Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/268 E. 2020/178 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2018/268 Esas
KARAR NO : 2020/178

DAVA : Markaya Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i ve Ref’i ile Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 08/06/2018
KARAR TARİHİ : 15/10/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketin 12.10.2009 tarihinde kurulduğunu ve ticari faaliyetlerini tüm Türkiye çapında —-sahip ———- üzerinden sürdürdüğünü, TPMK nezdinde tescilli ——ibareli birçok markanın ve —–numaralı “——” tanınmış markasının tescilli hak sahibi olduğunu, davalı tarafın ise bu markanın kullanımına dair haklı veya meşru bir bağlantısı olmamasına rağmen ————-sitesine ilişkin ticari etki yaratacak biçimde ——– için —–olarak izinsiz ve hukuka aykırı kullandığını, bu eylemin müvekkilinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunu, bu suretle —–üzerinden yapılacak aramalarda davacı şirketin itibarından ve tanınmışlığından faydalanıldığını, davalının davacı şirkete ait “—–” markasına reklam verdiğini davacı ——–sitesinin kullanımlarını İstanbul —–.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ————— sayılı dosyası kapsamında tespit ettirdiklerini, bu sebeplerle müvekkilinin marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin men’ine ve ref’ine, 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren uygulanacak en yüksek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, hüküm özetinin masrafı davalıdan alınarak ——gazeteden birinde ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davalının hiç bir şekilde davacıya ait “———– sisteminde ——kullanmadığını, dava dosyasına delil olarak sunulan raporun teknik açıdan hatalı olduğunu,————–içerisinde kullanılmaksızın aratıldığında arama sonuçlarında arama yapan kullanıcının geçmiş ———, ziyaret ettiği web sitelerine ve benzeri internet kullanım alışkanlıklarına ve genel kullanıcı arama ve ilgi alanlarına göre web sitelerinin yer aldığını, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalının internet sitesi için —– davacıya ait “——” markasını ——- suretiyle meydana geldiği iddia edilen tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, men’i ve ref’i ile maddi ve manevi tazminata ilişkindir.
Dosyaya Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; davacı adına —— tescil numaralı tanınmış markasının———– adet marka tescili bulunduğu, markaların ——.sınıfları kapsadığı, ayrıca “——–” markasının ——– tarihinden bu yana tanınmış marka olarak korunduğu anlaşılmıştır.
İstanbul ——–.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ——–.İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; davacının “———-” markalarının markasının ——– sitesi için reklam olarak kullanıldığının tespiti için tespit talebinde bulunulduğu, bilirkişi tarafından——- yapılan aramada bu markaları kullanan farklı sitelerin de çıktığı, bu sitelerin de “——” ibareli markalara reklam verdiklerini ve bu sitelerden birinin de————- olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilişim uzmanı —————tarafından düzenlenen———tarihli raporda; farklı gün ve zamanlarda—— kullanılarak “—————- kelimeleri ile arama yapıldığı, yapılan aramalarda davalının internet sitesinin çıkmadığı, davalı tarafın————————– araçlar kullanarak reklam verip vermediğinin detaylı ve doğru bilgisinin ancak—– alınacak bilgi ile ya da davalı tarafın dosyaya bu bilgileri sunması ile mümkün olabileceği, davalının sunmuş olduğu belgelerde “——- kelimelerin yer almadığı, ancak sunulan belgelerde —- hangi internet sitesi için olduğunu görülmediği, —— arama sonuçları için ise geçmişe dönük sorgulama yapılamadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Sınai Mülkiyet Kanununun 29/1 ve 7/2-d maddelerinde, marka sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan markayı kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 55. maddesinde ise dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışların haksız rekabet olduğu belirtilmiştir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olay incelendiğinde; davacının “—–” esas unsurlu pek çok tescilli markasının mevcut olduğu, ———– tescil edildiği, her ne kadar yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davalının davacıya ait markayı ————— anahtar kelime olarak kullandığı tespit edilememişse de, davacının bu markayı———anahtar kelime olarak kullanıldığı iddiasıyla yaptırdığı İstanbul —-.FSHHM—–İş sayılı dosyada alınan bilirkişi raporu ile markanın davalıya ait olduğu tespit ve kendisi tarafından da kabul edilen ———————————-internet sitesi için de kullanıldığının tespit edildiği, dava açıldıktan sonra bu konuda geçmişe dönük araştırma yapılmasının teknik olarak mümkün olmadığı, davalının dava açıldıktan sonra kullanımına son verdiği, davalıya ait internet sitesinde—- satışının ve tanıtımının yapıldığı, davacının markalarının da bu ürünlerin yer aldığı 25. sınıfta tescilli ve elektronik satış hizmetleri için tanınmış marka olduğu, bu nedenle davalının eyleminin davacının marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu, davacının bu tecavüzün tespitini, önlenmesini ve uygun bir manevi tazminat talep edebileceği, davalının mali durumuna, markanın kullanım şekline, eylemin özelliklerine göre 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesinin hakkaniyete uygun olacağı, yargılama sırasında davalının marka kullanımına son vermesi nedeniyle markaya tecavüzün ve haksız rekabetin men’i ve ref’i taleplerinin konusuz kaldığı, ancak davacının bu konuda dava açmakta haklı olduğu, bu nedenle markaya tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi talepleriyle ilgili yargılama giderlerinin de HMK’nun 331/1. maddesi uyarınca davalıya yüklenmesi gerektiği sonucuna varılmakla, aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
Davalının———- motorunda davacıya ait “——–” markasına ——- olarak kullanmak suretiyle davacının marka hakkına tecavüz ettiğinin ve haksız rekabette bulunduğunun TESPİTİNE,
Yargılama sırasında tecavüz ve haksız rekabet sonlandırıldığından markaya tecavüzün ve haksız rekabetin men’i ve ref’i talepleri konusuz kaldığından bu konuda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Hüküm özetinin karar kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınarak —– —– birinde bir kez ilanına,
Davacının 5.000,00 TL’lik manevi tazminat talebinin reddine,
Alınması gereken 341,55 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 305,65 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi davası üzerinden —– — gereğince takdir olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline manevi tazminatın kabul edilen kısmı üzerinden —-gereğince takdir olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davalı vekiline manevi tazminatın reddedilen kısmı üzerinden ——– gereğince takdir olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 71,80 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.239,25 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre, (%75) 929,45 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye (%25) 309,80 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.