Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/323 E. 2020/115 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2018/323
KARAR NO : 2020/115

DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 16/07/2018
KARAR TARİHİ : 07/07/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: —– ——-dosya numaralı “—- —- numaralı “——————— dosya numaralı ——- markalarının maliki olduğunu, davalı tarafın, müvekkilinin izni olmadan ——— satışı gerçekleştirdiğini öğrendiklerini, bu duruma istinaden Beyoğlu — Noterliği’nin ———– yevmiye kaydıyla ihtarname gönderdiklerini, ancak karşı tarafın ihtarnameye uymayarak haksız eylemlerine devam ettiğini, davalı tarafın —— maddelerine muhalefetle, müvekkilinin marka tescilinden doğan haklarına tecavüz ettiğini, haksız rekabete sebebiyet verdiğini, bu haksız eylemlerin durdurulması gerektiğini belirterek, davalının bu eyleminin davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet fiillerinin durdurulmasına, önlenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak — maddi — manevi tazminatın davalıdan tahsiline,—- markasını ve benzerini kullanmasına son verilmesine, bu ibarenin yer aldığı her türlü basılı evrakın toplatılmasın——kullanılmasına son verilmesine, “—- satışının durdurulmasına, gideri davalıdan alınmak suretiyle kesinleşen mahkeme hükmünün ülke çapında yayın yapan —— gazeteden birinde ilanına karar karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkilinin ———- —— işletmelerinde, ülkemizde ve dünyada on binlerce işletme tarafından servise sunulan —— olduğu çeşitli — satışını yaptığını, davacı tarafın———— kullanımını marka hakkına tecavüz olarak değerlendirmesinin doğru olmadığını, müvekkilinin, davacının tescil ettirdiği veya tescil başvurusunda bulunduğu markaları kullanmadığını, ————davacı markalarından farklılıklar arz ettiğini, bununla beraber “——————— herkesin kullanımına açık ve tanımlayıcı bir ibare olduğunu, davacının bu surette kötü niyetle hareket——————dünya çapında kullanılmak suretiyle jenerik ve tanımlayıcı ifadeye dönüştüğünü, bu sebeple davacının tescillerinin tartışmaya açık olduğunu, müvekkilinin haksız rekabet içerisinde bulunma gibi bir—————–markasıyla dünya çapında tanınmış olduğunu, sürekli değişen menü ve dönemsel menü çeşitliğiyle kendine özgü konsept içerisinde hizmet verdiğini, sadece 2018 kış menüsü ————– kullanıldığını, sonrasında menü çeşitliliği— çerçevesinde kullanılamayacağını, bu durumların davacı tarafla haksız rekabet oluşturmasının mümkün olamadığını, yine davacı tarafın adı geçen ürünü ile müvekkilinin ürünlerinin farklı olduğunu, davacı tarafın—————- şeklinde—–yer verdiğini belirterek, tüm bu açıklamaları sebebi ile davanın reddini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava konusu uyuşmazlık; davacı adına tescilli “———————– markasının davalı tarafça izinsiz kullanıldığ iddiasıyla açılan marka haklarına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ile maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacıya ait marka tescil kayıtları dosya içine getirtilmiş,—– markasının —— sınıflarda davacı adına tescilli oldukları tespit edilmiştir.
Taraflar delillerini dosyaya sunduktan sonra dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, dosyamız—–tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; “—- kapsamında davaya konu ürünler için cins/vasıf veya tanımlayıcılık ifade etmediği, bu sebeple SMK hükümlerince davaya konu ürünler üzerinde tescil engelinin bulunmadığı, —– incelemesinde 18.07.2018 tarihinde menü sekmesinin————- ibareli — atıfta bulunma şeklinde kullanıldığından, davalı kullanımının davacı markasına tecavüz eder nitelikte olmadığına” dair tespit ve görüşlerine yer verilmiştir.
Sınai Mülkiyet Kanununun 29. maddesinde marka sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan marka ile aynı olan herhangi bir işaretin tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 55. maddesinde ise dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışların haksız rekabet olduğu belirtilmiştir.
Somut olay incelendiğinde; dosya içine getirtilen davacıya ait marka tescil kayıtları ve alınan bilirkişi raporu ile, —————unsurlu markaların tescilli oldukları,—- yılında yapıldığı, davalı — ürününü tanıtmak amacıyla —– ibaresi aynen mevcutsa da, davalının—kullanılan — belirtmek ve tanımlamak için bu ibareyi kullandığı, bu kullanımın SMK’nun 7/5-b maddesinde tanımlanan dürüst kullanım niteliğinde olduğu, zira davalının ürünlerini kendi markası ile satışa sunduğu, davalının kullanımının markasal bir kullanım olmadığı, bu nedenle SMK’nun 29. maddesinde tanımlanan marka haklarına tecavüzün söz konusu olmadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan harç karar ve ilam harcını karşıladığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Fazla alınan—— harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davalı yararına—– karar tarihinde yürürlükte bulunan———- ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Davalı yararına red olunan “maddi tazminat yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan ———————– gereğince 1.000,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Davalı yararına red olunan “manevi tazminat yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan ———————– vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapıldığı anlaşılan 32,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.