Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/97 E. 2019/292 K. 31.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/97
KARAR NO: 2019/292
DAVA: Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli), Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Ref’i İstemli)
DAVA TARİHİ: 24/05/2017
KARAR TARİHİ: 31/10/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli), Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Ref’i İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ———– ayırt edici unsurlu markaları altında toptan satış mağazacılığı alanında faaliyet gösteren, alanında tanınmış ve yüksek pazar payına sahip köklü bir firma olduğunu, davacı müvekkilinin —sınıfa dahil—- alanında tescilli————–markalarının sahibi olduğunu, yapılan yatırım ve tanıtım faaliyetleri sonucu—– esas unsurlu markaların, —– önde gelen toptan market zincirinin adı haline geldiğini, müvekkili şirketin——— esas unsurlu markalarla ilgili ilk tescilinin —- yılında gerçekleşerek, uzun yıllardır bu markaların günümüze istikrarlı şekilde kullanılageldiğini, davalının ise, müvekkili şirketin büyütüp, geliştirip tanınmış hale getirdiği markalarını taklit etmek sureti ile esaslı unsur olan — markasını kullanarak,—- adı altında ticari faaliyet yürüttüğünü, — ili ve bağlı ilçelerinde işletmelere numara vermek suretiyle —- ibaresinin kullanılmakta olduğunu, Kartal Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin — Esas sayılı dosyası ile ———hakkında dava açıldığını, söz konusu davanın —- tarihinde —- karar sayılı kararı ile kabul edildiğini, yerel Mahkeme’nin kararının Yargıtay —H.D.nin —- Esas ve —- Karar sayılı kararı ile onandığını ve —- tarihinde kesinleştiğini, yine Kartal Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerinde değişik dosyalarda davalarının kabul edildiğini ve Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiğini, davalının, müvekkilinin tescilli markası ile iltibas yaratacak benzerlikte bir marka kullandığını, davalının —- ibaresini müvekkilinin faaliyet gösterdiği aynı sektörde ve aynı hizmet sınıfında kullandığını, müvekkiline ait ———esas unsurlu markalar ile davalının ticari işletmesinin tabelasında kullandığı markaların aynı olduğunu, çünkü bakkal ibaresinin malların satım hizmetinde ayırt edici olmadığını ve bu kullanımda esas unsurun —– olduğunu, söz konusu markaların gerek kapsadıkları hizmet alanı, gerekse yarattıkları görsel algı bakımından ayniyet gösterdiğini, markaların ayırt edilemeyecek kadar benzer olmasının kelimeler arasındaki görsel farklılığın etkisini de ortadan kaldırdığını, davalının kullandığı—- ibaresini, müvekkilinin —- markasının görselini taklit etmek sureti ile kullandığını, davalının kötü niyetli olarak—– markalarına tecavüz ettiğini ve iltibas yaratmak sureti ile haksız kazanç elde etmekte olduğunu belirterek, davalının, davaya konu —– ibarelerini tek başına yahut sair tali unsurlar ile birlikte, müvekkilinin tescilli —– ayırt edici unsurlu markaları kapsamındaki hizmetler üzerinde kullanmaya devam etmesi halinde ortaya çıkabilecek telafisi imkansız zararlar dikkate alınarak, SMK 159 ve HMK nın ilgili hükümleri kapsamında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının davaya konu —– ibareli işletmesinde, tabelalarında bu markayı kullanmasının, tek başına yahut tali unsurlar ile birlikte bu markayı taşıyan ürünleri üretmesinin, ürettirmesinin, satmasının,sağlamasının, dağıtımını yapmasının, satışa arz etmesinin, ithal ya da ihraç etmesinin, elde bulundurmasının, satışa arz etmek üzere depolamasının, internet üzerinde yahut sair mecralarda bu amaçlarla kullanmasının ve bu markaları taşıyan ürünlerin reklam, promosyon ve tanıtımını yapmasının önlenmesi ve men edilmesini, davalının, davaya konu —–ibaresinin, müvekkili şirketin davaya dayanak marka tescil ve başvuruları kapsamında yer alan ürünler üzerinden tek başına yahut sair tali unsurlar ile birlikte kullandığı ürünler, ambalajlar, ilan, reklam, broşür, afiş, tabela ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı evraklar, faturalar ve benzeri her türlü ticari evraka el konulmasına, toplanmasına ve el konulan her türlü malzemenin dava sonuna