Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/382 E. 2020/55 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2018/382 Esas
KARAR NO : 2020/55

DAVA : Markaya Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi ile Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 06/09/2018
KARAR TARİHİ : 16/06/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketin —- tarihinde kurulduğunu ve ticari faaliyetlerini tüm ——— —– bilinirliğe ——– sitesi üzerinden sürdürdüğünü, kurulduğu günden itibaren —– öncülük ederek, ————-destek olma misyonu ile ——-ürünlerini internette satışa sunan ilk site olduğunu, ——- sitesi üzerinden faaliyetini sürdüren şirketin, ——————–ibareli birçok markanın ve de ———– sayı ile ——markasının hak sahibi olduğunu, şirketin ilgili birimleri tarafından yapılan kontrollerde şirketin nezdinde tescilli bulunan —- markasının, davalı tarafından bu markanın kullanımına dair haklı veya meşru bir bağlantısı olmamasına rağmen —————— alan ————- sitesine ilişkin ticari etki yaratacak biçimde———— kelime olarak izinsiz ve hukuka aykırı kullanarak davacı şirketin marka tescillerinden doğan haklarının ihlal edildiğini ve bu suretle internet arama motorları üzerinden yapılacak aramalarda davacı şirketin itibarından ve tanınmışlığından faydalanıldığını——— markalarına reklam verdiği davalı—— kullanımlarının İstanbul ——————- dosyası kapsamında tespit ettirdiklerini, ayrıca davacı şirketin —- dosyası ile de davalının davacı şirketin markalarına reklam verdiğini tespit ettirdiklerini, davacının tescilli “——————————-davalı tarafından hiçbir hak veya meşru bağlantısı olmamasına rağmen ticari etki yaratacak şekilde ————————– aracılığı ile anahtar sözcük olarak reklam verilmek suretiyle kullanılmasının marka tescilinden doğan haklarına tecavüz oluşturduğunun sabit olduğunu, davalının eylemleri ile davacının markalarını kullandığı ve tüketicileri kendi faaliyetleri ile ilgili yanılttığı ve davacının tanınmışlığından gereksiz yere yararlandığı ortada olup davacı adına söz konusu haksız rekabetin tespiti, meni ve ortadan kaldırılması gerektiğini, bu sebeplerle davacının tescilli markası olan “————————– davalının yetkilisi ve sorumlusu olduğu———- alan adlı internet sitesi için ——————– aracılığıyla gün içi saatlerinde anahtar sözcük olarak kullanılması ve bu ibareler ile yapılan aramalarda —sitesinin aramalarda üst sıralarda çıkması nedeniyle SMK’nun 29. maddesi anlamında davacının marka tescillerinden doğan haklarına vaki tecavüzün SMK’nun 149. maddesi uyarınca durdurulmasına, TTK’nun 54 ve devamı maddeleri uyarınca davalının eylemleriyle oluşan haksız rekabetin varlığının hükmen tespitine, saptanan haksız rekabetin önlenip yasaklanmasına, haksız rekabetin neticesi olan maddi durumun —— ibareli markalarını kullanmamak suretiyle, eğer bu mümkün değilse ——– sitesine erişimin engellenmesi suretiyle ortadan kaldırılmasına, SMK’nun 149. maddesi ve TTK’nun 56. maddesi uyarınca davacı lehine 10.000,00 TL tutarındaki manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile brilikte davalıdan tahsiline, TTK’nun 59 ve SMK’nun 149/1-g ve 149/3. maddeleri uyarınca hükmün kesinleşmesini takiben karar özetinin masrafı davalıdan alınmak üzere ——— yayın yapan ve hükmün kesinleşeceği tarih itibariyle ———gazeteden birinde ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; şirket adresinin —————– olmasından dolayı HMK 6,115 ve 116.maddeli uyarınca bu davaya bakmakla İstanbul Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğundan dosyada yetkisizlik kararı verilmesini, davacının diğer mahkemelerde yaptırmış olduğu tespit davalarında sunulan bilirkişi raporlarından haberdar olmadıklarını, ———-tarihinde bilirkişi raporunun gerçeği yansıttığını, itirazlarının olmadığını, “——————– markasının sahibi olduklarını, şirketleriyle ilgili şu ana kadar herhangi bir şikayet almadıklarını, verdikleri ———————– reklamlarında hiçbir markayı anahtar kelime olarak kullanmadıklarını, davacıya ait markaları hiçbir dönemde anahtar kelime olarak kullanmadıklarını, iş bu dosyada yer alan bilirkişi raporu incelendiğinde hangi firmaların davacıya ait markaları kullandıklarının görüldüğü ve kendilerinin bu firmalar arasında olmadıklarını belirterek, davaya bakmakla İstanbul Mahkemelerinin yetkili olması sebebiyle yetkisizlik itirazlarının kabulünü ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacı adına tescilli ——— markasının davalı tarafından ——————- motorunda anahtar kelime olarak kullanması suretiyle meydana geldiği iddia edilen tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi ile manevi tazminat davasıdır.
