Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/231 E. 2023/161 K. 12.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/231 Esas
KARAR NO: 2023/161
DAVA: Marka (Tecavüzün Ref’i İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ: 21/12/2016
KARAR TARİHİ: 12/09/2023

Taraflar arasında görülen asıl ve birleşen davalarda Mahkememizce yapılan açık yargılama sonucunda;

ASIL DAVADA TALEP / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; Markaların devri olmadığı takdirde hükümsüzlüğü davasına ilişkin tensiben ve öncelikle, – —– ortamdaki delillerin kaybolmaması bakımından,——— üzerinde resen atanacak bir —–uzmanı bilirkişi aracılığı ile inceleme yaptırılarak, anılan—– kim adına hangi tarihte kayıt edildiği——– kuruluşlarından itibaren içeriklerindeki ——– kullanımlarının ve değişiklerin tespiti —— buna ilişkin sayfaların çıktılarının alınması ve rapora eklenmesi ayrıca —– ortamına kaydı için bilirkişi incelemesi yaptırılması ile terditli olarak, davalı adına tescil edilmiş bulunan ——- sayılı markaların 556 s.KHK m.17 maddesi uyarınca müvekkil şirkete devrine ,devrin marka tesciline işlenmesi için kesinleştikten sonra bir örneğinin ——gönderilmesine ,devir talebi kabul edilmemesi halinde kötü niyetli olarak tescil edilen markaların tümüyle hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine ile 556 s.KHK nın 11 madde uyarınca dava süresince ve karar kesinleşinceye kadar ——- sayılı çekişmeli markaları, bizzat veya bu markalara dayalı olarak müvekkili dahil başkalarına karşı tedbir veya ihlal davaları açmak suretiyle kullanmasının, tedbiren önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

ASIL DAVAYA CEVAP /Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı, müvekkili ———- ait olan ve davacı şirket henüz kurulmadan çok uzun yıllar önce alınan —— markasının müvekkiller tarafından kullanılmamasını istediğini,—— marka numarasıyla müvekkil ——-adına kayıtlı olduğunu, her iki markada, görüldüğü üzere davacı şirket kurulmadan önce koruma altına alındığını, davacıya, müvekkil –markasının kullanılmasına dair —– tarihli muvafakatname verilmişse de; ———- yevmiye numaralı ihtarname ile bu izin kaldırıldığını, bu iznin kaldırılmış olmasına ve sonrasında müteaddit kereler ihtar edilmesine rağmen haksız ve mesnetsiz olarak davacının marka kullanımı devam ettiğini, müvekkili —— davacı şirketin kurucu ortağı olup, — tarihine kadar —– tarihine kadar —— olduğunu, müvekkili halen davacı şirket ortağı bulunmasına rağmen yönetimde yer almadığını, davacı şirket, yönetim değişikliğine, şirketin daha iyi yönetileceği ve daha iyi bir ticari seviyeye getireceği iddiasıyla ve mevcut —————- ısrarlı isteği ile gitmiş olduğunu, — tarihinde yönetimi devralan —- piyasaya açılmak, iş almak, ihalelere girmek gibi ticari faaliyetler yerine müvekkil —– şahsi uğraşıya başlamış, yıllardır birlikte iş yaptığı ve uzun yıllar ortağı olduğu——– haksız rekabet ile suçlama yoluna gittiğini, davacı şirket, yönetim değişikliği sonrasında 3 yıla yaklaşan süre içerisinde tek bir iş almamış, hiçbir üretim yapmamış adeta sessizliğe gömüldüğünü, davacı şirket —- sitesinde açık olarak görülebileceğini, —– sitesinde yapılan işler, tarihçe ve başarılar kısımlarına bakıldığında— yılı sonrasında hiçbir faaliyet görülemeyeceğini, davacı, müvekkili şirketin — sitesinde———- kendisi tarafından yapılmış olmasına rağmen müvekkili şirket tarafından yapılmış gibi gösterildiğini, müvekkili