Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/430 E. 2023/20 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/430 Esas
KARAR NO: 2023/20
KARŞI DAVA : Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ: 22/10/2018
KARŞI DAVA TARİHİ: 16/01/2019
KARAR TARİHİ: 02/02/2023
Taraflar arasında görülen karşılıklı davaların yapılan açık yargılaması sonucunda;
İSTEM / Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirkete —— — girişimi akabinde —– sayılı kararı ile —–e finans sağladığı iddiası ile hakkında başlatılan soruşturma bünyesinde —- tarihinde kayyum atandığını, müvekkil şirketin —– numarası ile —-farklı ürününün tasarımını ——ettirdiğini, tasarım tescili alınan ve işbu davanın konusu olan ürünlerin ——belgesinde—- gösterildiğini, davacının —– sayfalarında ——– belirtildiği, davalının bu ürünleri taklit ederek ——sitesinde, ürün kataloğunda başlangıç tarihi tespit edilemeyen, hali hazırda devam eden fiilleri ile tanıtımını ve satışını yaptığını, mütecaviz davalının, müvekkil şirketin tasarım haklarını bu şekilde ihlal ettiğinin ——- dosyası ile yapılan delil tespiti sonucu sabit olduğunu, davalının bu davranışının müvekkilini piyasada zor durumda bıraktığını, müvekkilinin satamadığı ürünleri, geri çekmek durumunda kaldığını, pazar payının küçüldüğünü, fiyat ve kalite farklılığının müşteriler arasında güven sorunu yarattığını belirterek, bu sebeplerle davalının davacının tasarım haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine, tecavüz ve haksız rekabetin durdurulmasına ve önlenmesine, bu hususta ürünlere, üretimde kullanılan her türlü araç, cihaz ve makinalara el konulmasına ve imhasına karar verilmesini, maddi zararın değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik 10.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın masrafları davalıdan alınarak,—–az olmayan —- yerinde okunabilen gazete ile ilan yoluyla duyurulmasına, dava açmadan önce —– Değişik iş sayılı dosyasından yapmış oldukları tespit masraflarının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP VE KARŞI DAVA / Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesini duruşmada tekrarla;
müvekkilinin davacı yanın tescilli ürünlerinin üretimini yapmadığı ve ithalatçı firma olarak söz konusu tasarımın ithal edildiğini, dava konusu bataryaların satışının uzun süreden beri hem yurt içinde, hern de yurtdışında bağımsız pek çok satış kanalında gerçekleştirildiğini, tasarımın herhangi bir yenilik taşımadığını, davacının internet sitesinde yer alan ve kötü niyetle ——ettirdiği ürünlerin hemen hemen tamamının ünlü bir ——- markasının ürünlerinin taklidi olduğunu, davaya konu ürünlerin davacının kendi özgün tasarımı ve buluşu olmayıp, tasarımın tescilinin kötü niyetli olarak yapıldığını, bu sebeplerle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile; davacı-karşı davalıya ait —– numaralı tasarım ——-belgesinin hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

KARŞI DAVAYA CEVAP / Davacı-karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkilinin tasarım tescilini aldığı dönemde yürürlükte bulunan 554 sayılı KHK’nın hükümlerinden yararlanmak suretiyle hak sahibi olduğunu ve tasarımı koruma altına aldığını, bunun kötü niyetli olarak ——-edildiği iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, müvekkilinin davaya konu olan tasarımının ayırt edici özelliğe sahip olduğunu, söz konusu tasarım hakkının ülkemiz sınırları içinde tek yetkili olan ve kanunla kurulmuş ——– tarafından yapılan inceleme sonucunda kendisine verildiğini, müvekkili şirket aleyhine hiçbir şahıs, şirket ve marka tarafından patent veya tasarım ihlali konulu dava açılmadığını belirterek, bu nedenlerle karşı davanın reddini talep etmiştir.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Asıl dava, davacı-karşı davalı adına tescilli —— numaralı tasarımın koruma kapsamında kalan ürünlerin davalı tarafından kullanılması sebebiyle meydana geldiği iddia edilen tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve önlenmesi ile maddi ve manevi zararların tazminine ilişkin olup, karşı dava ise davacı-karşı davalıya ait ——yenilik ve ayırt edicilik özelliklerini taşımadığı iddiası ile açılan hükümsüzlük davasıdır.
