Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/414 E. 2021/214 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/414 Esas
KARAR NO: 2021/214
DAVA: Markaya Tecavüz Nedeniyle Maddi Tazminat ve Marka Kullanımının Yasaklanması
DAVA TARİHİ: 01/10/2018
KARAR TARİHİ: 07/12/2021
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan markaya tecavüz nedeniyle maddi tazminat ve marka kullanımının yasaklanması davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davacının —–markası altında —–adresinde açılmış olup, halen —– olduğunu, —– markasının müşterilerden yüksek beğeni ve olumlu dönüş alan bir marka olduğunu, davalılardan —— tarihinde markanın ——almak isteyerek arkadaşı olan davacı ile iletişime geçtiği ve davacının davalı ile aralarındaki dostluğa dayanarak ve davalının ekonomik sıkıntıları olduğu düşüncesi ile ——açtığını, buna göre———–davacıdan tedarik etmeleri karşılığında sözlü olarak anlaşma yapıldığını, davalının daha sonradan taraflarca kararlaştırılan hususlara aykırı davrandığını, davacının —– çıkmadığını, ——— akabinde başka bir tedarikçiden sağladıkları —- marka altında servis etmeye başladıklarını, markanın itibarına zarar verecek şekilde—— sunduklarını, davacı tarafın—- markasının, özellikle davacı işletmesinde servis edilen ———- işletmelerinden ayrıldığını, davalıların yaşanan anlaşmazlıklar neticesinde markanın ayırt edici ürünlerinden biri olan ——- aldıklarını, bu durumun müşterilerin dikkatini çektiğini ve—— şikâyetlerin iletildiğini, davacının —– yaptığını, yine —— —–markasını anlatan bir—-yayınlattığını, bu sayede de ———- başardığını, davacı ve davalılar arasında markanın kullanımına ilişkin herhangi bir lisans anlaşması bulunmadığını, davacının aynı zamanda arkadaşı olan davalı — yaşadığı ekonomik açıdan sıkıntılı dönemde, kendisine yardımcı olmak adına—–diğer semtlerinden markasına ulaşan başka teklif ve önerileri reddetmek suretiyle davalılara markanın kullanım hakkını vermiş olduğunu, davalıların davacı adına tescilli bulunan ——— adresinde işletmekte olduğu işletmede, taraflarca kararlaştırılan usule aykırı şekilde faaliyet gösterildiğinden davacı ile davalılar arasındaki——-erdiğinin davacı tarafından defalarca kez davalılara bildirilmiş olmasına rağmen, davalıların davacı markasını kullanmaya devam ettiğini, söz konusu sona erme tarihinden itibaren davacı tarafça marka hakkının kullanımı için davalılara verilmiş izin/muvafakati bulunmadığını, davalının fiilleri dolayısıyla markaya zarar verecek şekilde servis edilen ürünler sebebiyle, davacının gerek yüz yüze görüşmeler sırasında, gerekse ——-üzerinden pek çok şikayete muhatap kaldığını, hem markanın itibarına hâksız bir şekilde zarar verilmekte olduğunu, hem de davacının ticari anlamda zarara uğratıldığını, davacı tarafça aralarındaki ilişkinin devamı esnasında davalılara ödünç olarak —— markanın anlaşıldığı——yazılı ——– talebe rağmen davalılarca iade edilmediğini, davacı tarafça davalılara gönderilen ihtarnamede marka kullanımının durdurulması ile teslim edilen ——- ve diğer malzemelerin iadesi ile marka kullanımından dolayı ——–tarihli ihtarname cevabı ile marka hakkının kullanılmadığını, —– bulunmadığını, marka hakkına tecavüzü oluşturan eylemlerinin bulunmadığını, taleplerin hayal ürününden ibaret olduğuna ilişkin cevap verildiğini, her ne kadar ihtarname keşide edildikten sonra işletme tabelası indirilmiş ise de ifade edilen diğer materyaller bakımından marka hakkı ihlali ve tecavüzün sürdüğünü, bu nedenlerle davacının maddi kayıpları bakımından fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik —-maddi tazminata hükmedilmesini, sınai mülkiyet hakkının kullanılması ile ilgili belgelerin tazminat yükümlüsü tarafından mahkemeye sunulması konusunda karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalılar cevap dilekçesinde özetle; şu anda kendilerine ait olan —–adresinde faaliyet gösteren işyerinin adının—- olduğunu, davacının iddialarını kabul etmediklerini, davacı tarafla kararlaştırılan hususlara riayet edilmediği, —– çıkılmadığı, —— ismini kullandıkları ve bu isim altında kötü ürün ve servis verildiği iddialarını kabul etmediklerini, davacıların kendilerinden davacının ürünlerini satmalarını ve ——- kullanmalarını istediklerini, ama kendilerinin bu talepleri kabul etmediklerini, davacıdan aldıkları mallarla ilgili peşin ve kapalı fatura suretlerini sunduklarını, davacının —–şubesini açtıklarını duyurmuş olduğunu ve sonra da —– kapattıklarını duyurduğunu, kendi işletmelerinin —- — hizmet verdiğini, marka tescil işlemlerinin başladığını, davacı ile alışverişi kestikleri için bu yola başvurulmuş olduğunu ve kazanç kaybını telafi etmek istediğini, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalıların davacı adına tescilli—— unsurlu markaları aralarındaki sözleşme sona erdikten sonra kullanmaya devam etmeleri nedeniyle meydana geldiği iddia edilen marka hakkına tecavüz nedeniyle maddi tazminatın tahsiline ilişkindir.