şirket, davacı şirketten —- yıl önce kurulduğunu, davacı şirket henüz kurulmadan önce ——-türbini ürettiğini, daha da önemlisi ————- ait markalar olduğunu, davacı bu durumu bilmiyormuşçasına müvekkilleri suçladığını, müvekkilleri ihalelere girmekle, iş almakla suçlayan davacının aynı ihalelere neden girmediği ise sanırız kötü yönetim ile ilgili olduğunu, marka tecavüzü için yaptırdıkları tespit markamızın nerelerde kullanıldığının bir teknik tespiti olduğunu, bu marka bu adreslerde kullanılıyor anlamını taşıdığını, markalar müvekkiline ait ve müvekkili tarafından kullanıldığını, tüm bu nedenlerle her türlü talep, cezai ve hukuki dava , şikayet haklarımız saklı kalmak kaydıyla, açılmış davanın reddine, vekalet ücreti ve dava giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

BİRLEŞEN DAVADA TALEP / Davacı vekili birleşen dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketin —— tarihinde kurulduğunu; faaliyet alanının—— tribünlerinin üretimi, pazarlanması ve ihracını yapmak olduğunu; ——yılında ilk——– uygulamasını gerçekleştirdiklerini, ayrıca —— geliştirmiş olduğunu; müvekkili şirketin —- kriterden geçerek —— sürecini de tamamlamış olduğunu; müvekkili şirket —— tarihinde kurulmuş ise de, geçmişinin ———dayandığını; belirtilen sözleşmenin müvekkili şirketin beş kurucusundan biri olan—- diğer kurucu ortak —- arasında imzalanmış olduğunu; sözleşme uyarınca —- müvekkil şirketin faaliyet konularıyla ilgili kendisi tarafından tasarlanmış ve ileride tasarlanacak tüm ürünler,——- ayni sermaye olarak koymayı kabul ve taahhüt etmiş olduğunu; ne var ki, bu hakları da şirkete ayni sermaye olarak koyacağı ve bu aşamada devir edeceği ——- ile kendi adına tescili hususunun sözleşmeye dahil edilmesini sağlamış olduğunu; sözleşmede diğer sınai haklar konusunda düzenleme yapılmış olmasına karşın, marka hakkından söz edilmemiş olduğunu; zira, sözleşme tarihinde —veya davalı şirket adına müvekkili şirketin faaliyet konularında kullanılabilecek bir markanın söz konusu olmadığını; —– yılında—-unvanı olan ve değişiklik sonrası —–unvanını alan davalı şirketi eşi— birlikte kurmuş olduklarını; davalı şirketin faaliyet alanının —– olduğunu; çerçeve sözleşmenin imzalanmasından sonra, ancak müvekkil şirketin henüz kurulmamış olduğu dönemde —– no.lu markaları müvekkili şirketin faaliyet alanında yer alan malları da içerecek şekilde —- sınıflarda kendi adına tescil ettirmiş olduğunu; kuşkusuz —–bu markaları müvekkili şirketin kuruluşundan sonra devretmek koşuluyla ve faaliyet alanlarına uygun biçimde kullanması için 556 sayılı KHK m.8/2, 11, 17. maddeleri anlamında temsilci veya vekil sıfatıyla adına tescil ettirmiş olduğunu; zira marka başvuru tarihinde müvekkili şirketin henüz tüzel kişiliği olmadığını; ancak bu markaların tescil edilme amacının, ileride tüzel kişilik kazanacak olan müvekkili şirkete devri ve kullanımını sağlamak olduğunun her halde aşikar olduğunu; —müvekkil şirketin kurulmasından sonra da —– sınıflar için başvuruda bulunduğunu ve markanın tescil edilmiş olduğunu; ancak müvekkili şirketin kuruluşundan sonra 06.06.2016 tarihine kadar şirketi temsil ve ilzama yetkili yönetim kurulu başkanı——- olduğundan, müvekkili şirketin hiçbir engelle karşılaşmadan markaları ürettiği mal ve sunduğu hizmetlerde kuruluşundan itibaren kullandığını ve markalar üzerinde MarKHK 8/3 ve SMK 6/3 TTK m.54 uyarınca hak elde etmiş olduğunu; —- no.lu markanın tescili için gerekli olan tüm masraf