Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/206 E. 2020/164 K. 08.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2018/206 Esas
KARAR NO : 2020/164

DAVA : Markaya Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi ile Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 07/05/2018
KARAR TARİHİ : 08/10/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketin 12.10.2009 tarihinde kurulduğunu ve ticari faaliyetlerini tüm Türkiye çapında bilinirliğe sahip—– üzerinden sürdürdüğünü, TPMK nezdinde tescilli —-” ibareli birçok markanın ve ———- —-markasının tescilli hak sahibi olduğunu, davalı tarafın ise bu markanın kullanımına dair haklı veya meşru bir bağlantısı olmamasına—– alan adlı web sitesine ilişkin ticari etki yaratacak biçimde——— için anahtar kelime olarak izinsiz ve hukuka aykırı kullandığını, bu eylemin müvekkilinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunu, bu suretle —-üzerinden yapılacak aramalarda davacı şirketin itibarından ve tanınmışlığından faydalanıldığını, davalının davacı şirkete ait——– markasına reklam verdiği davacı şirketin———– kullanımlarını İstanbul—-Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin——- sayılı dosyası kapsamında tespit ettirdiklerini, ayrıca İstanbul ——-.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ———— sayılı dosyası ile davalının davacı şirketin markalarına reklam verdiğinin tespit edildiğini, bu sebeplerle müvekkilinin marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin durdurulmasına, maddi durumun ortadan kaldırılmasına, önlenmesine ve yasaklanmasına, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkilinin—- sitesinin sahibi olduğunu, davacı vekilinin davanın açılmasına dayanak yaptığı dava dışı tespit raporlarında yer alan görsellerde hiç bir suretle—-ibaresinin bulunmadığını, yine müvekkili tarafından —–iletilen reklam metninin içeriğinde hiç bir şekilde——– markasının kullanılmadığını, ——marka sahibinin tanınmış markasını —- üzerinde —– marka yaparak ilgili markayı özel olarak kayıt ettirip reklam verilmesini engelleme hakkı bulunduğunu, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacı adına tescilli ——- markasının davalı tarafından ————— alan adlı internet sitesi için ——— motorunda anahtar kelime olarak kullanması sebebiyle davacının marka hakkına meydana geldiği iddia edilen tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, maddi durumların ortadan kaldırılması, önlenmesi ve yasaklanması ile manevi tazminata ilişkindir.
Dosyaya Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; davacı adına “———————-adet marka tescili bulunduğu, markaların——–.sınıfları kapsadığı, ayrıca ——– markasının ———— tarihinden bu yana —– tescil numaralı markasıyla ——-tanınmış marka olmak korunduğu, ———– tarihli başvuru sonucunda ——– tarihinde davalı adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
İstanbul —–.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ——.İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; davacı şirketin———— için reklam olarak kullanıldığı iddiasıyla tespit talebinde bulunduğu, yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda—- üzerinden yapılan arama sonuçlarında —–” markasını kullanan farklı sitelerin de çıktığı, bu sitelerin de —–markalara reklam verdiklerinin ve bu sitelerden ——– adresindeki site olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
İstanbul ——-.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ——-İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; yine davacının ——” markalarının markasının ——– için reklam olarak kullanıldığının tespiti için tespit talebinde bulunulduğu, bilirkişi tarafından — üzerinde yapılan aramada bu markaları kullanan farklı sitelerin de çıktığı, bu sitelerin ——–markalara reklam verdiklerini ve bu sitelerden birinin —— adresindeki site olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Mahkememizce ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, Bilgisayar Mühendisi Bilişim Uzmanı Bilirkişi —– tarihli raporunda; dosya ve internet üzerinde yapılan incelemeler bütünlük oluşturacak şekilde değerlendirildiğinde, incelemeye konu—- adlı internet sitesine erişimin engellenmesine karar verildiği ve —tarafından kararın uygulandığı, ——– adreslerinin aynı sitelerine ait linkler olduğu, davalının ——— içeriğinin normal internet kullanıcılarının standart internet tarayıcıları kullanması durumunda ziyaret edilebilir durumda olduğu, herhangi bir erişim kısıtlaması bulunmadığı belirtilmiştir.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, marka uzmanı ——————————havale tarihli raporda; —-” ibareli tescilli markanın ——– için reklam olarak kullanılmadığı, ——- ibareli tescilli markanın ——- reklam olarak kullanılmadığı, —– ibareli tescilli markanın ——–için reklam olarak kullanılmadığı, ——-reklam olarak kullanılmadığı,—– incelendiğinde —-” markasının anahtar kelime olarak kullanılmadığı, sitenin —– tarihine kadar kayıtlı olduğu, söz konusu siteye ait —-yılları arasında arşiv kaydı bulunduğu, site arşiv kayıtlarındaki kodlar incelendiğinde “—- markasının anahtar kelime olarak kullanılmadığı, davacı tarafa ait markanın davalı tarafından kullanımının tespit edilememesinden dolayı marka haklarına tecavüz olarak değerlendirilmeyeceği yönünde görüş bildirmiştir.