Dosyaya —-kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; ——– isimli çoklu ——- davacı-karşı davalı şirket adına ——–edildiği anlaşılmıştır.
Davacı-karşı davalı vekili dosyaya sunduğu dilekçesi ile talep ettikleri maddi tazminatın —– maddesine göre hesaplanmasını talep ettiklerini bildirmiştir.
Davacı-karşı davalı tarafından davalı-karşı davacı aleyhine Mahkememizin——sayılı dosyası ile delil tespiti talebinde bulunulduğu, bu dosyada tasarım uzmanı bilirkişiden alınan —–tarihli raporda; aleyhine tespit edilen taraf —– ait olduğu belirtilen —– tarihli ürün kataloğunda —— tespit isteyen——numaralı çoklu tasarım belgesindeki ——- tasarımların birebir aynı oldukları, aleyhine tespit talep edilen taraf ——- ait olduğu belirtilen ürünlerden ——- numaral ürün numuneleri ile tespit isteyen —– numaralı —– —– birebir aynı oldukları, aleyhine tespit talep edilen taraf —– ait olduğu belirtilen ürünlerden —- — gövdeleri ile tespit isteyen ——– numaralı tasarımların gövdelerinin birebir aynı oldukları, kol kısımlarının farklı oldukları, aleyhine tespit edilen taraf —– olduğu belirtilen ürünlerden —- numunesinin tespit isteyen —– belgesindeki —– numaralı tasarımın farklı oldukları yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, —— tarafından düzenlenen raporda; davacı tarafa ait —— numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün kataloğunun ——- görseli arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait —– numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün ——– —— görseli arasında bilgilenmiş kullamıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait —– tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün kataloğunun —– yer alan —— görseli arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait —–tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün kataloğunun —— görseli arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait —– tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün kataloğunun ——- görselleri arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları görüşünde bulunulmuştur.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden tarafların delilleri toplandıktan sona Mahkememizce dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış,—–oluşan bilirkişi heyeti —–tarihli raporda; ürün ve kataloglar bazında sektörel ve teknik açıdan yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda, davacı adına tescilli ———– her birinin birbirinin aynısı denebilecek ölçüde benzerlerinin davalı firmanın——-bulunduğu ve bilhassa ürünlerin teknik çizimlerinin bire bir aynı olduğu,——–dokularının, detay özelliklerinin bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yaratlığı genel izlenim bakımından farklılık bulunmadığı, bu nedenle benzer olarak algılandıkları, internet ve dosya üzerinde yapılan incelemeler ve re’sen arama sonucunda bütünlük oluşturacak şekilde değerlendirildiğinde, davacı ve davalı tarafın üretiminde bulunduğu ürünler arasında benzerlikler bulunduğu, bununla birlikte internet üzerinde yapılan incelemeler sırasında farklı markalara ait, davacı tarafın tescilli ürünlerine benzer ürünlerin e-ticaret satış platformlarında yer aldığı, ancak var olan bu ürünler arasından ——-tarihinden önceki bir tarihi saptayabilccek bilgiye ulaşılamadığı, ulaşılabilen benzer ürünler arasında en eski tarihli tasarımın davacı tarafa ait olduğu, bu nedenle davacı tarafın tescilli tasarımlarının———- yenilik özelliği taşıdığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce aynı bilirkişi heyetinden davalı-karşı davacı tarafça mahkemeye sunulan ve mahkeme kasasında bulunduğu anlaşılan kataloglar da dosya içerisine konularak, bu kataloglar da incelenmek suretiyle, internet ortamından davalı-karşı davacının isimlerini bildirdiği ——– firmalarla ilgili de araştırma yapılarak, benzer tasarımlar mevcutsa yayın tarihleri de tespit edilmek üzere, asıl ve karşı davadaki dava konuları dikkate alınarak ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, aynı bilirkişi heyeti —–tarihli ek raporda, kök rapordaki tespit ve görüşlerin muhafaza edildiği belirtilmiştir.