ve giderler ödemesinin davacı şirket tarafından yapılmış olduğunu; müvekkili şirket ortağı ——— kötüniyetli davranışları, adına tescil ettirdiği markaları devirden kaçınmak ve yeni tescilleri de kendi adına yaptırmakla sınırlı kalmadığını; müvekkili şirketin ticari sırları, ——- izinsiz olarak halen ortağı olduğu davalı şirkete aktardığını; davalı şirkete ——– — sitesinde firmanın yeni bir yapılanma içine girdiği izlenimi yaratıldığını; bu hususların, —- tarihinde davacı şirket yönetim kurulu başkanlığı ve temsil yetkisinin sona ermesinden sonra,—– tarihinde yapılan keşifle tespit edilmiş olduğunu; müvekkili şirketin —- no.lu marka başvurusunda bulunduğunu, başvurunun —- tarihinde —- sınıf hizmetler için ilan edilmiş olduğunu; davalı şirketin —–içeriğinde, rüzgar ve güneş enerjisi tribünleri hizmetlerinde, bu ürünlerin bakım ve onarımı hizmetlerinde, ilan ve reklamlarında—- ibaresini kötüniyetli olarak kullanmasının müvekkilin ——– no.lu marka başvurusuna tecavüz ——ve haksız rekabet —– teşkil ettiğini; ——her iki taraf şirketi temsile yetkili olduğu dönemde müvekkili şirketin —- sayılı yönetim kurulu kararı ile, davalı şirkete —– yetkisi verilmiş olduğunu; bu hususun markalar üzerinde gerçek hak sahibi olan davacıyı temsilen gerçekleşen kullanımlar olduğunu belirterek; davalının —-ibareli markasal kullanımlarının, davacıya ait———— ibareli markalarına ve ticarette fiilen kullanılarak kendisine bağladığı işaretlerine tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, ihlallerin durdurulmasına ve tüm sonuçlarının ortadan kaldırılmasına (refine), muhtemel yeni kullanımların önlenmesine (menine), bu kapsamda davalının tecavüz ve haksız rekabet oluşturan internet, fiziki ortam ve benzer her türlü ortamdaki tecavüz fiillerinin durdurulmasına, davalının muhtemel ve ileride ortaya çıkabilecek tecavüzlerinin önlenmesine, tecavüzün mevcut tüm sonuçlarının, tabela, evrak,internet ortamı, ilan ve reklam vb. ortamlardan kaldırılmasına, internet ortamındaki ihlallerin içerikten çıkartma yoluyla, bu mümkün olmazsa erişimin engellenmesi suretiyle kaldırılmasına, tecavüz ve haksız rekabet oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara el konulmasına, 10.000,00 TL manevi tazminatın ve belirsiz alacak davası olarak şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, kararın masrafı davalıdan alınarak ——– çapında yayın yapan tirajı en yüksek üç gazeteden birinde yayınlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

BİRLEŞEN DAVAYA CEVAP /Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; ———-tarafından kurulmuş bir şirket olup, bugüne dek faaliyetlerine kesintisiz devam ettiğini ve etmekte olduğunu, kuruluşundan bu yana bir çok proje geliştirdiğini ve çeşitli sektörlerde——-üretim gerçekleştirmiş olduğunu, —— destekli ——– projesini müvekkili———başarıyla gerçekleştirdiğini, ———— uygulamasının ——– ihalesi kazanıldığını ve—– sistemlerinin kurulduğunu, davacı şirket —- ortak olduğu —– yılında, —– türbin uygulamasının yapıldığını, —– müvekkili şirket ortaklığı devam ederken —– gerçekleştiğini,—– yılında; henüz davacı şirket kurulmadan ve — ortaklığı devam etmekteyken, ——– türbini uygulamasının yapıldığını, aynı yıl müvekkili şirket tarafından —- tamamlandığını, iş bu yapılan üretimler ve —- çalışmalarının davacı şirketin kullandığı ——- —-sitesinde de yer aldığını, bir başka deyişle davacının iş bu üretimleri ve çalışmaları bilmiyor olmasının mümkün