kadar emin bir yerde muhafaza altına alınması hususunda tedbiren karar verilmesini, davalının davaya konu —– ibaresini müvekkili şirketin tescilli markalarının bulunduğu sınıflar kapsamındaki hizmetler üzerinden tek başına yahut sair tali unsurlar ile birlikte kullanmasının, bu markalar altında ürün üretmesinin, ürettirmesinin, satmasının, sağlamasının, satışa arz etmek üzere depolamasının, internet üzerinde yahut sair mecralarda bu amaçlarla kullanmasının ve bu markaları taşıyan ürünlerin reklam, promosyon ve tanıtımını yapmasının müvekkili aleyhinde marka tecavüzü ve haksız rekabet yarattığının tespitine, marka tecavüzü ve haksız rekabet teşkil eden fiillerin önlenmesine, durdurulmasına ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, bu cümleden olmak üzere davalının davaya konu ——– ibaresini müvekkili şirketin tescilli markalarının bulunduğu sınıflar kapsamındaki ürün ve hizmetler üzerinde tek başına yahut tali unsurlar ile birlikte taşıyan ürünleri üretmesinin, ürettirmesinin, satmasının, sağlamasının, dağıtımını yapmasının, satışa arz etmesinin, ithal ya da ihraç etmesinin, elde bulundurmasının, satışa arz etmek üzere depolamasının, internet üzerinde yahut sair mecralarda bu amaçlarla kullanmasının ve bu markaları taşıyan ürünlerin reklam, promosyon ve tanıtımını yapmasının önlenmesine ve men edilmesine, davalının tedbiren el konulan her türlü ürünler, ambalajlar, ilan, reklam, broşür, afiş, tabela ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı evraklar, faturalar ve benzeri her türlü ticari evrakının ve işbu dava neticesinde verilecek esas hükme aykırı şekilde, iletilen, satılan, sağlanan, dağıtılan, satışa arz edilen, ithal ya da ihraç edilen, elde bulundurulan, satışa arz etmek üzere depolanan, internet üzerinde yahut sair mecralarda bu amaçlar ile kullanılan reklam, promosyon ya da tanıtımı yapılan her türlü ürün, ambalaj, ilan, reklam, broşür, afiş, tabela ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı evraklar, faturalar ve benzeri her türlü ticari evrakının da el konularak, esasa ilişkin hükmün kesinleşmesine müteakip imhasına, esastan da karar verilmesine, davalı aleyhine verilen Mahkeme kararının, masrafları davalı tarafından karşılanmak üzere ilgililere tebliğ edilmesine ve kamuya yayın yoluyla duyurulmasına, kullanımın ticaret sicilinde unvan kaydı bulunması halinde terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVAYA CEVAP: davalı tarafça dosyaya sunulan ——–tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava açma süreleri yönünden değerlendirildiğinde hak düşürücü sürelerin dolduğunun anlaşılacağını, hak düşürücü sürelerin geçmiş olması hasebiyle davanın usulden reddini talep ettiklerini, tabelalarında —-ibaresi bulunmadığı için açılan davanın hukuka aykırı olduğunu, tabelalarında——— yazdığını, davacının işbu davayı açmasında menfaati olmadığı gibi alakasız şekilde kanun yolu ile ticari hayatlarında ve güncel yaşamlarında huzursuzluk yarattığını, bu konudaki tazminat haklarını saklı tuttuklarını, açılan dava haksız ve hukuka aykırı olduğu için davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava; davacı adına tescilli —— esas unsurlu markaların davalı tarafından aynı hizmet ve mal sınıfında iltibas oluşturacak şekilde kullanıldığı iddiası ile açılan markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ve durdurulmasına ilişkindir.
Dosyaya ——- kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; —-numaralı—-ibareli markanın — tarihinde -.sınıfta, —numaralı —– ibareli markanın —- tarihinde—.sınıflarda, —numaralı ——- ibareli markanın —tarihinde—.sınıflarda, —- numaralı —- ibareli markanın— tarihinde —sınıflarda—-numaralı — ibareli markanın — tarihinde -.sınıfta, —- numaralı —- ibareli markanın — tarihinde —-.sınıflarda,—- numaralı —- ibareli markanın — tarihinde -.sınıfta, —- numaralı — ibareli markanın — tarihinde -.sınıfta, — numaralı —- ibareli markanın — tarihinde —-sınıflarda,— numaralı —- ibareli markanın — tarihinde —sınıfta davacı şirket adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davalıya ait —-kaydı ———-istenilmiş, ticaret sicil kaydının mevcut olmadığı bildirilmiştir.