Mahkememizce davalı-karşı davacı tarafın rapora itirazlarının değerlendirilmesi için yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş olup,—— tarihli raporda; asıl dava yönünden, davacı-karşı davalı tarafa ait —– ile davalı-karşı davacı tarafa ait ürün kataloğunun —— bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı-karşı davalı tarafa ait —-numaralı tasarım ile davalı-karşı davacı tarafa ait ürün kataloğunun —- bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı-karşı davalı tarafa ait —– ile davalı-karşı davacı tarafa ait ürün kataloğunun ———arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı-karşı davalı tarafa ait ——tasarım ile davalı-karşı davacı tarafa ürün kataloğunun ——-arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı-karşı davalı tarafa ait —- tasarım ile davalı-karşı davacı tarafa ait ürün kataloğunun ——-arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, karşı dava yönünden ise; davacı-karşı davalı tarafa ait—–tasarım ile hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen ——— yılına ait kataloğun ———- görseli arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı-karşı davalı tarafa ait hükümsüzlüğü istenen —– tasarım ile hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen —– yılına ait kataloğun —–görseli arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılık bulunduğu, bu sebep ile farklı olarak algılandıkları, davacı-karşı davalı tarafa ait —– hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen —– tasarım arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, bu sebep ile farklı olarak algılandıkları, davacı-karşı davalı tarafa ait —-tasarım ile hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen—— arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, bu sebep ile farklı olarak algılandıkları yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce muhasip bilirkişiden—— ürünlerden kaç adet sattığı ve ne kadar gelir elde ettiğinin ve davacı karşı davalı tarafça bu ürünler satılmış olsaydı elde edeceği gelirin SMK nun 151/2-a maddesi uyarınca tespiti için rapor alınmasına karar verilmiş olup, davacı-karşı davalı tarafça kesin süre içerisinde ticari defter ve belgeleri sunulmadığından yalnızca davalı-karşı davacı tarafa ait ticari defter ve belgeler incelenerek muhasip bilirkişi —– tarihli raporda; davalı şirketin —- tarihleri arasında —–ürünlerden yapmış olduğu satışlardan elde etmiş olduğu gelirin —– olduğu ve tazminat talebinin bu tutar üzerinden hesaplanması gerektiği şeklinde görüş belirtmiştir.
Davalı-karşı davacı vekilinin hesaplamada üretim maliyetlerinin dikkate alınmadığına dair rapora itirazları doğrultusunda muhasip bilirkişiden alınan—- tarihli ek raporda; davalı şirketin ——- numaralı ürünlerden yapmış olduğu satışlardan elde etmiş olduğu gelirin —— olduğu, Mahkemece dava konusu ürün satışından elde edilen gelir yönünden karar verilmesi durumunda ödenecek tazminatın —- iken, dava konusu ürün satışından elde edilen brüt karlılıktan hareket ettiği noktada ise—– üzerinden karar vermesi gerektiği belirtilmiştir.
Davacı vekili —– olarak açmış oldukları maddi tazminat taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda —– olarak arttırdıklarını beyan etmiş ve aynı tarihte ıslah harcını yatırmıştır.
Asıl davanın çözümü için öncelikle davacı-karşı davalıya ait tasarımların karşı davada talep edilen hükümsüzlük koşullarının mevcut olup olmadığının incelenmesi gerekir.
SMK’nun 55/1. maddesinde ise; tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki————- özelliklerinden kaynaklanan görünüm olarak tanımlanmış, tasarımın tescilli olması halinde tescilli tasarım, ilk kez ——- kamuya sunulmuş olması halinde ise tescilsiz tasarım olarak korunacağı belirtilmiştir.
Yine SMK’nun 56. maddesinde tasarımın korunabilmesi için yenilik ve ayırt edicilik niteliğine sahip olması gerektiği belirtilmiş, bir tasarım tescilli ise başvuru veya rüçhan tarihinden önce, tescilsiz ise kamuya sunulduğu tarihten önce dünyanın her hangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarımın yeni kabul edileceği, tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorlarsa aynı kabul edileceği, bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya sunulduğu tarihten önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğunun kabul edileceği, ayırt edicilik niteliğinin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarım geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesine bakılacağı belirtilerek yenilik ve ayırt edicilik özelliklerinin tanımı yapılmıştır.
