Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/113 E. 2020/6 K. 23.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/113
KARAR NO : 2020/6

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2018
KARAR TARİHİ : 23/01/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu —– markasının Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmaması nedeniyle iptaline karar verilmesini, davacının pek çok ülkede — markası altında —– nemlendiriciler gibi çeşitli ürünlerin üretimi ve pazarlanması ile iştigal ettiğini, yine diğer bir müvekkili olan ——–, kendi adına tescilli olan —–ibareli markalarını ülkemizde de dahil olmak üzere davacı …’ye devrettiğini, davalı —- tarihinde iletişime geçilerek —- markasının kullanılmadığının tespit edildiğini, ancak müvekkilinin uyuşmazlığı sulh ile çözümlemek amacında olduğu belirtilerek muvafakatname verilmesinin talep edildiğini, ancak davalı şirketin — tarihli ——- ile herhangi bir muvafakatname verilmesinin mümkün olmadığını ifade ettiğini, kullanılmayan markaların marka sicilini gereksiz yere işgal ederek üçüncü kişilerin Türkiye’de tescilli marka hakkına sahip olarak piyasaya girmesini engellediğini, her türlü maddi ve manevi tazminat talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla; TPMK nezdinde —- tescil numarası ile ——.sınıfları kapsar şekilde —— tarihinden beri tescilli bulunan —– markasının, kapsamında yer alan tüm mal ve hizmetler yönünden kullanılmaması nedeniyle Türkiye’nin taraf olduğu —— Sözleşmesi başta olmak üzere uluslararası anlaşmalarda yer alan ilgili hükümler ve bunların iç hukuktaki yansıması olan 6769 sayılı SMK ‘nun 26/1(a) ve 27/2 maddeleri ve tüm sair ilgili mevzuat uyarınca 01/01/2015 tarihinden itibaren etkili olacak şekilde veya iptal halinin daha önceki veya daha sonraki bir tarihte gerçekleşmiş olduğunun tespiti durumunda iptal halinin gerçekleşmiş olduğu tarih itibariyle etkili olacak şekilde tümden iptali ve sicilden terkinine, dava konusu —— markasının yargılama süresince üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 6769 sayılı yasanın 9/1. fıkra metni, kullanma yükümlülüğünün tescil tarihinden itibaren başladığını, markanın tescil kapsamındaki mal/hizmetler bakımından kullanılması gerektiğini, kullanımın Türkiye’de gerçekleşmesinin şart olduğunu ve bunun “—-“———–” markasına haiz olan birçok ürünün satışını Türkiye sınırları içinde, özellikle 6769 9/2-a anlamında gerçekleştirdiği ve buna ilişkin olarak çeşitli tarihlerde kesmiş olduğu faturalar incelendiğinde sevk irsaliyesinin altında müvekkiline ait diğer markalar gibi bu markanın da bulunduğunu, davalı tarafından dava dışı ——- ve bu şirket tarafından da —- isimli marketler zincirine kesilen faturalarda ve —- firmaya ve ——-kesilen faturalarda bu markanın satıldığının görüleceğini, bu faturalardan ciddi kullanım için aranan yer, zaman ve kullanım biçimi unsurlarının olması gerektiği gibi olduğunu, davalıya ait olan markanın davacının talep ettiği sınıflar olan —- nolu sınıflardaki mal ve hizmetler bakımından —-sayılı yasanın 9.maddesi anlamında tescilden itibaren 5 yıl içinde gizli bir şekilde kullanımın olmaması gibi bir durumun mevcut olmadığından ve tüm kullanım süresi boyunca 5 yıldan uzun süre kullanıma ara verilmemiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava konusu uyuşmazlık; davalıya ait —– numaralı — markasının tescilli olduğu sınıflarda tescil tarihinden bu yana ciddi olarak kullanılıp kullanılmadığına ilişkin olarak iptaline ilişkindir.
Davalıya ait marka tescil kaydı dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde;—–markasının ——. sınıflarda tescilli olduğu, tescil tarihinin —— olduğu tespit edilmiştir.
Davaya konu markanın kullanıldığını ispat yükü davalı tarafa ait olduğundan, markanın etkin bir şekilde kullanıldığına dair tüm delillerini sunması için davalı tarafa kesin süre verilmiş, sunduğu deliller ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, dosyamız içerisine alınan —– tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; “davalı tarafın dava konusu —— nolu——– anlamda kullandığı, davalı adına tescilli —– markasının tescilli oldugu; ———-. — bakımı ürünleri:— —, — pastaları, tıbbi —-temizleme maddeleri, — temizleme tozları, — suları, —-çin temizleme maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan — ————– ——… Aşındırıcı ürünler: —– kağıtları, —– —…—: Deri eşyalar için —–; madeni —– için —-; ahşap —- için —–, zeminler için —- —– ürünleri ile —–üretiminde kullanılan doğal ürünler..