Dosyaya —- kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde;—–tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından —markasının kullanılmaması için gönderilen—- numaralı ihtarnamesinin davalı —— tarihinde tebliğ edildiği tespit edilmiştir.
Davacı taraf maddi tazminatın ——– göre hesaplanmasını talep etmiştir.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden deliller toplandıktan sonra, Mahkememizce dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, ——— havale tarihli raporda; mali yönden yapılan incelemede; davacı tarafın —— yıllarına ait işletme defterlerinin açılış onaylarını yasal süresinde yaptırmış olduğu, defterlerinin kanunlara uygun şekilde tutulduğu, davalı tarafların ilgili yıllara ait defterlerini ibraz etmediği, davalı taraf—– incelendiği, fakat diğer davalı —— gönderilebildiğinden bu yıla ait —– incelenebildiği, —– sunulamadığından inceleme yapılamadığı, davalı tarafların —– tarihleri arasındaki gelirlerinin —— göre hesaplanması sonucu maddi tazminat tutarının —- konusunun ayrıca toptan gıda satışı olması ve faaliyet adresinin dava konusu markadan elde edilen gelirin bağlı olduğu adresten farklı olması ile davacı ve davalı ifadelerinden anlaşılan diğer davalı —- dava konusu markaya ait ilgili adreste faaliyet gösterdiği, bu sebeplerle —- Mahkemeye ait olduğu, ——yapılan incelemede; —————– ait tanıtım ile birlikte görüntülendiği,—- ait olduğu anlaşılan ticarethanede kullanılan —- görüntüye erişildiği, davalı tarafa ait olduğu anlaşılan —- —- kullanılan tabela haricindeki çevre ve ticarethane unsurları sabit kalarak izlenen görselde sadece tabelanın değiştirildiği, ——-markasını kullandığı hususunda çekişme olmadığı,—–davalının davacı markasının kullanmasına son vermesini talep ettiği, davalı tarafın —– unvanlı yerle aynı adreste yerleşik olduğu, davalı tarafa ait adreste——–tarihinde açıldığı, —— yapılan incelemelerde dava konusu markanın halen arama sonuçlarında ve haritalarda davalı tarafa atfedilerek çıkmakla beraber, davalı tarafın bu verilerin kaldırılmasında ihmali olup olmadığı veya kasten bu kullanımların devam edip etmediğinin tespitinin mümkün olmadığı,——- ibaresinin ——- muhtemelen davalının iradesi dışında halen kullanıma konu edilmekle beraber, davalının verilen adreste halen——-olmadığı, davalı tarafın —– kullandığını destekleyen veriler mevcut olmakla beraber, özellikle davacının atıf yaptığı ——-belli bir süre daha kullanıldığı,——- konulurken sansürlenmiş olmasına rağmen iddialara konu olan —- görüldüğü, —– tam olarak hangi tarihe kadar kullanıldığının tespitinin mümkün olmadığı, netice olarak marka kullanımının —— sonra da bir süre devam etmiş olmakla beraber sona erdirildiği, hangi tarihte kullanımın sona erdiğinin kesin olarak sunulan deliller üzerinden tespit edilemeyeceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı vekili—- ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini —— olarak arttırdıklarını beyan etmiştir.
