Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/227 E. 2020/264 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2019/22 Esas
KARAR NO : 2020/261

DAVA : FSEK 68.Madde Gereğince Tazminat
DAVA TARİHİ : 24/10/2017
KARAR TARİHİ : 22/12/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan FSEK 68.madde gereğince tazminat davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı şirketin—– üretmekte olduğunu, dünyada ve ülkemizde çok sayıda kullanıcı tarafından tercih edildiğini, inşaat sektöründe en çok kullanılan —– tarafından üretilen programlar olduğunu, davacı tarafından üretilen bilgisayar programları hakkında telif haklarının, — anlaşması gibi uluslararası anlaşmaların yanı sıra FSEK hükümleri uyarınca korunmakta olduğu, bu bilgisayar programlarının, kullanılması ya da çoğaltılması gibi eylemler için hak sahibinin rızasının alınması gerektiği, rıza alınmadan gerçekleştirilen kullanımların telif hakkı tecavüzü teşkil etmekte olduğunu, davalı şirket hakkında İstanbul Anadolu—– numaralı dosyası ile tespit talebinde bulunduklarını, davalı şirketin adresinde uzman bilirkişi eşliğinde 21/08/2017 tarihinde tespit işlemi gerçekleştirildiğini, tespit işlemi neticesinde davacı şirkete ait 1 adet bilgisayar programının kurulu ve çalışır vaziyette olduğunun anlaşıldığını, ancak fatura ve lisans belgesi sunulamadığını, davalının lisanssız —— 12.390 TL olduğunun bildirildiğini, davalı firmada tespit edilen yazılımlarla ilgili olarak; tespit edilen sürümün mevcut yazılımdan daha eski sürüm olduğundan, yazılımın tespit tarihindeki — fiyatlarının teknik bilirkişi marifeti ile belirlenmesi gerektiğini, bunun üzerine FSEK.’nun 68. maddesi gereğince eser sahibinin 3 katına kadar tazminat hakkına ilişkin isteyebileceği alt ve üst sınırların bilirkişi marifeti ile belirlenmesi gerektiğini, zararın belirlenmesi için bu belirsiz alacak davasının açıldığını, bilirkişi aracılığı ile davalının lisansız kullanımındaki yazılıma ait bedelin belirlenmesini, FSEK’nun 68. maddesi uyarınca üç katı kadarına hükmedilmesini, 12.390,00 TL’nin haksız fiil tarihi olan 21/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; dava dilekçesinde davacı tarafın adresinin yazılmadığını, bu eksikliğin giderilmesi gerektiğini, bir hafta içinde giderilmez ise davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin talep ettiklerini, huzurdaki davanın belirsiz alacak davası şeklinde ikame edildiğini, Yargıtay — Hukuk Dairesi’nin —– nolu kararında davacının tüm değerleri hesaplayabilecek iken belirsiz alacak davası şeklinde davayı ikame etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu karara göre huzurdaki davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, söz konusu bilirkişi raporuna bakıldığında, bilgisayarlar üzerinde arama kararı verilmediğini, bu sebeple söz konusu bilirkişi raporunun hukuka uygun hazırlanmadığını, delil olarak kabul edilemeyeceğini, davacının davalı ile iletişim kurduğunu, yaklaşık 10.000,00 Euro tutarında tazminat talep ettiğini, davalının söz konusu programı indirmediğini ve faydalanmadığını, bu sebeple direndiğini, Türk Adaletinin karar vereceğinin belirtildiğini, davada savcılık dosyasının akıbetinin beklenmesini, bu hususun bekletici mesele yapılmasını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalının işyerinde, ———— izinsiz olarak kullandığı iddiasıyla FSEK’nun 68. maddesi uyarınca tazminat davasıdır.
