Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/333 E. 2020/184 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2018/333 Esas
KARAR NO : 2020/184

DAVA : Markaya Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi ile Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/07/2018
KARAR TARİHİ : 22/10/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla;————tarihinde kurulduğunu ve ticari faaliyetlerini tüm Türkiye çapında bilinirliğe —- internet sitesi üzerinden sürdürdüğünü, —–” ibareli birçok markanın ve —- numaralı “—— tanınmış markasının tescilli hak sahibi olduğunu, davalı tarafın ise bu markanın kullanımına dair haklı veya meşru bir bağlantısı olmamasına rağmen— alan — sitesine ilişkin ticari etki yaratacak biçimde ——- kelime olarak izinsiz ve hukuka aykırı kullandığını, bu eylemin müvekkilinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunu, bu suretle —–üzerinden yapılacak aramalarda davacı şirketin itibarından ve tanınmışlığından faydalanıldığını, davalının davacı şirkete ait “——- markasına reklam verdiğinin İstanbul —-Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin —İş ve İstanbul —–.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ——–.İş sayılı dosyaları tespit edildiğini, bu sebeplerle müvekkilinin marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin durdurulmasına, maddi durumun ortadan kaldırılmasına, önlenmesine ve yasaklanmasına, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davalı şirketin —– her türlü malın alım satımı işlemlerini gerçekleştirmek ve bu amaçla — mağazalar oluşturmak ve —- kurulduğunu, davalı şirketin ——————- işbirliği içinde olan şirket aracılığıyla reklam verdiğini, davalı şirkete—– üst başlığında —- ibaresi geçen hiç bir reklamın bulunmadığını, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacı adına ——markasının davalı —– alan ——— kelime olarak kullanması sebebiyle davacının marka hakkına meydana geldiği iddia edilen tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, maddi durumların ortadan kaldırılması, önlenmesi ve yasaklanması ile manevi tazminata ilişkindir.
Dosyaya —– kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; davacı adına “——-sınıfları kapsadığı, ayrıca —— tescil numaralı markasıyla ——için tanınmış marka olmak korunduğu anlaşılmıştır.
İstanbul —-.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin —– sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; davacı şirketin ——— olarak kullanıldığı iddiasıyla tespit talebinde bulunduğu, yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda ——–” markasını kullanan farklı sitelerin de çıktığı, bu sitelerin de —– markalara reklam verdiklerinin ve bu sitelerden birinin de —- olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
İstanbul —–.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin—- sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; yine davacının —— için— kullanıldığının tespiti için tespit talebinde bulunulduğu, bilirkişi tarafından ———————-yapılan aramada bu markaları kullanan——“—————- site olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Dava konusu —– Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilişim uzmanı ——tarihli raporda; internet ve dosya üzerinde yapılan inceleme sonucuna farklı gün ve zamanlarda——— kelimeleri ile —– yapıldığı, yapılan aramalarda davalının —sitesinin çıkmadığı, davalı tarafın ———————- gibi araçlar kullanarak — vermediğinin detaylı ve doğru bilgisinin ancak — araçlarından alınacak bilgi ile ya da davalı tarafın dosyaya bu bilgileri sunması ile mümkün olabileceği,— arama sonuçları için ise geçmişe dönük sorgulama yapılamadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Sınai Mülkiyet Kanununun 29/1 ve 7/2-d maddelerinde, marka sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan markayı kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 55. maddesinde ise dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışların haksız rekabet olduğu belirtilmiştir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olay incelendiğinde; davacının ——” esas unsurlu pek çok tescilli markasının mevcut olduğu, hatta tanınmış marka olarak tescil edildiği, her ne kadar yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davalının davacıya ait —– arama motorunda — olarak kullandığı tespit edilememişse de, davacının bu markalarının ——-olarak kullanıldığı iddiasıyla yaptığı iki adet delil tespiti sonucunda, İstanbul—-.FSHHM —-ve İstanbul —-.FSHHM —————- sayılı dosyalarda alınan bilirkişi raporları ile markaların davalıya ait olduğu tespit ve kendisi tarafından da kabul edilen ————- alan adlı internet sitesi için de kullanıldığının tespit edildiği, dava açıldıktan sonra bu konuda geçmişe dönük araştırma yapılmasının teknik olarak mümkün olmadığı, davalının dava açıldıktan sonra kullanımına son verdiği, davalıya ait internet sitesinde giysi ürünlerinin satışının ve tanıtımının yapıldığı, davacının markalarının da bu ürünlerin yer aldığı —- sınıfta tescilli ve elektronik satış hizmetleri için tanınmış marka olduğu, bu nedenle davalının eyleminin davacının marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu, davacının bu tecavüzün tespitini, önlenmesini ve uygun bir manevi tazminat talep edebileceği, davalının mali durumuna, markanın kullanım şekline, eylemin özelliklerine göre 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesinin hakkaniyete uygun olacağı, yargılama sırasında davalının marka kullanımına son vermesi nedeniyle markaya tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi talebinin konusuz kaldığı, ancak davacının bu konuda dava açmakta haklı olduğu, bu nedenle markaya tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi talepleriyle ilgili yargılama giderlerinin de HMK’nun 331/1. maddesi uyarınca davalıya yüklenmesi gerektiği sonucuna varılmakla, aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
Davalının ——sitesi için —- davacıya ait —- markasına ——kelime olarak kullanmak suretiyle davacının marka hakkına tecavüz ettiğinin ve haksız rekabette bulunduğunun tespitine,
Yargılama sırasında tecavüz ve haksız rekabet sonlandırıldığından markaya tecavüzün ve haksız rekabetin men’i ve ref’i talepleri konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Hüküm özetinin karar kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınarak—– — birinde bir kez ilanına,
Davacının fazlaya ilişkin 5.000,00 TL’lik manevi tazminat talebinin reddine,
Alınması gereken 341,55 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 305,65 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi davası üzerinden— Tarifesi gereğince takdir olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline manevi tazminatın kabul edilen kısmı üzerinden —-gereğince takdir olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davalı vekiline manevi tazminatın reddedilen kısmı üzerinden ——gereğince takdir olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 71,80 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.148,25 yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre, (%75) 861,20 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye (%25) 287,05 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 38,85 yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre, (%25) 9,70 TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, bakiye (%75) 29,15 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı