaresini kullanılmak suretiyle alan adı oluşturulduğunun öğrenildiğini, davalının, ———– alan adını hiçbir hakka dayanmaksızın, hukuka aykırı bir şekilde kullandığını, ilgili alan adının kullanıldığı internet sitesinin görselleri incelendiğinde, Mahkemece de görüleceği üzere, davacının markası/logosu ve davacının————– adlı sitesindeki görsellerin hukuka aykın bir şekilde davalı tarafça kullanıldığını, davalı’nın, davacının ——- ibareli marka hakkına ve ———– alan adına tecavüzünün tespitini, durdurulmasını, men’ini, giderilmesini, tecavüz teşkil eden maddi durumun ortadan kaldırılmasını, davalının————alan adlı web sitesini kullanımının durdurulmasını, men’ini: bu web sitelerine erişimin engellenmesini, davalı’nın —— markasını yazılı ve görsel basında kullanmasının durdurulmasını,önlenmesini, davalının hukuka aykırı ve marka hakkına tecavüz teşkil eden alan adı kullanımına dayalı olarak davacının uğradığı zarara karşılık fazlaya ilişkin dava ve talep hakkları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ——-TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini, dava açıldıktan sonra davalının delilleri yok edebilme ihtimaline binaen ve dava dilekçesinin davalıya tebliği beklenmeksizin ihtiyati tedbir kararı verilmesini teminen dosyanın öncelikle bilişim uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek; davalının———-alan adlı web sitesindeki ——markasına ilişkin kullanımlarının tespitini, davacının marka hakkına çok ciddi ve ağır bir tecavüz söz konusu olduğundan davacının dava sonuçlanıncaya dek zararının artmasını önlemek maksadıyla, huzurdaki davada verilecek hüküm kesinleşinceye dek davalının fiillerinin önlenmesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davacının maruz kaldığı zararların tazmini bakımından davalının teminat vermesi hususlarında ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı ———– tarihinde iki adet———— adı altında “mesken nitelikli” taşınmaz satışına ilişkin sözleşme imzalandığını, bu sözleşmeye göre; davacının, ——- ————bedelle satmak konusunda tarafların mutabakata vardıklarını, müvekkili tarafından davalı-borçluya toplamda ——- TL ödeme yapıldığını, böylece söz konusu sözleşmelerde konut bedeli olarak kararlaştırılan bütün bedelin davacıya ödendiğini, müvekkilinin; taraflar arasında imzalanan —– tarihli iş bu iki adet Satış Vaadi Sözleşmesi Ön Mutabakat Sözleşmelerinde üzerine düşen bütün yükümlülükleri yerine getirmesine rağmen, davacının sözleşme gereği üzerine düşen hiçbir yükümlülüğü yerine getirmediğini, sözleşmeye göre davacının —–isimli projeyi; —– tarihine kadar yapıp bitireceği ve söz konusu daireyi müvekkiline teslim edeceğini, davacının bugüne kadar bu projeye başlamadığı gibi, halihazırda da mevcut arsanın etrafını metal saçlarla örtmekle yetindiğini, inşaat çalışmalarının hala başlatılmamış olup, başlatılsa dahi bitirilebileceğine yönelik hiçbir emare olmadığını, davacı borçlu firmanın ilgili ———– Başvurusu dahi yapmadığını, projeyi tamamlayabilmesi için belediyeden satın alınması gereken komşu parsellerdeki yerlerin satın alımını da gerçekleştirmediğini, böylece; müvekkilinin iş bu sözleşmelere de davalı-borçlu firmaya da inancı kalmadığını, kaldı ki söz konusu firmanın inşaata bugün itibariyle bütün yasal ve bürokratik prosedürleri tamamlayarak başlayacağı düşünülse dahi bu büyüklükte bir projeyi 3 yıldan erken bitirip teslim etmesinin imkansız olduğunu, bunun üzerine müvekkilinin 18.02.2016 Tarihli Satış Vaadi Sözleşmesi Ön Mutabakatı Sözleşmelerinden beklediği menfaatin gerçekleşmeyeceğini anladığından sözleşmelerin feshi yoluna gittiğini, yine müvekkili tarafından davacıya toplamda ——-TL yapılan ödeme için İstanbul/Anadolu 17.