Trabzon 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —— Talimat dosyasından sayısı ile ——— tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde; ara karar doğrultusunda mahallinde yapılan keşifte davalı tarafından gösterilen vergi levhası, üzerinde farklı adres okunan işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı ve temin edilen kasa fişinden işletmenin ——–adına kayıtlı olduğu, davalı işyerinin ön giriş ve yan cephesindeki tabelalarda, ürün standlarında, raflardaki ürün fiyat etiketlerinde —- ibaresinin kullanıldığı, vergi levhasında ticari unvan olarak —- ibaresinin kullanıldığı, alış veriş poşeti ve ürün fiyat broşürlerinde—- ibaresinin yer aldığı, İ hafleri yerine horon eden insan figürleri kullanıldığının tespit edildiğinin belirtildiği görülmüştür.
Yine dava dosyasına alınan —- tarihli bir başka bilirkişi raporunun incelenmesinde; —– ibaresinin tüketiciler tarafından iyelik eki almış zamir olarak algılanacağı, ———ifadesinin, davacı marka haklarının en eskisinden daha önceden bu yana jenerik bir ifade olduğu ve başta edebiyat olmak üzere çeşitli sanat dallarında kullanımına rastlandığı, bu nedenlerle davalının tespit olunan ——-markasal kullanımının, davacı adına tescilli—— esas unsurlu marka haklarıyla karışıklığa yol açmayacağının belirtildiği anlaşılmıştır.
Son olarak dosyamız içerisine alınan —– tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde ise; davalı tarafın, davacının markalarının esas unsuru olan——– ibaresini ürün fiyat etiketinde, işletme içerisindeki rafların üzerinde, işletme tabelasında birebir kullandığı, davalıya ait işletme tabelasında —— ibaresinin kısmen boyandığı anlaşılmakla beraber, tabelanın halen —– şeklinde okunabildiği, işletme içerisindeki plastik poşet ve ürün tanıtım afişlerinde — ibaresinin harflerinin arasında— harfleri yerine dans eden insan figürlerine yer verilmişse de, —- harfleri yerine, şekil ve boyut olarak ortalama tüketici nezdinde yine aynı etkiyi doğuracak dans eden insan figürlerinin kullanılmasının, ortalama tüketici nezdinde —- ibaresinin çağrıştırmasına engel olacak düzeyde bir farklılık yaratmadığı, davalının bu kullanımları ile davacının —sınıfta tescilli ——– esas unsurlu markaları arasında ilişkilendirme ihtimali dahil karıştırılma ihtimali bulunduğu, dolayısıyla somut olayda, SMK m.29 ve SMK m.7/I-b uyarınca marka hakkına tecavüzün koşullarının gerçekleştiği, somut olayda davalı tarafça, davacının iş ürünleri, faaliyet ve işleriyle iltibasa yol açacak yöntemlere başvurulduğu tespit edildiğinden, TTK m.55 uyarınca haksız rekabetin şartlarının da oluştuğu, davalının ticaret unvanında——– ibaresini kullandığının tespit edildiği; bu itibarla, davacının talebi doğrultusunda (ve TTK m.52 uyarınca), davalının ticaret unvanındaki ticari dürüstlüğe aykırı durumun giderilebilmesi için, davalıya ait ticaret unvanındaki ——- ibaresinin unvandan terkinine karar verilebileceği, davacının —esas unsurlu markasının veya markalarının tanınmış marka olduğunu ileri sürdüğü, bu kapsamda uyuşmazlığın çözümü amacıyla ——– nezdinde yapılan araştırmada, —- markasının—- ile dava dışı ——- adına tanınmış marka olarak kayıtlı olduğunun tespit edildiği, mevcut durum itibariyle, husumetin ———- yöneltilmediği bir davada davacının tanınmış marka iddiasının incelenemeyeceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 29. maddesinde marka sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan marka ile aynı olan herhangi bir işaretin tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir
Türk Ticaret Kanununun 55. maddesinde ise dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışların haksız rekabet olduğu belirtilmiştir.
