Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/213 E. 2021/191 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/213 Esas
KARAR NO: 2021/191
DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/05/2018
KARAR TARİHİ: 04/11/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; —–devralındığını, marka devralındıktan sonra kurumun hissedarı olduğu —- tarafından inhisari olmayan —- uyarınca kullanıldığını,—- devredilen — davacı tarafça— devralınması, ana sözleşme ve unvanlarının değiştirilmesi neticesinde sicile kaydedilmesi ile sicile tescil edildiğini,—- tarihinde tescil edildikleri, davacı tarafa ait—-tarihinden bu yana tescilli olmasına ve —- doğrultusunda davacı ve iştirakleri tarafından aktif olarak kullanılmasına rağmen davalı şirketin —- markasını tescil ettirerek davacının bahse konu markadan doğan haklarını ihlal ettiğini, davalı şirket adına tescilli —- sınıftaki hizmetler için tescil edilmiş olduğundan davacı kuruma ait aynı sınıfta tescilli —- markası ile —– ilişkilendirme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunduğunu, davalı şirket adına tescilli bu markanın —hükümsüzlüklerine karar verilmesini talep ettiklerini, davalı adına tescilli ——-markasının, davacı adına tescilli olan—- kapsamında benzer olduğunu, somut olayda davalı adına tescilli —- — davalı şirketin — unvanını ifade etmekte —– — davalı şirket için çatı marka olduğunu, davalı markasındaki —- bakımından değerlendirilmesi gerektiğini, bu —– bakıldığında ise, esas unsurunu ——– oluşturduğunu, —– —- tek başına da —- içerisinde de herhangi bir ayırt ediciliğinin bulunmadığını, davacı markası ile davalı adına tescilli markanın —- benzer olduğunu ve bu markaların —— nezdinde ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunduğunu, davalı adına tescilli —- markasının, davacı marka adına tescilli olan — markası ile aynı hizmetler için tescil edildiğini, davacı adına tescilli markanın ——- için tescil edildiğini, bu şekilde benzer markaların aynı sınıftaki aynı hizmetler için tescil edilmiş olmasının, markaların tüketici nezdinde ilişkilendirilmesini ve karıştırılmasını kaçınılmaz hale getireceğini beyan ederek, davalı şirket adına tescilli ——–markasının, tescil edildiği —- hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davalı —–devam eden, —– ilişkin çok sayıda markası bulunduğunu ve bu markaların —- olduğunu, davalı bankanın —– sınıflarda tescil edildiğini, davalıya ait marka ile davacı marka arasında —– ibareli markanın bu markadan kaynaklanan haklarını ihlal ettiği gerekçe gösterilerek davanın açıldığını, ancak söz konusu markalar incelendiğinde, davalı markasının itiraza gerekçe gösterilen marka ile ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadığı ve markaların iltibas yaratmadığının görülmekte olduğunu, davalı markası ve davacı markası incelendiğinde, —– bir markanın hükümsüz kılınması için aranan — koşuldan ilki olan —— koşulunun sağlanmadığını, davalı banka markasının davacı markası ile ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadığını, markaların iltibas yaratmadığının açık olduğunu, aralarında küçük de olsa farklılık bulunan markaların aynı sayılamayacağını, dolayısıyla davalı banka markası ile davacı markası incelendiğinde bahse konu markaların aynı olduğu iddiasının yerinde olmadığını, davalı — ——- markasının, davacıya ait marka ile karıştırılma ihtimali yaratacak kadar benzer olmadığını, davacıya ait marka ile davalı banka markasının hem —- açıdan karıştırılma ihtimali yaratacak kadar benzer olmadığını, ortalama tüketicinin, bahse konu markalar ile karşı karşıya gelmesi halinde bu markaların iki ayrı firmaya ait olduğunu idrak edebileceğini, davalıya ait——ibareli marka ile davacıya ait ——-markanın karıştırılma ihtimalinin bulunmayacak şekilde birbirinden farklı olduğunu, her iki markanın bütün olarak incelenmesi ve bulundukları hizmet sınıfının dikkate alınması ile ortalama düzey tüketici nezdinde karıştırılma ihtimali bulunmadığını beyan ederek, davanın reddini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalı adına tescilli —- markasının, tescil edildiği —mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne karar verilmesi davasıdır.
Davacı —- uyarınca harçtan muaf olduğundan dava açılırken harç alınmamıştır.
Dosyaya —- kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; davalı —- tescil edildiği tespit edilmiştir.
Davacıya ait —— için davacı adına tescilli olduğu tespit edilmiştir.
Davalı şirkete ait —–dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde; davalı —- tescil edildiği tespit edilmiştir.