——- uyarınca tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal ve hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin marka sahibinin izni olmaksızın kullanılması, yine 7/3-d maddesi uyarınca kullananın meşru bir hakkı veya bağlantısı olmamasına rağmen markanın aynısının veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Davacıya ait marka tescil kayıtları, davacı tarafından davalılara gönderilen ihtarname, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile, davacı ile davalılar arasında davacıya ait —– markasının davalılara ait —— bulunan iş yerinde kullanılması konusunda sözlü olarak anlaşma yapıldığı, ancak davacının iddiasına göre davalıların sözleşme gereklerine uymaması nedeniyle sözleşmenin davalılara gönderilen ——tarihli ihtarname ile feshedildiği, davacı tarafça bu tarihten sonra da markanın ve kendileri tarafından verilen ——-davalılarca iş yerinde kullanılmaya devam edildiğinin iddia edildiği, dava açılmadan önce davalılara ait iş yerinde bir delil tespiti yapılmadığı, yargılama sırasında internet üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi ile davalılara ait iş yerinin halen kapanmış olduğu, kapanmadan önce davalıların savunmalarında belirttikleri gibi bir süre ——-kullanmayı ne zaman bıraktıklarının ve ihtarnameden sonra bu markayı kullanıp kullanmadıklarının tespit edilemediği, —– adıyla faaliyet gösterdikleri sırada davacı tarafça sözü edilen ———-kullanımına devam edildiği internetteki görüntülerden tespit edilmişse de, davacı tarafça dosyaya sunulan —– ait görüntülerden anlaşıldığı üzere ——– üzerine——ibaresinin yazılı olduğu, bu ibare üzerinde davacının hak sahibi olduğuna dair bir delil bulunmadığı gibi, davanın da yalnızca marka hakkına tecavüz nedeniyle açıldığı, haksız rekabet iddiasıyla açılan bir dava ve talep bulunmadığından bu konudaki kullanımların marka hakkına tecavüz teşkil etmediği, ancak bilirkişiler tarafından ——kullanarak yapılan araştırmada, davacı tarafa ait olduğu anlaşılan —— ait tanıtım ile birlikte görüntülendiği, görsel arama gerçekleştirildiğinde, davalı tarafa ait olduğu anlaşılan ticarethanede kullanılan ve önceki tarihli olduğu anlaşılan——–markasını ticari etki yaratacak şekilde kullanımlarının devam ettiğinin tespit edildiği, bu durumun davacının marka haklarına tecavüz niteliğinde olduğu kanaatine varılmış , davalılar tarafından tazminat hesabı için ticari kayıtlar sunulmadığından lisans bedeline göre tazminat hesaplaması kesin olarak yapılamamış, maddi tazminatın TBK’nun 50 ve 51. maddeleri uyarınca mahkememizce takdir edilmesi gerekmiştir. —-hesaplanırken sadece marka hakkı sahibinin cirosu, elde ettiği kazancın değil, davalının cirosu, üretim ve satış kapasitesi, satabileceği ürün miktarı da nazara alınarak davalının ticari iş ve işlem hacmine uygun bir bedelin belirlenmesi gerekmektedir. Davalıların—– tarihinden sonra markayı yalnızca internet ortamında kullandıkları ispatlanmış olduğundan, markanın kullanım şekli, izinsiz kullanıldığı süre, davacının dönem içindeki cirosu, davalıların vergi beyannamelerinden tespit edilebilen gelirleri, davalıların kusur derecesine göre —- maddi tazminatın hakkaniyete uygun olacağı anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
Davalıların davacı adına tescilli —– esas unsurlu markalarını aralarındaki sözleşme sona erdikten sonra internet üzerinde kullanmaya devam etmek suretiyle davacının marka haklarına tecavüz ettiklerinden, —- maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalıların davacıya ait ——— markasını internet ortamı da dahil kullanmalarının YASAKLANMASINA,
Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
Alınması gereken 1.366,20 TL harçtan peşin alınan 705,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 660,30 TL harcın davalılardan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan 705,90 TL peşin harç (ıslah harcı dahil) ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 741,80 TL harç giderinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 282,00 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 3.900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.182,00 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve red oranına göre, (%51) 2.132,80 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye (%49) 2.049,20 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı —–yüzüne karşı, diğer davalı ———— yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/12/2021