Davacı tarafından davalı aleyhine Mahkememizin —- sayılı dosyası ile açılan FSEK 68.madde gereğince açılan tazminat davasında Mahkememizce “davaya konu olan bilgisayar yazılımı davacı şirketçe satışı yapılan bir ürün olup, dava tarihindeki satış bedeli –olarak hesaplanıp, kesin olarak dava dilekçesinde gösterilmiş, FSEK’nun 68. maddesi uyarınca üç katı kadar bedel talep edildiği bildirilmesine rağmen, dava dilekçesinde belirttikleri bedelin üç katı yerine yalnızca 12.390,00 TL için belirsiz alacak davası açmışlardır. Davacı, kendisi tarafından üretilen ve satışa sunduğu bilgisayar programlarının toplam rayiç bedelini dava dilekçesinde belirtmiş, buna rağmen davasını belirsiz alacak davası olarak açma yoluna gitmiştir. O halde, davacı, dava tarihi itibariyle de söz konusu programların tazminata esas alınacak toplam rayiç bedelini belirleyebilecek durumda olup, FSEK’nun 68. maddesi uyarınca üç katı bedel talep edildiğinde mahkemenin bu konuda takdir hakkı da olmadığından, 6100 sayılı HMK’nın 107. maddesinde belirtilen ve şartları oluşmayan belirsiz alacak davası açamayacaktır. Bu nedenle, dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, karara karşı istinaf yargı yoluna başvurulmuş olup, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi —-.Hukuk Dairesinin —— Karar sayılı ilamında “Sözleşme yapma ihtimalinde dahi, iki tarafın mali ve sosyal durumu, alınacak ürün adedi, kullanım süresi,ürünün güncelliği gibi fiyatlandırmayı etkileyecek yan unsurlar bulunmaktadır. Rayiç bedel ise tamamen piyasa koşulları ile belirlenecektir. Bu durumda davanın neticei talep kısmının kesin ve net olarak belirli olduğundan bahsetmek mümkün görülmediğinden davanın belirsiz alacak davası olarak görülmesi noktasında dava şartı noksanlığı bulunmadığından ilk derece mahkemesi kararı yerinde görülmeyip kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.” denilerek Mahkememizce verilen karar kaldırılmıştır.
Mahkememizce istinaf kararı doğrultusunda yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizin —.İş sayılı dosyası dosyamız içine koyulmuş, incelendiğinde; davalı iş yerinde — tarihinde yapılan delil tespiti sonucunda düzenlenen 23/08/2017 tarihli bilirkişi raporunda, iş yerindeki tüm bilgisayarların incelenmesi sonuncunda bir adet —— bilgisayarın — programlar bölümünde kurulum tarihi ————- versiyonunun yüklü olduğunun tespit edildiğinin belirtildiği, raporun taraflara tebliğ edildiği, rapora itiraz etmedikleri anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu— Esas sayılı davası ile davalı şirket ve yetkilisi—- aynı olayla ilgili ceza davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda FSEK’ten kaynaklanan maddi ve manevi haklara tecavüz suçundan sanığın cezalandırılmasına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair verilen ————– tarihinde kesinleştiği tespit edilmiştir.
Daha önce delil tespiti sırasında alınan bilirkişi raporuna taraflarca itiraz edilmediğinden, davaya konu yazılımın eser niteliğinde olup olmadığı ve rayiç değerinin tespiti için tespit dosyasında rapor hazırlayan bilirkişi — rapor istenilmiş, bilirkişi dosyaya sunduğu —- yazılımın FSEK md.2 kapsamında — korum altında olduğu, davacının izni olmaksızın davalı tarafından iş yerinde bulunan bir adet bilgisayara— FSHHM’nin —– nolu dosyasında yapılan tespit neticesinde 21/08/2017 tarihinde tespit edildiği, davalının adresindeki bilgisayarında tespit edilen —–yazılıma ait rayiç bedelinin 2017 fiyat listesi üzerinden belirlenmesi gerektiği, daha önce görülen davalarda, fiyat teklifi görüşüldüğünde, —- %12 oranında indirim uyguladığının belirlendiği, 2017 yılında satışı olmayan —– yılında satışta —— indirimli fiyatının 10.899,56 TL olduğu, bu bedel üzerinden %20 daha indirim yapıldığında ise toplam rayiç değerin 8.791,65 TL olarak hesaplandığı, davacının FSEK md. 68’e istinaden davalıdan “bedelin üç kat fazlasına kadar” (8.791,65 TLX3=26.374,95 TL) talep edebileceği, bu hususun mahkemenin takdirinde olduğu, davacının hükmedilecek bedeli haksız fiil tarihi olan 21/08/2017 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte talep edebileceğine dair görüş bildirmiş, rapor mahkememizce oluşa uygun, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunmuştur.
