Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/663 E. 2021/177 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/663 Esas
KARAR NO : 2021/177

DAVA : Endüstriyel Tasarıma Tecavüzün Tespiti, Önlenmesi, Kaldırılması, Maddi Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/12/2017
KARAR TARİHİ : 12/10/2021

Taraflar arasında görülen karşılıklı davalarda yapılan açık yargılama sonucunda;
ASIL DAVADA İSTEM/ Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; dava konusu——- tarihi itibariyle ———edildiğini , tasarımın—-, müvekkili şirketin ortak——- tarafından, şirkette —- oluşturmak için kullanmış olduğu —– ——– müvekkilinin —– tarihinde müvekkili adına tescil edildiğini,—— satıldığını, bu tarihten itibaren, müvekkil ile davalı —– — yapıldığını, müvekkilinin bu dönemde ——- ürünlerin piyasaya sürülmesi ve ticari getirisinin olması nedeniyle—– tescil ettirdiğini, bir süre sonra davalı ———- bedel ödeme yükümlülüğünü zamanında ve gerektiği gibi yerine getirmemesi nedeniyle satım ilişkisinin karşılıklı olarak sona erdirildiğini, davalı——– ile müvekkili arasındaki ticari ilişki sona erdiği için,—– müvekkilinden temin ettiği ve müvekkili adına tescilli olan —– piyasadaki —— tecavüz teşkil eden bu fiilinin müvekkili tarafından , davalının tecavüz fiilini meşrulaştırmak amacıyla müvekkiline —- açmasının ve dava dilekçesinin tarafına tebliğ edilmesinin ardından öğrenildiğini, davalı — haksız ve aynı zamanda çelişkili bir biçimde, tasarımın kendilerine ait olduğunu, bu nedenle hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ettiğini, davalı şirketin, müvekkili şirket adına tescilli ve SMK kapsamında —-bulunan — ürünün birebir aynısını, tasarım sahibinin izni dışında ürettirip, piyasaya sürüp, satıp ve sair şekillerde ticari amaçla kullandığını, ayrıca davalının ürettiği—— tecavüze konu kapların içinde sattığından; davalının ticari defterlerinin incelenmesini, davalının, tescilli tasarıma tecavüz teşkil eden fiillerinin tespiti ile bunların devam edenlerinin durdurulmasına, kaldırılmasına ve muhtemel/—– tecavüzlerin önlenmesi için gerekli önlemlerin alınmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 10.000,00-TL tutarındaki maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte kusurlu fiiliyle müvekkili zarara uğratan davalıdan tahsiline, Mahkeme hükmünün kesinleşmesinin ardından, SMK madde 149/1-g uyarınca günlük—– tamamen veya —- edilmesine, ayrıca davalının tasarım konusu ürünle ilgili olarak ticari ilişkide bulunduğu tüm kişi ve kurumlara kararın tebliğ edilmesine ve masrafın davalı tarafından karşılanmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
BİRLEŞEN DAVADA İSTEM/ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu —— nezdinde müvekili adına tescil edildiğini, — ürünün davalı—-üzerine—- satıldığını, taraflar arasındaki ticari ilişki sona erdiğini ve davalı—– konusu kapları bire bir kopyalayarak üretmeye ve/veya ürettirmeye başladığını, tecavüz teşkil eden bu fiilini meşrulaştırmak amacıyla da müvekkili —– sayılı davayı açtığını, bu davanın mahkemece reddedildiğini, dava konusu —– müvekkili şirkete ait olduğunun ispatlandığı, bunun üzerine kendilerince davalı tarafa tecavüz teşkil eden fiilleri nedeniyle —– davanın açıldığını, bu davaya davalı tarafça verilen 14/03/2018 tarihli cevap dilekçesinde dava konusu ——— davalı—– tarihinde tescil edildiğinin ifade edildiğini, dava —– üzerindeki hak sahipliği müvekkiline ait olduğundan Sınai Mülkiyet Kanunu madde 77. maddesi uyarınca gerek tasarımın daha önce—– sunulmuş olması, gerekse de hak sahipliğinin müvekkil şirkete ait olması da dikkate alındığında, davalı tarafça —– kendilerine —— tekrar tescil ettirmiş olmasından dolayı bu davayı açtıklarını, öncelikle bu davanın, aradaki bağlantı—- sayılı dosyası ile birleştirilmesini, davanın kabulü ile davalı tarafın yaptırmış —– tasarımın hükümsüzlüğüne ve —– terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketin ——-üretimi alanında faaliyet göstermekte olduğunu, toptan ve —— satışı yaptığını, davaya konu tasarımın müvekkili tarafından —-sonucunda “——–tescil edildiğini, bununla birlikte, davaya konu tasarımın müvekkil şirket aracılığıyla tasarlandığını ve—– aracılığıyla üretiminin yapılması için davacı şirkete sipariş verildiğini, müvekkili tarafından dava konusu kapların üretiminin davacı şirkete yaptırılıp, üretilen ürünlerin müvekkili şirkete teslim edildiğini, müvekkilinin üretimi yapılıp verilen kapların üst kısımlarının kapatılması için —- yaptırdığını —- tescil için başvuru yaptığı tarihten daha önce olduğunu——- sadece davaya konu —– kapatılması için üretilmiş olup,—— üretilme tarihine ilişkin belgelerin daha sonra mahkemeye sunulacağını belirtmiş ve davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmişlerdir.