—-tarihinde davacı — Tarafından davalı—-aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen —- sayılı kararı incelendiğinde; davalının—- sınıfta tescilli olduğu—-dışında kalan mal ve hizmetler için kullanmaması nedeniyle—–markanın tescil kapsamında bulunan ——-mal ve hizmetleri bakımından kısmen hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine, fazlaya dair istemlerin reddine—-karar verildiği, karara karşı istinaf talebinin esastan reddine karar veren —- sayılı kararıyla onandığı ve bu onama kararıyla ilk derece mahkemesi kararının kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden, tarafların delilleri toplandıktan sonra Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, —-oluşan bilirkişi heyetinden alınan —- tarihli bilirkişi raporunda; davaya dayanak yapılan ——- kesinleşen kararı ile emtia listesinden —— çıkarılmak suretiyle —-tescilli olduğu, davalı adına tescilli —–tamamında tescilli olduğu, davacı markası ve davalı tarafa ait markaların sadece —– bakımından örtüştüğü, davacı ve davalı markalarının birbiri ile benzer olmadığı, davalı markasındaki —- ibaresinin yaygın kullanılan bir deyimin parçası olarak kullanıldığı, —— tarafından reddedilmesinin de bu ibarenin bir deyim olarak algılandığını ve tek başına kimsenin tekeline verilmek istenmediğini da göstermesi nedeniyle davalı tarafın kötü niyetli sayılamayacağı, davacı tarafa ait —- markası ile davalı adına tescilli —–bakımından kelime, genel izlenim ve bir bütün olarak benzerlik bulunmadığı yönünde görüş bildirmiştir.
Markaların karıştırılma ihtimali bulunması —- hükümsüzlük sebebi olarak sayılmıştır.
Marka tescilinde nispi ret sebeplerinin yer aldığı —– tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış —– ilişkilendirilme ihtimali de dahil, karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvurunun reddedileceği belirtilmiştir. Karıştırılma (iltibas) tehlikesi, iki ayrı marka karşısında bulunan kişilerin, bu markaların benzerliği sebebiyle, sunulan mal veya hizmetlerin aynı işletmeye veya ekonomik olarak bağlantı içerisinde bulunan işletmelere ait olduğunu düşünmeleri veya düşünme ihtimalleridir. Diğer bir tanıma göre karıştırılma ihtimali, bir -tescilsiz- işaretin veya tescil edilmiş bir markanın daha önce tescil edilmiş bir marka ile şekil, görünüş, ses, genel izlenim vs. sebeple ya aynı ya da benzer olduğu için önce tescil edilmiş marka olduğu zannını uyandırması tehlikesidir
Yapılacak incelemede karıştırılma (iltibas) ihtimalinin araştırılmasına ilk önce markalar arasında ayniyet ya da benzerlik bulunup bulunmadığından başlanması gerekir. Bunun için de ilk önce markalar arasında ayniyet veya benzerlik ve daha sonra mal ve/veya hizmetler arasında ayniyet veya benzerlik olup olmadığı araştırılmalıdır. Burada iltibas tehlikesinin belirlenmesinde, benzerliğin vasat düzeydeki tüketicilerin ilk bakışta ürün veya hizmetin karıştırılmasına sebep olması veya karıştırma tehlikesinin bulunması ölçütü esas alınır. Ancak özel alıcı grubu olan hedef kitle de somut olayda nazara alınabilir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında, toplanan deliller, taraflara ait marka tescil kayıtları, davacı tarafın markasını kullandığını ispatlamak için sunulan kayıt ve belgeler, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile; davacı tarafa ait —— için davalıya ait markadan daha önce tescil edildiği, ancak yargılama sırasında markanın kısmen hükümsüzlüğüne karar verilmesi nedeniyle yalnızca — için tescilinin devam ettiği, kesinleşen —— Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği gibi davacının devir yoluyla aldığı bu markayı sigorta hizmetlerinde kullanımının —– yılında başladığı, davalının davaya konu edilen ve hükümsüzlüğü talep edilen markasının —- için tescilli olduğu, her iki tarafın markalarında da —– markasının ayırt ediciliği düşük bir marka olup, pek çok marka içinde kullanılan bir kelime olduğu, marka benzerliği araştırması yapılırken markaların bir bütün olarak dikkate alınması gerektiği, davalı şirketin —- yılından bu yana—– ticaret unvanı ve bu ibareyi içeren markaları ile —-alanında ticari faaliyetini devam ettirdiği, her iki tarafın markalarının da kelime unsurundan oluştuğu, davalının —- esas unsurunun —— yaygın olarak kullanılan bir deyim içinde markada yer aldığı, —-ibaresinin ek unsur niteliğinde olması nedeniyle davacının markası ile karışıklığa neden olmayacağı, davacının markasının ise yalnızca—- ibaresinden oluştuğu, pek çok markada kullanılan —– kelimesinin kullanım hakkının tek bir kişinin tekeline verilemeyeceği, markaların benzerliğinin incelenmesi sırasında markaların bütün olarak bıraktıkları izlenime bakılması gerektiği, buna göre davalının markasının görsel, işitsel ve anlamsal olarak davacının markası ile markaların hitap ettikleri ortalama tüketici tarafından karıştırılma ihtimali bulunmadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın REDDİNE,
Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Davalı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/11/2021