Mahkememizce istinaf kararı doğrultusunda yargılamaya devam edilmiş olup, davacı vekili 18.02.2020 harç ikmal tarihli bedel artırım ve ıslah dilekçesi ile dava konusu taleplerini 21.900,00 TL olarak arttırdıklarını, 21.900,00 TL’nin haksız fiil tarihi olan 21/08/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
Toplanan deliller, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve dosya kapsamına göre—- üretilip pazarlanan ——- bulunduğu, FSEK’in 12. maddesi hükmü de nazara alındığında, eserle ilgili hakların ve kullanım yetkisinin sahibinin davacı şirket olduğu, lisansız yazılımın davalının iş yerinde bulunan 1 adet bilgisayara 02/03/2016 tarihinde yüklenmiş olduğunun tespit edildiği, böylece davalı tarafından, davacıya– çoğaltma hakkının ihlâl olunduğu, eylemin davalı şirkete ait iş yerinde kullanılan bilgisayarda bulunması, bu bilgisayarın davalı şirketin sorumluluğunda kullanılması karşısında, —— bulunmayan herhangi bir personelin münferit eylemi yahut davalı şirketin bilgisi dışında gerçekleşmiş bir vakıa olarak kabul edilemeyeceği, eylemden FSEK’in 66. maddesi uyarınca davalının doğrudan sorumlu bulunduğu, davalının kendisini sorumluluktan kurtarabilecek bir kanıt sunmadığı, davacının, sorumluluğu bulunan davalıdan, malî haklarının ihlâli ve uğradığı zarar sebebiyle eylem tarihinde yürürlükte bulunan FSEK’nun 68.maddesi uyarınca üç katı kadar telif tazminatı isteyebileceği, tespit tarihinde dava konusu yazılımın satışının bulunmadığı,———versiyonunun satışta olması nedeniyle, genellikle daha eski tarihli sürümlerin satış bedellerinde bir miktar indirim yapıldığı, bu nedenle davaya konu programlardan —- sunulmuş olması nedeniyle tespit edilen satış bedelinden % 20 oranında indirim yapılmasının hakkaniyete uygun olacağı, buna göre dava konusu yazılımın rayiç bedelinin KDV dahil edilmeksizin 8.791,65 TL TL olduğu, her ne kadar bilirikişi raporunda KDV tutarları hesaba katılmamışsa da, davacı tarafça rapora itiraz edilmediğinden KDV tutarlarının hesaba dahil edilemeyeceği, yazılımın rayiç bedelinin üç katının ise 26.374,95 TL olduğu, davacı tarafın yalnızca 21.900,00 TL talep ettiği anlaşılmakla, davanın kabulüne, taleple bağlı kalınarak rayiç bedelin 7.300,00 TL olarak kabulü ile, telif ücretinin FSEK’nun 68.maddesi uyarınca üç katı kadar 21.900,00 TL’nin haksız fiil tespit tarihi olan 21/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KABULÜNE,
FSEK 68/3.maddesi uyarınca — üç katı kadar 21.900,00 TL’nin 21/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 1.496,00 TL harçtan peşin alınan 376,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.119,40 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline—-gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 408,00 TL harç, 192,93 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.350,93 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından mahkememizin — dosyasında yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 51,70 TL peşin harç, 4,60 TL vekalet harcı, 750,00 TL blirkişi ücreti, 26,10 TL posta gideri olmak üzere toplam 863,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.