SMK’nun 77. maddesinde ise; tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerinin bulunmaması halinde tasarımın hükümsüz sayılmasına karar verileceği düzenlenmiştir. SMK’nun 79. maddesinde de hükümsüzlük kararının geçmişe etkili olacağı, tasarıma kanunla sağlanan bu korumanın hiç doğmamış sayılacağı belirtilmiştir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacı-karşı davalıya ait tasarım ——–belgesi, yenilik kırıcı olarak gösterilen deliller, bilirkişi incelemesi ve tüm dosya kapsamı ile; davacı-karşı davalı tarafa ait hükümsüzlüğü istenen —— numaralı tasarım ile hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen—– sayfasında yer alan ürün —— bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılık bulunduğu, bu sebep ile farklı olarak algılandıkları, davacı-karşı davalı tarafa ait —– tasarım ile hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen—– tasarım arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, bu sebep ile farklı olarak algılandıkları, davacı-karşı davalı tarafa ait —– numaralı tasarım ile hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen ——- numaralı tasarım arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, bu sebep ile farklı olarak algılandıkları, davacı-karşı davalıya ait —— numaralı tasarımlarının davacı-karşı davalının tasarım ——–başvurusunu yaptığı tarihten önce——kamuya sunulduklarına, yani yenilik ve ayırt edicilik özelliklerinin mevcut olmadığına dair hiç bir delil bulunmadığı ve bilirkişilerce yapılan araştırmada da bu konuda bir tespit yapılamadığı anlaşılmakla, bu tasarımlar için hükümsüzlük koşullarının mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Karşı dava ile hükümsüzlüğü talep edilen —– ——numaralı çoklu endüstriyel tasarımın —– numaralı tasarımıyla ilgili yenilik kırıcı olarak gösterilen —–karşılaştırıldığında; dava konusu yenilik ve ayırt edici nitelik yönünden değerlendirilen tasarımların ——– tasarımları oldukları, tasarımın kol ve gövde olmak üzere iki ana öğeden oluştuğu, her iki tasarımda da yer alan kolların daire kesitli bir gövde ile yükselerek, ——– uzandıkları, ——- bulunduğu, tutma kolunu oluşturan dikdörtgen prizmasının öğe öne doğru daraldığı, tasarımların alt gövdelerinin üst kol formu ile uyumlu bir biçimde, daire kesitinde yükseldiği, yere paralel 90 derecelik açı ile dikdörtgen prizması biçiminde bir öğe halini aldığı, bu formu alırken yan taraflarda benzer formda yüzeyler oluştuğu, bu öğenin ———-bulunduğu, hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen tasarımın alt gövdesinin hafif açılı şekilde yükseldiği, ancak bu farklılığın küçük ayrıntı olarak algılandığı ve ürünlere ayırt edicilik katmadığı, yapılan değerlendirme sonucunda hükümsüzlüğü istenen davacı-karşı davalı tarafa ait —– tasarım ile hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen —–sayfasında yer alan ürün—– bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları sonucuna varılmış, bu nedenle davacı-karşı davalıya ait——–tasarımın ——— hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar vermek gerekmiştir.
Asıl dava ile ilgili yapılan incelemede ise; SMK’nun 58. maddesinde, tasarım sahibinin, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabileceği düzenlenmiştir. SMK’nun 81. maddesinde de tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibariyle ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için önerilerde bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak tasarım hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacı-karşı davalıya ait tasarım ——belgesi, davalı-karşı davacıya ait ürün katalogları, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı ile; davacı-karşı davalıya ait ———— numaralı tasarım ile davalı-karşı davacının kataloğunun —— sayfasındaki davalı-karşı davacının —-davalı-karşı davacının kataloğunun —– numaralı tasarım ile davalı-karşı davacının kataloğunun —- numaralı tasarım ile davalı-karşı davacının kataloğunun —-davalı-karşı davalının —— ile davalı-karşı davacının kataloğunun —— sayfasındaki davalı-karşı davacının ——- benzer oldukları tespit edilmiştir.