Somut olay incelendiğinde, davacı vekilinin sunduğu fotoğraf, davalının cevap dilekçesi ekinde sunduğu fotoğraf ile davalıya ait iş yerinde keşif sırasında çekilen fotoğraf birlikte değerlendirildiğinde, ——- ilinde faaliyet gösteren davalıya ait bakkal dükkanında—— ibaresinin işletme adı olarak ve markasal olarak kullanıldığı, keşif sırasında iş yerinin bir tabelasında —— ibaresinin mevcut olmadığı, ancak davacı tarafça sunulan fotoğraf ile davalı tarafça cevap dilekçesi ekinde sunulan ve keşif sırasında çekilen fotoğrafların aynı fotoğraflar olduğu, davalının sunduğu fotoğrafta ve keşif sırasında çekilen fotoğrafta tabelada ——— ibaresinin yazılı olduğu kısmın boyanarak kapatılmış olduğunun belli olduğu, ayrıca diğer iş yeri tabelasında —– ibaresinin mevcut olduğu, fiyat etiketlerinde, iş yerinin içindeki tabelalarda, poşet üzerinde ——- ibaresinin mevcut olduğu, poşet üzerindeki kullanımda —- harfi yerine dans eden insan figürlerinin kullanıldığı, bu kullanım şeklinin de davacının markalarının esas unsuru olan —- ibaresi ile görsel, işitsel ve anlamsal olarak benzer olduğu, davacının — sınıfta tescilli olan markalarının esas unsurunu oluşturan —-ibaresinin tescilli oldukları sınıf ile aynı olan —. sınıfa dahil hizmetlerde davalı tarafından aynen kullanıldığı, bu nedenle markaların karıştırılma ihtimalinin mevcut olduğu, benzer konuda daha önce görülen davalarda, markaların karıştırılma ihtimali bulunduğuna dair verilen kararların Yargıtay’dan geçerek onandığı, bu durumun davacının marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu, alınan ilk bilirkişi raporundaki —- ibaresinin jenerik bir ifade olduğu görüşünün yerinde olmadığı, davacının —–ibaresini içeren seri markalarının uzun süredir tescilli olmaları nedeniyle hükümsüz kılınmadıkları sürece aynı mal ve hizmetler için davalı tarafça kullanılmasının markaya tecavüz ve haksız rekabet oluşturacağı, davalının tescilli ticaret unvanının bulunmadığı anlaşılmakla, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
Davalının davacıya ait —— esas unsurlu tescilli markalarının esas unsurunu oluşturan —– ibaresini iş yeri tabelasında, ürünleri üzerinde ve iş evrakında markasal olarak kullanmak suretiyle davacının marka haklarına TECAVÜZ ETTİĞİNİN VE HAKSIZ REKABETTE BULUNDUĞUNUN TESPİTİNE,
Davalının marka tecavüzü ve haksız rekabet teşkil eden fiillerinin ÖNLENMESİNE, DURDURULMASINA ve SONUÇLARININ ORTADAN KALDIRILMASINA,
Davalının davacıya ait markaların esas unsuru olan —— ibaresini davacı şirketin tescilli markalarının bulunduğu sınıflar kapsamındaki ürün ve hizmetler üzerinde tek başına yahut tali unsurlar ile birlikte taşıyan ürünler üretmesinin, ürettirmesinin, satmasının, sağlamasının, bulundurmasının, satışa arz etmek üzere depolamasının, internet üzerinde yahut sair mecralarda bu amaçlarla kullanmasının ve bu markaları taşıyan ürünlerin reklam, promosyon ve tanıtımını yapmasının ÖNLENMESİNE ve MEN EDİLMESİNE,
Davalıya ait bu markayı taşıyan ürünler, ambalajlar, ilan, reklam, broşür, afiş, tabela ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı evraklar, faturalar ve benzeri her türlü ticari evrakın ve iş bu dava neticesinde verilecek esas hükme aykırı şekilde iletilen, satılan, sağlanan, dağıtılan, satışa arz edilen, ithal ya da ihraç edilen, elde bulundurulan, satışa arz etmek üzere depolanan, internet üzerinde yahut sair mecralarda bu amaçlarla kullanılan, reklam, promosyon ya da tanıtım malzemesi, basılı evraklar, faturalar ve benzeri her türlü ticari evrakına EL KONULMASINA, hükmün kesinleşmesinden sonra İMHA EDİLMELERİNE,
Kararın masrafı davalıdan alınmak suretiyle —— yayın yapan günlük bir gazetede ilan edilerek kamuya duyurulmasına,
Davalının ticaret unvanında ——– ibaresini kullanmadığı anlaşıldığından, ticaret sicilinden ticaret unvanının terkini talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
Alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.931,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 62,80 TL harç ve 3.397,40 TL yargılama gideri olmak üzere 3.460,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı31/10/2019