Dosyaya Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; davacı adına ————————————-.sınıfları kapsadığı, ayrıca ———- markasının —– tarihinden bu yana tanınmış marka olarak korunduğu, ——————- tarihinden bu yana tescilli olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul ————-.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ———— sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; davacı şirketin ——- sitesi için reklam olarak kullanıldığı iddiasıyla tespit talebinde bulunduğu, yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda —– üzerinden yapılan arama sonuçlarında ——————-” markalarını kullanan farklı sitelerin de çıktığı, bu sitelerin de —————————– reklam verdiklerinin ve bu sitelerden ————————— adresindeki site olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
İstanbul ————-Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ——— sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; yine davacının “———-” markalarının markasının——sitesi için reklam olarak kullanıldığının tespiti için tespit talebinde bulunulduğu, bilirkişi tarafından —- motoru üzerinde yapılan aramada bu markaları kullanan farklı sitelerin de çıktığı, bu sitelerin de —-ibareli markalara reklam verdiklerini ve bu sitelerden birinin de ——— tespit edildiği görülmüştür.
Mahkememizce ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi yönünde bilişim uzmanı bilirkişiden alınan ————————- farklı zamanlarda ———— kelimeleri ile yapılan aralamarda davalının ———————————— sitesi incelendiğinde, alan adı kaydını yapan kişinin davalı … olduğu, alan adının —————- tarihinde kayıt ettirildiği ve —–tarihine kadar kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu ————gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, marka ——————————– tarafından düzenlenen —–havale tarihli raporda bilirkişiler; davacının ————————————- sitesi için reklam olarak kullanılmadığı, ————– tescilli markasının —————————-olarak kullanılmadığı ——— için ——- kullanılmadığı, her ne kadar İstanbul ——.FSHHM ——- nolu dosyalar için sunulan bilirkişi raporlarında “——” unsurlu markaların davalıya ait ————————— anahtar kelime olarak kullanıldığı belirtilmiş ise de bu hususun tespitinin ancak ———————– alınacak bilgi ile ya da davalının ———- hesabından geçmişe —- kelimelerle ilgili sorgulama yaparak mümkün ———— için ——— olarak kullanılmadığı tespit edildiğinden markanın 7/3-d anlamında kullanılmadığı, davalının ———kullanımı dışında farklı surette marka kullanımına ilişkin herhangi bir beyan ve delil davacı tarafça ortaya konulmadığından davalıya atfedilecek bir marka hakkı ihlali veya tecavüz fiilinin mevcut olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Sınai Mülkiyet Kanununun 29/1 ve 7/2-d maddelerinde, marka sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan markayı kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici ——————— benzeri biçimde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 55. maddesinde ise dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışların haksız rekabet olduğu belirtilmiştir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olay incelendiğinde; davacının “———” esas unsurlu pek çok tescilli markasının mevcut olduğu, hatta tanınmış marka olarak tescil edildiği, yine “———————-” markasının da tescilli olduğu, her ne kadar yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davalının davacıya ait ————- arama motorunda anahtar kelime olarak kullandığı tespit edilememişse de, davacının bu markalarının —————-anahtar kelime olarak kullanıldığı iddiasıyla yaptığı iki adet delil tespiti sonucunda, İstanbul—–.FSHHM ——– sayılı dosyalarda alınan bilirkişi raporları ile markaların davalıya ait olduğu tespit ve kendisi tarafından da kabul edilen—— alan — sitesi için de kullanıldığının tespit edildiği, dava açıldıktan sonra bu konuda geçmişe dönük araştırma yapılmasının teknik olarak mümkün olmadığı, davalının dava açıldıktan sonra kullanımına son verdiği, davalıya ait internet sitesinde giysi ürünlerinin satışının ve tanıtımının yapıldığı, davacının markalarının da bu ürünlerin yer aldığı —–. sınıfta tescilli ve tanınmış marka olduğu, bu nedenle davalının eyleminin davacının marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu, davacının bu tecavüzün tespitini, önlenmesini ve uygun bir manevi tazminat talep edebileceği, davalının mali durumuna, markanın kullanım şekline, eylemin —– manevi tazminata hükmedilmesinin hakkaniyete uygun olacağı, yargılama sırasında davalının marka kullanımına son vermesi nedeniyle markaya tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi talebinin konusuz kaldığı, ancak davacının bu konuda dava açmakta haklı olduğu, bu nedenle markaya tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi talepleriyle ilgili yargılama giderlerinin de HMK’nun 331/1. maddesi uyarınca davalıya yüklenmesi gerektiği sonucuna varılmakla, aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
Davalının ———— motorunda davacıya ait ——- markalarını anahtar kelime olarak kullanmak suretiyle davacının marka tescillerinden doğan haklarına TECAVÜZ ETTİĞİNİN VE HAKSIZ REKABETTE BULUNDUĞUNUN TESPİTİNE,
Marka haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi davası konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Davalının —— sitesinde davacının markalarını kullanmasının YASAKLANMASINA,
—– manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Hükmün kesinleşmesinden sonra karar özetinin masrafı davalıdan alınmak üzere — yayın yapan ve hükmün kesinleşeceği tarih itibariyle —- gazeteden birinde ilanına,
Davacının fazlaya ilişkin—– manevi tazminat talebinin REDDİNE,
Alınması gereken 341,55 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 305,65 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline —–gereğince markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti davası üzerinden takdir olunan 4.910,00 TL vekalet ücreti ile manevi tazminat davasının kabul edilen kısmı üzerinden takdir olunan 4.910,00 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 9.820,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 71,80 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 407,33 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 2.750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.157,33 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve red oranına göre, (%75) 2.368,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye (%25) 789,33 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı asilin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.