Davacı-karşı davalının—— tasarımının yenilik özelliğinin mevcut olmaması nedeniyle hükümsüz kılınması gerektiğinden ve hükümsüzlük ———–tarihinden itibaren sonuç doğuracağından, davacı-karşı davalının —- ilgili davalı-karşı davacı tarafa karşı ileri sürebileceği bir hakkı mevcut olmadığından— tasarıma tecavüz edildiği iddiasıyla açılan asıl davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Ancak davalı-karşı davacının —–tasarımların koruma kapsamında kalan ürünleri üretip satışa sunduğu tespit edilmiş olmakla, davalı-karşı davacının bu eyleminin davacı-karşı davalının tasarım tescilinden kaynaklanan haklarına tecavüz niteliğinde olduğu, davacı-karşı davalının bu durumun tespitini, önlenmesini, maddi ve manevi zararlarının giderilmesini talep edebileceği, davacı-karşı davalının maddi tazminatın SMK’nun 151/2-a maddesi uyarınca davalı-karşı davacının rekabeti olmasaydı kendisinin elde edebileceği muhtemel gelire göre hesaplanmasını talep ettiği, bu şekilde hesaplama yapılabilmesi için davacı-karşı davalının ticari kayıtları incelenmek suretiyle davacı-karşı davalının orjinal ürünleri toptan olarak başka ———– satması halinde ne miktarda kâr elde edebileceğinin tespiti ile elde edilebilecek kârdan işletme giderleri, tasarımın ürünlere kattığı değer düşülerek, davacı-karşı davalının, markası sebebiyle ürün başına elde edebileceği net kâr miktarının belirlenmesi ve bu şekilde, davaya konu ürünler davacı-karşı davalı tarafından üretilip satılmış olsa idi elde edilebilecek kârın talep edilebilecek zarar olarak belirlenmesi gerektiği, davacı-karşı davalıya ticari defter ve belgelerini sunmaları için kesin süre verilmesine rağmen sunmadıklarından, bu konuda inceleme yapılamadığı, davalı-karşı davacının ise bu dönemde tecavüz teşkil eden ürünlerin satışından —– ciro elde ettiğinin tespit edildiği, ancak bu ciro üzerinden tazminata hükmedilemeyeceği, SMK’nun 151/2-a maddesi uyarınca hesaplama yapılabilmesi için tüm veriler elde edilemediğinden maddi tazminatın TBK’nun 50. maddesi uyarınca Mahkememizce takdir edilmesi gerektiği, ihlal edilen tasarım sayısı, davalı-karşı davacının satış rakamları ve cirosu, davalı-karşı davacının kusur derecesi, davaya konu ürünlerin cinsi dikkate alınarak 50.000,00 TL maddi ve 7.500,00 TL manevi tazminatın hakkaniyete uygun olacağı kanaatine varılmıştır.
Davacı-karşı davalı asıl davada davalı-karşı davacının tescilli tasarımdan kaynaklanan haklarına tecavüz etmesinin aynı zamanda haksız rekabet oluşturduğunu belirterek, haksız rekabetin tespitini ve önlenmesini de talep etmiştir.———-kararında da belirtildiği gibi; 6762 sayılı mülga TTK’nın 57/5.maddesinde yazılı “Başkasının emtiası, iş mahsulleri, faaliyeti veya ticaret işletmesiyle iltibaslar meydana getirmeye çalışmak veya buna müsait bulunan tedbirlere başvurmak, hususiyle başkasının haklı olarak kullandığı ad, unvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtalarıyla iltibasa meydan verebilecek surette, ad, unvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtaları kullanmak veyahut iltibasa meydan veren malları, durumu bilerek veya bilmiyerek, satışa arz etmek veya şahsi ihtiyaçtan başka her ne sebeple olursa olsun elinde bulundurmak” şeklindeki düzenlemeden yola çıkılarak, sınai mülkiyet hakkına tecavüz eylemleri, hem özel yasa niteliğindeki 556 sayılı Marka KHK’nın 61 ve 9.maddeleri uyarınca, hem de az önce zikrolunan hüküm nedeniyle mülga 6762 sayılı TTK’nın 57/5.maddesi hükümleri doğrultusunda kümülatif olarak korunmakta idi.