olmadığını, zira, her iki şirketin muhasebe kayıtlarının aynı mali müşavirlik firması tarafından yetki alarak sürüdürüldüğünü, aynı zamanda davacı şirketin yönetim kurulu başkanı ————– tarihine dek müvekkili —–ortağı olarak bulunduğunu, müvekkili —-, davacı şirketin kurucu ortağı olup, —-kadar————olduğunu, davacının ele aldığı ve övünerek anlattığı tüm başarıların müvekkilinin yönetiminde yapılan işler dolayısıyla elde edildiğini, müvekkili ———— fikir üreten, eğitime katkı sunmayı maddi hedeflerin ötesinde tutan, proje oluşturan, tasarım yapan ve marka ticarileştiren bir kişi olduğunu, davacının, müvekkili şirketin——– sitesinde, yapılan işlerin kendisi tarafından yapılmış olmasına rağmen müvekkili şirket tarafından yapılmış gibi gösterildiğini iddia ettiğini, bu durumun gerçek olmadığını, tam tersi; davacı tarafından kullanilan—– sitesinde tarihçe bölümünde —– yılından bu yana yapılan işlerin sıralandığını, ————–şeklinde sıralanan işlerin davacı şirket henüz kurulmadan müvekkili şirket tarafından yapılan işler olduğunu, davacının, sektörde yapılan tüm işleri üstlenme çabasına girdiğini, hali hazırda haksız rekabet hükümlerinin davacı tarafından ihlal edilmeye devam ettiğini, bir diğer meselenin ise—- markasının müvekkili —– tarafından tescil edilmiş ve davacının haksız kullanımı meselesi olduğunu, konuyla ilgili olarak davacı şirket yetkililerine müteaddit kereler uyarıda bulunulduğunu, sonuç alınamayınca ihtarname keşide edilerek gönderildiğini fakat muhatapın haksız kullanıma devam ettiğini, —————–marka numarasıyla müvekkili ——— kayıtlı olduğunu belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. ————– esas karar sayılı kararı ile ——— —- bulunan Asliye Hukuk Mahkemesinin iki tane olması halinde —— numaralı olan mahkemenin fikri ve sınai haklara ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilmesi gerekçesi ile mahkemelerinin görevsizliğine dair karar verildiği görülmüştür.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava; Tarafların; davalının—— ———-içeriğinde———- ürünlerinde bu ürünlerin bakım ve onarım hizmetlerinde , ilan ve reklamlarında kullandığı ———— başvurusu ile iltibas yaratıp yaratmadığı, markadan kaynaklanan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediğine ilişkin markaya tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesi, maddi ve manevi tazminat davasıdır.Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kaynağını asıl dava bakımından; davalı taraf adına tescilli bulunan ——–markasının, ————— markasının ve——–markasının davacı şirkete devri şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, davalı tarafça markaların kullanılmaması sebebiyle hükümsüzlüğü şartlarının oluşup oluşmadığı, davacı tarafın —- markasını kullanmasının davacı tarafın marka hakkına tecavüz teşkil oluşturup oluşturmadığı , Birleşen dava yönünden, davalı adına tescilli bulunan —– markasının, davacı adına tescilli —- tescil numaralı —- markasına tecavüz oluşturup oluşturmadığı, haksız rekabet teşkil edip etmediği tecavüz ya da haksız rekabet oluşturması halinde tazminatın gerekip gerekmediği hususunda toplanmaktadır.Dosyaya —— kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; —– sınıflarda davalı adına ————- sınıflarda 14/10/2014 tarihinde davalı adına tescil edildiği anlaşılmıştır. Ticaret sicil kaydı dosya içerisine getirtilmiş olup, incelendiğinde; davacı şirketin ticaret sicil kaydının bulunamadığı anlaşılmıştır. Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilişim uzmanı ———- tarihli raporunda;——- yer sağlayıcı, erişim sağlayıcı ve tescil bilgileri incelendiğinde sitenin tescil bilgisinde—– olduğu görülmektedir.——— tarihinde oluşturulduğu ve —-tarihinde site yayınının sona ereceği bilgisi görülmektedir. — alanının —–firmasından alındığı görülmektedir. —– teknik iletişim bilgileri incelendiğinde —– iletişime geçilebileceği bilgisinin yer aldığı görülmüştür. —— tarayıcısına —— adresi yazılıp siteye girildiğinde,—– içeriğini oluşturan dosya ve klasörlerin silindiği veya sitedeki dosya ve klasörlerinin içerik izinlerinin değiştirildiği görülmüştür. —-kayıtları incelendiğinde —- yılları arasında —- ait kayıtlar olduğu görülmüştür. ——— arşiv kayıtlarında ——– yıllarında sitede —–kullanıldığı görülmüştür. ——arşiv kayıtlarında —–aylarında sitede değişiklik yapıldığı, ————markamız —– ibaresi ile site içeriğinin —- görülmüştür——, —-aylarında ve —— site içeriğini oluşturan dosya ve klasörlerin silindiği veya sitedeki dosya ve klasörlerinin içerik izinlerinin değiştirildiği görülmüştür. Söz konusu siteye ait ——tarihlerdeki aynı görüntüler için raporda birer örnek görüntü sunulmuştur. Her tarih için ayrı ayrı görüntüler ——— yazılarak söz konusu —- raparun ekinde sunulmuştur.—incelendiğinde; ——–yer alan bilgiler incelendiğinde —– tescil bilgisi incelendiğinde—— tarafından tescil edildiği görülmektedir. —— tarihinde oluşturulduğu ve 23.04.2022 tarihinde yayınının sona ereceği bilgist görülmektedir. ——- kayıt bilgisi incelendiğinde —— firması tarafından kayıt edildiği görülmüştür. —–tarayıcısına site adresi yazılıp siteye girildiğinde yukarıdaki görüntü elde edilmiş olup incelendiğinde dosyaya sunulan —- —————–kullanıldığı görülmüştür.—- arşiv kayıtları incelendiğinde —- yıtları arasında siteye ait kayıtlar olduğu görülmektedir.——-yılında site içeriğinin olmadığı yalnızca çok sayıda reklamın yer aldığı tespit edilmiştir—-arşiv kayıtlarında —– içeriğinin silinmiş olduğu görülmüştür. —– sunulmuş olan ——– kullanıldığı görülmüştür. ——arşiv kayıtlarında —— yılında sitenin yapım aşamasında olduğu bilgisi görülmüştür.—–görülmüştür. Söz konusu siteye ait web.archive görüntülerinde farklı tarihlerdeki aynı görüntüler için raporda birer örnek görüntü sunulmuştur. Her tarih için ayrı ayrı görüntüler —–yazılarak söz konusu — raporun ekinde sunulmuştur.—–incelendiğinde;——– sitesinden yer sağlayıcı, erişim sağlayıcı ve tescil bilgileri incelendiğinde sitenin tescil bilgisinde ——-. Olduğu görülmektedir. Sitenin—— tarihinde oluşturduğu ve 27.04.2022 tarihinde site yayınının sona ereceği bilgisi görülmektedir. Site alanının ———- firmasından alındığı görülmektedir. Sitenin teknik iletişim bilgileri incelendiğinde—– iletişime geçilebileceği bilgisinin yer aldığı görülmüştür. —– tarayıcısına site adresi yazılıp siteye girildiğinde yukarıdaki görüntü elde edilmiş olup incelendiğinde dosyaya sunulan—– kullanıldığı görülmüştür. —— sitesinden arşiv kayıtları incelendiğinde—– yılları arasında siteye ait kayıtlar olduğu görülmektedir. ————yıllarında dosyaya sunulan — sicil kaydındaki —– kullanıldığı görülmüştür.———-arşiv kayıtlarında—— sicil kaydındaki —– kullanıldığı görülmüştür.——— sitesindeki arşiv kayıtlarında —yıllarında site başlıklarında dosyaya sunulan —- kaydındaki —– kullanıldığı görülmüştür.——– yılı —- ayında site içeriğinde değişiklikler yapılmış olup—— ilgili herhangi bir logo/marka kullanılmamıştır—–kayıtlarında —– —– yıllarında dosyaya sunulan — sicil kaydındaki —– kullanıldığına dair görüş bildirmiştir.