Sınai Mülkiyet Kanununun 29/1 ve 7/2-d maddelerinde, marka sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan markayı kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 55. maddesinde ise dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışların haksız rekabet olduğu belirtilmiştir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olay incelendiğinde; davacının ——” esas unsurlu pek çok tescilli markasının mevcut olduğu, hatta tanınmış marka olarak tescil edildiği, her ne kadar yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davalının davacıya ait markaları —– anahtar kelime olarak kullandığı tespit edilememişse de, davacının bu markalarının —- anahtar kelime olarak kullanıldığı iddiasıyla yaptığı iki adet delil tespiti sonucunda, İstanbul —-.FSHHM ——— sayılı dosyalarda alınan bilirkişi raporları ile markaların davalıya ait olduğu tespit ve kendisi tarafından da kabul edilen ——adlı internet sitesi için de kullanıldığının tespit edildiği, dava açıldıktan sonra bu konuda geçmişe dönük araştırma yapılmasının teknik olarak mümkün olmadığı, davalının dava açıldıktan sonra kullanımına son verdiği, davalıya ait internet sitesinde —— satışının ve tanıtımının yapıldığı, davacının markalarının da bu ürünlerin yer aldığı —-. sınıfta tescilli ve elektronik satış hizmetleri için tanınmış marka olduğu, bu nedenle davalının eyleminin davacının marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu, davacının bu tecavüzün tespitini, önlenmesini ve uygun bir manevi tazminat talep edebileceği, davalının mali durumuna, markanın kullanım şekline, eylemin özelliklerine göre 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesinin hakkaniyete uygun olacağı, yargılama sırasında davalının marka kullanımına son vermesi nedeniyle markaya tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi talebinin konusuz kaldığı, ancak davacının bu konuda dava açmakta haklı olduğu, bu nedenle markaya tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi talepleriyle ilgili yargılama giderlerinin de HMK’nun 331/1. maddesi uyarınca davalıya yüklenmesi gerektiği sonucuna varılmakla, aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
Davalının ——-motorunda davacıya ait “——–markasına anahtar kelime olarak kullanmak suretiyle davacının marka haklarına tecavüz ettiğinin ve haksız rekabette bulunduğunun tespitine,
Marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin durdurulması ve haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılması talepleri konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Davalının aynı şekilde davacının marka haklarına muhtemel tecavüzünün ve haksız rekabetinin ÖNLENMESİNE ve YASAKLANMASINA,
5.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin masrafı davalıdan alınmak suretiyle —-gazeteden birinde bir kez ilamına,
Davacının fazlaya ilişkin 5.000,00-TL’lik manevi tazminat talebinin REDDİNE,
Alınması gereken 341,55 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 305,65 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi davaları üzerinden—- — gereğince takdir olunan 4.910,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline manevi tazminat davasının kabul edilen kısmı üzerinden —- gereğince takdir olunan 4.910,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davalı vekiline manevi tazminat davasının reddedilen kısmı üzerinden —gereğince takdir olunan 4.910,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 71,80 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 242,50 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 2.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.742,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre, (%75) 2.057,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye (%25) 685,50 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça, okunup usulen anlatıldı.