6102 sayılı TTK’nın 55/1-a-4 bendinde yer alan “Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak,” şeklinde düzenlenmiş olup, Kanun’un gerekçesinde de ifade olunduğu üzere, Kanun Koyucu bilinçli bir şekilde,———- kavramlarına yeni düzenlemede yer vermemiş ve buna gerekçe olarak da, bu kavramların kendi özel yasası niteliğindeki 556 sayılı Marka KHK, 554 sayılı End. Tasarım KHK ve 555 sayılı Coğrafi İş. KHK ve TTK’nın unvan ile ilgili düzenlemeleriyle korunması gösterilmiş ve bunların bir kez de TTK’nın haksız rekabet hükümleriyle korunmasının gereksiz olduğu ve yorum güçlüklerine yol açacağına vurgu yapılmıştır.
Gerçekten de, sınai mülkiyet haklarının kendi özel yasası niteliğindeki 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu hükümleriyle korunması ve 6102 sayılı TTK’nın 55/1-a-4 maddesindeki düzenleme karşısında, davalı-karşı davacının davacı-karşı davalı adına tescilli tasarımların koruma kapsamında kalan ürünleri üretip satması eyleminin TTK’nın 55/1-a-4.maddesi uyarınca aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğine ilişkin talebin de reddine karar vermek gerekmiş, tüm bu gerekçelerle, karşı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, asıl davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Karşı davanın KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
Davacı karşı davalıya ait ——numaralı çoklu———– Numaralı tasarımının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
Davalı karşı davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,
Karşı dava yönünden alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın davacı-karşı davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davalı-karşı davacı vekiline karşı davanın kabul edilen kısmı yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Davacı-karşı davalı vekiline karşı davanın reddedilen kısmı yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
Davalı-karşı davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ve 44,40 TL karşı dava harcı olmak üzere toplam 88,80 TL harç giderinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Davalı-karşı davacı tarafından yapılan 43,40 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 4.300,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.343,40 TL yargılama giderinden, karşı davanın kabul ve red oranına göre, (%20) 869,00 TL’nin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine, bakiye (%80) 3.474,40 TL’nin davalı-karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
Asıl davanın KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
Davalı-karşı davacının davacı-karşı davalı adına tescilli ———– numaralı çoklu endüstriyel tasarımın ——— koruma kapsamında kalan ürünlerin satışını yapmak suretiyle davacı karşı davalının tasarım tescilinden kaynaklanan haklarına tecavüz ettiğinin tespitine,
Tecavüzün durdurulmasına ve önlenmesine,
Bu ürünler ile münhasıran bu ürünlerin üretiminde kullanılan her türlü araç, cihaz ve makinelere el konulmasına ve karar kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınmak suretiyle imhalarına,
50.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı-karşı davacıdan alınarak, davacı-karşı davalıya verilmesine,
7.500,00 TL manevi tazminatın davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine,
Kararın kesinleşmesi halinde masrafları davalı-karşı davacıdan alınarak hüküm özetinin tiraji 50.000 den az olmayan——— genelinde yayın yapan bir gazetede bir kez ilanına ,
Davacı-karşı davalının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,
Asıl dava yönünen alınması gereken 3.927,85 TL harçtan peşin alınan 1.052,69 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.875,16 TL harcın davalı-karşı davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı-karşı davalı vekiline asıl davada tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesi davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
Davacı-karşı davalı vekiline asıl davada maddi tazminatın kabul edilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
Davacı-karşı davalı vekiline asıl davada manevi tazminatın kabul edilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 7.500,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
Davalı-karşı davacı vekiline asıl davada reddedilen haksız rekabet davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Davalı-karşı davacı vekiline asıl davada maddi tazminat davasının reddedilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Davalı-karşı davacı vekiline asıl davada manevi tazminat davasının reddedilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 2.500,00 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Davacı-karşı davalı tarafından yatırılan 1.052,69 TL peşin harç ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.088,59 TL harç giderinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
Davacı-karşı davalı tarafından Mahkememizin ——— sayılı dosyasında yapılan 59,10 TL peşin harç ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 95,00 TL harç giderinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
Davacı-karşı davalı tarafından yapılan 200,00 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 3.750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.950,00 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve red oranına göre, (%62) 2.449,00 TL’nin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine, bakiye (%38) 1.501,00 TL’nin davacı-karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
Davacı-karşı davalı tarafından Mahkememizin——-sayılı dosyasında yapılan 1.042,00 TL tespit giderinden davanın kabul ve red oranına göre, (%62) 646,00 TL’nin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine, bakiye (%38) 396,00 TL’nin davacı-karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/02/2023