İcra Müdürlüğünün ——– Esas sayılı dosyası ile davacı inşaat firması aleyhine icra takibi başlatıldığını, davacının; —— tarihinde borca itiraz ettiğini, davacının yaptığı bu itirazın haksız ve kötü niyetli olup iş bu İtirazın İptali için İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesi’nde ——– Esas sayılı dosya ile dava açıldığını, talepleri üzerine mahkeme tarafından —— tarihinde davalı-borçlu adına kayıtlı araç ve gayrimenkuller üzerine devir ve temlikin engellenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiğini, bunun haricinde söz konusu inşaat firmasının sadece müvekkiline daire satışının yapıldığı———-projesinde değil, aynı zamanda————. projelerden de daire satın alan kişilerin de benzer mağduriyetler yaşadığının öğrenildiği, bu projelere de hiçbir şekilde başlanmadığını,—–alınmadığını, İlgili kurumlardan ————- satın alma işlemlerinin gerçekleştirilmediği, kaldı ki bir an için gerçekleştirildiği düşünülse dahi dairelerin tüketicilere vaat edilen sürelerde ———-teslim edilmesinin imkansız olduğunun açık olduğunu, davacı firmanın bir çok tüketiciye maket görselinden daire satışı yaptığını, hiçbir projesine başlamadığını, bu nedenle müvekkili gibi davalı/borçlu’dan daire satın alan tüketiciler ve ailelerinin mağdur olduklarını, keza müvekkilinin bütün maddi birikimlerini bu inşaat firmasının vaadlerine inanarak, bu projeye daire sahibi olabilmek için yatırdığını ve hali hazırda elinde sadece maaşı dışında hiçbir maddi imkanı kalmadığını, bu amaçla internet ortamında mağdur hak sahiplerince dayanışma platformları kurulduğunu ve yoğun katılımlı sosyal medya gurupları oluşturulduğunu, ————alan adlı sitenin de bu amaçla kurulmuş bir site olduğunu, sitenin domain’i dava dışı bir şahıs adına kayıtlı olduğunu, müvekkilinin bu sitede sadece yönetici konumunda olduğunu, kaldı ki müvekkilinin gerçekten söz konusu davacı inşaat firmasının mağdurlarından biri olduğunun unutulmaması gerektiğini, müvekkilinin, davacının vaatlerini yerine getirmemesinden dolayı sözleşmeyi fesh etmek zorunda kaldığını ve ciddi anlamda mağdur duruma düştüğünü belirterek, herhangi bir marka hakkı tecavüzünün bulunmamasından dolayı———- alan adlı siteye erişimin engellenmesi kararının kaldırılmasını, herhangi bir manevi tazminata hükmedilmemesini ve davacıların davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava; davalının ———- isimli alan adında, davalılara ait tescilli markaların ve —— alan adının esas unsuru olan——- ibaresini haksız ve izinsiz olarak kullandığı iddiasıyla, davacıların marka haklarına ve alan adlarına tecavüzün tespiti, önlenmesi ve buna dayalı manevi tazminat davasıdır.
Davacılara ait marka tescil kayıtları dosya içerisine getirtilmiş, incelendiğinde, —– numaralı——— numaralı——- numaralı—- numaralı—- numaralı ——— numaralı ——- numaralı——— numaralı —- numaralı ———- numaralı———– numaralı ——– numaralı —- numaralı ——– numaralı ——— numaralı —– numaralı ——— numaralı ————— numaralı ——— numaralı ——- markalarının davacılar adına tescil edildiği ve halen koruma sürelerinin devam ettiği tespit edilmiştir.