BİRLEŞEN DAVADA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile, birleştirme talebinin reddine karar verilmesini, Müvekkili adına —- Mülkiyet Kanunu’nun tescil için aramış olduğu yenilik ve ayırt edicilik özelliklerine sahip olduğundan hükümsüzlük davasının reddine karar verilmesini istemiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacı adına tescilli —– davalı tarafından kullanılması sebebiyle meydana geldiği iddia edilen tecavüz nedeniyle, tespit edilen tecavüzün kaldırılması, önlenmesi, davacının uğradığı maddi zararların tazminine, birleşen dava ise davalı adına—–hükümsüzlüğüne ilişkindir.
—– getirtilmiş olup, incelendiğinde;—- numaralı —başvuru sonucunda davacı—– adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Birleşen davanın—- tasarımın— olduğu ve davalı adına tescil edildiği tespit edilmiştir.
Dosyaya—- kayıtları celp edilmiş olup, incelendiğinde; davacı —- tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davalı ——- tarafından davacı——- numaralı —- Mahkememizin—- dava açıldığı, Mahkememizce davanın reddedildiği ve kararın —-anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davalı aleyhine——– yönünde ——- sayılı dosyası ile birleştirme talepli olarak dava açılmış, Mahkeme tarafından davanın —- Esas sayılı iş bu davası ile birleştirilmesine karar verilmiş, her iki davanın yargılamasına —– üzerinden devam olunmuştur.
İhtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi yönünde Mahkememizce bilirkişi incelemes—–tarafından HMK 278/4 maddesi gereğince, davalı şirkete ait iş yerinde davacıya ——- bulunup bulunmadığı konusunda inceleme yapılarak, rapor hazırlaması istenilmiş, bilirkişi tarafından davalıya ait olduğu belirtilen—— yapılan incelemelerde,—-göstermediği belirlenmiş, bu nedenle tespit ve inceleme yapılamadığı bildirmiştir.
Tarafların delilleri toplandıktan sonra, dava konusu—— Mahkememizce ——-; davalıya ——- yenilik özelliğinin bulunup bulunmadığı, dosyaya sunulan davalıya ait ürün örneğinin davacıya—- tasarımın koruma——– kalmadığı, davalı adına ———— üretilip üretilmediği konusunda rapor istenilmiş, bilirkişi heyeti 01/08/2019 tarihli raporda, dava konusu tasarımların — oldukları, tasarımların dikey konumlanmış —- oranlarda olduğu, üç adet boşluğa sahip oldukları,———p— aynı değerde —-, bu boşluğun altında, daha——yer aldığı,—- tescilinde——- —- —- karşılıklı birleştiği, karşılaştırılan tasarımları oluşturan —- farkların yüzeyde —- ayrıntı olarak algılandığı, tasarımlara ayırt edici özellik kazandırmadığı, —– dava konusu tasarımla alakalı herhangi bir görselin tespit edilemediği, —- kaldırıldığının tespit edildiği, sitede —- kullanıldığı,—- erişim sağlayıcı ve tescil bilgilerinin yer almadığı, —–tarihinde—– başvuru tarihli —–numaralı tasarım tescili ile dava dosyasına sunulan ve davalı tarafa ait —– numaralı tasarım tescili kapsamımda üretilmiş ürün örneği arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları ve davacının tasarım haklarına tecavüz durumunun oluştuğu, davalı tarafa ait —- numaralı ——–tescilinin başvuru tarihi olan — tarihinden önce—, bu sebep ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı, davalı ——-numaralı tasarım tescili ile dava dosyasına sunulan ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığ—- bulunmadığı, bu sebep ile kendisine ait —numaralı tasarım tescili kapsamında olduğuna dair görüş bildirmişlerdir.
Davalının davaya konu olan — ürününün satışında kullandığı ve bu ürünleri — — sattığı bildirildiğinden — şirketinden davalıdan aldıkları — tarihleri arasındaki ticari kayıtlar istenmiş, ayrıca bu döneme ait davacı ve davalı tarafa ait ticari defterlerin de sunulması için kesin süre verilerek, Mahkememizce davacının asıl davada talep ettiği maddi tazminatın hesaplanması için gelen bu kayıtlar da incelenerek davacının mahrum kaldığı gelirin ne kadar olduğuna dair —–bilirkişi — aldırılmış, bilirkişi raporunda, davacı ve davalı şirketlerin 2016 ile 2017 yılları ticari defterlerinin yazılı olduğu Kanunlara uygun tutulduğu ve birbirlerini doğruladıkları, ibraz edilen defterlerin HMK’nun 222. maddesi gereği delil olma özellikleri konusunda takdirin mahkemede olduğu ,—incelenmesi neticesinde davalının —- ürün sattığı, bu ürüne ait dava konusu —kabının davacı tarafından üretilip satılması halinde— net satış yapacağı ve bu satışın yapılamamasından 8.287,59 TL. mahrum kaldığı gelirin olduğu, davalının — dönemine ait defter ve belgelerini sunmaması nedeniyle — ürün satışlarının kesin olarak tespit edilemediği, ancak—– olarak —satışlarının da hesaplandığı—, —. mahrum kaldığı gelirin olabileceği, ikinci şıkkın da kabulü halinde davacının toplam mahrum kalınan gelirinin 11.958,22 TL olduğuna dair görüş bildirmiştir.