—– sınıf; insan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi amaçlı kimyasal ürünler: ilaçlar, ——, aşılar, serumlar, vitaminler, teşhis maddeleri, tıbbi amaçlı —- ortamları, tıpta ve veterinerlikte kullanılan ————–, tıbbi amaçlı alçı, —- amaçlı —- tıbbi amaçlı ——-, hayvan ——… Tıbbi amaçlı diyet maddeleri, diyet gıdaları, ——-.. —–hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç): — dolgu maddeleri; —- kalıbı çıkarma maddeleri (———);—- protezi için tutturucu malzemeler,——- kalıbı —-,—- kullanılan kıymetli maden alaşımları… Tıbbi amaçlı—-,—– tutamayanlar için kullanılan ve adet günlerinde kullanılanlar da dahil olmak üzere vücut akıntılarına karşı kullanılan hijyenik ürünler yani pedler, tamponlar,——, —-; tıbbi amaçlı yakılar,—- pansuman malzemeleri… Tıbbi amaçlı bitkiler ve bitkisel içecekler;— karışımları ve ———; şifalı———–, ————- bitkileri, hayvanları ve———maddeler:——–yakalayıcı, —— maddeler, ——- maddeleri (———;—— giderici ürünler, —– önleyici —–… Odalar, taşıt araçları ve diğer mekanlar için —- gidericiler, — vericiler, kişisel kullanım —– ——, —— (—-), tıbbi amaçlı —–..——kullanılan — doğal ürünler…
———-. sınıf; ——— —- tozları, —– —- formunu, rengini iyileştirici,—–süresini geciktirici doğal maddeler… Her türlü— —-, gıdalar için——–.——– ve ——————– kullanıldığına dair herhangi bir delile ulaşılamadığından mahkemece uygun görülmesi durumunda kullanmama nedeniyle markanın iptal şartlarının oluştuğu” tespit ve görüşlerine yer verilmiştir.
SMK’nun 9/1. maddesinde, markanın tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir neden olmadan tescil edildiği mal ve hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmaması veya kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilmesi halinde iptaline karar verilebileceği, 26. maddede ise 9. maddenin birinci fıkrasında belirtilen hallerin mevcut olması halinde markanın kurum tarafından iptaline karar verileceği, 192. maddede ise 26. maddenin kanunun yayımı tarihinden itibaren 7 yıl sonra yürürlüğe gireceği düzenlenmiştir. SMK’nun 26. maddesinin yürürlüğe girene kadar iptal kararı mahkemelerce verilebilecektir.
6769 sayılı SMK’nın yürürlüğe girdiği —- tarihinden önce kullanmama nedeniyle markanın iptalini düzenleyen 556 sayılı KHK’nin 14. maddesi Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş, iptal kararı —— tarihinde Resmi Gazetede yayınlanmış, arada kalan—- gün için yasal boşluk oluşmuştur. Ancak arada kalan dönem hariç, ——— tarihine kadar bir yasal düzenleme eksikliği bulunmamaktadır. Mülga 556 sayılı KHK’nın kullanmama nedeniyle marka iptali yaptırımına ilişkin 14.maddesi —— tarihine kadar yürürlükte olup, dava konusu marka sahibi de markasını tescil ettirdiği tarihten, —– tarihine kadar markayı kullanmamasının iptal yaptırımını gerektirdiğini ve markasını tescilli olduğu mal veya hizmetlerde ciddi biçimde kullanmadığı takdirde mahkemece iptal edilebileceğini bilmektedir.
6769 sayılı SMK’nın 9., 26. ve geçici 4.madde ile Mülga 556 sayılı KHK’nın iptal yaptırımını düzenleyen 14.maddesinin yerine aynı yasal yaptırım tekrar getirilmiş olup, önceden bilinmeyen, öngörülemeyen ve geçmişe dönük olarak mülkiyet hakkını kısıtlayan bir durum söz konusu değildir.
Öte yandan kullanılmayan markaların iptal edileceğine dair yasal düzenlemelerin amacı, kullanılmayan ve atıl durumda bulunan markaların, gereksiz yere marka tescilini işgal etmelerinin önüne geçmektir. Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçesi de, önceki düzenlemenin yasa ile yapılması gerekirken Kanun Hükmünde Kararname ile yapılmasına ilişkindir. Dolayısıyla SMK’nun yürürlüğünden sonra açılan kullanmama nedeniyle iptal davalarında,——– günlük yasa boşluk süresi, yasal 5 yıllık süreye eklenerek ve böylece bu gibi davalarda marka iptal için gerekli en az kullanmama süresi 5 yıl 4 gün kabul edilerek, buna göre değerlendirme yapılması gereklidir.
Toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile, davalıya ait markanın —– tarihinde tescil edildiği, sunulan ticari kayıtlara göre—– —— satışlarına ilişkin —– bir adet fatura ile —————- havlu satışı yapıldığı, daha sonra —- tarihli bir adet fatura ile — tarihli bir adet fatura ile ——— yüzey temizleme ürünü satışının yapıldığı, dava tarihi —- olduğundan ve SMK’nun 26/4. maddesi uyarınca dava tarihinden geriye doğru 3 aylık dönemde yapılan satışlar dikkate alınamayacağından, davaya konu —markasının davalı tarafça— tarihinden dava tarihine kadar ciddi ve etkin bir şekilde kullanılmadığı, her ne kadar— yıllarına ait —marka etiket üretimi yapıldığına dair faturalar mevcutsa da, yalnızca etiket üretilmesinin markanın ciddi şekilde kullanıldığını kanıtlamaya yeterli olmadığı, bu nedenle davalıya ait markanın dava tarihi itibariyle tescilli olduğu tüm mal ve hizmetler için iptal koşullarının gerçekleştiği anlaşılmakla, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
Davalıya ait —- numaralı — markasının —- dava tarihi itibariyle İPTALİNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE,
2- —– karar ve ilam harcı tayini ile peşin alınan — harcın mahsubu ile bakiye —- harcın davalıdan tahsiline,
3- Davacı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan — gereğince — vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapıldığı anlaşılan — başvurma harcı, —- peşin harç,— vekalet harcı, — bilirkişi ücreti, — tebligat, müzekkere masrafı olmak üzere toplam— yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.