Davanın çözümü teknik bilgi gerektirdiğinden, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan——– tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; ——- alan adlı internet sitesinin incelenmesinde; sitenin başlık —–adı verilen üst bölümünde —– ibaresinin kullanıldığının, internet sitesinin alan adında ve site içeriğinde ———- ibaresinin kullanıldığının, sitede —- tarafından mağdur edilen tüm kullanıcılar tarafından paylaşım yapılabilen bir sosyal paylaşım topluluğu” olduğunun belirtildiği, alan adının sahibinin gizlendiğinin, ancak internet sitesinde————yazdığının, alan adının ——tarihinde kayıt ettirildiği, ————– tarihine kadar kayıtlı olduğu, davacıların markasının ve logosunun internet sitesinde kullanılmasının marka imajına zarar ve marka haklarına tecavüz unsurları taşıdığına dair görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
Sınai Mülkiyet Kanununun 29. Maddesinde, aynı Kanunun 7. maddesine yollama yapılarak, marka sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan marka ile aynı olan herhangi bir işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Somut olay incelendiğinde, davacı şirketten iki adet daire satın almak için sözleşme yapan davalının———– alan adlı sitesinde, davacılara ait pek çok markanın esas unsuru olan ————– ibaresini alan adı olarak kullanmaya devam ettiği, davacıların sözleşme gereğini yerine getirmedikleri gerekçesiyle davacı şirketten daire satın alıp da, dairelerini teslim alamayan kişilerin şikayetleriyle ilgili platform oluşturulduğu, bir markanın internet alan adında kısmen yada tamamen yer almasının tek başına tecavüzün varlığı için yeterli olmadığı, davalıya ait internet sayfasında davacının marka tescil kapsamına giren hizmetlerin sunulmadığı, ancak davacıların markalarının tanınmış oldukları inşaat sektöründeki işleriyle ilgili ticari etki yaratacak şekilde markalarının kullanıldığı, ayrıca davalıdan daha önce davacılar tarafından alınan ——– alan adında öncelik hakkı davacılara ait olmasına rağmen davalı tarafından alan adlarında karışıklığa yol açacak şekilde alan adı kullanımının da haksız eylem niteliğinde olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne, davalının; ———– alan adında ve içeriğinde davacılara ait—– esas unsurlu markalarla iltibas yaratacak şekilde -ibaresini kullanmak suretiyle marka haklarına ve————alan adına tecavüzünün tespitine, tecavüzün durdurulmasına, men’ine, giderilmesine, tecavüz teşkil eden maddi durumun ortadan kaldırılmasına, davalının ——-.com alan adının iptaline ve bu web sitesine erişimin engellenmesine, davacıların markalarının kullanım süresi, kendi alanlarında belli bir tanınmışlık düzeyinde olmaları dikkate alınarak 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜNE,
Davalının;———– alan adında ve içeriğinde davacılara ait ——– esas unsurlu markalarla iltibas yaratacak şekilde ——– ibaresini kullanmak suretiyle marka haklarına ve ——-alan adına tecavüzünün TESPİTİNE,
Tecavüzün durdurulmasına, men’ine, giderilmesine, tecavüz teşkil eden maddi durumun ortadan kaldırılmasına,
Davalının ———— adının iptaline ve bu web sitesine ERİŞİMİN ENGELLENMESİNE,
———TL manevi tazminatın davalıdan alınarak ,davacıya verilmesine,
2- —— TL karar ve ilam harcı tayini ile peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 305,65 TL harcın davalıdan tahsiline,
3- Davacılar yararına “tecavüzün tespiti yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Davacılar yararına “manevi tazminat yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapıldığı anlaşılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç, 5,20 TL vekalet harcı, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 133,00 TL tebligat, müzekkere masrafı olmak üzere toplam 2.210,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karra, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/02/2019