Davacı vekili 20.11.202 tarihli talep ıslah dilekçesi ile dava konusu talebini 11.958,22 TL’ye yükselttiklerini, bu tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SMK’nun 55/1. maddesinde tasarım; ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki —— olarak tanımlanmış, tasarımın tescilli olması halinde tescilli tasarım,—halinde ise tescilsiz tasarım olarak korunacağı belirtilmiştir.
Yine SMK’nun 56. maddesinde tasarımın korunabilmesi için yenilik ve ayırt edicilik niteliğine sahip olması gerektiği belirtilmiş, bir tasarım tescilli ise başvuru veya rüçhan tarihinden önce, tescilsiz ise kamuya sunulduğu tarihten önce —-sunulmamış ise o tasarımın yeni kabul edileceği, tasarımlar— ayrıntılarda farklılık gösteriyorlarsa aynı kabul edileceği, bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel — başvuru veya rüçhan tarihinden önce, tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya sunulduğu tarihten önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğunun kabul edileceği, ayırt edicilik niteliğinin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarım geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesine bakılacağı belirtilerek yenilik ve ayırt edicilik özelliklerinin tanımı yapılmıştır.
SMK’nun 77. maddesinde ise; tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerinin bulunmaması halinde tasarımın hükümsüz sayılmasına karar verileceği düzenlenmiştir. SMK’nun 79. maddesinde de hükümsüzlük kararının geçmişe etkili olacağı, tasarıma kanunla sağlanan bu korumanın hiç doğmamış sayılacağı belirtilmiştir.
SMK’nun 81. maddesinde de tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibariyle ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için önerilerde bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak tasarım hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında, taraflara ait tasarım —– bilirkişi raporları—— tarihinin 30/09/2015 olduğu, davalı tarafından — ürününün satışında kullanılan — davacının tescilli —-edilemeyecek kadar benzer ve tescilli tasarımın koruma kapsamında olduğu, her ne kadar davalı tarafça — tarihinde başvuru yapılarak—- tasarımın tescili sağlanmışsa da, bu tasarımın davacıya—- numaralı tasarımla —–aynı olması nedeniyle yenilik ve ayırt edicilik özelliklerinin bulunmadığı, bu nedenle hükümsüz kılınması gerektiği, hükümsüzlük kararının ilk tescil tarihinden itibaren hüküm ifade edeceği, davalının bu tasarımına dayanarak yaptığı üretim ve satışların davacının tasarım haklarına tecavüz teşkil ettiği, davacının tecavüzün önlenmesini maddi tazminat ödenmesini ve hükmün ilanını talep edebileceği, davalının tecavüz dönemine ait tüm ticari kayıtlarını dosyaya sunmaması nedeniyle davacının mahrum kaldığı gelirin kesin olarak tespit edilemediği, Mahkememizce BK’nun 50. maddesi uyarınca tazminat tutarının tespitinin gerektiği, davalının kusur derecesi, tecavüzün devam ettiği süre, davalının — satışlar ve gelir tablolarına göre davacının talep ettiği 11.958,22 TL maddi tazminatın hakkaniyete uygun olduğu, davalıya ait ürüne yapılan taleplerin sayısında davacıya ait tasarımın etkili olduğuna dair bir delil bulunmadığı, bu nedenle SMK’nun 151/4. maddesi uyarınca tazminata ayrıca bir pay eklenemeyeceği anlaşılmakla, asıl ve birleşen davaların kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Asıl davanın KABULÜNE,
Davalının davacı adına tescilli — tasarımının koruma kapsamında olan ürünlerin satışını yapmak suretiyle davacının —- kaynaklanan haklarına TECAVÜZ ETTİĞİNİN TESPİTİNE,
Davalının TECAVÜZÜNÜN ÖNLENMESİNE VE KALDIRILMASINA,
11.958,22 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
SMK’nun 151/4.maddesinin uygulanmasına yer olmadığına,
Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin — yayın yapan —– masrafı davalıdan alınmak suretiyle bir kez ilanına,
Alınması gereken 816,86 TL harçtan peşin alınan 204,28 TL harcın mahsubu ile bakiye 612,58 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline tasarım hakkına tecavüz davası üzerinden —gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline maddi tazminat davası üzerinden — gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 170,78 TL peşin harç, 31,40 TL başvurma harcı, 33,50 TL ıslah harcı, 290,50 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 4.300,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.826,18‬ TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Birleşen davanın KABULÜNE,
Davalı adına— tescil numaralı tasarımın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE VE SİCİLDEN TERKİNİNE,
Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,4‬0 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline —- gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 28,00 TL iki tebligat ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı-birleşen davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı-birleşen davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.