—–Talimat sayılı dosyasında dinlenen davalı tanığı —– daha önce —-çalıştığını, İlgili firmadan—- yılında ayrıldığını—- yılından beri davalı ile birlikte çalıştığını—- yılında—– kurulunca ben buraya geçtiğini, Bu şirketi de yine davalı —- olduğunu, Bu şirket ikinci bir şirket olarak ——kurduğunu, her iki şirket de birlikte devam ettiğini—–kurulunca bu şirket için de yeni bir marka tescil ettirildiğini, İlk olarak sadece —-markası alındığını, daha sonra ——–markası akabine de ——— enerji markaları bizzat —–tarafından alındığını, bu şirketlerde muhasebe bölümünde görevli olduğunu, daha sonra da satış bölümünde çalıştığını, bu nedenle markaların ne zaman ve kimin tarafından alındığını bildiğini—- davalı ——– tarafından kurulduğunu, daha sonra aralarındaki anlaşmazlık nedeni ile ortaklığı ona erdirdiğini, ancak bildiği kadarı ile bu sona erme sadece fiiliyatta olduğunu, evrak üzerinden halen ortak olarak görüldüklerini bildiğini, markanın alındığı süreçte—–bir katkısının olup olmadığını bilmediğini, olay hakkındaki görgü ve bilgisinin bundan ibaret olduğunu beyan etmiştir. Mahkememizce dinlenen davalı tanığı —- beyanında; davalı ——— arkadaşı olduğunu, bu nedenle kendisiyle zaman zaman görüştüğünü, —— isimli bir şirketi olduğunu bildiğini, bu şirket —— bariyeri ürettiğini, bu şirketle ilgili faaliyetlerinde ——- yılların başından bu yana kullandığını, Daha sonra şirketini — taşıdığını, ayrıca orada da—–başka bir şirket kurarak ———- enerji konusunda faaliyette bulunmaya başladığını, Kendisi —-yaşamaya başladığını, ancak daha sonra —— şirketi ile ilgili bir ortaklık yaptığını bildiğini, ancak ortaklığın ayrıntıları hakkında bilgi sahibi olmadığını beyan etmiştir. DAVALI TANIĞI—-beyanında; —– şirketinde mekanik bakım usta başı olarak çalışmaya başladığını, —– yılında emekli olarak şirketten ayrıldığını, —– sahibi olduğunu, marka tescilleriyle ya da —–bilgisinin olmadığını, Sadece çalıştığı sürece —-adıyla şirketin faaliyette bulunduğunu beyan etmiştir. Davalı tanığı—— beyanında; ——– tamir işi yaptığını, davalı —- davacı şirketin sahibi olduğunu, —— yılından itibaren davalıyı tanıdığını, ihtiyaçları olduğu zaman davalının kendisini çağırdığını, bariyer ve rüzgar enerjisi işi yaptıklarını, motorlardan anladığı için bu işlerde kendilerine çağırdıklarında yardımcı olduğunu, iş yerleri —– olduğunu, kendisinin de orada oturduğunu, kendisine işleri yoğunlaştığı için bu binanın yetmediğini ve ——taşınarak orada fabrika gibi bir işletme kuracaklarını söylediklerini, ancak hangi yıl olduğunu hatırlamadığını, daha sonra ——gittiklerini, kendisinin ailesinin ve evinin burada olduğu için onlarla gitmeyi kabul etmediğini, markalarla ilgili bir bilgisinin olmadığını beyan etmiştir.Davalının markalarının tescilli oldukları sınıflar ve davacı şirketin kullanımları, taraf şirketlerinin —– ortakları, —————– tahsis tarihi, içeriği incelenmek suretiyle davacının kullanımlarının davalının marka hakkına tecavüz teşkil edip etmediği, davalıya ait markaların gerçek hak sahipliği, öncelik hakları, davacı şirket adına tescil edilen———- numaralı marka da dikkate alınarak davalı şirketin markalarının hükümsüzlük koşullarının mevcut olup olmadığı, davalı şirketin internet ortamında veya başkaca davacı şirket adına tescilli —– tescil numaralı markasına tecavüz teşkil edecek bir kullanımının