Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/359 E. 2022/37 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/359 Esas
KARAR NO : 2022/37

DAVA : Markaya Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Markaya Tecavüzün Durdurulması ve Kaldırılması, Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ : 03/08/2018
KARAR TARİHİ : 07/04/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, markaya tecavüzün durdurulması ve kaldırılması, maddi tazminat davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davacının —— ile faaliyette bulunduğunu, davalının —–faaliyetlerinde davacıya—- kullandığını, ——– içinde yer alan —– şirketi ile bir anlaşma yapıldığını, bu anlaşmaya göre —-şirketinin —ettiği ürünlerin —- üretilerek —- şirketine satılacağı, — satılan özel siparişe konu ürünlerin —— tarafından— şirketi aracılığıyla davalı şirkete satıldığı, ancak davalı şirketin söz konusu özel siparişe konu ürünlerde —-bulundurmak suretiyle açık bir şekilde markaya tecavüz suçu işlediğini, özel ürünlerin —- tamamen farklı olup, bu ürünlerin — tarafından üretilmesine rağmen “—- markasının kullanılmayacağının kararlaştırıldığı, markanın —-tarafından kullanılmasına davacının muvafakati olmadığını,—- tespit yapıldığını, davalı şirketin eylemlerinin markaya tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, müvekkili şirketi maddi zarara uğrattığını, bu yönde davalı şirket yetkilileri hakkında —– dosyası ile haksız rekabet ve markaya tecavüz hükümleri uyarınca şikayette bulunulduğunu, yapılan soruşturma neticesinde davalı şirket yetkilileri hakkında —- Esas sayılı dosyası ile kamu davası ikame edildiğini, bu dava neticesinde her ne kadar davalı şirket yetkilisi hakkında beraat kararı verilmiş ise de, karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunu belirterek, davalının eylemlerinin markaya tecavüz ve haksız rekabet olduğunun tespitine, SMK’nun 149/1-c maddesi uyarınca davalı şirkete ait markaya tecavüzün durdurulmasına, SMK’nun 149/1-ç maddesi uyarınca davacı şirkete ait markaya tecavüzün kaldırılmasına, davalı şirkete —- aldığı —-, ——- SMK’nun 149/1-d maddesi —- fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak şartıyla davacının fiili zararı için şimdilik —- karına ilişkin olarak SMK’nun 151/2-b maddesi uyarınca şimdilik —-belirsiz alacağının dava tarihinden —- — davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketin ————– —-alanında ———————- konumuna geldiğini, davalı şirketin üretici olmadığını,——- üretmediğini, daha — —— temin ettiği ———kendi markası veya üretici markalarıyla sattığını, aynı zamanda inşaatlarda uygulama yaptığını, davalının kimsenin markasını taklit etmeye veya— ürünleri satmaya ihtiyacı olmadığını, —-olarak —–bilindiğini, dava konusu ——————– alanında kullanıldığını, bu nitelikteki ürünlerin satışının —- usulü yapılamayacağını, —- daha ziyade —— —- olduğunu, dava konusu—— müvekkiline ait olmadığını, Değişik iş dosyasında yapılan keşif sırasında müvekkili şirkette bulunan——— tecavüz suçlaması yapılmasının ticari, hukuki ve ahlaki tutarlılığı bulunmadığını, söz konusu ———olduğunu, davalı şirkete ————– tarafından bırakıldığını, nitekim davacının şikayeti üzerine açılan——–sayılı ceza dosyasında “iş yerinde —– mahiyetinde——- bulundurmanın marka ihlali oluşturmadığı” yönünde görüşe varılarak müvekkili—– yetkilisinin beraatine karar verildiğini, ———- olarak kullanılmadığını,———— elde edilen bilgilere göre ilgili katalog—– davacının iddialarının kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin davalının markasına tecavüz etmediğini ve haksız rekabette bulunmadığını, ayrıca haksız rekabet iddialarının zamanaşımına uğradığını, husumet, derdestlik, kesin hüküm ve zamanaşımı itirazları bulunduğunu, davacının aynı—- sayılı davanın sıfat yokluğunda reddedildiğini, reddedilen söz konusu davaya davacının bizzat itiraz ettiğini ve davanın halen derdest olduğunu, aynı konuda aynı gerekçelerle iki derdest dava açılmasının usule aykırı olacağını, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacıya ait “——- markasının davalı tarafından izinsiz ve onaysız şekilde kullanılması nedeniyle meydana geldiği iddia edilen marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, markaya tecavüzün durdurulması ve kaldırılması ile maddi zararların tazminine ilişkindir.
Dosyaya —-olup,——– tarihinde davacı şirket adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafın derdestlik itirazı nedeniyle Mahkememizin ——- Esas sayılı dosyası incelenmiş, taraflarının aynı olduğu, davanın ——- tarihinde açıldığı, davalının eylemlerinin markaya tecavüz ve haksız rekabet olduğunun tespitine, SMK’nun 149/1-c maddesi uyarınca davalı şirkete ait markaya tecavüzün durdurulmasına, SMK’nun 149/1-ç maddesi uyarınca davacı şirkete ait markaya tecavüzün kaldırılmasına, davalı şirkete ait markanın — SMK’nun 149/1-d maddesi uyarınca el konulmasına ve imhasına, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak şartıyla davacının — zararı için şimdilik ——- yoksun kalınan karına ilişkin olarak SMK’nun 151/2-b maddesi uyarınca şimdilik 5.000,00 TL belirsiz alacağının dava tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, 31/05/2018 tarihli karar ile davanın davacının sıfat yokluğundan reddine karar verildiği, karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine — kaldırılmasına karar verilmiş olup,—-yargılamaya devam edildiği ve dosyanın halen derdest olduğu görülmüştür. Her iki davanın konusu ve taraflarının aynı olduğu, davacı vekilinin de cevaba cevap dilekçesinde açıkça önceki davanın husumet nedeniyle reddinden dolayı bu davayı zaman kaybetmemek için açtıklarını beyan ettiği, bu nedenle davalının derdestlik itirazının yerinde olduğu anlaşılmıştır.
HMK’ nın 114/1-ı maddesi uyarınca aynı davanın daha önce açılmış ve halen görülmekte olmaması dava şartı olarak kabul edilmişse de,——- HMK’nun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğu gerekçesiyle reddedilmiş olduğundan, Mahkememizce birinci davanın açılmamış sayılması kararı kesinleşinceye kadar derdestlik itirazı hakkında bir karar verilmeyerek, bu davanın kararının kesinleşmesi beklenmiş, ancak—- davada verilen karar istinaf yoluna başvurulması sonucu kaldırıldığından, Mahkememizin—-Esas sayılı davası ile tarafları ve konusu aynı olan bu davanın HMK’nun 114/1-ı, 115/2. maddeleri uyarınca derdestlik nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın derdestlik nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 236,32 TL harcın mahsubu ile bakiye 155,62 TL harcın isteği halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı vekiline —- vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.