bulunup bulunmadığı hususunda marka uzmanı ————- heyet raporunda; davacı firma faaliyetlerinin, davalı adına tescilli olan ———— markasının koruma kapsamında kaldığı, Davalıya ait markaların hak sahipliği değişimini gerektirecek şartların oluşmadığı, Davalıya ait markaların hükümsüzlüğünü gerektirecek şartların oluşmadığı, Davalı faaliyetlerinin, davacı adına tescilli olan ——–markasının koruma kapsamında kaldığına dair görüş bildirmişlerdir.Bu tespitlerden sonra davacı tarafın asıl davadaki talepleri yönünden dava değerlendirilmiş, öncelikle davacı tarafın davalı markalarının taraflarına devir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususu değerlendirilmiş; 6769 sayılı SMK’nın 10. Maddesine göre “Madde 10- (1) Marka sahibinin izni olmadan markanın aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerinin ticari vekil ya da temsilci adına tescilinin yapılması hâlinde, ticari vekil veya temsilcinin haklı bir sebebi yoksa marka sahibi mahkemeden, markasının kullanımının yasaklanmasını talep edebileceği gibi söz konusu tescilin kendisine devredilmesini de talep edebilir. ” hükmü mevcuttur. Bu hüküm gereği davacı taraf davalı taraf adına tescilli markalar olan———– markasının devrini talep etmiştir. Dava konusu somut uyuşmazlıkta devir şartları incelendiğinde dava konusu markaların davalı tarafından ve davacı şirketin kendi adına tescil ettirdiği ———-Markasının tescilinden önce tescil ettirdiği, markaları bizzat davacının kendi nam ve hesabına ve davacı şirketin bir payı olmaksızın gerçekleştirdiği, davacı şirketin——-nezlindeki tescil tarihinin 26.05.2011 tarihi olduğu dikkate alındığında SMK’nın 10. Maddesindeki devir şatlarının gerçekleşmeyeceği kabul edilerek davacı tarafın bu markanın devri yönündeki taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı tarafın———– Markasına yönelik haksız kullanım sebebiyle tecavüz oluşturup oluşturmadığı hususu değerlendirilmiş, davacının dava konusu tescilli markalarının davacı tarafa ait şirketin kuruluşundan ve davacının marka tescilinden önce olduğu, yine davacıya ait markalar ile davalının markalarının ayrı sınıflarda olduğu, bir kısım faaliyetlerinin benzer olduğu ve müşterilerce karıştırılma olasılığı olsa dahi davalının marka tescillerinin öncelikli olduğu ve kullanıldıkları dikkate alındığında davacı tarafın tecavüz yönündeki iddialarını da ispat edemediği kabul edilmiş ve bu talepleri yönünden de davanın reddine karar vermek gerekmiştir.Davacı tarafın davalıya ait markaların kullanılmama sebebiyle hükümsüzlüğüne dair talepleri de değerlendirilmiş; davalı tarafın dava konusu markalar olan —— markalarını, ortağı olduğu —— Kanalı ile kullandığı, bu haliyle SMK’nın 25. Maddesi gereği hükümsüzlük hallerinin gerçekleşmediği kabul edilmiş ve bu talebin de reddine karar verilerek asıl davanın tümden reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafın birleşen dava olan Mahkememizin ——– Sayılı davasındaki talepleri de değerlendirilmiş; davalı adına tescilli bulunan ——- markasının, davacı adına tescilli —- tescil numaralı —–markasına tecavüz oluşturup oluşturmadığı, haksız rekabet teşkil edip etmediği tecavüz ya da haksız rekabet oluşturması halinde tazminatın gerekip gerekmediği hususları değerlendirildiğinde, davalı markalarının davacı adına tescilli bulunan ——– markasının koruması kapsamında markalar oldukları, ancak az yukarıda ifade edildiği üzere davalı markalarının davacı şirketin kuruluşundan önceki tarihte tescil edilmiş olmaları, davacı şirketin de kendi beyanları ile sabit olduğu üzere davalı adına tescilli olan markları kullandığının sabit olduğu, bu haliyle davalı tarafın değil davacı tarafın davalıya ait markalara tecavüzde bulunduğu ve bu duruma davalının suskun kalarak rıza gösterdiği dikkate alındığında davalının davacı tarafa ait markaya bir tecavüzünden söz etmek mümkün olmayacağından davacının davalının marka hakkına tecavüz ettiği hususunu ispat edemediği kabul edilmiştir. Davacı tarafın birleşen davadaki haksız rekabete yönelik talepleri dedeğerlendirilmiş, davacının önceki tescilden doğan üstün hakkının bulunmadığı, bulunsa dahi, ticaret sicilleri aleni olup, davalının davacı şirketin ortağı oldu, davalının dava dışı ———- de ortağı olduğu, marka haklarını bu şirket aracılığı ile ve yine davacı şirket tarafından kullanıldığının tarafların kabulünde olduğu, uzun yıllardan beri aynı konuda faaliyet gösteren iki şirketin ortaklarının bir kısmının da aynı olduğu gerçeği karşısında davacının davalıdan haberdar olmaması mümkün değildir. Kaldı ki, davalının tescillerinden ve kullanımlarından yaklaşık 10 yıl sonra birleşen davayı ikame ettiği ve bu sürede davalının kullanımlarının davacı şirket tarafından bilindiği dikkate alındığında —————- anlamında davacının hakkını kullandığının kabul edilemeyeceği, Zira uzun bir süre sessiz kalma, zımmi bir icazet anlamına geldiği gibi, davacının başta karşı çıkması halinde davalının başka bir hareket tarzını seçebileceği ihtimal dahilinde kabul edildiğinden, uzun bir süre sonra böyle bir dava açılmasının hakkın kötüye kullanımını oluşturduğu değerlendirilmiştir. Nitekim,————sayılı ilamları da bu doğrultudadır. Davacı, ——- kullanılması sebebi ile bunun haksız rekabet olduğu iddiasına dayanmış olup, davalının bunun dışında haksız rekabet oluşturabilecek başkaca eylemlerine dayanmamıştır. Her ikisi de sicile tescilli ve aynı iş kolunda faaliyet gösteren şirketlerin faaliyet konuları ile ilgili ———-kurmaları ve tescilli unvanlarını, bu sitede kullanmaları, bu unvan ile fatura kesmeleri ve broşür bastırmaları yaptıkları işin doğal sonucu olup, bu durum haksız rekabet oluşturmayacağından birleşen davanın da reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
A- Asıl davanın REDDİNE,
Alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 240,65‬ TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davalı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından gerek iş bu davada, gerekse de ———sayılı delil tespiti dosyasından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 99,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından ——– sayılı dosyasının delil tespiti dosyasından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
B- Birleşen —–Sayılı davanın REDDİNE,
Sair hususların gerekçeli kararda gösterilmesine,
Alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 256,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,68‬ TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davalı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davalı vekiline maddi tazminat Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davalı vekiline manevi tazminat Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 10.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekilinin, davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde —— Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/09/2023